Bakanlar Kurulu Açıklaması (2)

Devlet Bakanı, Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Hrant Dink suikastının sanıklarından Ogün Samast'ın, 'Suça itilmiş çocuklara yönelik yasadan' faydalanacağına ilişkin haberlerle ilgili olarak, "Bizim hukukumuzda 18 yaşından küçük olan herkes çocuk sayılmaktadır. Dolayısıyla bunun adının şu veya bu olması, davasının şu dava olması yasanın uygulaması açısından çok fazla önem arz etmez. Doğru olan ne ise o yapılır" dedi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Çiçek, Suça İtilen Çocuklarla ilgili çıkartılan yasa kapsamında Hrant Dink suikasti zanlılarından Ogün Samast'ın çocuk mahkemesinde yargılanacağının hatırlatılması ve bu yasanın amacından sapıp sapmadığına yönelik bir soru üzerine, şöyle konuştu: "Hayır, çıkarılan yasalar genel ve eşit düzenlemelerdir. Herhangi bir davayı veya şahsı esas olarak Türkiye'de yasa çıkarılamaz. Siz eşit bir
düzenleme yaparsınız, ceza politikaları açısından belli konuları amaçlarsınız, düzenleme yaparsınız. Bundan istifade eden de olur, etmeyen de olur. Meseleye o açıdan bakmak gerekir. Bizim hukukumuzda 18 yaşından küçük olan herkes çocuk sayılır. Dolayısıyla bunun adının şu veya bu olması, davasının şu dava olması yasanın uygulaması açısından çok fazla önem arz etmez. Doğru olan neyse o yapılır. Kaldı ki, bu yasanın çıkması noktasında da sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere önemli çabalar
sürdürülmüştür, hükümet nezdinde, Adalet Bakanlığı nezdinde. Hatta 'neden geç çıkartıldı?' diye de zaman zaman serzenişler de olmuştur. O nedenle şahsa bağlı yorum yapmak doğru olmaz."
Yunanistan kara sularının bazı yerlerde 12 mile çıkarılması ile ilgili haberlerin hatırlatılması üzerine de Çiçek, bu konularla ilgili gerektiğinde açıklamanın Dışişleri Bakanlığı tarafından yapıldığını söyledi. Çiçek, "Arzu ederiz ki komşularımızla herhangi bir sıkıntı olmasın. Biz hükümet olarak komşularımızla sıfır sorun politikası takip etmeye, ilişkilerimizi her alanda geliştirmeye çalışıyoruz. Gerginliklerin, ihtilafların iki tarafa da faydası olmuyor. Bundan başkaları kazanıyor. Yunanistan da
bizim komşumuz. Evet, bazı sorunlarımız var, önemli sorunlarımız var. Bunların diyalog yoluyla çözülmesi bizim arzumuz. O nedenle arzu ederiz ki bu sorunlar çözülmüş olsun. Ama bunun çok kolay olmadığını da görmemiz gerekir. Ama biz yoğun bir çaba sarf ediyoruz. Gazetelerde çıkan haberleri bu çerçevede, biraz ihtirazi kayıtla değerlendirmek gerekecektir" diye konuştu.
Tek tip askerlik konusunun gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine Çiçek, bu çalışmanın özünün Türkiye'nin savunma ihtiyaçları ve gelecekteki asker mevcudu ile Türkiye'nin insan kaynakları arasında makul bir denge kurulması olduğunu söyledi. Çiçek, "Çünkü bu ülkenin savunma ihtiyacını bu ülkenin insanları ve kurumları karşılayacaktır. İhtiyaç ne kadardır, buna karşılık kaynakta ne kadar insanımız var. Bunların her birinin durumları var ayrıca. Onlarla ilgi çalışma yapılıyor. O günkü çalışma
(Perşembe günü Genelkurmay'ın yaptığı sunum) nihai noktaya gelmiş değil. Gelmediği için de Bakanlar Kurulu'na gelmedi. Geldiğinde şüphesiz size bilgi vereceğiz" dedi.
Bedelli askerlikle ilgili hükümetin bir talepte bulunup bulunmadığının sorulması üzerine ise Çiçek, "Bu konularla ilgili zaman zaman manşet tarzında, zaman zaman da daha küçük haberler çıkıyor, yorumlar yapılıyor. Bu da kamuoyunu olduğundan fazla beklentiye sokuyor. Çünkü, bu konuyu böyle yorum ile değil, belki çok yönlü araştırılıp incelenip sonuçta bir karara varıldıktan sonra bu konuyu gündeme getirmek lazım. Onun için bakıyorum o toplantının sonunda yazılan haberlerin önemli bir kısmı toplantıda
gündeme gelmeyen şeyler. Herhalde şöyle bir yoldan hareketle yazılıyor; biz yazalım, yanlışsa hükümet veya Genelkurmay düzeltsin... Ama konu böyle mütalaa edilecek bir konu değil. İhtiyaçlar ve kaynaklar arasındaki bir dengenin kurulmasıyla ilgili bir çalışmadır" yanıtını verdi.
Birleşmiş Milletler Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer'in bazı belgelerinin Rum istihbaratının eline geçtiği ve basına sızdığı; ayrıca bir internet sitesi yoluyla Irak savaşı ile ilgili Türkiye'nin de adının geçtiği belgelerin yayınlanmasının hatırlatılarak, Türkiye'nin bu konuda nasıl bir girişimde bulunacağının sorulması üzerine Çiçek, bu konuların Kurul gündeminde olmadığını belirterek, "Biz sabahleyin gazeteleri alıp gazetelerden Bakanlar Kurulu gündemini yapmıyoruz. Onun için bu konu bugün
bizim gündemimizde olmadı" dedi.
Çiçek, CHP'nin, 'Milletvekillerini Çankaya Köşkü'nde yapılacak 29 Ekim Resepsiyonu'na katılma konusunda serbest bıraktığının' hatırlatılması üzerine ise, "Bu tür konular biliyorsunuz yarın tüm partilerin Meclis grup toplantıları var. Genel siyasef bağlı yorum yapmak doğrutle alakalı sayın genel başkanlar da burada konuşuyor. Hükümetin gündeminde bugün olmayan konuyu ben değerlendirmeyeyim, yarın genel başkanların ağzından dinleyelim" dedi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın, 'Vergi prim borçları, elektrik, su ve emlak vergisi borçlarının yeniden yapılandırılacağına' yönelik açıklamalarının sorulması üzerine Çiçek, "Nihai sonuç olmadı. Ama Sayın Başbakan, ilgili bakan arkadaşlarımızla Bakanlar Kurulu öncesi bir değerlendirme toplantısı yaptı. Keşke bugün neticelendirilmiş olsaydı onu size açıklardık. Ama bu konuda biz de çabuk olsun diye gayret ediyoruz, acele ediyoruz. Çünkü bununla ilgili de bir yasal düzenleme yapmak
gerekecektir. Birkaç güne kadar bir sonuca ulaşılır diye düşünüyoruz. Eninde sonunda kasım ayı içinde Meclis gündemine gelebilecektir. Bu da kamuoyunda bir beklentidir. Yapılanmaya göre herkes borçlarını ödeyecek. Bu beklenti de şimdiki ödemeleri geciktirecektir" dedi.
Çiçek, Medula sistemindeki aksaklıklarla ilgili soru üzerine de, bu konunun Kurul'da gündeme gelmediğini söyledi.
(MÜG-EA-Y)