19. Ab Reform İzleme Grubu Toplantısı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, '19

  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , ' 19 . AB Reform İzleme Grubu Toplantısı ' nın ardından yaptığı açıklamada , toplantı aracılığıyla Avrupa Bilriği ' ne katılım noktasındaki gelişmelerin ele alındığını , eksikliklerin gözden geçirildiğini ve ilerleyen döneme yönelik takvimin , yapılacakların değerlendirildiğini söyledi . Erdoğan , Türkiye ' de demokrasi , hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanlarında önemli atılımların gerçekleştirilmeye devam edebilmesi için başta anayasa olmak üzere ilgili mevzuatta
gereken değişikliklerin süratle hayata geçirilebilmesinin büyük önem taşıdığını belirterek , " Bu hususu teminen bir anayasa değişikliği paketi en kısa zamanda , farklı alanlarda yasa değişikliklerini içeren bir reform paketi de Mart ayı sonuna kadar TBMM ' ye sunulacaktır " dedi .
Bugün Egemen Bağış ' ın yanı sıra Adalet Bakanı Sadullah Ergin , İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu , ilgili TBMM komisyon başkanları ve bürokratların katılımıyla verimli bir toplantı yapıldığını ifade eden Başbakan Erdoğan , TBMM ' nin Türkiye ' nin Avrupa Birliği ' ne katılım sürecindeki büyük desteği ve önemine binaen , davetli meclis komisyon başkanları ile mevcut desteğin geliştirilmesi amacıyla TBMM ' de izlenebilecek özel çalışma usulleri üzerinde fikir alışverişinde bulunduklarını
kaydetti . Başbakan Erdoğan , toplantıda , başta Türkiye ' nin Avrupa Birliği İletişim Stratejisi ve İspanya dönem başkanlığı sırasında ağırlık verilecek konular olmak üzere , katılım sürecinde ilerleyen döneme ilişkin yol haritasının değerlendirildiğini belirtti . Avrupa Birliği Komisyonu ' na gönderilen Yargı Reformu Stratejisi ve Eylem Planı ' nın uygulanma sürecinin grup tarafından yakından takip edildiğini dile getiren Erdoğan , şunları söyledi :
" Son günlerde kamuoyunda yoğun şekilde tartışılan bir husus yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi , yargının tarafsızlığının geliştirilmesi ve bu bağlamda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ' nun objektiflik , tarafsızlık ve şeffaflık temelinde uluslararası belgeler ışığında geniş tabanlı temsil esasına göre yeniden yapılandırılması konusudur . Bu konu söz konusu strateji ve eylem planının kısa vadeli öncelikleri arasında yer almaktadır . Yargı Reformu Stratejisi ve Eylem Planı , güncel tartışmalardan bağımsız
ve zamanlama bakımından da bu tartışmalardan çok önce hazırlanmıştır . Bu çerçevede öngörülen tedbirlerin bir an önce hayata geçirilmesi için gereken kararlılığın gösterilmesi hususu bu toplantıda bir kez daha vurgulanmıştır . Ülkemizde demokrasi , hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanlarında önemli atılımların gerçekleştirilmeye devam edebilmesi amacıyla başta Anayasamız olmak üzere , ilgili mevzuatımızda gereken değişikliklerin geçmişteki gibi süratle hayata geçirilebilmesi büyük önem taşımaktadır . Bu
hususu teminen bir anayasa değişikliği paketi en kısa zamanda , farklı alanlarda yasa değişikliklerini içeren bir reform paketi de Mart ayı sonuna kadar TBMM ' ye sunulacaktır . "
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , Türkiye ' de yasama organının HSYK olmadığını belirterek , ' ' Yasaları , yasama organı yapar . Anayasayı , yasama organı yapar ' ' dedi . ' ' Yargı reformunda en önemli noktalardan Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu . Adalet Bakanı da yüksek yargı organlarına ziyaretlerde bulundu . Buralardan gelen açıklamalara göre , HSYK konusunda geri adım atmayacaklarını söylediler . Bu , düşünce sizin için engel mi , engelse nasıl aşmayı düşünüyorsunuz? ' ' sorusuna Başbakan Erdoğan , şu yanıtı verdi :
" Türkiye ' de yasama organı HSYK değildir . Yasaları , yasama organı yapar . Anayasayı , yasama organı yapar . Dikkat edilirse konuşmamda bir şey söyledim ; yani AB ' nin bu noktadaki 27 ülkesinde uygulama neyse , hatta daha ileri gittim dünyadaki uygulamalar neyse , adeta biz bunun bileşkesini oluşturmanın gayreti içindeyiz . Burada geri adım atmayız , atarız , bu tür , eğer biz bir çatışmanın içine girersek orada sağlıklı bir neticeye ulaşamayız . Burada ' ben ' anlayışı yok , burada ' biz ' anlayışı var . ' Biz ' anlayışı
içinde yer alanlarla biz bu tür bir adımı atmak istiyoruz . Eğer benim bakanım kalkıp , bu kurumların hepsini ziyaret ediyorsa , o nezaket görevini yerine getirmiştir , dolayısıyla aynı şekilde biz karşı nezaketi de kendilerinden bekleriz . O da nedir ; düşüncelerini söylerler , düşüncelerini söyledikten sonra , yasama organı bu düşüncelerin çerçevesi içinde çalışmasını yapar . Bu çalışmalar neticesinde de TBMM , olması gerekeni parlamentoda müzakere ederek yasayı çıkarır . Olay budur , bunun işleyişi budur . Yani , ' Bu
AK Parti iktidarıdır ' diye bakarsanız veya ' bu parlamentoda AK Partililer sayısal olarak daha kalabalıktır ' diye bakarsanız , bu dünyanın hiçbir ülkesinde hele hele ileri demokrasilerde görülmüş bir uygulama değildir ve böyle bir şey de bugüne kadar yaşanmamıştır . Bizim tavsiyemiz şudur : Lütfen ön yargıları bırakalım , ön yargılardan uzak bir şekilde 27 tane AB üyesi ülkede uygulama nedir? Bu uygulamayı herkes gözden geçirsin . HSYK ' nın içinde olanlara da tavsiye ediyorum , onlar da gözden geçirsin .
Parlamentoda gurubu olan partiler de inanıyorum ki onlar da gözden geçiriyorlar . Dışardaki STK ' lar , onlar da gözden geçirsinler . Ve burada bir konsensüs oluşsun istiyoruz . Ve bunu hatta biz uzlaşmayla gerçekleştirelim diyoruz . Onun için de bakanımıza ' dolaş , müzakere edin ' dedik . . . Ve ondan sonra da grupları aynı şekilde dolaşalım , onlarla da bu işin müzakeresini yapalım , ondan sonra da parlamentoda bu adımı atalım . Çünkü Türkiye ' nin şiddetle buna ihtiyacı var . "
" Anayasa değişiklik paketinin içinde hangi başlıklar bu paketin içinde olacak? Bir de paketi muhalefete götürecek misiniz? ' ' sorusunu yanıtlarken de Başbakan Erdoğan , çalışmaların yapıldığını bildirdi . ' ' Fakat biz yine basın da yer aldığı gibi , böyle baştan aşağı A ' dan Z ' ye bir anayasa değişikliğini konuşmuyoruz , böyle bir şey söz konusu değil ' ' diyen Erdoğan , şöyle devam etti : ' ' Biz , burada başta yargı reformu olmak üzere yine ombudsmanlık gibi yine AB sürecinde hep gündemde kalan konular , bunun
yanında siyasi partilerle ilgili özellikle seçimlerde sandık güvenliğiyle alakalı , buna benzer konularda arkadaşlarımız çalışmaları şu anda yapıyorlar . Bunlar netleştikçe bunları duyacaksınız . Fakat tabii zaman itibariyle çok fazla bir zamana , elimizde böyle bir fırsat yok . Onun için de süratle bunu bitirip , hemen diğer siyasi partilere , -parlamento içi , parlamento dışı- götürmeyi hedefliyoruz . Sadece parlamento içi değil , daha önce yaptığımız gibi diğer siyasi partilerle de bunu görüşmeyi
hedefliyoruz . "
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi ' nde ele alınacak 1915 olaylarının ' ' soykırım ' ' olarak tanınmasını isteyen tasarıyla ilgili olarak , ' ' Eğer 4 martta orada böyle yanlış bir adım atılacak olursa 24 Nisanda bir yanlış adım atılacak olursa bu süreci , bu baltalar . Bu yanlış bir adım olur . Öyle zannediyorum ki bu hassasiyeti de herhalde kongre üyeleri gözetecektir ' ' dedi . Bir gazetecinin , ' ' Bugün 28 Şubat . . . Açıklamanız olacak mı? 1000 yıl sürer açıklamasıyla ilgili de
yorumlar var , 10 yıla bile kalmadan bitti şeklinde . . . " sözleri üzerine Erdoğan , " Ben bu değerlendirmelerin hiçbirinin içinde yer almıyorum " diye konuştu . Başbakan Erdoğan , sözlerine şöyle devam etti :
" Çünkü bir insan , bin yıl yaşamayacağına göre , bu kadar uzun bir süreci değerlendirmenin de anlamı yok . Biz , önce bir defa anı değerlendirelim ve bu anı değerlendirirken de geleceğe bir ufuk çizelim . Çünkü dünya neleri gördü . Bu dünya , Sultan Süleyman ' a kalmadı ki bize kalacak , böyle bir şey var mı? Böyle 1000 yılı , 100 yılı konuşacaksın . Yani her an , her şey değişiyor . Her şey sürekli olarak güncelleniyor . Zaten demokrasinin güzelliği burada . Eğer bunu yakalayabilirsek , işte o zaman demokratik , laik ,
sosyal bir hukuk devletinin bahtiyar insanları , mutlu insanları olarak geleceğe yürüyeceğiz . Onun için ön yargılardan sıyrılmış bir siyaset anlayışını hep birlikte yakalamalıyız . Bin yıl filan bunların hiçbirini konuşmayalım , biz bugünümüze bakalım ve bundan sonraki süreci nasıl olgunlaştıracağız , nasıl oluşturacağız ve ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne nasıl çıkaracağız , bunun gayreti içinde olalım . Biz şu an bunun gayreti içindeyiz . "
Bugün Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile yaptığı görüşmeye ilişkin bilgi paylaşmasını isteyen bir gazeteciye Erdoğan , " Arkadaşlarımın açıklamayı yapmış olmaları lazım " dedi . Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ ile perşembe günleri rutin görüşmelerinin olduğunu anımsatan Başbakan Erdoğan , ' ' Bu hafta perşembe günü TSK ' nın kış tatbikatı olacak Kars ' ta . Bu tatbikat sebebiyle , aynı zamanda hafta boyunca Genelkurmay Başkanımızın değişik illerde gezileri olacağı için , bugün bunu yapabilir miyiz ,
dediler . Kendileriyle cenazede bir aradaydık . Ben de ' memnuniyetle ' dedim onun için bugün görüşmemizi yaptık , olay budur ' ' diye konuştu .
" Demokratik açılım ile ilgili yasalar pakette olacak mı? Mahmur kampından dönüşler önemli , bu süreçte gelinen nokta nedir ' ' sorularını da yanıtlarken Erdoğan , şöyle konuştu :
" Hazırlarsanız , bu açıklamaları yaptığımızda bir şey söylemiştik ; kısa , orta , uzun vadeli bir yol haritası olacak demiştik . Bunun yanında aynı şekilde yönetmeliklerle yapacağımız değişiklikler , orta vadede de yasalarla , uzun vadede de biliyorsunuz Anayasa değişikliği , o uzun vade kapsamı içinde olacak demiştik . Şu anda genelge ve yönetmeliklerle adımları atmaya başladık . Hatta yasalarla ilgili yaptığımız birçok değişiklikler oldu . Şu anda orta vadeli çalışmalara yönelik Meclis ' e gönderilen yasalar var .
Bunlar ağırlıklı olarak insan hakları çatısı altında toplayabileceğimiz konular , bizim için insan hakları olayı çok çok önemli , özgürlükler bizim için çok çok önemli . Tabii dışarıdan içeriye gelme konusunda da biliyorsunuz , bir istemediğimiz durumla karşılaştık . Biz , Mahmur ' dan veya dağdan gelenlerden olaylara karışmamış v . s , bu açıklanan süreçten istifade etmek isteyenlere ne dedik ; ' kapımız açıktır ' dedik . Tabii oradaki olaylar ister istemez , nasıl ki tüm vatandaşlarımızı rahatsız ettiyse , bizi de
rahatsız etmiştir . Böyle bir tablo olmamalıydı . Şimdi böyle bir tablonun olmadığı bir süreci biz yine devam ettiriyoruz . "
" ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi ' nde ele alınacak 1915 olaylarının ' ' soykırım ' ' olarak tanınmasını isteyen tasarıyla temaslarını olup olmadığına ilişkin ' ' soruya , Başbakan Erdoğan , şu karşılığı verdi :
" Bu konuyla ilgili olarak tabii ki temaslarımız sürekli var . Benim son ABD seyahatimde bu konuyu da görüştük . Dışişleri bakanım sürekli görüşüyor . Bu arada Dışilişkiler komisyonumuz , milletvekili arkadaşlarımız , bir grup şu anda ABD ' de bulunuyorlar . Kongre üyeleriyle yaptıkları , yapacakları görüşmeler var . Bu süreç devam ediyor . Tabii bizim duruşumuz bellidir . İsviçre ' den başlayan bir süreç vardır . Bu süreçten sonrası bizim iyi niyetimiz de devam etmektedir . Yani bu iyi niyet karşılıklı olarak devam
ederse , netice alacağımıza ben inanıyorum . Ama bu iyi niyeti , eğer 4 Martta orada böyle yanlış bir adım atılacak olursa 24 Nisanda bir yanlış adım atılacak olursa bu süreci , bu baltalar . Bu yanlış bir adım olur . ' '
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , ' ' Eğer herkes çağdaş normları yakalayan bağımsız , tarafsız bir hukuk sisteminden bahsediyorsa , o zaman bütün ön yargılarını , ideolojisini bir kenara bırakıp bunun bir an önce gerçekleştirilmesi için çaba göstermelidir . Bunu AK parti iktidarı gerçekleştiriyor veya AK Parti iktidarı buna öncü oluyor diye bunun önünde takoz olmaya veya bariyer oluşturmaya kimsenin hakkı yok ' ' dedi .
Başbakan Erdoğan , 9 . AB Reform İzleme Grubu Toplantısı ' nın ardından yaptığı açıklamada siyasi açıdan önem taşıyan 24 numaralı ' Adalet , Özgürlük , Güvenlik Faslı ' na yönelik çalışmaların da hızla devam ettiğine işaret ederek , toplantıda AB ' nin Türk vatandaşlarına uyguladığı vize rejiminin vize muafiyeti sağlanacak şekilde değiştirilmesi amacıyla sürdürülen çalışmaların ele alındığını bildirdi . Bu kapsamda biyometrik verileri de içeren elektronik pasaportların hazırlanması , entegre sınır yönetiminin kurulması
ve geri kabul anlaşmasının tamamlanması yönünde atılan adımların bugünkü görüşmelerde ele alındığını kaydeden Erdoğan , Türkiye ' nin AB ile yürüttüğü geri kabul anlaşması müzakerelerinin düzenli , gerçekçi ve mali denge gözetilerek sürdürüldüğünü belirtti . Temel konularda hakkaniyete dayalı bir şekilde mutabakat sağlanabildiği takdirde geri kabul anlaşmasının sonuçlandırılacağını vurgulayan Başbakan Erdoğan , yeni pasaport başvuru , tanzim , kontrol ve dağıtım sistemi kurulması çalışmalarının hızla sonlandırılması
ve uluslararası standartlara uygun , biyometrik verileri de içeren elektronik pasaportların vatandaşlar tarafından kullanılmasına bu yıl Haziran ayında başlanmasının hedeflendiğini söyledi . Başbakan Erdoğan , sınırların etkin şekilde kontrol ve gözetiminin terörle mücadele edilmesinden her türlü kaçakçılığın ve yasa dışı göçün önlenmesine kadar pek çok açıdan önem taşıdığını ifade ederek , bu amaçla sivil ve profesyonel yeni bir sınır güvenliği teşkilatı kurulmasına yönelik çalışmaların hızla yürütüldüğünü
ifade etti . Erdoğan , konuyla ilgili kanun taslağının bu yıl içinde tamamlanacağına dikkati çekti .
Ayrıca bu süre içinde koordinasyonu temin için ' ' Entegre Sınır Yönetimi Koordinasyon Kurulu ' ' nun oluşturulması ve ' ' Hudut Mülki İdari Amirliği ' ' nin kurulmasına ilişkin kanunun değişikliğinin gerçekleştirilmesinin de kararlaştırıldığını dile getiren Başbakan Erdoğan , şunları kaydetti :
" Ayrıca göç ve iltica alanında ülkemizin temel politikalarının yeniden belirleneceği Yabancılar Kanunu ve İltica Kanunu ile ilgili çalışmalar 2010 yılı içinde tamamlanacaktır . Bu alanda görev yapmak üzere İçişleri Bakanlığımıza bağlı göç ve iltica idaresi oluşturulacaktır . Yine 18 . Reform İzleme Grubu Toplantısını takiben Avrupa Birliği heyecanını ülkemizin her köşesine tam olarak yaymak ve her vatandaşımızın bu sürece etkin katılımı sağlayabilmek amacıyla 81 ilimizde bir vali yardımcısını Avrupa Birliği
Daimi temas noktası olarak görevini yürüteceğini ilan etmiştik . Onlar da başlamışlardı . Reform İzleme Grubu kapsamında alınan kararlar çerçevesinde yapıcı ve sürekli bir diyalog yürütülen ve ülkemizin kültürel zenginliğinin somut göstergesi olan farklı inançlara sahip vatandaşlarımızın mevcut sıkıntılarının çözümüne yönelik çalışmalar da hızla sürdürülmektedir . Bu rilçerçevede 12 Şubat 2010 tarihinde İstanbul ' da 11 farklı inanç grubunu temsil eden vatandaşlarımızla gerçekleştirilen kapsamlı görüşmelerin
sonuçları ayrıntılı şekilde ele alınmıştır . "
İfade özgürlüğü kapsamında Adalet Bakanlığı tarafından kapsamlı bir çalışmanın yürütüldüğünü belirten Erdoğan , ihtiyaç duyulması halinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihat kararlarıyla uyumlu olan yasal değişikliklerin de hızlı şekilde gerçekleştirilerek ifade özgürlüğünün önünde engel olarak görülen diğer hususların da ortadan kaldırılacağını bildirdi . Başbakan Erdoğan , insan hakları alanındaki kurumsallaşma çalışmalarının da bir bütün halinde değerlendirildiğini
kaydederek , bu doğrultuda bağımsız bir ' ' Ulusal İnsan Hakları Kurumu ' ' kurulmasına yönelik kanun tasarısının TBMM ' ye sevk edildiğini belirtti .
Erdoğan , kolluk görevlilerine yönelik işkence , kötü muamele gibi ciddi şikayetleri kolluk teşkilatlarından bağımsız olarak inceleyerek soruşturmak üzere ' ' Kolluk Gözetim Komisyonu ' ' ile her türlü ayrımcılıkla mücadele etmek amacıyla ' ' Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu ' ' nun kurulmasına ilişkin kanunun taslağının da İçişleri Bakanlığı ' nca hazırlandığını söyledi . Bu çalışmalara paralel olarak Reform İzleme Grubu bünyesinde ayrımcılıkla mücadele alanında bir görev gücü kurulmasının kararlaştırıldığını
belirten Başbakan Erdoğan , ilgili tüm kurumların katılımıyla oluşturulan bu görev gücünün doğrudan ve dolaylı ayrımcılık tanımlarını da içerecek şekilde ilgili AB müktesebatıyla uyumlu bir çerçeve yasa çıkarılması , ayrımcılık temelli işlenen suçların cezalarının ağırlaştırılması ve ayrımcılıkla mücadeleye ilişkin ulusal bir kampanyanın başlatılması alanlarında çalışmalar yürüteceğini söyledi . Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , sözlerine şöyle devam etti :
" Halen TBMM Adalet Komisyonunda bulunan Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı ' nın AB normları doğrultusunda yasalaşması için çalışmaların hızlandırılmasının uygun olacağı değerlendirilmiştir . Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkıyla ilgili 2001 yılında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine paralel olarak anayasada yapılan değişikliği uyum sağlamak üzere daha özgürlükçü Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu İçişleri bakanlığınca hazırlanacaktır . Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı koordinasyonunda
hazırlanan Yolsuzlukla Mücadele Stratejisi 18 ' inci Reform İzleme Grubu toplantısında da kararlaştırıldığı üzere hükümetimizce onaylanarak hayata geçirilmiştir . Stratejinin uygulamasına ilişkin kapsamlı çalışmalar devam etmektedir . "
Reform İzleme Grubu ' nun özellikle AB sürecinde uygulanan reformların takibi ve Avrupa Birliği katılım sürecinin de kurumsallaşması açısından önemli bir işlev gördüğünü memnuniyetle müşahede ettiğini belirten Erdoğan , Avrupa Birliği sürecine ilişkin bu toplantı öncesinde en güncel gelişmeyi 21-23 Şubat tarihlerinde AB Dönem Başkanı İspanya ' ya gerçekleştirdiği ziyaretin teşkil ettiğini söyledi . Bu ziyaretten ikili ilişkilerin yanı sıra AB üyelik müzakereleri açısından da ' ' elleri dolu şekilde
döndüklerini ' ' ifade eden Başbakan Erdoğan , daha önce AB dönem başkanlığı sırasında ikili zirveleri gündemine almayacağını belirten İspanya hükümetinin , Türkiye-İspanya zirvesini bunun dışında tutmasının bu ülkenin Türkiye ' ye ve Türkiye ' nin AB üyeliğine verdiği desteğin açık bir ifadesi olduğunu vurguladı . Başbakan Erdoğan , şunları kaydetti :
" Ziyaretimiz sırasında İspanya Başbakanı değerli dostum Sayın Zapatero ' ya İspanya dönem başkanlığı süresince katılım müzakerelerimizin ilerletilmesi , en az üç veya dört başlıkta müzakerelerin açılması yönündeki beklentimizi bizzat dile getirme fırsatım oldu . Tabii bu beklentimizin içini doldurmak ve İspanya ' nın elini rahatlatmak için de elimizden gelen gayreti göstereceğimizi kendisine ifade ettim . Ziyaretimiz boyunca İspanyol dostlarımız da Türkiye ' nin AB üyeliğine ilişkin destekleyici tutumlarını dönem
başkanlığında da sürdüreceklerini , özellikle küresel barış açısından Türkiye ' nin AB üyeliğinin önemli katkılar sağlayacağını kendileri de bizlere ifade ettiler . Tüm bu görüşmelerden hareketle ben dünyada esen Türkiye rüzgarının Avrupa Birliği üyeliği için de aynı şekilde cereyan ettiğini , Türkiye ' ye ilişkin fevkalade olumlu yaklaşımların dalga dalga yayılmaya başladığını büyük bir heyecan ve memnuniyetle izliyorum . Avrupa Birliği içindeki çatlak sesleri ben tamamen gelip geçici görüyorum . Nitekim sadece
Türkiye ' nin Avrupa Birliği üyeliği noktasında değil ırkçılık gibi , hoşgörüsüzlük gibi , yabancı düşmanlığı gibi alanlarda Avrupa ' da ciddi bir tedirginlik olduğunu görüyor ve bu tedirginliğin alınacak önlemlerle büyümeden , gelişmeden , ciddi boyutlara ulaşmadan saf dışı edileceğine inanıyorum . "
AB üyeliği sürecinde gerçekleştirilen reformların Türkiye için önemine dikkati çeken Başbakan Erdoğan , " Avrupa Birliği sürecinde gerçekleştirdiğimiz reformlar öncelikle bizim insanımız için , ülkemizin huzur ve esenliği içindir . Avrupa Birliği ' ne katılım yolunda attığımız adımlar ülkemizin daha ileri standartlara kavuşması , daha özgür , daha müreffeh bir ülke olması , işleyen bir demokrasiye ve hukuk devletine sahip olabilmesi için atılmış adımlardır . Bizim bu reformları uygulamamızdan Avrupa Birliği ya da
Avrupa Birliği üyesi ülkeler değil , esasen biz kazançlı çıkacağız . Türkiye ve aziz milletimiz kazançlı çıkacak . Türkiye ' nin bu noktadan daha geriye gitmesi , kazanımların heba edilmesi , ilerlemeden , kalkınmadan , demokrasiden , hukuk ve özgürlüklerden taviz verilmesi asla söz konusu değildir . Türkiye bu arada Avrupa Birliği ' ne yük olmaya değil , aynı zamanda Avrupa Birliği ' nden de yük almaya gitmektedir " diye konuştu .
Türkiye ' nin AB hedefinin Türk milletinin değişim iradesinin ve gelişim arzusunun bir tezahürü olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan , Atatürk ' ün koyduğu muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma hedefinin ve milletin beklentilerinin Türkiye ' yi bu vizyona yönelttiğini söyledi . Erdoğan , modern standartların gerisinde kalan bir demokrasinin , evrensel değerlerden uzak bir hukuk anlayışının Türkiye ' nin kaderi olamayacağını belirterek , Türkiye ' nin büyüklüğüne ve vizyonuna yakışır biçimde reformlarını yapmak
zorunda olduğunu ifade etti . Türkiye ' nin ve milletin menfaatinin bu yolda olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan , şöyle konuştu :
" Unutulmasın ki ülkemiz içerisinde siyasi ve ideolojik mülahazalarla karşı çıkılan her bir reform , sadece Türkiye ' nin AB üyeliğini geciktirmekle kalmıyor aynı zamanda milletimizin de o haktan , o standarttan mahrum bırakılmasına yol açıyor . Eğer herkes daha fazla demokrasi , daha fazla adalet , daha fazla özgürlük etrafında birleşiyorsa , bunun için sorumluluk almalı , fedakarlıkta bulunmalıdır . Eğer herkes çağdaş normları yakalayan bağımsız , tarafsız bir hukuk sisteminden bahsediyorsa o zaman bütün ön
yargılarını , ideolojisini bir kenara bırakıp bunun bir an önce gerçekleştirilmesi için çaba göstermelidir . Bunu AK Parti iktidarı gerçekleştiriyor veya AK Parti iktidarı buna öncü oluyor diye bunun önünde takoz olmaya veya bariyer oluşturmaya kimsenin hakkı yok . ' AB üyeliğini destekliyorum ' deyip bir kenara çekilmek , hatta bu yolda atılan adımları engellemeye çalışmak samimiyetle bağdaşan bir yaklaşım olamaz . Şu hususu da özellikle vurgulamak durumundayım ; gerçekleştirdiğimiz reformlar , yaptığımız
düzenlemeler , attığımız adımlar AB müktesebatını ve kriterleri karşılayacak şekilde yapılmaktadır . Hükümetin her adımını sivil vesayet ve benzeri kavramlarla karalamaya çalışmak yapılanların özünü anlamamak , çağdaş dünyadan ve üyesi olmak için çaba harcadığımız AB ' den tamamen habersiz olmaktır . "