Düzce'de Eğitim Tartışıldı

Düzce Valisi Vasip Şahin, eğitim ile ilgili olarak "Unumuz var, yağımız var, şekerimiz var, ustamızda var neden bizim helvamızda daha lezzetli olmasın" dedi.

Düzce'de Eğitim Tartışıldı
Düzce Valiliği Toplantı Salonunda eğitim öğretimde sorunlar ve çözüm önerileri konulu toplantı düzenlendi. Toplantıya Vali Vasip Şahin, Ak Parti Düzce Milletvekili Celal Erbay, Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanı Merdan Tufan, Öğretmen Yetiştirme ve Eğitim Genel Müdürü Ömer Balıbey, vali yardımcıları, ilçe kaymakamları, eğitim camiası katıldı.
Toplantıda açılış konuşmasını yapan Düzce Valisi Vasip Şahin, göreve başladığında da ilk söylediğinin eğitim olduğunu belirterek "Eğitim beşikten mezara kadar olması gerekiyor. Düzce kendi özünde en çok tartıştığı konu eğitim. Bizde bu anlamda kendimize eğitim alanında bir yol haritası belirlemek için yola çıktık. Bunun ilk ayağı olarak ta Düzce'de eğitim adına uğraşan herkese ulaşarak eğitimde ki sorunlar ve çözüm önerileri noktasında görüşlerini aldık. Bunları tartışarak en iyi sonuca ulaşacağız" dedi.
Vali Şahin, konuşmasında ilginç bir öneride de bulunarak aile hekimliği gibi aile öğretmenliğinin olması gerektiğini öğrencilerle olduğu kadar anne babalarla zaman geçirmesi gerektiğini işaret ederek "Aile hekimliğinde olduğu gibi, aile öğretmenliği lazım. Sınıfta sadece olmuyor. Artık velilerle de zaman geçirilmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
Düzce'nin eğitimde bulunduğu yeri hak etmediğini söyleyen Vali Şahin, "Düzce bulunduğu noktayı hak etmiyor. Eğitim alt yapısı olarak Türkiye ortalamasının üstündeyiz. Öğretmen noktasında Türkiye ortalamasındayız. Düzce'nin rekabet etmesinde hiçbir eksiği yok. Unumuz var, yağımız var, şekerimiz var, ustamızda var neden bizim helvamızda daha lezzetli olmasın. Lezzetli helvalar yapalım" ifadelerini kullandı.
Vali Şahin'in konuşmasının ardından konuşan Milli Eğitim Müdürü Yusuf Sezer, Düzce'de eğitim ortamları, öğretmenler, öğrenciler, veliler ve çevre ile ilgili sorunların ve çözüm önerilerinin yer aldığı raporu okudu.
Yusuf Sezer, eğitimin toplumun her kesimini yakından ilgilendiren bir süreç olduğuna dikkat çekerek eğitimle ilgili sorunlar ve çözüm önerileri raporunun hazırlanmasında eğitim kurumları, dershaneler, sivil toplum kuruluşları, eğitim sendikaları, özel eğitim kuruşlarının görüş ve önerilerin alındığını söyledi.
Milli Eğitim Müdürü Sezer Düzce'de eğitim ortamları ile ilgili sorunları arasında okullardaki öğretmen ve yardımcı personel eksikliği, okul yönetimindeki eksiklikleri ile yetki sorumluluk desteğinin yanı sıra okullarda öğrencilerin sosyal, kültürel ve sanatsal etkinliklerini gerçekleştirecek personel ve alt yapının yetersiz olması, ortaöğretim okullarının bina yetersizliği, okul bahçelerinin tanzim ve kullanım alanlarının yetersizliğinin yer aldığını aktardı.
EĞİTİM ORTAMLARI
Sezer, eğitim ortamları ile ilgili sorunlar için hazırlanan çözüm önerilerini şöyle sıraladı: "Okullardaki öğretmen eksikliğine karşı ücretli vekil olarak görevlendirilen öğretmenler hizmet içi eğitim programına alınmalıdır. İl Milli Eğitim Müdürlüğü ücretli öğretmen başvurularını alarak branşlara uygun görevlendirmeleri yaparak eğitim öğretime başlanması sağlanmıştır.İl Milli Eğitim Müdürlüğü yardımcı personel ihtiyacını İl Özel İdaresi kaynaklarından ayrılan ödenek ile gidermeye çalışmakta ancak ihtiyacı karşılayamamaktadır. Bu amaçla kaynak arttırılmalı, görevlendirilecek personel okullar açılmadan önce istihdam edilmelidir. Okullarda ders araç gereçleri, donanım ve teknolojik alt yapının yetersizliğine karşı merkezi kaynak arttırılmalı, çeşitli kurum ve kuruluşların desteği sağlanmalıdır. Okul yönetiminden kaynaklanan eksikliklere karşı öğretmenler arası diyalog ve işbirliğini arttırılmalıdır. Okul Müdürlerinin tamamına Mahalli Hizmet İçi Eğitim yoluyla eksik oldukları alanlarda rehberlik edilerek yetişmeleri yolunda seminerler düzenlenmekte olup, yeni atanan müdürler içinde hizmet içi eğitim seminerleri planlanmaktadır. Okul yöneticilerinin eğitim öğretim dışındaki görevleri, yetki sorumluluk dengesizliğine karşı okulların personel, bakım onarım, temizlik, donanım ihtiyaçları ile ilgili süreçler Milli Eğitim Müdürlükleri bünyesinde oluşturulacak kaynak ve birimler tarafından yönetilmelidir. Okul yöneticileri kaynak bulmak amacıyla velilerle karşı karşıya getirilmemelidir. Yeni okul binaları planlanırken bilimsel, sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetleri gerçekleştirebilecek fiziki alanlar dikkate alınmalıdır. Okullara malzeme desteği sağlanmalıdır. Yönetici ve öğretmenlerin sık yer değiştirme işlemleri Temmuz ve Ağustos ayları içerisinde bitirilmelidir. Zorunlu haller dışında 5 yıldan önce yer değiştirmelerine izin verilmemelidir. Yönetici rotasyon süresi en az 8 yıl olmalıdır. Mesleki ve Teknik öğretimde yeni okul ve derslik yapılması planlanmalıdır. Özellikle ilimize kapsamlı bir Endüstri Meslek Lisesi kazandırılmalıdır. Kız Meslek Lisesine 24 derslikli yeni bir yapımı proje aşamasındadır. Okul bahçeleri eğitim kurumlarının ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde düzenlenmelidir."
ÖĞRETMENLER
Yusuf Sezer, öğretmenlerle ilgili sorunlar arasında öğretmenlerin kendilerini yenilememeleri, çevre ilişkilerinin yetersiz olması, motivasyon eksikliği olduğunu dile getirdi. Bunlara karşılık hazırlanan çözüm önerilerini ise şöyle belirtti: "Öğretmenlerin gelişimlerinin sağlanması amacıyla bilgi ve gereksinimlerine hitap edecek çeşitlilikte, etkin ve verimli hizmet içi eğitim semineri düzenlenmelidir. Öğretmenlerin performansının artması için teşvik edici uygulamalara sıkça yer verilerek motivasyon eksiklikleri giderilmeli. Başarıları takdir edilmeli. Eğitim öğretim yılı başlamadan önce aday öğretmenler ve ücretli öğretmenler eğitim öğretime hazırlık programına alınmalıdır."
ÖĞRENCİLER
Müdür Sezer, öğrencilerde planlı ders çalışma alışkanlığı, devamsızlık, güven eksikliği, ileriye doğru hedeflerinin olmaması, değişen sınav sisteminden olumsuz etkilenmeleri, okuma alışkanlıklarının yetersiz düzeyde olmamasından oluşan sorunlar için çözüm önerilerinin belirlendiğini kaydetti. Sezer, çözüm önerilerini şöyle aktardı: "Örnek ders çalışma programı hazırlanarak, öğrencinin kendi ders çalışma programını hazırlaması sağlanmalıdır. Öğrenci okula devamsızlık yaptığında velisi aynı gün içerisinde bilgilendirilmeli ve veli takibi sağlanmalıdır. Düşük benlik algısı olan öğrencilerin kendilerini ifade edebileceği sosyal kültürel ve sportif etkinlikle katılmaları sağlanmalı. Öğrencilerin içinde bulundukları gelişim dönemlerin bilmeleri, kendi özelliklerini tanımaları için eğitim ve seminerler düzenlenmelidir. Arkadaş çevreleri, okulda öğretmenleri okul dışında anne babaları tarafından takip edilmelidir. Öğrencilere mesleki rehberlik yapılmalıdır. Eğitimde verimlilik ve kültür anlayışı yaygınlaştırılmalı, eğitim programlarının eğitim teknik ve yöntemlerinin çağın ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yeniden düzenlenmeli. İlköğretimde yöneltme ve yönlendirme yönergesi doğrultusunda öğrencilerin ilgi yetenek ve kabiliyetleri tespit edilecek çalışmalar yapılmalıdır. Öğrencilere okuma alışkanlığı kazandırmak amacıyla okullarda Türkçe, edebiyat ders yerinin amaçları doğrultusunda ders içi ve ders dışı zamanlarda okuma etkinlikleri yapılmalıdır."
VELİLER
Yusuf Sezer, Velilerin öğrencilere ve okullara karşı ilgilerinin azlığı, ailevi nedenlerden kaynaklanan sorunlar nedeniyle öğrenci başarısının olumsuz etkilediğini ve velilerin okula karşı önyargılı oluşundan kaynaklanan sorunlar karşı çeşitli önerilerin hazırlandığını söyledi. Sezer, çözüm önerileri ile ilgili olarak "Yetişkinliklere yönelik anne baba eğitimi programları örgün eğitim kurumları ve halk eğitim merkezleri tarafından sürekli hale getirilerek gerçekleştirilmeli ve teşvik edici önlemler alınmalıdır. Ailelerde yaşanan boşanma geçimsizlik gibi problemlere karşı gerekli tedbirler alınmalıdır. Bu ailelerin çocuklarına gerekli rehberlik ve destek sağlanmalıdır. Okullar arası farklılıklar giderilmeli, veli ziyaretleri yapılmalı, okulların velileri veli toplantılarını para toplama kaynağı olarak görmemeleri sağlanmalıdır" şeklinde konuştu.
ÇEVRE
Kamu Kuruluşları, özel sektör, yerel yönetimler ve sivil toplum örgütlerinin eğitime katılımlarının etkili ve yeterli düzeyde olmamasının, güvenlik önlemlerinin yetersiz olmasının, çevrenin sosyal ve ekonomik yapısının, basın yayın kuruluşlarının olumsuz etkisinin ayrıca okul dershane ve üniversite işbirliği eksikliklerinin çevre ile ilgisi sorunlar arasında olduğuna dikkat çeken Yusuf Sezer, bunlara karşılık çözüm önerilerini ise şöyle anlattı: "İlimizdeki eğitim paydaşları ile geniş katılımlı toplantılar yapılarak kendilerinden beklentiler dile getirilmeli. Güvenlik önlemleri için alınan tedbirler caydırıcı ve sürekli olmalı. Öğrenci ve veliler üzerinde olumsuz etki bırakan yazılı ve görsel basında yer alan yayınların üst kurullarca denetimi daha etkin bir şekilde yapılmalı. Ekonomik düzeyi düşük öğrenci ailelerine Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından yapılan destek genişletilmeli, parçalanmış ailelerin çocuklarına psiko-sosyal destek verilmelidir. Dershanelerle işbirliği yapılarak dershaneye gidemeyen öğrencilere doküman ve kontenjan desteği sağlanmalıdır. Eğitim sorunlarının çözümünde üniversite ile işbirliği içerisinde eğitim bilimleri bölümü öğretim üyelerinden akademik destek ve danışmanlık hizmetleri alınmalı."
Raporun okunmasının ardından toplantı soru cevap bölümü ile sona erdi.