Tüzmen, görevden kendi isteğiyle ayrıldığını belirtti
AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini Adana Milletvekili Ömer Çelik'e devreden Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen, görevden kendi isteğiyle ayrıldığını belirterek, ''Bu benim bir ay öncesinden Sayın Başbakan ile yaptığım bir görüşmedir
AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini Adana Milletvekili Ömer Çelik'e devreden Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen, görevden kendi isteğiyle ayrıldığını belirterek, ''Bu benim bir ay öncesinden Sayın Başbakan ile yaptığım bir görüşmedir. Kendisinden izin istedim. Dedim ki, 'Sağlık sıkıntılarım var, rahatsızım'. Kendisi de kabul ettiler, sağolsun bana o izni verdiler'' dedi.
Tüzmen, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen törenle AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini Çelik'e devretti. Dış İlişkiler Başkanlığı'nın onurlu bir görev olduğunu belirten Tüzmen, "Görüntü de, konuşma da iyi olmalı. Şimdi böyle yakışıklı bir arkadaş böyle bir göreve geliyor. Dinamik, donanımlı birikimi hazır. Onun için gözüm hiç arkada değil" dedi.
Kendisini çok şanslı gördüğünü belirten Tüzmen, Dış İlişkiler'de görev yaparken kendisinden öncekilerin de çok güzel çalışmalar yaptıklarını söyledi. AK Parti'nin Dış İlişkiler Başkanlığı'nda önemli isimlerin görev yaptığını ifade eden Tüzmen, Yaşar Yakış, Şaban Dişli, Egemen Bağış gibi isimlerin bunlara örnek olduğunu belirtti. Güzel bir başkanlık devraldığını dile getiren Tüzmen, "Güzel bir başkanlığı devrediyorum" dedi. Dış politikanın çok ciddi bir alan olduğunun altını çizen Tüzmen, "Ama dalış
kuralları aynen geçerli. Soğukkanlı olacaksınız, ilk önce duracaksınız, sonra düşüneceksiniz. Sonra karar vereceksiniz, sonra uygulayacaksınız. Bu sıralamada hata yapmazsanız gayet güzel politik açılımları yapabilirsiniz. Bir şey daha var; o da uçuş kuralları da yine dış politikada geçerli. Orda hızlanıp havaalanından kalkarken, kalktığınız meydana dönüp arkaya bakmayacaksınız. Bizi şimdi geriye doğru baktırmaya çalışanlar var. Bakıyorsunuz hiç yapmadığımız bir sözde soykırım hadisesi ile çeşitli şeyler
görüyoruz. Yılmadan çalışacağız. Aldığımız sonuçlar ortada. Türkiye'nin haklı olduğu taraflar ciddi bir şekilde vurgulanmaya başladı. Bunlar çok önemlidir. Birlik kardeşlik projesi açılımlar yaparken çok güzel şeyleri de beraberce yaşadık. Görevi verirken gözüm hiç arkada değil, hem görüntü hem de sesle gayet iyi bir arkadaşa bırakıyorum. Allah utandırmasın" diye konuştu.
Adana Milletvekili Ömer Çelik de konuşmasında, Tüzme'nin profesyonel bir dalgıç olduğunu ve iyi bir rallici olduğunu hatırlatarak, "Kendisine havada karada ölüm yok. Kuşkusuz bir görevi yüksek bir standartta bırakıyor. Bana da önemli bir sorumluluk düşüyor. Bizden önceki arkadaşlarımız Dış İlişkiler Başkanlığı'nı çok ciddi bir şekilde kurumsallaştırdılar. Bu bir nöbet değişimi. Sayın bakanımız kendisi sağlık sebepleri ile görevden ayrılmak istedi. Biz kendisinin birikiminden her zaman faydalanmak
isteriz" dedi.
Kendilerini üzen bazı haberlerin çıktığını belirten Çelik, "Gece yarısı bu değişim oldu diye. Gece yarısı filan olmadı. Kendisi de, ben de birkaç gün önceden biliyorduk. Basın mensupları gece duydu. Biz gündüzün bereketine inanıyoruz. Bazı yanlış yorumlarda yapıldı. Sanki sayın bakanımızın bazı görüşlerinin genel merkezle ters düştüğü yönünde. Hiç böyle bir şey yok. Sayın Başbakanımızın politikaları doğrultusunda hepimiz kenetlenmiş durumundayız. Bütün bunların hepsi spekülasyondur. Bundan sonraki
çalışmalarda kendisinin desteğini alacağız. Hangi görev gelirse onu yaparız. Ona da seve seve devrederiz" şeklinde konuştu.
Tüzmen ve Çelik, daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.
"BOYNUMUZ YİĞİT BOYNU, BÜKERSE SEVDA BÜKER"
Bir gazetecinin, ''Diyarbakır'daki Nevruz ile ilgili yaptığınız değerlendirmenin bu görev değişikliğiyle az veya çok ilgisi var mı?'' sorusuna Tüzmen, ''Hayır. Hiçbir etkisi yok. Bu benim bir ay öncesinden Sayın Başbakan ile yaptığım bir görüşmedir. Kendisinden izin istedim. Dedim ki, 'Sağlık sıkıntılarım var, rahatsızım'. İstekte bulundum. Kendisi de kabul ettiler, sağolsun bana o izni verdiler. Dolayısıyla bizim yaptığımız bu konuşmalar ilk konuşmalar değil. Benim her yerde aynı şekilde
arkadaşlarımızla beraber bayrak konusunda ne konuştuğumu herkes bilir. Meclis'te de aynı şeyi konuştuk. Merkez Yürütme Kurulu'nda da aynı şeyi konuştuk. Her yerde, partide de, Türkiye'nin her tarafında da aynı şeyi konuştuk. Burada yaptığımız konuşma da kimseyi incitecek bir konuşma değil. Biz diyoruz ki samimiyet her yerde olmalıdır. Bayram Türkiye'nin neresinde yapılıyorsa orası Türk bayraklarıyla donatılmalı. Onu söyledik. Bunu benim söylemem o kadar önemli değil. Ama Türk bayrağını hangi etnik kökenden
olursa olsun bir arkadaşıma verdiğimde, o onu savunduğu zaman, Kürt kökenli arkadaşım da Türk bayrağına sahip çıktığı anda biz zaten açılımı tamamlamış oluyoruz. Bence iki tarafta da herkesi kucaklayacak çalışmayı yapmamız lazım. Buradan arkadaşlarımı göreve çağırdım. Sağolsun, Bingöl milletvekilimiz, benim Kürt kökenli arkadaşım, Zaza arkadaşımız Yusuf Coşkun da aynı şeyleri dün Meclis'te söyledi. İçim rahatladı" yanıtını verdi.
Tüzmen, ''Bundan sonraki siyasi hayatınızı AK Parti'de sürdürecek misiniz?'' sorusu üzerine de şunları söyledi:
''Arkadaşlar herhalde biz mesajı yanlış verdik. Ben bir yere gitmiyorum. Bu saatten sonra. Kalıbımızla geldik. Ben bürokrasiden ayrılırken ne dedim; 'Boynumuz yiğit boynu bükerse sevda büker' diye ayrıldım. AK Parti'ye de, Türkiye sevdalısı bir partiye boynumuzu büktük. Çünkü ben bir Türkiye sevdalısıyım. Adaleti ve kalkınmayı amaçlamış, o konuda çalışan, istikrar getiren. Ben bu partiye sadece MYK'da hizmet veremeyeceğimi söyledim. Neden? Genel Başkan Yardımcısı olarak şu anda aynı şekilde aynı tempoda
gidemeyeceğim. Ama MKYK'nın içerisinde bir üye olarak, bir milletvekili olarak hizmetimi sonuna kadar götüreceğim.''
Sağlık sorununun ne olduğuna ilişkin bir soru üzerine Tüzmen, ''Biliyorsunuz bende tiroid problemi var. Bu zaman içerisinde tekrar nüksediyor. Çok ağır tempolar olduğu zaman bu biraz daha büyüme gösteriyor. Tahliller yapmamız lazım. Merak etmeyin, görüyorsunuz, bende de görüntü fena değil. Biraz daha sağlığımıza özen göstereceğiz" dedi.
Görevi devralan Çelik, Tüzmen'e çiçek takdim ederken, Tüzmen de Çelik'e 16 Türk devletinin bayrağının yer aldığı bir hediye sundu.
(DUY-CC-Y)
Tüzmen, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen törenle AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini Çelik'e devretti. Dış İlişkiler Başkanlığı'nın onurlu bir görev olduğunu belirten Tüzmen, "Görüntü de, konuşma da iyi olmalı. Şimdi böyle yakışıklı bir arkadaş böyle bir göreve geliyor. Dinamik, donanımlı birikimi hazır. Onun için gözüm hiç arkada değil" dedi.
Kendisini çok şanslı gördüğünü belirten Tüzmen, Dış İlişkiler'de görev yaparken kendisinden öncekilerin de çok güzel çalışmalar yaptıklarını söyledi. AK Parti'nin Dış İlişkiler Başkanlığı'nda önemli isimlerin görev yaptığını ifade eden Tüzmen, Yaşar Yakış, Şaban Dişli, Egemen Bağış gibi isimlerin bunlara örnek olduğunu belirtti. Güzel bir başkanlık devraldığını dile getiren Tüzmen, "Güzel bir başkanlığı devrediyorum" dedi. Dış politikanın çok ciddi bir alan olduğunun altını çizen Tüzmen, "Ama dalış
kuralları aynen geçerli. Soğukkanlı olacaksınız, ilk önce duracaksınız, sonra düşüneceksiniz. Sonra karar vereceksiniz, sonra uygulayacaksınız. Bu sıralamada hata yapmazsanız gayet güzel politik açılımları yapabilirsiniz. Bir şey daha var; o da uçuş kuralları da yine dış politikada geçerli. Orda hızlanıp havaalanından kalkarken, kalktığınız meydana dönüp arkaya bakmayacaksınız. Bizi şimdi geriye doğru baktırmaya çalışanlar var. Bakıyorsunuz hiç yapmadığımız bir sözde soykırım hadisesi ile çeşitli şeyler
görüyoruz. Yılmadan çalışacağız. Aldığımız sonuçlar ortada. Türkiye'nin haklı olduğu taraflar ciddi bir şekilde vurgulanmaya başladı. Bunlar çok önemlidir. Birlik kardeşlik projesi açılımlar yaparken çok güzel şeyleri de beraberce yaşadık. Görevi verirken gözüm hiç arkada değil, hem görüntü hem de sesle gayet iyi bir arkadaşa bırakıyorum. Allah utandırmasın" diye konuştu.
Adana Milletvekili Ömer Çelik de konuşmasında, Tüzme'nin profesyonel bir dalgıç olduğunu ve iyi bir rallici olduğunu hatırlatarak, "Kendisine havada karada ölüm yok. Kuşkusuz bir görevi yüksek bir standartta bırakıyor. Bana da önemli bir sorumluluk düşüyor. Bizden önceki arkadaşlarımız Dış İlişkiler Başkanlığı'nı çok ciddi bir şekilde kurumsallaştırdılar. Bu bir nöbet değişimi. Sayın bakanımız kendisi sağlık sebepleri ile görevden ayrılmak istedi. Biz kendisinin birikiminden her zaman faydalanmak
isteriz" dedi.
Kendilerini üzen bazı haberlerin çıktığını belirten Çelik, "Gece yarısı bu değişim oldu diye. Gece yarısı filan olmadı. Kendisi de, ben de birkaç gün önceden biliyorduk. Basın mensupları gece duydu. Biz gündüzün bereketine inanıyoruz. Bazı yanlış yorumlarda yapıldı. Sanki sayın bakanımızın bazı görüşlerinin genel merkezle ters düştüğü yönünde. Hiç böyle bir şey yok. Sayın Başbakanımızın politikaları doğrultusunda hepimiz kenetlenmiş durumundayız. Bütün bunların hepsi spekülasyondur. Bundan sonraki
çalışmalarda kendisinin desteğini alacağız. Hangi görev gelirse onu yaparız. Ona da seve seve devrederiz" şeklinde konuştu.
Tüzmen ve Çelik, daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.
"BOYNUMUZ YİĞİT BOYNU, BÜKERSE SEVDA BÜKER"
Bir gazetecinin, ''Diyarbakır'daki Nevruz ile ilgili yaptığınız değerlendirmenin bu görev değişikliğiyle az veya çok ilgisi var mı?'' sorusuna Tüzmen, ''Hayır. Hiçbir etkisi yok. Bu benim bir ay öncesinden Sayın Başbakan ile yaptığım bir görüşmedir. Kendisinden izin istedim. Dedim ki, 'Sağlık sıkıntılarım var, rahatsızım'. İstekte bulundum. Kendisi de kabul ettiler, sağolsun bana o izni verdiler. Dolayısıyla bizim yaptığımız bu konuşmalar ilk konuşmalar değil. Benim her yerde aynı şekilde
arkadaşlarımızla beraber bayrak konusunda ne konuştuğumu herkes bilir. Meclis'te de aynı şeyi konuştuk. Merkez Yürütme Kurulu'nda da aynı şeyi konuştuk. Her yerde, partide de, Türkiye'nin her tarafında da aynı şeyi konuştuk. Burada yaptığımız konuşma da kimseyi incitecek bir konuşma değil. Biz diyoruz ki samimiyet her yerde olmalıdır. Bayram Türkiye'nin neresinde yapılıyorsa orası Türk bayraklarıyla donatılmalı. Onu söyledik. Bunu benim söylemem o kadar önemli değil. Ama Türk bayrağını hangi etnik kökenden
olursa olsun bir arkadaşıma verdiğimde, o onu savunduğu zaman, Kürt kökenli arkadaşım da Türk bayrağına sahip çıktığı anda biz zaten açılımı tamamlamış oluyoruz. Bence iki tarafta da herkesi kucaklayacak çalışmayı yapmamız lazım. Buradan arkadaşlarımı göreve çağırdım. Sağolsun, Bingöl milletvekilimiz, benim Kürt kökenli arkadaşım, Zaza arkadaşımız Yusuf Coşkun da aynı şeyleri dün Meclis'te söyledi. İçim rahatladı" yanıtını verdi.
Tüzmen, ''Bundan sonraki siyasi hayatınızı AK Parti'de sürdürecek misiniz?'' sorusu üzerine de şunları söyledi:
''Arkadaşlar herhalde biz mesajı yanlış verdik. Ben bir yere gitmiyorum. Bu saatten sonra. Kalıbımızla geldik. Ben bürokrasiden ayrılırken ne dedim; 'Boynumuz yiğit boynu bükerse sevda büker' diye ayrıldım. AK Parti'ye de, Türkiye sevdalısı bir partiye boynumuzu büktük. Çünkü ben bir Türkiye sevdalısıyım. Adaleti ve kalkınmayı amaçlamış, o konuda çalışan, istikrar getiren. Ben bu partiye sadece MYK'da hizmet veremeyeceğimi söyledim. Neden? Genel Başkan Yardımcısı olarak şu anda aynı şekilde aynı tempoda
gidemeyeceğim. Ama MKYK'nın içerisinde bir üye olarak, bir milletvekili olarak hizmetimi sonuna kadar götüreceğim.''
Sağlık sorununun ne olduğuna ilişkin bir soru üzerine Tüzmen, ''Biliyorsunuz bende tiroid problemi var. Bu zaman içerisinde tekrar nüksediyor. Çok ağır tempolar olduğu zaman bu biraz daha büyüme gösteriyor. Tahliller yapmamız lazım. Merak etmeyin, görüyorsunuz, bende de görüntü fena değil. Biraz daha sağlığımıza özen göstereceğiz" dedi.
Görevi devralan Çelik, Tüzmen'e çiçek takdim ederken, Tüzmen de Çelik'e 16 Türk devletinin bayrağının yer aldığı bir hediye sundu.
(DUY-CC-Y)