Savunma vermeden 22 ay sonra tahliye!

Ergenekon davası sanıklarından eski Türk Metal İş Sendikası Başkanı Mustafa Özbek'in 22 aydır devam eden tutukluluğunun ardından, savunması alınmadan önceki gün tahliye edilmesi, Ergenekon davasında sıkça yaşanan "tutukluluk süresinin cezaya dönüşmesi" tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Hukukçulara göre Özbek'in savunmasının alınmadan tahliye edilmesi hukuka uygun fakat 22 ay tutuklu kalması ve bu süreçte savunmasının dahi alınmaması hukuka ve insan haklarına aykırı...

Avukat Turgut Kazan: "Bu durum Türkiye'deki tutuklama klasiğinin tipik örneklerinden biridir. Adil yargılanma hakkı bakımından çok çarpıcı bir örnektir ama ne yazık ki tek örnek değildir. Bu kadar uzun süre bir sanığın savunmasının alınmadan tutuklu kalması olacak şey değildir. Asla hukuk devleti kuralları içinde düşünülebilecek bir durum değildir. Savunması alınmadan elbette ki tahliye edilebilir fakat üzerinde durulması gereken tutukluluğun neden bu kadar uzun süre devam ettiğidir. 

Yard. Doç. Dr. Zeynel Kangal (Beykent Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi):  Tutuklama makul bir süreyi de aştığı için tahliye kararı verilmesinde hukuka aykırı bir durum yok. Tutuklama zaten bir tedbirdir ve ölçülü olmak zorundadır. Cezaya dönüşmemelidir."

Avukat Dr. Tuncer Özyavuz: Sanığın savunması alınmadan da tahliyesi yapılabilir. Fakat bu şekilde uzun süre tutuklu kalması açık bir insan hakları ihlalidir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne bu şekilde birçok dosya gitmiştir ve gitmeye de devam etmektedir. Gerçekten pozitif hukukla izah edilmesi çok zor olan bir durum var ortada. Üzülerek söylüyorum ki, normal bir hukuk düzeninde ancak 'garabet' olarak tanımlanabilecek olay ve uygulamalar Türk hukuk sisteminde normal hale gelmiştir.

DELİL BULAMADILAR, BIRAKTILAR
40 yıllık sendikacı olan Özbek, dün gece geç saatlerde Ankara Beysukent'teki evine geldi. Özbek, Türk bayrakları ve kendi fotoğraflarıyla süslenen evinin önünde yine işçilerin coşkusuyla ve havai fişeklerle karşılandı.

Gösteriyle gitti gösteriyle geldi
40 yıllık sendikacı olan Özbek, dün gece geç saatlerde Ankara Beysukent'teki evine geldi. Özbek, Türk bayrakları ve kendi fotoğraflarıyla süslenen evinin önünde yine işçilerin coşkusuyla ve havai fişeklerle karşılandı. Özbek, "Terörle işimiz olamaz. Zaten bize 'sen şusun' diye hiçbir delil ortaya koyamadılar. Onun için de bizi bırakmak durumunda kaldılar. Vatan sağolsun" dedi.
İkinci Ergenekon davasının 88. duruşmasında, 25 Ocak 2009'dan bu yana tutuklu bulunan Özbek'in tahliyesine karar verilmişti. Özbek, tahliye olur olmaz İstanbul'dan karayoluyla 34 VGS 34 plakalı otomobille Ankara'ya geldi. Özbek'i, sevenleri, İstanbul Yolu Akıncılar gişesi önünde davul-zurna eşliğinde halay çekerek, alkışlarla karşıladı. Otomobilden inen Özbek, karşılamaya gelenlere teker teker sarıldı. Özbek, burada yaptığı açıklamada, mazisi belli, vatanını, milletini, devletini seven, halkın birlik ve beraberliği için 40 yıl mücadele vermiş bir sendikacı olduğunu söyledi. Özbek, "Tarihten ders alıp birlik ve beraberliğimizi bozdurmayacağız. İktidarlar gelip geçicidir." diye konuştu.