Hacılar Arafat'a Çıktı
Kutsal topraklara gelen 5 milyon hacı adayı, bugün Arafat Ovası'na çıkarak haccın en önemli rüknünü yerine getirdi
Kutsal topraklara gelen 5 milyon hacı adayı, bugün Arafat Ovası'na çıkarak haccın en önemli rüknünü yerine getirdi. Hazreti Adem ile Havva validemizin buluştukları Cebel-i Rahme tepesini de ziyaret eden hacı adayları, burada 2 rekat şükür namazı kılarak dualar ettiler.
Diyanet İşleri Başkanlığı Hac İdaresi'nin organizasyonu ile gece yarısından itibaren otobüslerle Arafat'a çıkan Türk hacıları, kendilerine ayrılan çadırlara yerleştiler. Sabah namazını cemaatle çadırlarında kılan hacılarımız, merkezi sistemden okunan Yasin-i Şerif'i dinlediler. Sabah saatlerinde de Arafat'a çıkışlar devam etti. Harem'e yakın otellerde kalanlar ise arefe sabahı Arafat'a geldiler. Hastalar da özel araçlar ve ambulanslarla Arafat'a çıkarıldılar. Türk hacılar Arafat'a kendileri için tahsis
edilen özel yollardan geldiler. Ayrıca bu sene Suudlar, Körfez bölgesi hacı adaylarını Mescid-i Nemire ile Mina arasında tesis edilen raylı sistem ile taşıdılar.
Diğer taraftan, kendilerine güvenen hacı adayları, sabah namazından sonra 15 dakikalık bir yürüyüşle Cebel-i Rahme tepesine gittiler. Suudi Arabistan'da birçok hayır sahibi tırlarla Cebel-i Rahme eteklerinde hacı adaylarına yiyecek ve su ikram ettiler. Farkı kıtalardan, farklı dillerden binlerce Müslüman büyük bir heyecanla Cebel-i Rahme'ye tırmandı. Eşlerini de yanlarına alıp zorlu kayalardan Hazreti Adem ile Havva validemizin buluştukları tepeye tırmanan hacı adaylarımız duygularını ifade etmekte
güçlük çektiklerini söylediler. Cebel-i Rahme aynı zamanda Peygamber efendimizin Eshab-ı Kiram'a ünlü Veda Hutbesi'ni verdiği yer. Bütün Müslümanların bu mübarek diyarlara gelmeleri için dua eden hacı adayları, duygularına hakim olamadılar. Diyanet İrşad Ekibi, kadın erkek ayrı çadırlarda bekleyen hacı adaylarımıza Kur'an tilavetinde bulundu, ilahiler okudu.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in mesajı da hacı adaylarına okundu. Görmez mesajında "Haccın Arafat olduğuna" dikkat çekerek, "Arafat, hakikati bilmek, tanımak, anlamak, kavramak demektir. Diğer bir ifade ile arif olmaktır. Marufa, marifete, marifetullaha ermektir. Dirilişi, mahşeri, mahkeme-i kübra öncesi bekleyişi, ölmeden önce ölmeyi, hesaba çekilmeden önce muhasebeyi yapmayı bilmektir. Arif olan anlar, Arafat'ı idrak eden hacı olur. Arafat kendini bilme, kendini bulma tecrübesidir. Kendini
bilen rabbini de bilir fehvasınca, önce kendini tanıma ardından rabbini tanımadır" dedi.
Öğle saatlerinde yapılan vakfe duasına amin diyen hacı adaylarımıza sıcak yemek servisi yapıldı. Hacı adayları rahat bir vakfe yaptılar.
Öğle ve ikindi namazını birlikte kılan hacı adayları, güneşin batışından sonra Arafat'tan ayrılmaya başlayacak ve Müzdelife'de vakfe vazifesini yerine getirdikten sonra Mina'ya geçecekler. Bayramın birinci günü Mina'da şeytan taşlayacak olan hacı adayları, daha sonra kurban kesip tıraş olduktan sonra ihramdan çıkacaklar. Daha sonra Kabe'de tavaf ve sa'y yapacak olan hacı adayları, şeytan taşlama vazifesini de tamamladıktan sonra hac görevini ifa etmiş olacaklar.
Diyanet İşleri Başkanlığı Hac İdaresi'nin organizasyonu ile gece yarısından itibaren otobüslerle Arafat'a çıkan Türk hacıları, kendilerine ayrılan çadırlara yerleştiler. Sabah namazını cemaatle çadırlarında kılan hacılarımız, merkezi sistemden okunan Yasin-i Şerif'i dinlediler. Sabah saatlerinde de Arafat'a çıkışlar devam etti. Harem'e yakın otellerde kalanlar ise arefe sabahı Arafat'a geldiler. Hastalar da özel araçlar ve ambulanslarla Arafat'a çıkarıldılar. Türk hacılar Arafat'a kendileri için tahsis
edilen özel yollardan geldiler. Ayrıca bu sene Suudlar, Körfez bölgesi hacı adaylarını Mescid-i Nemire ile Mina arasında tesis edilen raylı sistem ile taşıdılar.
Diğer taraftan, kendilerine güvenen hacı adayları, sabah namazından sonra 15 dakikalık bir yürüyüşle Cebel-i Rahme tepesine gittiler. Suudi Arabistan'da birçok hayır sahibi tırlarla Cebel-i Rahme eteklerinde hacı adaylarına yiyecek ve su ikram ettiler. Farkı kıtalardan, farklı dillerden binlerce Müslüman büyük bir heyecanla Cebel-i Rahme'ye tırmandı. Eşlerini de yanlarına alıp zorlu kayalardan Hazreti Adem ile Havva validemizin buluştukları tepeye tırmanan hacı adaylarımız duygularını ifade etmekte
güçlük çektiklerini söylediler. Cebel-i Rahme aynı zamanda Peygamber efendimizin Eshab-ı Kiram'a ünlü Veda Hutbesi'ni verdiği yer. Bütün Müslümanların bu mübarek diyarlara gelmeleri için dua eden hacı adayları, duygularına hakim olamadılar. Diyanet İrşad Ekibi, kadın erkek ayrı çadırlarda bekleyen hacı adaylarımıza Kur'an tilavetinde bulundu, ilahiler okudu.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in mesajı da hacı adaylarına okundu. Görmez mesajında "Haccın Arafat olduğuna" dikkat çekerek, "Arafat, hakikati bilmek, tanımak, anlamak, kavramak demektir. Diğer bir ifade ile arif olmaktır. Marufa, marifete, marifetullaha ermektir. Dirilişi, mahşeri, mahkeme-i kübra öncesi bekleyişi, ölmeden önce ölmeyi, hesaba çekilmeden önce muhasebeyi yapmayı bilmektir. Arif olan anlar, Arafat'ı idrak eden hacı olur. Arafat kendini bilme, kendini bulma tecrübesidir. Kendini
bilen rabbini de bilir fehvasınca, önce kendini tanıma ardından rabbini tanımadır" dedi.
Öğle saatlerinde yapılan vakfe duasına amin diyen hacı adaylarımıza sıcak yemek servisi yapıldı. Hacı adayları rahat bir vakfe yaptılar.
Öğle ve ikindi namazını birlikte kılan hacı adayları, güneşin batışından sonra Arafat'tan ayrılmaya başlayacak ve Müzdelife'de vakfe vazifesini yerine getirdikten sonra Mina'ya geçecekler. Bayramın birinci günü Mina'da şeytan taşlayacak olan hacı adayları, daha sonra kurban kesip tıraş olduktan sonra ihramdan çıkacaklar. Daha sonra Kabe'de tavaf ve sa'y yapacak olan hacı adayları, şeytan taşlama vazifesini de tamamladıktan sonra hac görevini ifa etmiş olacaklar.