İşte İran'ın nükleer tesisi!

Yıllardan beri tüm dünyadan gizlediği nükleer tesis ortaya çıktı.

Batı dünyası ve Rusya, “İran bunun hesabını versin, yoksa yeni yaptırımlar kapıda” mesajı verdi. İran ise, “Yeni tesis açılacak, düşmanların gözü kör olacak” açıklaması ile gözdağı verdi.

İran’ın Kum kentinde dağların içinde inşa ettiği gizli uranyum zenginleştirme tesisi, “İran’ın gizli bir atom bombası programı mı var?” sorusunu bir kez daha akıllara getirdi. Tesisin inşaatı başladığından beri batılı istihbarat örgütleri tarafından izlendiği, İran’ın izlendiğini fark ettikten sonra bu santrale ilişkin bir mektubu BM’ye göndererek “önleyici itiraf” yaptığı ortaya çıktı. New York Times gazetesinin manşet haberine göre tesisle ilgili ilk istihbarat çalışması Bush döneminde başladı. Önce gizli tüneller inşaa edildi ardından tesisin inşaatına 2000’li yılların başlarında başlandı. CIA, an be an inşaatı uyduyla takip etti ve Bush’a bilgi verdi. Obama’nın başkan seçilmesinin ardından kendisine geçiş döneminde verilen brifinglerin en önemli konularından biri de bu tesisti. Obama, burayla ilgili istihbarat faaliyetinin yoğunlaştırılmasını ve bir dosya hazırlanmasını istedi. ABD, Fransa ve İngiltere istihbaratları tesisi gözlem altına aldı. İsrail’e de sürekli bilgi verildi. Amerikan uyduları bu yılın başında Devrim Muhafızları ordusu karargahının tam ortasında yer alan ve yönetimi bir İranlı generalde olan tesise çok hassas materyallerin taşındığını tespit etti. Bu sırada İranlılar da izlendiklerini ve gizli tesisin gizliliğinin ortadan kalktığını anladı.

Geçtiğimiz Pazartesi günü hemen BM’ye kriptolu bir mektup gönderilerek “Kum kentinde bir pilot nükleer tesis inşa ediyoruz. 18 ay sonra faaliyete geçecek” bilgisi verildi. ABD, New York’taki zirve sırasında elindeki bilgileri dünya ile paylaşmak konusunda İngiltere ve Fransa ile görüşmelere başladı. Obama kararsızdı. Ancak İran’ın en büyük destekçisi Rusya’ya bu bilgiyi aktarmaya karar verdi. Hemen Medvedev ile bir görüşme ayarlandı. Ve Obama Rusya’ya elindeki tüm bilgileri aktardı. Ardından Obama Sarkozy ve Brown ile görüştü. Bu sırada Beyaz Saray’daki Obama’nın Çin danışmanı da Çinli yetkililere bu bilgileri aktardı. Perşembe günü Obama BM Güvenlik Konseyi’ne başkanlık ederken bu konunun tüm dünyaya açıklanması planlandı. Ancak Obama biraz daha bekleme kararı aldı. BM Güvenlik Konseyi oturumu sırasında ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı emekli general James Jones, Rus meslektaşının kulağına “Benimle gel” diye fısıldadı. İkili BM’deki bir odada bu istihbarat raporlarını değerlendirdiler. Hemen ardından Çinli ulusal güvenlik danışmanı odaya çağrıldı ve kendisine de bu bilgiler aktarıldı.

İRAN’IN nükleer tesisi ile ilgili açıklamayı ABD Başkanı Barack Obama, İngiltere lideri Gordon Brwon ve Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ortak bir basın toplantısıyla yaptı. Obama, ilk kez İran’ın nükleer programıyla ilgili olarak “askeri seçeneği gözardı etmediklerini, ancak önceliğin diplomatik çözüm olduğunu” söyledi. “ABD’nin çıkarları söz konusu olduğu durumda hiçbir seçeneği gözardı etmiyoruz” dedi. ABD Başkanı, “Bu konuda uluslararası alanda daha önce hiç olmadığı kadar birlik bulunduğunu, uluslararası toplumun söyleyeceğini söylediğini” kaydetti. Barack Obama, “Şimdi, İran’ın seçimini yapması gerek. Ya ABD’nin söylediği gibi nükleer silah yapma arzusundan vazgeçmeli ve uluslararası standartlara uymalı, veya çatışmaya doğru olan yoluna devam etmeli” diye konuştu. ABD Savunma Bakanı Robert Gates ise, “İran’a saldırsak bile bu nükleer programını 1-3 yıl geriye götürmekten başka işe yaramaz” dedi.

ABD, İngiliz ve Fransız istihbarat servislerine göre İran atom bombasını gözlerden uzak bir şekilde üretebilmek için böyle bir tesise ihtiyaç duyuyor. Çünkü BM gözetimi altındaki Natanz tesisinde sadece elektrik üretiminde kullanılabilecek yüzde 10-15 düzeyinde uranyum zenginleştirme faaliyeti yapılıyor. Oysa ki atom bombası için uranyumun yüzde 90 oranında zenginleştirilmesi gerek. İddiaya göre İran, Natanz’da düşük seviyede zenginleştirilen uranyumu gizlice bu tesise aktararak gözlerden uzak yüzde 90 seviyesinde zenginleştirecekti. Tesisin 3000 sentrifüj kapasiteli olduğu sanılıyor. Bu da İran’ın şu an elinde bulunan düşük seviyede zenginleştirilmiş uranyumu bu tesiste çevirerek sadece 1 yıl içinde atom bombasına sahip olabilmesi anlamına geliyor. Tesisin bir askeri karargahın tam ortasında ve yönetiminin bir generalde olması da bu iddiayı kuvvetlendiriyor. Şiiler için çok kutsal olan Kum kenti de özellikle seçildi. Saldırı durumunda tüm Şii aleminin ayağa kalkacağı hesaplandı.

ABD Başkanı Barack Obama ile Başbakan Erdoğan, G20 zirvesinin sona ermesinin ardından 15 dakika başbaşa görüştü. Obama, zirve sonlanınca Erdoğan’a arkadan seslenerek yanına gelmesini rica etti. ABD Başkanı daha sonra koltuğunu Erdoğan’a vererek Çin liderinin koltuğuna oturdu. İki liderin başbaşa yaptığı görüşmede Karabağ ve Ortadoğu konularının konuşulduğu belirtildi.

İRAN Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, yeni tesisleri hakkında Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nu bilgilendirdiklerini belirterek, “Tesis, ancak 18 ay sonra devreye girecek ve önceden UAEK tarafından teftiş edilecek. Neden kıyamet koparıyorlar anlamıyorum” dedi. İran lideri sözlerini şöyle sürdürdü: Şimdi bir çeşit medya oyunu oynuyorlar, üste çıkmaya çalışıyorlar. Sayın Obama’nın nükleer uzman olduğunu sanmıyorum, bu konuyu BM’ye bırakmalıyız. Bize karşı bir saldırıdan endişe duyuyor değiliz. Kendimizi her türlü saldırıya karşı savunma kapasitesine sahibiz. İsrail bize saldırmaya cesaret edemez. İran dini lideri Hamaney’in sözcüsü ise, “Yeni nükleer tesis çok yakında hizmete girecek bütün düşmanlarımızın gözlerini kör edecek” dedi.


İşte İran'ın nükleer tesisi!