Selek'in umutlu: Yeni DELİL var!

Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun Mısır Çarşısı'na bombayı koyduğunu söylediği Pınar Selek: Yeni delillerimiz, işkence raporu var, umutluyum.


Mısır Çarşısı’nda yedi kişinin yaşamını yitirdiği patlamayla ilgili davada Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun ‘bombayı o koydu’ dediği Sosyolog Pınar Selek, sürecin sona ermediğini belirterek, “Bizim yeni delillerimiz var, işkence raporu vs. Biz umutluyuz, çünkü bu kadar kötü bir şey olamaz” dedi. Selek’i yargılandığı yıllar boyunca yalnız bırakmayan aydınlar ise ‘patlayanın ne olduğuna dair çelişkili bilirkişi raporlarına karşın böyle bir karara varılmasını’ ‘utanç’ olarak nitelendirdi.

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Mısır Çarşısı’ndaki patlamaya bombanın mı, tüp gazın mı neden olduğu belli olmadığı gerekçesiyle ‘ceza vermemişti’. Yargıtay bu kararı bozunca yargılama tekrarlandı, mahkeme 2008’deki ikinci kararında beraat verdi. Bu karar da Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nce bozuldu. Bu arada Yargıtay Başsavcılığı’nın bozma kararına itirazı üzerine dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gitti. Genel Kurul şubatta verdiği ve gerekçesini eylülde tamamladığı kararında ‘bombayı Selek’in koyduğu’ yönünde hüküm bildirdi. Bu, sürecin hukuken sona erdiği anlamına gelmiyor. Yargıtay’ın kararından sonra yeniden 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ne dönen davanın duruşması 9 Şubat’ta görülecek.

Dava AİHM’in gündeminde
Radikal’in dün ‘Bomba karar’ manşetiyle duyurduğu gerekçeli kararla ilgili olarak Almanya’da bulunan sosyolog Pınar Selek, NTV’nin ‘Yazı İşleri’ programına katılıp şu yorumu yaptı: “Maalesef süreç sürüyor. Şubatta biz bu kararı öğrendik, yeni bir karar değil. Eylül başında da gerekçeli karar çıktı. Herhalde basının eline yeni geçti. Bizim bildiğimiz bir haberdi. Yeni delillerimiz var, işkence raporu vs. En son Uluslararası İşkence Merkezi’nden bir rapor aldım. Bende posttravmatik stres bozukluğu varmış. Bu sadece işkenceden dolayı değil, sürecin bu kadar uzamasından dolayı aynı zamanda. Umutluyuz, çünkü bu kadar kötü bir şey olamaz. Bir ayağım Fransa, bir ayağım Almanya’da. Fransa’da doktora yapıyorum, PEN’in davetlisi olarak da buradayım. 12 senelik kabustan uzaklaşmaya çalışıyorum. Hakkımda tutuklama kararı ve yurtdışına çıkış yasağı yok, beraat etmiş durumdayım. Türkiye’ye dönüşüm buradaki çalışmalarımın bitmesine bağlı.” Pınar Selek dün, DHA ve AA’ya yaptığı açıklamalarda ise “Hakkımdaki iddiaları ciddiye almadığımı mahkemede bin defa söyledim. Verilen karar yeni değil. Zaten konu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne intikal etmiş durumda” dedi.

‘Utanç verici bir karar’

Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun kararına, yargılama boyunca Selek’i yalnız bırakmayan aydınlardan da tepkiler geldi:

Lale Mansur: “Yargıtay’ın kararını utanç verici buluyorum. Pınar’ın yapmadığı belli olan ve bilirkişilerin ‘bomba değil’ dediği bir olayda Yargıtay’ın inatla bunu yapmasını cüretkâr buluyorum. Pınar’ı mahkum etmek istemelerinin tek nedeni Kürtler üzerine yaptığı araştırma. Tüm kalbimle Pınar’ın yanındayım.”

Gazeteci Abdurrahman Dilipak: “Ben kimsenin avukatı veya bir hâkim değilim. Bir gazeteci olarak takip ettiğim kadarıyla orada böyle bir mahkûmiyet kararını doğru bulmuyorum.”
Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı: “Kararı utanç verici olarak değerlendiriyorum. Çelişkili bilirkişi raporları var. Çelişkili raporların olduğu koşullarda konunun uzmanı olmayan kişinin verdiği rapor üzerinden Yargıtay karar veriyor.”

Tanık Koruma Platformu Uluslararası Sözcüsü Avukat Yasemin Öz: “Hukuk yaşamımda böyle dava görmedim. Ceza hukukunun temel ilkesi yüzde yüz ispat edilmediği sürece sanığın lehine karar verilmesi gerektiğidir.

Oyuncu Derya Alabora: “Hukukun taraflı olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Ne yazık ki, bu kadar bozuk olan bir şeyi düzeltmek çok zor.”

Alp Selek: Bu bize işkence Pınar Selek’in babası Alp Selek Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun kararının haber yapılmasına tepki gösterdi ve şöyle konuştu: “Basında niçin böyle bir haber çıktığını anlamış değiliz. Bu karar altı ay yazılamadı, altı ay sonra yazılabildi. Yerel mahkeme yeniden karar verecek. AİHM’ye gittik, dosya işleme alındı. Şimdiden bunu bombaymış gibi lanse etmek bize büyük bir işkence.”

Yargı süreci nasıl işleyecek?
Yargıtay 9. Ceza Dairesi yerel mahkemenin beraat kararını bozmuş ve Pınar Selek’in ‘Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak’tan yargılanmasını istemişti. Ancak bu karara Yargıtay Başsavcılığı itiraz etti ve sanıkların ‘örgüt üyeliği’nden cezalandırılmasını istedi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu da dairenin verdiği kararı yerinde buldu. Kurulun kararından sonra dosya ilk kararı veren İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gidecek. Mahkeme yeni argümanlar ve güçlü deliller bulunması durumunda ilk kararında ısrar edebilir. Yerel mahkeme ilk kararında ısrar ederse dosya tekrar Yargıtay Ceza Genel Kurulu gündemine gelecek. Ancak mahkeme kurulun verdiği karara uymaya karar verirse, Mısır Çarşısı davasının iç hukuk yolları tükenmiş olacak.