San-tez Tanıtım Ve Bilgilendirme Toplantısı

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, üniversitelerin özellikle sanayi çevreleriyle yakın bir temas içinde olmaları gerektiğini belirterek, "Yeni teknolojiler rekabet gücünün artmasına, rekabet gücü karlılığın artmasına, karlılığın artması ise daha ileri teknolojilerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, üniversitelerin özellikle sanayi çevreleriyle yakın bir temas içinde olmaları gerektiğini belirterek, "Yeni teknolojiler rekabet gücünün artmasına, rekabet gücü karlılığın artmasına, karlılığın artması ise daha ileri teknolojilerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bu zincirleme etki adeta bir çığ gibi büyüyerek ülke ekonomisini yukarılara taşır" dedi.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Bilkent Otel'de düzenlenen Sanayi Tezleri (San-Tez) tanıtım ve bilgilendirme toplantısına katıldı. Toplantıdan önce bazı projeleri inceleyen Ergün, ürünlerin arasında faydalı, yenilikçi ürünlere rastladıklarını belirtti. Türkiye'nin son yıllarda büyük bir atılım gerçekleştirmiş olmasına rağmen henüz yolun başında olduklarını söyleyen Ergün, sosyal, kültürel ve demokratik ilerlemeye de büyük önem verdiklerinin altını çizdi. Bilim ve teknoloji alanındaki gelişmelere
uyum sağlayamayan ülkelerin varlıklarını güçlü ve saygın bir biçimde sürdürebilmelerinin artık mümkün olmadığını vurgulayan Bakan Ergün, "Bugün ne kadar çok doğal kaynağa sahip olursanız olun, eğer teknoloji üretemiyorsanız geri kalmış bir ülke olursunuz. Ancak çok sınırlı kaynaklara sahip bir ülke, teknoloji üreterek gelişmiş ülkelerin arasına girebiliyor. Mesela Japonya ve Hollanda gibi ülkeler, çok sınırlı kaynaklara ve birçok olumsuz şartlara rağmen maksimum zenginlik üretebilmektedirler" diye konuştu.

Bakan Ergün, bunun teknolojiye önem vermek, bilgiye yatırım yapmak, AR-GE faaliyetlerine ağırlık vermek, bu ülkenin ihtiyaçlarına uygun teknoloji üretmekle olacağını ifade ederek, "Potansiyelimizle övünmek yerine bu potansiyeli en üst seviyede aktif hale getirecek teknolojiyi devreye almamız gerekiyor. Mesela Türkiye dünyanın en zengin bor rezervlerine sahip ülkelerinden birisidir, ancak bu rezervlere sahip olmak tek başına bir anlam ifade etmez. Bizim şu kadar bor rezervimiz var diye övünmektense,
dünyada bor kullanımını artıracak projeler geliştirmek, bu madenin kullanıldığı ürün ve teknolojileri hayata geçirmek gerekir" dedi.
Üniversitelerin özellikle sanayi çevreleriyle yakın bir temas içinde olmaları gerektiğini belirten Bakan Ergün, "Zira teknoloji üretiminin tarihi kronolojisine baktığımızda bu çalışmaların tüm dünyada üniversite-sanayi işbirliğiyle yapıldığını görüyoruz. Bu işbirliği bilginin, sermayenin ve nitelikli iş gücünün biraraya gelmesini, teknoloji yoğun ürün ve üretim yöntemleri geliştirmeyi, teknolojiyi ticarileştirmeyi ve rekabet gücünü artırmayı sağlar. Yeni teknolojiler rekabet gücünün artmasına, rekabet
gücü karlılığın artmasına, karlılığın artması ise daha ileri teknolojilerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bu zincirleme etki adeta bir çığ gibi büyüyerek ülke ekonomisini yukarılara taşır" şeklinde konuştu.
Dünya ticaretinde sözü geçen önemli firmaların satış gelirlerinin yüzde 5 ile 15'ini Ar-Ge harcamalarına ayırmalarının tesadüf olmadığını işaret eden Ergün, "Türkiye'nin kalkınma ve sanayileşme hamlesini incelediğimizde, uzun bir süre boyunca üniversitelerden yeteri kadar faydalanamadığımızı görüyoruz. Halbuki gelişmiş ülkelere baktığımızda, üniversite-sanayi işbirliğinin çok önceden tesis edildiği, üniversitenin sanayiyi, sanayinin de üniversiteyi beslediği hemen fark edilecektir. Sanayi stratejimiz,
ileri teknolojili ve yüksek katma değerli ürünlerde Avrupa ve Avrasya'nın üretim merkezi olmayı hedefliyor. Bu hedefe ulaşmamız için üniversite-sanayi işbirliğini en üst derecede gerçekleştirmemiz gerektiği açıktır. Aslında bu işbirliğinin adını üniversite-sanayi-devlet işbirliği şeklinde koymak daha doğru olacaktır" ifadelerini kullandı.
Bakanlıkça yürütülen Ar-Ge ve yenilikçiliğe yönelik destek programlarının 2007 yılında sanayi tezleri programının devreye alınmasıyla birlikte yeni bir boyut kazandığını söyleyen Ergün, "Bu programla sanayicilerimizin teknolojik ürüne yönelik üniversitelerle yürüttükleri projelerini desteklemeye başladık. San-Tez, özellikle KOBİ'lerimizin Ar-Ge ve teknoloji kültürü kazanmalarını ve teknolojik ürüne yönelik sorunlarını üniversitelerle işbirliği yaparak çözüme ulaştırmalarını sağlamaktadır" dedi.
Ergün, San-Tez'in Avrupa Komisyonu'nun 2008 yılında yayınladığı ulusal inovasyon sistemi ve inovasyon politikaları ile ilgili raporda ülkemizdeki "en iyi uygulama örneği" olarak yer aldığını da belirtti. Programa 760 projenin başvurduğunu ve bunlardan 317'sinin desteklenmeye uygun bulunduğunu kaydeden Ergün, 41 projenin de sonuçlandığını belirtti. Desteklenen projelerin bedellerinin 110 milyon TL'ye ulaştığını ifade eden Bakan Ergün, 2010 yılının Aralık ayına kadar 33 milyon TL ödenmiş olacağını
kaydetti. Ergün, projeler arasında yer alan ve Kocaeli Üniversitesi ile Teklas Kauçuk A.Ş. işbirliğiyle tamamlanan projeyle yüksek performanslı yeni nesil fren hortumu ve test makinesi geliştirildiğini belirterek, "Ürün, BMW firmasının Ağustos 2008 yılında yürürlüğe soktuğu ve son derece yüksek performans talep ettiği fren hortumu teknik şartnamesinin gereklerini yerine getirdi. Proje sonucunda BMW firması ile 30 milyon dolar tutarında ticari bağlantı yapıldı. Bakanlık olarak biz tüm projeye 33 milyon TL
kaynak aktarırken, sadece bir projeden elde edilen katma değer 30 milyon dolara ulaştı'' diye konuştu.
Ergün, San-Tez ile geliştirilen projelere şu örnekleri verdi:
"2007 yılında başlayan bir proje ile engelli vatandaşlarımızın merdiven çıkmasını kolaylaştıracak ve her platforma adapte edilebilecek bir sistem geliştirildi. Yine tıp sektörünü ilgilendiren bir proje ile kalp krizinin ve kalp yetmezliğinin hızlı tespiti için tanı kiti geliştirilecektir. Bu kit, ülkemizde son yıllarda gittikçe artan kalp hastalıfleri geliştirmeyi, teknolojiyi klarının daha önceden tanımlanmasını ve kişiye zarar vermeden kontrol altına alınmasını sağlayacaktır. 2008 yılında başlayan
denizden elektrik enerjisi üretimi projesi, yenilenebilir enerji gibi önemli bir konuda atılım yapmamızı sağlayacaktır. 2010 yılında başlayan bir proje ile üretilecek olan hafif ve çevreci yerli tasarım dört kapılı otomobil, ülkemizin markasını taşıyacak belki de ilk elektrikli otomobilimiz olacak. Ayrıca Anadolu Üniversitesi ile BORTEK Bor Teknolojileri Limited Şirketi'nin ortak yürüttüğü proje sonucunda, yüzde 20 yakıt tasarrufu sağlayan motor yağı katkısı üretilmiştir."
Bu arada Coğrafi Bilgi Dönüşüm ve Yönetim Sistemleri A.Ş. adlı şirket, tanıtıma geliştirdiği google earth benzeri yazılımla katıldı. TSK, Genelkurmay Başkanlığı, yerel yönetimler gibi kamu kuruluşlarının hizmetine sunulan yazılımın Romanya ve Ürdün'de de müşterileri bulunurken, şirketin Pakistan'da şubesi yer alıyor.
San-Tez, sanayicilerin katma değeri yüksek ve rekabet gücü sağlayacak ürüne yönelik çalışmalarını üniversite bilimselliği çerçevesinde yürütebileceği, akademisyenlerin patent ve yüksek katma değerli ürünle sonuçlanacak projeleri sanayicilerle işbirliği içerisinde ticarileştirebileceği bir destek programı. Her yıl Mart ve Ağustos ayının 15'ine kadar başvurular kabul ediliyor.
(AUÖ-CC-E)