İhracatta 'İthal Girdi' Sıkıntısı

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, bugün Türkiye'deki toplam ihracatın yüzde 41'lik bir bölümünün ithal girdiyle yapıldığını ifade ederek, ithalata bağımlılığın azaltılmadan cari açığın da düşürülemeyeceğini söyledi

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, bugün Türkiye'deki toplam ihracatın yüzde 41'lik bir bölümünün ithal girdiyle yapıldığını ifade ederek, ithalata bağımlılığın azaltılmadan cari açığın da düşürülemeyeceğini söyledi.
Türkiye'nin ihracat rakamlarının reel anlamda gerçeği yansıtmadığını ifade eden Şerafettin Aşut, toplam ihracatın yüzde 41'lik bir bölümünün ithal ara mal girdisi olduğunu, bir başka ifadeyle de ihraç edilen ürünlerin ithal girdisiyle yapıldığını iddia etti. Bu durumun aynı zamanda da cari açığı arttırdığına dikkat çeken Aşut, Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın yerli ara mallarına teşvik verilmesi gerektiği yönündeki açıklamalarının iş dünyası adına sevindirici bir gelişme olduğunu
anlattı.
Aşut, "İş dünyası olarak, Bakan Çağlayan ile aynı fikirdeyiz. İthalata bağımlılığı azaltmadan cari açığı düşüremeyiz. İhracat ürünlerimizdeki ithal ara malı girdisini azaltmadan da gerçek ihracatımızı göremeyiz. Bu anlamda Sayın Çağlayan'ın yerli ara malına destek çağrısına katılıyoruz. Konuyla ilgili olarak hazırlanacak yeni teşvik paketi, sanayinin itici gücü ve gerçek ihracat rakamlarının belirleyicisi olacaktır. Ne yazık ki, böyle büyük bir haber sanal gündemler arasında kaybolmuştur. En büyük
sıkıntımız da bu: Türkiye'nin önünü açacak devrim niteliğindeki ekonomik projelerin sanal gündemlerle ikinci plana itilmesidir" dedi.
'Neden ithal ettiğimiz ara malını biz üretmeyelim?' sorusunu gündeme taşıyan Şerafettin Aşut, burada asıl önemli olanınsa doğru sektörlerle birlikte doğru teknolojinin seçilmesi olduğunun altını çizdi. Akıllıca davranılması ve rekabet edilecek alanlarda teşvik uygulanması gerektiğini savunan Aşut, hedefi vuracak sektörlerin belirlenmesi gerektiğini, aksi takdirde verilecek teşviklerin boşa gideceğini söyledi. Aşut, Mersin dahilindeki ihracat ve ithalat rakamlarıyla ilgili olarak değerlendirmelerde de
bulunarak, geride kalan 2009 yılında kentte bir milyar 37 milyon 747 bin 290 dolarlık ithalata karşılık, 685 milyon 108 bin 349 dolarlık ithalat gerçekleştirildiği bilgisini verdi.
İşte tam da bu noktada hesaba katılmayan noktanın; söz konusu rakamlar içinde görünen petrol ihracat ve ithalatına yönelik rakamların, Mersin'in üretimi ya da ihtiyacıyla ilgisi olmamasını gösteren Aşut, Türkiye'ye gelen petrolün önemli bir bölümünün de kentten geçtiğini hatırlattı. Aşut, "Bu da Mersin ile ilgisi olmamasına rağmen, Mersin'in hanesine ihracat ve ithalat olarak giriyor. Petrol rakamını çıkartırsanız, Mersin'in gerçek ihracatının ithalatına göre daha da arttığını görürsünüz. Mersin, ihracatı
ithalatından fazla olan bir şehirdir. Bu anlamda, Mersin genel ekonomiye en çok katkı veren illerin başındadır. Burada önemli olan şey; eğer yerli ara malına doğru teşvikler verilirse cari açığın daha da olumlu yönde kapanacak olmasıdır" diye konuştu.