Şimşek: Avrupa'nın da Türkiye'ye ihtiyacı var

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ''Fransa büyük bir ülke ve bu nedenle büyük düşünmeli. Fransa Türkiye'yi kısa vadede popülist kararlarla değil, stratejik önemiyle değerlendirmeli. Türkiye tarihiyle, geçmişi ve kültürüyle önemli bir ülke, Avrupa açısından da önemli bir değer'' dedi.

Türkiye ile Fransa arasındaki ticaret ve yatırım olanaklarını artırmak amacıyla dün Paris'te düzenlenen yatırım konferansına katılan Şimşek, bugün de hızlı trenle geldiği Lille şehrinde, ''Fransa-Türkiye Arasındaki Ortak İş ve Yatırım Olanakları Nasıl Geliştirilebilir'' konulu bir konuşma yaptı.

Fransa'nın Avrupa'da liderlik yolunda büyük düşünmesinin önemine dikkat çeken Bakan Şimşek, Türkiye'nin önemli bir ülke olduğunu ve bu şekilde stratejik önemiyle değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Bakan Şimşek, Türkiye'nin sıradan bir yükselen piyasa olmadığına, diğer yükselen piyasalara göre, Avrupa açısından artıları bulunan bir yükselen piyasa olduğuna dikkati çekerek, Türkiye'nin Avrupa'nın nüfus açısından 2., ekonomik açıdan da 6. büyük ülkesi olduğunu kaydetti.

AB'nin Avrupa'daki ülkelerin ekonomik ve siyasi değişiminin bir motoru konumunda olduğunu belirten Şimşek, Türkiye'nin de çok yoğun bir değişim içinde bulunduğunu, değişim ile ilerlemenin devam edeceğini söyledi.

Mehmet Şimşek, Türkiye'nin değişimde eğitimin anahtar unsuru olduğundan hareketle bu sektöre çok büyük yatırımlar yaptığını ifade etti.

Türk bankacılık sektörünün krizde dayanıklılığını gösterdiğini ve kriz sonrası büyümede büyük bir role sahip olacağını anlatan Şimşek, ''Türk bankacılık sektörü belki de dünyadaki en karlı bankacılık sektörlerinden biridir'' şeklinde konuştu.

Türkiye'de son açıklanan ekonomik verilerin toparlanma olduğunu gösterdiğini belirten Şimşek, burada önemli olanın sürdürülebilir bir toparlanma olduğunu, bu süreçte de bankacılık sektörünün önemli bir rol oynayacağını bildirdi.

Türkiye ekonomisinde son yıllarda ekonomik değişim sürecinde kişi başına milli gelirin önceki yıllara oranla önemli bir artış gösterdiğini vurgulayan Şimşek, kişi başına milli gelirin bir ülkeye mal satmada, bu ülkenin talep gücünü göstermesi açısından önemli olduğunu söyledi.

Türkiyesiz bir Avrupa'nın global bir güç olamayacağının altını çizen Şimşek, Türkiye'nin AB'ye katma değer katacağını belirtti ve ''Türkiye'nin Avrupa'ya ne kadar ihtiyacı varsa Avrupa'nın da Türkiye'ye o kadar ihtiyacı var'' dedi.

TÜRKİYE'NİN AB'YE ÜYELİĞİ AB BÜTÇESİNE POZİTİF KATKI YAPAR

Maliye Bakanı Şimşek konferansta soruları da yanıtladı. Bakan Şimşek, bir soru üzerine Türkiye'de demiryollarının uzunca bir süre ihmal edildiğini ancak son yıllardaki büyük yatırımlarla demiryollarının yeniden canlandırılmaya başlandığını kaydetti.

Şimşek, başka bir soru üzerine, Türkiye'nin yenilenebilir enerjiye önem verdiğini belirterek, yatırımcılara özellikle rüzgar ve jeotermal alanında önemli bir potansiyel olduğunu söyledi.

Maastricht kriterlerine ilişkin bir soru üzerine de Şimşek, Türkiye'nin bu kriterleri tamamıyla tutturma yolunda ilerlediğini, bütçe açıklarının ve borcun gayri safi yurt içi hasılaya oranı itibariyle bu kriterlerin tutturulduğunu, enflasyon ve faiz konusunda da hedeflere yaklaşıldığını söyledi.

Türkiye'nin ekonomik açıdan AB'ye önemli bir uyum gösterdiğini vurgulayan Şimşek, ancak AB'nin son yıllarda siyasi açıdan genişleme arzusunda olmadığını, ancak Türkiye'nin AB'ye üye olmasının ardından AB bütçesine pozitif katkıda bulunan bir ülke durumunda bulunacağını anlattı.

Şimşek, ortak yatırımlara ilişkin bir soruya verdiği yanıtta ise Fransız şirketleri ile tarım sektörü başta olmak üzere enerji ve altyapı alanlarında işbirliği yapılabileceğine dikkati çekti.

TÜRKİYE AB'YE UYUM YOLUNDA

Öte yandan, Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz ise Türkiye'de iş ve yatırım imkanları konusunda brifing verdi.

Türkiye'nin genelde uluslararası alanda çok iyi tanınmadığını, bu nedenle 3 yıl önce bu ajansın kurulduğunu söyledi.

Türkiye'nin dünyanın 15., Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi olarak genç ve dinamik bir ülke olduğunu belirten Korkmaz, Türkiye'nin yatırım imkanları açısından önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin sadece montaj ülkesi değil, teknoloji ve tasarımda da başarıları olan bir ülke olduğunu belirten Korkmaz, bu çerçevede Türkiye'nin dünyanın 3. büyük yat üreticisi ve tasarımcısı konumunda bulunduğuna dair örneği verdi.

Türkiye'nin birçok medeni haklar açısından Avrupa'ya kıyasla daha iyi konumda bulunduğuna dikkati çeken Korkmaz, Türkiye'deki akademisyen kadınların oranının Avrupa'dan fazla olduğuna söyledi.

Bu arada Fransız iş adamları da Türkiye'nin sadece gelişmekte olan bir ülke değil, aynı zamanda AB'ye uyum yolunda olan bir ülke olduğunu vurguladılar.