2 Ay Önce Faciadan Kurtulup Yeni Çalışmaya Başladıkları Ocakta Ölen İşçiler Toprağa Verildi
Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Bükköy'de 2 ay önce meydana gelen patlamadan sağ kurtulup dün akşam Balıkesir'in Dursunbey ilçesindeki grizu faciasında hayatını kaybeden 2 madenci, gözyaşları içinde toprağa verildi
Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Bükköy'de 2 ay önce meydana gelen patlamadan sağ kurtulup dün akşam Balıkesir'in Dursunbey ilçesindeki grizu faciasında hayatını kaybeden 2 madenci, gözyaşları içinde toprağa verildi.
Dursunbey ilçesine bağlı Odaköy'deki Şen Madencilik'e ait kömür ocağında dün akşam meydana gelen patlamada hayatını kaybeden Muammer Karaca ile Engin Tanrıkulu'nun, aralık ayında Mustafakemalpaşa'ya bağlı Bükköy'de 19 işçiye mezar olan faciadan sağ kurtulduğu öğrenildi. Bükköy faciasından sonra Odaköy'de işe başlayan 3 çocuk babası Muammer Karaca (49) ile bir çocuk babası Engin Tanrıkulu'nun (26) cenazeleri, memleketleri Mustafakemalpaşa'nın Yaylaçayırı köyüne getirildi. Ölen madencilerin ailelerinin
feryatları yürekleri dağladı.
Tanrıkulu ve Karaca'nın cenazesine M. Kemalpaşa Kaymakamı Kazım Karabulut, Yalıntaş Belediye Başkanı Mahmut Ertuğrul ile civar köylerden 2 bine yakın vatandaş katıldı. Patlamada can veren Muammer Karaca, Engin Tanrıkulu, köy meydanında kılınan cenaze namazını müteakip toprağa verildi.
"2-3 SANİYE NEFESİMİ TUTMASAYDIM BEN DE ÖLECEKTİM"
Aynı patlamadan yaralı olarak kurtulan bir çocuk babası Talat Tanrıkulu ise ağabeyiyle beraber 13 arkadaşını kaybettiği kazanın şokunu yaşıyor. Dehşet dakikalarını anlatan Tanrıkulu, "Vagonlara kömür dolduruyorduk. Az bir iş kalmıştı. Ağabeyim mühendisle beraber yanımızdan ayrılıp bacaya indi. Yanımızda 5 dakika daha dursaydı belki kurtulacaktı. Patlama sesinden sonra ben başımı çevirdim. Etrafı toz bulutu kapladı. Nefesimi tuttum. 2-3 saniye nefesimi tutmasaydım ben de ölürdüm. Gözümü açtığımda küçük
bir lambayla baktım. Her yer kapkaranlıktı. Korkuya kapılıp bir an evvel dışarı çıkmaya çalıştım. Ama hiçbir yer görünmüyordu. Yukarı doğru koşmaya başladım. Benimle beraber bir arkadaşım daha koşuyordu. Fakat bir süre sonra mecali kalmayıp düştü. Ben onu görünce daha çok korkuya kapıldım. Bizi kurtarmaya geldiler. Ben dedim ki, 'Beni bırakın, içeride daha ağır yaralılar var. Onları kurtarın.' Olayın şokunu atlattıktan sonra ağabeyimin de içeride olduğunu düşünerek bacaya girmek istedim. Ama izin
vermediler, onu çekip çıkartamadım" dedi.
Kollarında ve kulağında yanık olan Tanrıkulu'na sağlık ekipleri cenaze öncesi sakinleştirici iğne yaptı. Ağabeyinin tabutuna sarılıp ağlayan genci yakınları teselli etmeye çalıştı.
Öte yandan, hayatını kaybeden Engin Tanrıkulu'nun Kırkpınar Başpehlivanı Sadullah Tanrıkulu'nun yeğeni olduğu öğrenildi.
Dursunbey ilçesine bağlı Odaköy'deki Şen Madencilik'e ait kömür ocağında dün akşam meydana gelen patlamada hayatını kaybeden Muammer Karaca ile Engin Tanrıkulu'nun, aralık ayında Mustafakemalpaşa'ya bağlı Bükköy'de 19 işçiye mezar olan faciadan sağ kurtulduğu öğrenildi. Bükköy faciasından sonra Odaköy'de işe başlayan 3 çocuk babası Muammer Karaca (49) ile bir çocuk babası Engin Tanrıkulu'nun (26) cenazeleri, memleketleri Mustafakemalpaşa'nın Yaylaçayırı köyüne getirildi. Ölen madencilerin ailelerinin
feryatları yürekleri dağladı.
Tanrıkulu ve Karaca'nın cenazesine M. Kemalpaşa Kaymakamı Kazım Karabulut, Yalıntaş Belediye Başkanı Mahmut Ertuğrul ile civar köylerden 2 bine yakın vatandaş katıldı. Patlamada can veren Muammer Karaca, Engin Tanrıkulu, köy meydanında kılınan cenaze namazını müteakip toprağa verildi.
"2-3 SANİYE NEFESİMİ TUTMASAYDIM BEN DE ÖLECEKTİM"
Aynı patlamadan yaralı olarak kurtulan bir çocuk babası Talat Tanrıkulu ise ağabeyiyle beraber 13 arkadaşını kaybettiği kazanın şokunu yaşıyor. Dehşet dakikalarını anlatan Tanrıkulu, "Vagonlara kömür dolduruyorduk. Az bir iş kalmıştı. Ağabeyim mühendisle beraber yanımızdan ayrılıp bacaya indi. Yanımızda 5 dakika daha dursaydı belki kurtulacaktı. Patlama sesinden sonra ben başımı çevirdim. Etrafı toz bulutu kapladı. Nefesimi tuttum. 2-3 saniye nefesimi tutmasaydım ben de ölürdüm. Gözümü açtığımda küçük
bir lambayla baktım. Her yer kapkaranlıktı. Korkuya kapılıp bir an evvel dışarı çıkmaya çalıştım. Ama hiçbir yer görünmüyordu. Yukarı doğru koşmaya başladım. Benimle beraber bir arkadaşım daha koşuyordu. Fakat bir süre sonra mecali kalmayıp düştü. Ben onu görünce daha çok korkuya kapıldım. Bizi kurtarmaya geldiler. Ben dedim ki, 'Beni bırakın, içeride daha ağır yaralılar var. Onları kurtarın.' Olayın şokunu atlattıktan sonra ağabeyimin de içeride olduğunu düşünerek bacaya girmek istedim. Ama izin
vermediler, onu çekip çıkartamadım" dedi.
Kollarında ve kulağında yanık olan Tanrıkulu'na sağlık ekipleri cenaze öncesi sakinleştirici iğne yaptı. Ağabeyinin tabutuna sarılıp ağlayan genci yakınları teselli etmeye çalıştı.
Öte yandan, hayatını kaybeden Engin Tanrıkulu'nun Kırkpınar Başpehlivanı Sadullah Tanrıkulu'nun yeğeni olduğu öğrenildi.