'Bologna Süreci Ve Üniversitelerin Sorunları' Konferansı Elazığ'da Yapıldı
Fırat Üniversitesi tarafından düzenlenen, Yükseköğretim Kurulu Üyesi Prof
Fırat Üniversitesi tarafından düzenlenen, Yükseköğretim Kurulu Üyesi Prof.Dr.Atilla Eriş'in konuşmacı olarak katıldığı, "Bologna Süreci ve Üniversitelerin Sorunları" konulu konferans 01 Kasım 2010 Pazartesi günü saat 10.00'da Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.
Konferansın açılışını yapan Fırat Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ahmet Feyzi Bingöl; yeterli öğretim üyesi sayısına ulaşılmadan, gerekli sosyal imkanlar sağlanmadan, eğitim mekanlarında asgari şartları oluşturmadan öğrenci alımına gidilmesi halinde eğitim gören öğrencilerin kendilerini üniversiteli gibi hissedemeyeceklerini vurguladı. Bingöl; Fırat Üniversitesi'nde 6 yeni bölüm açıldığını, bu bölümlerden dördünün gerek öğretim elemanı gerekse de fiziki mekan eksikliği nedeniyle öğrenci alamadıklarını
belirtti. ERASMUS kapsamında 25 öğretim elemanının yurtdışındaki üniversitelerde görev aldıklarını ve aynı kapsamda 25 öğretim elemanının da Fırat Üniversitesi'nde hizmet verdiklerini anlatan Rektör Prof. Dr. Bingöl, 60 öğrencinin de ERASMUS'tan faydalandığını belirtti. Bingöl; İspanya, Portekiz, Polonya, Fransa, Norveç, Almanya, İsviçre gibi ülkelerden söz konusu anlamda destek gördüklerini de dile getirdi.
Yükseköğretim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Atilla Eriş, yapılan araştırma ve incelemeler itibariyle dünyada yükseköğretimin tarihçesinden bahsederek başladığı konuşmasında, Avrupa üniversitelerindeki 'akademik kalite' yaklaşımının temelinin 'Magna Carta' fikrinin ortaya atılması ile birlikte başladığını ve daha sonra 'Bologna Süreci'nin bu yaklaşımı kuvvetlendirildiğini belirtti. Eriş, Magna Carta'nın temel ilkelerini; "Üniversiteler her türlü politik ve ekonomik yaklaşımlardan özerk kuruluşlardır, öğretim ve
araştırma ayrılmaz bir bütündür, araştırma ve eğitimdeki özerklik üniversiteler yaşamın temel ilkeleridir, hükümetler ve üniversiteler bu özerkliğe saygı duymalı ve korumalıdırlar, tolerans bilginin geliştirilmesine zemin hazırlar, üniversite insancıl geleneklerle evrensel bilgiye ulaşmayı amaçlar; işlevini gerçekleştirmede, tüm politik ve coğrafi sınırları aşar" şeklinde sıraladı.
Prof. Dr. Atilla Eriş, "Üniversite özerkliği temel olarak, bilimsel, idari, mali özerklik ile anlam kazanır. Tüm dünyada üniversiter yapının olmazsa olmaz koşulu olarak kabul edilmiştir" dedi.
Konferansın açılışını yapan Fırat Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ahmet Feyzi Bingöl; yeterli öğretim üyesi sayısına ulaşılmadan, gerekli sosyal imkanlar sağlanmadan, eğitim mekanlarında asgari şartları oluşturmadan öğrenci alımına gidilmesi halinde eğitim gören öğrencilerin kendilerini üniversiteli gibi hissedemeyeceklerini vurguladı. Bingöl; Fırat Üniversitesi'nde 6 yeni bölüm açıldığını, bu bölümlerden dördünün gerek öğretim elemanı gerekse de fiziki mekan eksikliği nedeniyle öğrenci alamadıklarını
belirtti. ERASMUS kapsamında 25 öğretim elemanının yurtdışındaki üniversitelerde görev aldıklarını ve aynı kapsamda 25 öğretim elemanının da Fırat Üniversitesi'nde hizmet verdiklerini anlatan Rektör Prof. Dr. Bingöl, 60 öğrencinin de ERASMUS'tan faydalandığını belirtti. Bingöl; İspanya, Portekiz, Polonya, Fransa, Norveç, Almanya, İsviçre gibi ülkelerden söz konusu anlamda destek gördüklerini de dile getirdi.
Yükseköğretim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Atilla Eriş, yapılan araştırma ve incelemeler itibariyle dünyada yükseköğretimin tarihçesinden bahsederek başladığı konuşmasında, Avrupa üniversitelerindeki 'akademik kalite' yaklaşımının temelinin 'Magna Carta' fikrinin ortaya atılması ile birlikte başladığını ve daha sonra 'Bologna Süreci'nin bu yaklaşımı kuvvetlendirildiğini belirtti. Eriş, Magna Carta'nın temel ilkelerini; "Üniversiteler her türlü politik ve ekonomik yaklaşımlardan özerk kuruluşlardır, öğretim ve
araştırma ayrılmaz bir bütündür, araştırma ve eğitimdeki özerklik üniversiteler yaşamın temel ilkeleridir, hükümetler ve üniversiteler bu özerkliğe saygı duymalı ve korumalıdırlar, tolerans bilginin geliştirilmesine zemin hazırlar, üniversite insancıl geleneklerle evrensel bilgiye ulaşmayı amaçlar; işlevini gerçekleştirmede, tüm politik ve coğrafi sınırları aşar" şeklinde sıraladı.
Prof. Dr. Atilla Eriş, "Üniversite özerkliği temel olarak, bilimsel, idari, mali özerklik ile anlam kazanır. Tüm dünyada üniversiter yapının olmazsa olmaz koşulu olarak kabul edilmiştir" dedi.