Türban yasağı kısmen sürüyor

Yıllık dini özgürlükler raporunu açıklayan ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'ye geniş yer ayırdı, kamu kuruluşları ve üniversitelerde başörtüsü yasağının devam ettiğine dikkat çekildi. İhlallerin 'kayda değer' olduğu ülkelerin listelendiği bölümde ise geçen yılın tersine Türkiye bu yıl yer almadı

ABD Dışişleri Bakanlığı 2010 yılı dini özgürlükler raporunu basın toplantısıyla açıkladı. Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın açıkladığı raporda, Türkiye bölümüne geniş yer ayrıldı. 

- Türkiye'deki dini özgürlükler konusunda raporda dikkat çeken maddelerden biri, son günlerin çokça tartışılan konusu başörtüsü yasağı oldu. 'Laik devlet' olgusunu korumak adına hala, kamu binaları ve üniversitelerde türbanlı öğrencilerin derslere giremedikleri belirtildi. Ancak yasağa rağmen bazı üniversite ve kamu kuruluşlarının kendi inisiyatiflerini kullanarak, türbana izin verdikleri raporda yer aldı.


DİN İBARESİ AYRIMCILIK 
- Toplumun bazı kesimlerinde anti-semitizmin devam ettiği belirtilirken, özellikle Alevilik gibi mezheplere ayrımcılık yapıldığı ifade edildi. 

- Nufüs kağıdındaki din ibaresinin kaldırılmasını talep edenlerin zorluklarla karşılaştığı, bu ibarenin ayrımcılığa ve toplumsal tacize yol açtığı belirtildi.

- 8 yıllık zorunlu ilköğretim müfedatında, Alevi vatandaşların mezheplerinin ders kitaplarında yer alması talebinin kabul edildiği, fakat Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kitaplara basılan bilgilerin yetersiz ve yanlış olduğunu belirten Alevi vatandaşların bulunduğuna da dikkat çekildi.

KAYDA DEĞER İHLAL YOK
ABD Dışişleri raporunun Türkiye kısmında değinilen bir başka konu da imam hatip liseleri oldu. İmam hatip lisesi mezunlarının üniversiteye girişte ilahiyat fakültesi dışındaki tercihlerinde puan düşürülmeye devam edildiği belirtildi. Düşürülen puanlar nedeniyle imam hatip mezunlarının ilahiyat dışındaki bölümlere giremediği ifade edildi. Bakanlığın raporunun dini özgürlüklere ilişkin ihlallerin 'kayda değer' düzeyde olduğu ülkelerin listelendiği bölümünde, geçen yılın tersine bu yıl Türkiye yer almadı.

Avrupa'daki gerginlikten kaygılıyız
Raporda dikkat çeken bir başka ayrıntı ise, tarikat ve cemaatler oldu. 1925'te yasaklanmasına rağmen son zamanlarda toplumun bazı kesimlerinin tarikat ve cemaatlerle ilişkilerini devam ettirdiği yazıldı. Ordudan aşırı dini görüşe sahip olanların görevlerinden ihraç edildiği belirtilen raporda, son yıllarda bu nedenle ihraç edilenlerin sayısında düşüş yaşandığı belirtildi. Avrupa'daki Müslümanların dini özgürlüklerinin kısıtlanması da raporda yer aldı. Fransa ve İsviçre'de başörtüsü ve minarelere karşı geçirilen yasalar ve yapılan referandum eleştirildi. ABD
Dışişleri Bakanlığı'nın demokrasi ve insan haklarıyla ilgili üst düzey yetkilisi Michael Posner de Avrupa'da giderek yükselen dinsel gerginlik nedeniyle kaygılı olduklarını ifade etti.