Unılever Türkiye'den Kişisel Hijyen Kategorisinde İlk Ürün
Unilever, dünyanın çok tercih edilen antibakteriyel sabunu Lifebuoy'u Türk tüketicisiyle buluşturdu.
Dünyanın 34 ülkesinde, yılda 200 bin tondan fazla satış tonajına ulaşan Lifebuoy, 'Active 5' özelliğine sahip içeriği sayesinde antibakteriyel aktif madde içermeyen kalıp sabunlara oranla, bakterilere karşı daha iyi koruma sağlıyor.
Unilever Türkiye Ev ve Kişisel Bakım Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Yalım Uzun, "Lifebuoy ile toplumumuzda kişisel hijyen bilincinin yerleşmesini ve insanlarımıza el yıkama konusunda iyi alışkanlıklar kazandırmayı hedefliyoruz" dedi.
Unilever Global Hijyen ve El Yıkama Uzmanı Myriam Sidibe de Dünya Sağlık Örgütü'nün 2006 yılı verilerine göre Türkiye'de 5 yaşın altında 43 bin 136 çocuğun hayatını kaybettiğini, bu ölümlerin 5 bin 176'sının ishal, 6 bin 39'unun ise zatürree gibi önlenebilir hastalıklardan kaynaklandığını söyledi.
Sidibe, Türkiye'de doğru el yıkama alışkanlıkları kazandırılmış olsaydı bu çocuklardan yaklaşık 3 bin 900'ünün hayatını kaybetmeyeceğine dikkat çekerek, "Doğru zamanda, doğru bir şekilde el yıkamak kişisel hijyen açısından büyük önem taşıyor" dedi.
Lifebuoy'un Türk pazarına sunulması nedeniyle Unilever Merkez Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Unilever Türkiye Ev ve Kişisel Bakım Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Yalım Uzun, 1998 yılında Türkiye'ye ilk kez yoğun kıvamlı çamaşır suyunu Domestos markasıyla getiren Unilever'in bir hijyen platformu yarattığını belirterek, "Bugün yine Unilever uzmanlığını ve liderliğini temsil eden, dünyanın en çok tercih edilen 1 numaralı antibakteriyel sabun markası
Lifebouy ile kişisel bakım kategorisinin altında, kişisel hijyen anlamında yeni bir segment yaratıyoruz. Aynı zamanda Unilever Türkiye olarak, 1998 yılından bu yana gerçekleştirdiğimiz ilk ev ve kişisel bakım markası lansmanının heyecanını yaşıyoruz. Lifebuoy da tıpkı Domestos gibi, sosyal sorumluluğa ve tüketiciyi bilinçlendirmeye büyük önem veriyor" diye konuştu.
Lifebuoy'un dünyada 34 ülkede tüketiciyle buluştuğunu ve antibakteriyel sabun pazarında tonaj olarak bakıldığında yüzde 32 payla 'dünyanın en çok tercih edilen sabunu' olduğunu ifade eden Uzun, yıllık satış tonajının 200 bin tonun üzerine çıktığını açıkladı.
Türk cilt temizliği pazarı hakkında da bilgi veren Uzun, AC Nielsen verilerine göre 400 milyon TL değerinde olan pazarın yüzde 54'ünün kalıp sabun, yüzde 35'inin sıvı sabun, geri kalan yüzde 11'inin ise duş jelinden oluştuğunu dile getirdi. Cilt temizliği pazarındaki sağlık segmentinin 35 milyon TL'lik bir pazar değerine ulaştığını belirten Uzun, pazardaki hedeflerinin sağlık segmentini Lifebuoy ile yüzde 25 oranında büyüterek, Unilever Türkiye'nin ev ve kişisel bakım sektöründeki liderliğini pekiştirmek
olduğunu söyledi.
İlk kez 1894 yılında İngiltere'de piyasaya sürülen Lifebuoy'un Unilever'in en eski markalarından biri olduğunu belirten Unilever Türkiye Kişisel Bakım Kategorisi Pazarlama Direktörü Özlem Engin ise, "Sanayi devrimi döneminde Unilever, yaşam koşullarının birçok hastalığa ve yüksek çocuk ölümlerine sebep olduğu gerçeğinden yola çıkarak, insanların kişisel hijyen ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla antibakteriyel sabun Lifebuoy'un üretimine başlamıştır. Uzun yıllar 'hayat kurtarır' sloganıyla tüketiciye
ulaşan Lifebuoy, bulunduğu her ülkede kişisel temizlik ve hijyen bilincinin yaygınlaştırılmasında önemli bir rol üstlenmekte; basit kişisel hijyen önlemleriyle mikroorganizmalar ile bulaşan hastalıkların önlenmesi konusunda yardımcı olmayı hedeflemektedir. Ülkemizde de tüketiciyi bilinçlendirmek adına bu yönde bir sosyal sorumluluk projesine imza atmayı planlıyoruz. Öte yandan Unilever olarak Sağlık Bakanlığı'nın toplum sağlığını korumaya destek olmak amacıyla hayata geçirdiği 'Sağlığınız için suya
sabuna dokunun, hastalıklardan korunun' isimli toplumsal farkındalık kampanyasına da destek veriyoruz" şeklinde konuştu.
Lifebuoy'un sıvı sabun segmentinde Total, Care, Activfresh ve Nature olmak üzere, farklı parfüm ve özler içeren 4 varyantını piyasaya sunduklarını belirten Engin, Lifebuoy kalıp sabunlarının önümüzdeki aylarda raflarda olacağını sözlerine ekledi.
Basın mensuplarına Unilever'in dünyadaki 6 Araştırma ve Geliştirme Merkezi'nden biri olan Unilever Türkiye Ar-Ge Merkezi'ni gezdiren Unilever Türkiye Ev ve Kişisel Bakım Grubu Ar-Ge Müdürü Ayşegül Yanık Kızıltepe ise, burada Lifebouy Antibakteriyel Sabun'un üretim sürecini uygulamalı olarak anlattı. Kızıltepe, Lifebuoy'un antibakteriyel koruma sağlamak üzere özel olarak formüle edildiğini belirterek, "Lifebuoy, antibakteriyel özelliğini 5 farklı hammaddeden oluşan Active 5 teknolojisi ile sağlamaktadır.
Bu teknoloji sayesinde Lifebuoy Antibakteriyel Sabun, antibakteriyel aktif madde içermeyen kalıp sabunlara göre yüzde 100 daha iyi koruma sağlar. Lifebuoy'un antibakteriyal etkinliği dünyanın birçok ülkesinde üniversiteler ve çeşitli enstitülerde yapılan çok çeşitli testlerle kanıtlanmıştır" diye konuştu.
Unilever Global Hijyen ve El Yıkama Uzmanı Myriam Sidibe de toplantıda dünyanın değişik bölgelerinden el yıkama alışkanlıklarına ilişkin ilginç örnekler verdi. Lavabo ve havlularla donatılmış gelişmiş ülkelerde bile el yıkamanın hala bir kural haline gelmediğini vurgulayan Sidibe, İngiltere'de otoyol üzerinde yer alan benzin istasyonlarında yapılan çalışmada, tuvaleti kullanan 330 binden fazla kişi arasında erkeklerden sadece yüzde 32'sinin, kadınlardan ise yüzde 64'ünün ellerini sabunla yıkadığının
saptandığını söyledi. Myriam Sidibe sözlerine şöyle devam etti:
"Mumbai'de 2 bin aileyle yaptığımız bir çalışma, gün boyu yemeklerden önce, tuvalet kullanımından sonra gibi beş kritik anda Lifebuoy antibakteriyel sabun kullanımının, ishale yakalanma oranında yüzde 25, akut solunum yolları enfeksiyonlarında yüzde 15 ve göz enfeksiyonlarında yüzde 46 oranında azalma sağladığını göstermiştir. Ayrıca okula devam etme oranında ise yüzde 40 artış görülmüştür. El yıkamak ayrıca grip salgını, SARS, trahom ve parazit-kurt enfeksiyonlarına karşı da koruyucudur. Çocukların
okula devam etmelerine olanak sağlamakta, yeni doğan bebek ölümlerinde azalmaya neden olmaktadır. Araştırmalar, AIDS hastalarının da ellerini düzenli yıkamaları halinde, belirgin biçimde daha az ishale yakalandıklarını göstermiştir."
Markanın öncelikli amacının kişisel hijyen programları düzenleyerek, el yıkamayı anne ve çocuk için birlikte yaşanan bir deneyim haline getirmek olduğunu vurgulayan Sidibe, Lifebuoy'un bu amaçla her yıl 15 Ekim'de düzenlenen Dünya El Yıkama Günü'nü hayata geçirdiğini kaydetti.
Unilever Ar-Ge Merkezi'nde basın mensuplarına doğru el yıkama tekniklerini uygulamalı olarak gösteren Sidibe, "Elinize Lifebuoy'dan bir damla alın ve köpürtün. 'Mutlu Yıllar Sana' nakaratını 10 kez tekrar edeceğiniz süre boyunca ellerinizi yıkamaya devam edin. El, bilek, parmak arası ve tırnak diplerini iyice ovalayın. Temiz suyla ellerinizi durulayın ve kağıt havlu ile kurulayın" diye konuştu.
Toplantıda el yıkamanın başta kişisel hijyenin sağlanmasında ve aynı zamanda mikroorganizma ile bulaşan hastalıklardan korunarak yayılmasını önlemede yardımcı olduğuna dikkat çeken Türk İnfeksiyon Vakfı (TİV) Başkanı Prof. Dr. Nezahat Gürler, "El hijyeninde amaç, kimyasal ve fiziksel zararlıların ve enfeksiyonlara yol açan mikroorganizmaların uzaklaştırılmasını sağlamaktır. Eller sadece su ile yıkandığında, mekanik etkiyle görünür haldeki kir uzaklaştırılmakta, ancak tam bir hijyen sağlanamamaktadır. Bu
nedenle, el temizliğinde su ile birlikte mutlaka sabun kullanılması gerekmektedir. Bakterilerden ve sebep olduğu hastalıklardan korunmak içinse eller doğru bir şekilde antibakteriyel sabunla yıkanmalıdır" dedi.
Türk İnfeksiyon Vakfı olarak ülkemizde tüketiciyle ilk kez buluşan Lifebuoy'u çeşitli testlere tabi tuttuklarını belirten Gürler, "Bu testler sonucunda, Lifebuoy'un antibakteriyel etkinliği kurumumuz tarafından onaylanmıştır" dedi.
(CY-CY-E)
Unilever Türkiye Ev ve Kişisel Bakım Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Yalım Uzun, "Lifebuoy ile toplumumuzda kişisel hijyen bilincinin yerleşmesini ve insanlarımıza el yıkama konusunda iyi alışkanlıklar kazandırmayı hedefliyoruz" dedi.
Unilever Global Hijyen ve El Yıkama Uzmanı Myriam Sidibe de Dünya Sağlık Örgütü'nün 2006 yılı verilerine göre Türkiye'de 5 yaşın altında 43 bin 136 çocuğun hayatını kaybettiğini, bu ölümlerin 5 bin 176'sının ishal, 6 bin 39'unun ise zatürree gibi önlenebilir hastalıklardan kaynaklandığını söyledi.
Sidibe, Türkiye'de doğru el yıkama alışkanlıkları kazandırılmış olsaydı bu çocuklardan yaklaşık 3 bin 900'ünün hayatını kaybetmeyeceğine dikkat çekerek, "Doğru zamanda, doğru bir şekilde el yıkamak kişisel hijyen açısından büyük önem taşıyor" dedi.
Lifebuoy'un Türk pazarına sunulması nedeniyle Unilever Merkez Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Unilever Türkiye Ev ve Kişisel Bakım Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Yalım Uzun, 1998 yılında Türkiye'ye ilk kez yoğun kıvamlı çamaşır suyunu Domestos markasıyla getiren Unilever'in bir hijyen platformu yarattığını belirterek, "Bugün yine Unilever uzmanlığını ve liderliğini temsil eden, dünyanın en çok tercih edilen 1 numaralı antibakteriyel sabun markası
Lifebouy ile kişisel bakım kategorisinin altında, kişisel hijyen anlamında yeni bir segment yaratıyoruz. Aynı zamanda Unilever Türkiye olarak, 1998 yılından bu yana gerçekleştirdiğimiz ilk ev ve kişisel bakım markası lansmanının heyecanını yaşıyoruz. Lifebuoy da tıpkı Domestos gibi, sosyal sorumluluğa ve tüketiciyi bilinçlendirmeye büyük önem veriyor" diye konuştu.
Lifebuoy'un dünyada 34 ülkede tüketiciyle buluştuğunu ve antibakteriyel sabun pazarında tonaj olarak bakıldığında yüzde 32 payla 'dünyanın en çok tercih edilen sabunu' olduğunu ifade eden Uzun, yıllık satış tonajının 200 bin tonun üzerine çıktığını açıkladı.
Türk cilt temizliği pazarı hakkında da bilgi veren Uzun, AC Nielsen verilerine göre 400 milyon TL değerinde olan pazarın yüzde 54'ünün kalıp sabun, yüzde 35'inin sıvı sabun, geri kalan yüzde 11'inin ise duş jelinden oluştuğunu dile getirdi. Cilt temizliği pazarındaki sağlık segmentinin 35 milyon TL'lik bir pazar değerine ulaştığını belirten Uzun, pazardaki hedeflerinin sağlık segmentini Lifebuoy ile yüzde 25 oranında büyüterek, Unilever Türkiye'nin ev ve kişisel bakım sektöründeki liderliğini pekiştirmek
olduğunu söyledi.
İlk kez 1894 yılında İngiltere'de piyasaya sürülen Lifebuoy'un Unilever'in en eski markalarından biri olduğunu belirten Unilever Türkiye Kişisel Bakım Kategorisi Pazarlama Direktörü Özlem Engin ise, "Sanayi devrimi döneminde Unilever, yaşam koşullarının birçok hastalığa ve yüksek çocuk ölümlerine sebep olduğu gerçeğinden yola çıkarak, insanların kişisel hijyen ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla antibakteriyel sabun Lifebuoy'un üretimine başlamıştır. Uzun yıllar 'hayat kurtarır' sloganıyla tüketiciye
ulaşan Lifebuoy, bulunduğu her ülkede kişisel temizlik ve hijyen bilincinin yaygınlaştırılmasında önemli bir rol üstlenmekte; basit kişisel hijyen önlemleriyle mikroorganizmalar ile bulaşan hastalıkların önlenmesi konusunda yardımcı olmayı hedeflemektedir. Ülkemizde de tüketiciyi bilinçlendirmek adına bu yönde bir sosyal sorumluluk projesine imza atmayı planlıyoruz. Öte yandan Unilever olarak Sağlık Bakanlığı'nın toplum sağlığını korumaya destek olmak amacıyla hayata geçirdiği 'Sağlığınız için suya
sabuna dokunun, hastalıklardan korunun' isimli toplumsal farkındalık kampanyasına da destek veriyoruz" şeklinde konuştu.
Lifebuoy'un sıvı sabun segmentinde Total, Care, Activfresh ve Nature olmak üzere, farklı parfüm ve özler içeren 4 varyantını piyasaya sunduklarını belirten Engin, Lifebuoy kalıp sabunlarının önümüzdeki aylarda raflarda olacağını sözlerine ekledi.
Basın mensuplarına Unilever'in dünyadaki 6 Araştırma ve Geliştirme Merkezi'nden biri olan Unilever Türkiye Ar-Ge Merkezi'ni gezdiren Unilever Türkiye Ev ve Kişisel Bakım Grubu Ar-Ge Müdürü Ayşegül Yanık Kızıltepe ise, burada Lifebouy Antibakteriyel Sabun'un üretim sürecini uygulamalı olarak anlattı. Kızıltepe, Lifebuoy'un antibakteriyel koruma sağlamak üzere özel olarak formüle edildiğini belirterek, "Lifebuoy, antibakteriyel özelliğini 5 farklı hammaddeden oluşan Active 5 teknolojisi ile sağlamaktadır.
Bu teknoloji sayesinde Lifebuoy Antibakteriyel Sabun, antibakteriyel aktif madde içermeyen kalıp sabunlara göre yüzde 100 daha iyi koruma sağlar. Lifebuoy'un antibakteriyal etkinliği dünyanın birçok ülkesinde üniversiteler ve çeşitli enstitülerde yapılan çok çeşitli testlerle kanıtlanmıştır" diye konuştu.
Unilever Global Hijyen ve El Yıkama Uzmanı Myriam Sidibe de toplantıda dünyanın değişik bölgelerinden el yıkama alışkanlıklarına ilişkin ilginç örnekler verdi. Lavabo ve havlularla donatılmış gelişmiş ülkelerde bile el yıkamanın hala bir kural haline gelmediğini vurgulayan Sidibe, İngiltere'de otoyol üzerinde yer alan benzin istasyonlarında yapılan çalışmada, tuvaleti kullanan 330 binden fazla kişi arasında erkeklerden sadece yüzde 32'sinin, kadınlardan ise yüzde 64'ünün ellerini sabunla yıkadığının
saptandığını söyledi. Myriam Sidibe sözlerine şöyle devam etti:
"Mumbai'de 2 bin aileyle yaptığımız bir çalışma, gün boyu yemeklerden önce, tuvalet kullanımından sonra gibi beş kritik anda Lifebuoy antibakteriyel sabun kullanımının, ishale yakalanma oranında yüzde 25, akut solunum yolları enfeksiyonlarında yüzde 15 ve göz enfeksiyonlarında yüzde 46 oranında azalma sağladığını göstermiştir. Ayrıca okula devam etme oranında ise yüzde 40 artış görülmüştür. El yıkamak ayrıca grip salgını, SARS, trahom ve parazit-kurt enfeksiyonlarına karşı da koruyucudur. Çocukların
okula devam etmelerine olanak sağlamakta, yeni doğan bebek ölümlerinde azalmaya neden olmaktadır. Araştırmalar, AIDS hastalarının da ellerini düzenli yıkamaları halinde, belirgin biçimde daha az ishale yakalandıklarını göstermiştir."
Markanın öncelikli amacının kişisel hijyen programları düzenleyerek, el yıkamayı anne ve çocuk için birlikte yaşanan bir deneyim haline getirmek olduğunu vurgulayan Sidibe, Lifebuoy'un bu amaçla her yıl 15 Ekim'de düzenlenen Dünya El Yıkama Günü'nü hayata geçirdiğini kaydetti.
Unilever Ar-Ge Merkezi'nde basın mensuplarına doğru el yıkama tekniklerini uygulamalı olarak gösteren Sidibe, "Elinize Lifebuoy'dan bir damla alın ve köpürtün. 'Mutlu Yıllar Sana' nakaratını 10 kez tekrar edeceğiniz süre boyunca ellerinizi yıkamaya devam edin. El, bilek, parmak arası ve tırnak diplerini iyice ovalayın. Temiz suyla ellerinizi durulayın ve kağıt havlu ile kurulayın" diye konuştu.
Toplantıda el yıkamanın başta kişisel hijyenin sağlanmasında ve aynı zamanda mikroorganizma ile bulaşan hastalıklardan korunarak yayılmasını önlemede yardımcı olduğuna dikkat çeken Türk İnfeksiyon Vakfı (TİV) Başkanı Prof. Dr. Nezahat Gürler, "El hijyeninde amaç, kimyasal ve fiziksel zararlıların ve enfeksiyonlara yol açan mikroorganizmaların uzaklaştırılmasını sağlamaktır. Eller sadece su ile yıkandığında, mekanik etkiyle görünür haldeki kir uzaklaştırılmakta, ancak tam bir hijyen sağlanamamaktadır. Bu
nedenle, el temizliğinde su ile birlikte mutlaka sabun kullanılması gerekmektedir. Bakterilerden ve sebep olduğu hastalıklardan korunmak içinse eller doğru bir şekilde antibakteriyel sabunla yıkanmalıdır" dedi.
Türk İnfeksiyon Vakfı olarak ülkemizde tüketiciyle ilk kez buluşan Lifebuoy'u çeşitli testlere tabi tuttuklarını belirten Gürler, "Bu testler sonucunda, Lifebuoy'un antibakteriyel etkinliği kurumumuz tarafından onaylanmıştır" dedi.
(CY-CY-E)