Bir bardak çay ile hayatı değişti

15 yıldan beri madde bağımlısı olan gencin hayatı, Mersin Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru sayesinde değişti.

Bir bardak çay ile hayatı değişti
Bir bardak çay ile hayatı değişti
Mersin'de 15 yıldan bu yana madde bağımlısı olan gencin, uyuşturucudan kurtulabilmek için kapısını çaldığı Mersin Emniyet Müdürlüğü'nde içtiği çay bir anda hayatını değiştirdi. Polisin de yardımıyla tedavi altına alınıp bir ay boyunca rehabilitasyona tabi tutulan genç, şimdilerde evlenip çoluk çocuğa karışmanın hayallerini kuruyor.

11 yaşında annesini kaybeden, ardından da babası tarafından kaderine terk edilen H.A., sokakta yaşamaya başladı. Henüz 14 yaşında olmasına rağmen bir başına sokaklarda yaşamaya çalışan H.A. yine sokakta tanıştığı kişilerle arkadaşlık kurdu. Dost bildiği arkadaşlarının önerisiyle uyuşturucuya başladığını anlatan H.A., "Tam 14 yıl boyunca bu illeti kullandım. Ne hayattan zevk alıyordum ne de yaşamın benim için bir anlamı vardı. Artık uyuşturucudan kurtulmak istiyordum. Bunu nasıl yapabilirim diye düşünürken, konuyu araştırdım. Sonra da Mersin Emniyet Müdürlüğü'nün kapısını çalmaya karar verdim" dedi. Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Madde Kullanımı İzleme ve Önleme Büro Amirliği'ne gelerek burada Büro Amiri Mesut Öztürk ile görüşerek durumunu kendisine anlattığını ve uyuşturucuyu bırakmak istediğini söylediğini dile getiren H.A., ziyareti esnasında da uyuşturucunun etkisinde olduğunu vurgulayarak, hatta görüşme esnasında da bir an kendisini kaybedip bayıldığını söyledi.

ARTIK KÖTÜ GÜNLER GERİDE KALDI. GELECEĞE UMUTLA BAKIYORUM

26 yaşındaki H.A., polisin kendisine çok yardımcı olduğunu ve tedavi olmak üzere kendisini Gaziantep'e gönderdiğini dile getirerek, tedavi olup Mersin'e geri döndüğünde Amir Mesut Öztürk'ün kendisine iş bulup hayata yeniden başlama fırsatı tanıdığının altını çizdi. Sokaklarda yaşayıp madde kullanırken hiç kimsenin kendisine sahip çıkmadığını, aksine toplum tarafından dışlandığını ve hiçbir zaman temiz giysilerle dolaşamadığını anlatan H.A., artık kötü günlerin kendisi için geride kaldığını ve geleceğe umutla baktığını ifade etti. H.A., "Artık yuva kurmak ve çocuk sahibi olmak istiyorum. Keşke hiçbir zaman bu illete başlamasaydım. Tamamen arkadaş kurbanı oldum. Ben parçalanmış bir ailenin çocuğuyum" diye konuştu. Gençlere uyarılarda da bulunan H.A., başkalarının da kendisinin durumuna düşmemeleri için arkadaşlarını iyi seçmelerini ve kesinlikle uyuşturucu kullanmamalarını istedi. Madde kullanıp bu durumdan kurtulmak isteyenlerin polise başvurmaları çağrısını da yapan H.A., şöyle konuştu: "Kesinlikle ceza almıyorsunuz, aksine yepyeni ve tertemiz yarınlar ile mükafatlandırılıyorsunuz."

"BU GENÇLERE TOPLUM YARDIM ELİNİ UZATMAK ZORUNDA"

Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Madde Kullanımını İzleme ve Önleme Büro Amirliği Görevlisi Mesut Öztürk ise 15 yıl madde bağımlısı olan H.A.'ya devletin şefkatli elini uzatarak kendisine sahip çıktıklarını vurguladı ve yaşadığı durumdan kurtulmak isteyen H.A.'nın tedavi olabilmesi için gereken kolaylığı sağladıklarını anlattı. Mesut Öztürk, burada önemli olanın tedavi değil, tedavi sonrasında yine aynı duruma düşülmemesi olduğuna dikkat çekerek, kendilerinin de maddi durumu iyi olmayan H.A.'ya iş bularak onun kendi ayakları üzerinde durabilmesine fırsat tanıdıklarını dile getirdi. Toplumda H.A. ile aynı kaderi paylaşan gençlerin var olduğunu ve onlara sahip çıkmak istediklerini kaydeden Öztürk, "Bu kişiler hiç korkup çekinmesinler. Eğer tedavi olmak istiyorlarsa her ne şekilde olursa olsun devlet onları güvencesi altına alıyor. Hiçbir sosyal güvencesi olmayanlara da Yeşil Kart çıkartarak, onların tedavi olmalarını sağlıyoruz. Ancak burada önemli olan tedavi sonrasındaki süreç. Yeniden madde bağımlısı olmalarını sağlayacak tüm faktörleri ortadan kaldırmaya çalışıyoruz" dedi. Tüm bu çalışmalarda sadece kendilerinin yapacağı çalışmaların yeterli olmadığını, kentteki tüm kurum ve kuruluşların yanı sıra kent insanının da bu insanlara sahip çıkarak yardım eli uzatması gerektiğini kaydeden Öztürk, "Bu gençler hepimizin gençleri. Eğer onlara sahip çıkarsak, sağlıklı bir nesil yetiştirmiş oluruz" diye konuştu.