Adli Tıp sevkine yeni rapor engeli
Mahkeme tarafından Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesi kararlaştırılan ikinci Ergenekon davasının tutuklu san...
Mahkeme tarafından Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesi kararlaştırılan ikinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın sevki yapılamadı. İstanbul Üniversitesi (İ.Ü) Kardiyoloji Enstitüsü'nde 617 gündür tedavisine devam edilen Haberal için "potansiyel ölüm riski taşıdığı, hareket ettirilmesinin tıbben uygun olmadığı" yönünde rapor verildi.
Ergenekon soruşturması kapsamında 17 Nisan 2009'da tutuklandıktan sonra hastaneye kaldırılan Prof. Dr. Mehmet Haberal, İ.Ü Kardiyoloji Enstitüsü'nde tedavi altına alınmıştı. Halen aynı yerde tedavisi devam eden Prof. Dr. Haberal hakkında 16 Ekim 2009'da hazırlanan ve Haberal'ın taburcu edilebileceğine ilişkin raporun mahkemeden saklandığı iddiası üzerine yargılamayı yapan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 12 Kasım 2010'daki duruşmada verdiği ara karar ile konuya ilişkin tüm belgelerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilerek gereğinin yapılmasına ve Haberal'ın Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine karar vermişti.Â
Avukatları itiraz etti
Mahkemenin bu kararı üzerine Haberal'ın avukatları, 24 ve 25 Kasım 2010 tarihlerinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne iki itiraz dilekçesi verdi. Dilekçelerde Haberal'ın Adli Tıp Kurumu'nda muayene edilmesine elverişli olduğuna dair yattığı sağlık kuruluşu tarafından rapor verilinceye kadar beklenmesi istenerek şöyle denildi:
"Müvekkilimizin mevcut sağlık durumunun müdavim doktorlarının da görüşü ve mütalaaları göz önünde bulundurulmak kaydıyla Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu'nca sanığın hasta yatağının başında muayenesinin yapılmasını ve hasta dosyası içerisindeki dokümanlar üzerinde sonuçlandırılmasını talep ediyoruz."Â
'Her tutukluda görülebilir'
Dilekçeyi değerlendiren 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 8 Aralık 2010'da verdiği kararda, sanık hakkında Kardiyoloji Enstitüsü doktorları tarafından birbirleriyle çelişen raporlar verildiğini belirtti. Bunlardan sadece sanığın sağlık durumu hakkında olumsuz tanıların bulunduğu raporların gönderildiği ancak sanığın taburcu edilebileceği yönündeki raporların, ayrıntılı talep yazımına rağmen mahkemeye ibraz edilmediği kaydedildi. Mahkeme, 4 sayfalık kararda, "taburcu olabilir" raporunun Adli Tıp Kurumu'ndan da gizlendiğini bildirdi.
Sanığın, kendisine önerilen bir kısım tedaviyi de reddettiği, psikolojik ve fiziksel sağlığının bozuk olduğunun da belirtildiği kararda, "Söz konusu psikolojik durum hemen hemen tüm tutuklu yargılanan sanıkların yaşayabileceği bir ruh halidir" denildi. Mahkemeye ulaşan raporda sanığın tedavisinin ne kadar süreceği konusunda herhangi bir açıklık bulunmadığına da işaret edilen kararda şu değerlendirmeler yer aldı:
"Sanığın sağlık durumu gerekçe gösterilerek tahliye talebinde bulunulması yanında eş zamanlı olarak sanığın yurt içinde düzenlenecek bilimsel kongreye katılımı ve yurt dışında yapılacak ödül töreninde bulunması gerektiğinden bahisle tahliye talebinde bulunulmuştur. Bu çelişik durum konusunda da sanık müdafileri mahkekemize yeterli hukuki ve tıbbi açıklama getirilmemiştir."
Karara, 2 üyeye karşı Mahkeme Başkanı Köksal Şengün'ün muhalefet şerhi düştüğü görüldü.
Â
Jandarma geri döndü
Mahkemenin kararı üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Haberal'ın Adli Tıp'a götürülmesi için Jandarma'ya müzekkere yazdı. Jandarma ekipleri dün saat 06.00'da İ.Ü Kardiyoloji Enstitüsü'ne gitti.
Ancak Haberal'ı almaya gelen jandarma ekiplerine, Kardiyoloji Enstitüsü'nden Prof. Dr. Nazmi Gültekin ve Dr. Rıza Aydın tarafından hazırlanan 20 Aralık 2010 tarihli 2 sayfalık bir rapor iletildi. Raporda; "Haberal'ın hastaneden çıkarılmasının potansiyel ölüm riski taşıdığı, hareket ettirilmesinin tıbben uygun olmadığı" belirtildi. Bu rapor üzerine ekip, hastaneden ayrıldı.
Â
'4 gün önce kalp tansiyonu yükseldi'
Haberal'ın avukatı Dilek Helvacı, müvekkilinin 4 gün önce ani kalp tansiyonunun yükseldiğini, kendisine volter takıldığını ve bunun psikolojik durumla tetiklenen kalp spazmı neticesinde, sağlığının daha da ağırlaştığını söyledi.
Müvekkilinin dün Adli Tıp'a sevk edilmesinin planlandığını belirten avukat Helvacı, hastaneden verilen rapor üzerine Adli Tıp'a gönderilemediğini, kendilerinin rapor hazırlanması konusunda bir taleplerinin olmadığını belirtti.
