Kürtçe'de ısrar eden sanıkları attı
KCK ana davasında sanıkların Kürtçe savunma talebinde ısrar etmesi, gerginliğe neden oldu. Mahkeme başkanı "Bi...
KCK ana davasında sanıkların Kürtçe savunma talebinde ısrar etmesi, gerginliğe neden oldu. Mahkeme başkanı "Bilinmeyen bir dil kullanıyor" diyerek Kürtçe konuşan sanığı salondan çıkarttırdı. Duruma tepki gösteren diğer sanıklar da salondan çıkarıldı. PKK'nın şehir yapılanması KCK ana davasında 104'ü tutuklu, 152 sanığın yargılanmasına Diyarbakır Özel Yetkili 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya 102 tutuklu sanık katıldı. Sanıklar mahkeme başkanı yoklama aldırdığı sırada yine Kürtçe olarak "Buradayız" yanıtını verince ortam gerildi. İddianamedeki suçlamalarla ilgili sanıklara söz verilmesinin ardından kapatılan DTP'nin Genel Başkan Yardımcısı Bayram Altun, Kürtçe yazılı savunmasını okumakta ısrar etti.
GEREKÇE, DAVA UZAR
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, önceki gün, Kürtçe savunma talebine verdiği ret kararının gerekçesini okudu. Hakim Yılmaz, bu konuya ilişkin daha önce karar verdiklerini, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 6-e maddesine göre, bir sanığın kullanılan dili anlamadığı ya da konuşamadığı durumda tercüman atanabileceğine dikkat çekti. Yılmaz, "Savunma hakkı kutsaldır, engellenmesi söz konusu değildir. Kürtçede ısrar yargılamanın uzamasına neden olur. Türkçe savunma yapılırsa mahkeme daha iyi anlar. Kürtçe savunmanın ise sanıklara hukuki bir yararı yok. Kürtçe savunmanın engellenmesi söz konusu değildir. Günümüzde Kürtçe yayın yapan televizyonlar ve basın yayın organları vardır" ifadelerini kullandı. Mahkeme Başkanın açıklamasından sonra sanık Bayram Altun, yeniden savunma yapacağını belirterek mikrofonu istedi. Altun'un yine Kürtçe konuşması üzerine mahkeme başkanı Yılmaz, "Kürtçe olduğu düşünülen, bilinmeyen bir dilde savunma yapmaya devam ettiği görüldü" diyerek, sanıktan mikrofonun alınmasını istedi. Sanıklardan Ramazan Morkoç ise ayağa kalkarak önce Kürtçe sonrada Türkçe, "Bilinmeyen bir dil olarak söyleyemezsiniz. Bir halkın diline hakaret ediyorsunuz" diye bağırdı. Hakim Yılmaz, Morkoç'un salondan çıkarılmasını istedi. Bunun üzerine diğer sanıklar ayağa kalkıp, başkanın kararına tepki olarak kendileri de salondan çıkmak istedi. Morkoç'un jandarma tarafından dışarı çıkarılması sırasında ise kısa süreli bir arbede yaşandı. Mahkeme başkanı, bunun üzerine tüm sanıkların duruşma salonundan çıkarılması talimatını verdi. İzleyiciler de ayağa kalkarak sanıklara alkışlarla destek verdi.
'SİYASİ SONUÇLARI AĞIR...'
Sanık avukatları bu duruma tepki göstererek, kararın geri alınmasını istedi. Avukat Tahir Elçi, "Bu siyasi bir talep değildir, hukuki bir taleptir. Sanıkların dışarı çıkarılması gerginliğe neden olur. Bizim amacımız gerginlik değildir. Mahkeme heyetinin savunma hakkına saygı göstermesini istiyoruz. Duruşma başladığından beri hangi sanık duruşmanın düzenini bozacak bir davranış içine girmiştir. Savunma hakkını kısıtladınız. Tutumunuz keyfidir, Ramazan Morkoç duruşma salonuna geri getirilsin. Aksi takdirde bu karar, yargılamayı olumsuz etkiler. Bu tutumunuz Türkiye şartlarına uygun değil, siyasi sonuçları da çok ağır olur" dedi. Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı bugüne erteledi.
GEREKÇE, DAVA UZAR
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, önceki gün, Kürtçe savunma talebine verdiği ret kararının gerekçesini okudu. Hakim Yılmaz, bu konuya ilişkin daha önce karar verdiklerini, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 6-e maddesine göre, bir sanığın kullanılan dili anlamadığı ya da konuşamadığı durumda tercüman atanabileceğine dikkat çekti. Yılmaz, "Savunma hakkı kutsaldır, engellenmesi söz konusu değildir. Kürtçede ısrar yargılamanın uzamasına neden olur. Türkçe savunma yapılırsa mahkeme daha iyi anlar. Kürtçe savunmanın ise sanıklara hukuki bir yararı yok. Kürtçe savunmanın engellenmesi söz konusu değildir. Günümüzde Kürtçe yayın yapan televizyonlar ve basın yayın organları vardır" ifadelerini kullandı. Mahkeme Başkanın açıklamasından sonra sanık Bayram Altun, yeniden savunma yapacağını belirterek mikrofonu istedi. Altun'un yine Kürtçe konuşması üzerine mahkeme başkanı Yılmaz, "Kürtçe olduğu düşünülen, bilinmeyen bir dilde savunma yapmaya devam ettiği görüldü" diyerek, sanıktan mikrofonun alınmasını istedi. Sanıklardan Ramazan Morkoç ise ayağa kalkarak önce Kürtçe sonrada Türkçe, "Bilinmeyen bir dil olarak söyleyemezsiniz. Bir halkın diline hakaret ediyorsunuz" diye bağırdı. Hakim Yılmaz, Morkoç'un salondan çıkarılmasını istedi. Bunun üzerine diğer sanıklar ayağa kalkıp, başkanın kararına tepki olarak kendileri de salondan çıkmak istedi. Morkoç'un jandarma tarafından dışarı çıkarılması sırasında ise kısa süreli bir arbede yaşandı. Mahkeme başkanı, bunun üzerine tüm sanıkların duruşma salonundan çıkarılması talimatını verdi. İzleyiciler de ayağa kalkarak sanıklara alkışlarla destek verdi.
'SİYASİ SONUÇLARI AĞIR...'
Sanık avukatları bu duruma tepki göstererek, kararın geri alınmasını istedi. Avukat Tahir Elçi, "Bu siyasi bir talep değildir, hukuki bir taleptir. Sanıkların dışarı çıkarılması gerginliğe neden olur. Bizim amacımız gerginlik değildir. Mahkeme heyetinin savunma hakkına saygı göstermesini istiyoruz. Duruşma başladığından beri hangi sanık duruşmanın düzenini bozacak bir davranış içine girmiştir. Savunma hakkını kısıtladınız. Tutumunuz keyfidir, Ramazan Morkoç duruşma salonuna geri getirilsin. Aksi takdirde bu karar, yargılamayı olumsuz etkiler. Bu tutumunuz Türkiye şartlarına uygun değil, siyasi sonuçları da çok ağır olur" dedi. Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı bugüne erteledi.