Ak Parti Antalya İl Danışma Meclisi Toplantısı
AK Parti Antalya İl Başkanı Hüseyin Samani, AK Parti hükümetinin diğer hükümetlerden farklı olduğunu belirterek, "Hangi alanda olursa olsun bir sorunla karşılaştığı zaman sorunu reddeden değil, sahiplenen ve çözmek için irade ortaya koyan bir anlayışa sahibiz
AK Parti Antalya İl Teşkilatı Ekim Ayı Danışma Meclisi Toplantısı, AK Parti Antalya İl Başkanlığı Toplantı salonunda gerçekleştirildi. Danışma Meclisi Toplantısı'na AK Parti Antalya Milletvekilleri Abdurrahman Arıcı, Yusuf Ziya İrbeç, belediye başkanları, meclis üyeleri ve teşkilat yöneticileri katıldı.
Danışma Meclisi Toplantısı'nın açılış konuşmasını yapan İl Başkanı Samani, AK Parti olarak ülkede birçok ilkleri yaşatan bir partinin mensupları olduklarını savundu.
Bir oda başkanının 'Hükümet, Antalya'da yatırımlarında hız kesti' şeklinde bir açıklama yaptığını hatırlatan Samani, "Oda başkanın yaptığı bu açıklamayı yeteri kadar bilgi sahibi olunmadan yapılan bir açıklama olduğunu düşünüyorum. Bu dönemde hiç ara vermeden hükümetimizin, bakanlarımızın milletvekillerimizin Antalya'ya ilgisi, Sayın Başbakanımızın da yapılan yatırımlar ve çalışmalara yakından takibi ile devam etmektedir. Ulaştırma Bakanlığı kış şartlarına rağmen duble yol çalışmalarına devam ediyor.
Antalya-Korkuteli yolunun bitim aşamasına geldiğini, tünellerin açıldığını, havaalanlarının bittiğini görüyoruz. Her alanda yapılan çalışmalarımız devam ediyor. Bugün birçok sağlık ocağı, hastane, poliklinikler, spor salonları, okullar açılışının yapılmasını bekliyor" dedi.
"TARIM SEKTÖRÜNE DESTEK 3 KAT ARTMIŞTIR"
Tarım sektöründe hükümet tarafından yapılan icraatlar ve kaydedilen gelişmeler hakkında bilgi veren Samani, şunları söyledi:
"Antalya, dünyadaki sebze üretim merkezlerinden biri haline gelmiştir. Tarım sektöründe bilgi sahibi olmadan açıklama yapan çok sayıda yetkili veya yetkisiz insan varlığı söz konusudur. Bugün hiç alakasız birisi çıkıp salatalıktaki hormondan bahsediyor. Ancak salatalıkta hormon kullanımı yapılmamaktadır. Tarım sektörü, dünyadaki savunma sanayi, petrol sanayi gibi son derece hassas sektörlerden biridir. Ülkemizde üretilen ürünler en doğal ürünlerdir. Bugün teknoloji bütün imkanlarını bir araya getirse
süt, domates ve portakalı üretebilme kapasitesine sahip değildir. Bilgisiz konuşmaların üreticiyi ve tarım sektöründeki insanları üzdüğünü görüyoruz. Tarım sektöründe birçok gelişme kaydettik. 2002 yılında Tarımın milli gelire katkısı 36 milyar TL iken, bugün 78.4 milyar TL'ye yükselmiştir. Bu bilgilerden eksik olan birtakım siyasi mülahazalarla yapılan değerlendirmelerde sanki hükümet çiftçinin, köylünün yanında değil, onlara destek vermiyor gibi masal anlatıyorlar. Tarım ürünleri ihracatı ise, 4.1
milyar dolardan, bugün 12 milyar dolar seviyesine yükselmiştir. Sadece üretmemişiz aynı zamanda hükümetimizin çiftçilerin önünü açması ile dış ilişkilerdeki çabası ile tarım ürünleri ihracatımızın önemli bir şekilde arttığını, geliştiğini görebiliyoruz. Tarıma verilen destek 2002 yılında 1milyar 868 TL iken, 2010 yılında 5 milyar 733 TL'ye yükselmiştir. Hükümetin tarım sektörüne vermiş olduğu destek yaklaşık üç kat artmıştır. Bugün cebinde parası olmayan çiftçi istediği kadar tarımsal destekten
faydalanabilme hakkına sahiptir."