'Sır' tasarısında adım atıldı

Devlet sırrı kavramını düzenleyen tasarı 20 ay sonra yeniden gündemde.

TBMM Adalet komisyonunda Mayıs 2008’den beri görüşülmeyi bekleyen tasarı için AK Parti adım attı.

Tasarı için daha önce oluşturulan komisyon üye değişimleri nedeniyle işlevsiz kalmış, düne kadar da tasarının ele alınması için yeni bir alt komisyon kurulmamıştı. Dün TBMM Adalet Komisyonu’nda yapılan seçimle, tasarı için 5 kişilik alt komisyon oluşturuldu. Alt komisyonda AK Parti’den Mehmet Tunçak, Mehmet Emin Ekmen, İlknur İnceöz, CHP’den Turgut Dibek ve MHP’den Metin Çobanoğlu görev yapacak.

Halen bir belgenin devlet sırrı niteliğine sahip olup olmadığına hakimlerce karar verilirken, bu konuda karar yetkisini 5 müsteşarın inisiyatifine bırakan, itiraz halinde ise Başbakan’ın başkanlık edeceği bir üst kurula son sözü söyleme yetkisi bırakan tasarı Mart 2008’de TBMM’ye sunulmuş, sevk edildiği Adalet Komisyonu’nda da Mayıs 2008’de alt komisyona havale edilmişti. Aralarında Genelkurmay Başkanlığı ve MİT’in de bulunduğu bazı kurumlardan düzenlemeye itiraz gelmiş, o dönem AK Partili Yahya Akman’ın başkanlığını üstlenen alt komisyon da, Meclis’in tatile girecek olmasını ve yerel seçim çalışmalarını gerekçe göstererek tasarı üzerinde resmi bir çalışma yapmamıştı.

Adalet Komisyonu’nda dün alt komisyon oluşturulmasıyla yeniden raftan indirilen tasarı, özetle şu düzenlemeleri öngörüyor:

DEVLET SIRRI TANIMI YAPILIYOR: Tasarının 3. maddesinin ilk fıkrası ile “Devlet sırrı” tanımı net bir şekilde ortaya konuyor. Devlet sırrı niteliğindeki bilgi ve belgeler “Açıklanması veya öğrenilmesi, devletin dış ilişkilerine, milli savunmasında ve milli güvenliğine zarar verebilecek, anayasal düzenli ve dış ilişkilerinde tehlike yaratabilecek ve bu nedenlerle niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgi ve belgeler” olarak tanımlanıyor.

5 MÜSTEŞAR KARAR VERECEK: Tasarı ile bilgi ve belgelere devlet sırrı niteliğini verme işlemini yapmak üzere Devlet Sırrı Kurulu’nun oluşturulması hükme bağlanıyor. Kurul’un Başbakanlık Müsteşarı’nın başkanlığında, Adalet, Milli Savunma, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları müsteşarlarından oluşması öngörülüyor. Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Bakanlar ve MGK’ya ise, kendi görev alanlarına ilişkin bilgi ve belgelerin devlet sırrı olarak belirlenmesini Kurul’a doğrudan teklif edebilme imkanı tanınıyor.

SON SÖZÜ ÜST KURULDA: Tasarı ile kurulca alınan kararlara karşı açılan davalarda nihai olarak görüş bildirmek üzere Başbakan’ın Başkanlığı’nda, Adalet, Milli Savunma, İçişleri ve Dışişleri Bakanlarından oluşan “Devlet Sırrı Üst Kurulu” oluşturuluyor.

CUMHURBAŞKANI’NA ÖZEL YETKİ: Tasarıda Cumhurbaşkanlığına ait bilgi ve belgelerin niteliğini ise Cumhurbaşkanı takdir etmesi hükme bağlanıyor.

MAHKEMELERİN TALEBİ: Tasarıda “devlet sırrı niteliği taşıyan bilgi ve belgeler, mahkemece talep edildiğinde, kurul gerekçesini belirterek buna izin vermeyebilir” hükmü yer alıyor. Yani tasarıya göre mahkemelerce talep edilen devlet sırrı niteliğindeki bilgi ve belgelerin mahkemelere gönderilmemesi ancak kurulun kararına bağlı olacak.

YİNE SADECE HAKİM İNCELEYEBİLECEK: Tasarıda devlet sırrı niteliğindeki belgelerin mahkemelerce taraflara incelettirilmesinde CMK’nın 125. maddesindeki usulün uygulanması hükme bağlanıyor. Sözkonusu madde de “Devlet sırrı niteliğindeki bilgileri içeren belgeler, ancak mahkeme hâkimi veya heyeti tarafından incelenebilir. Bu belgelerde yer alan ve sadece yüklenen suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte olan bilgiler, hâkim veya mahkeme başkanı tarafından tutanağa kaydettirilir” hükümlerini içeriyor.