28 gündür komada

Molotof'la yakılan genç kız 28 gündür yaşam savaşı veriyor

28 gündür komada
İmralı’daki koşulları protesto eden saldırganların belediye otobüsüne attığı molotofun isabet etmesiyle alev alev yanan Serap Eser yaşam mücadelesi veriyor. 8 Kasım’da Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi altına alınan Serap’ın vücudunu kaplayan yaralar, hastane mikrobu olarak bilinen ’Pseudomonas aeruginosa’virüsü kaptı. Antibiyotiğe dayanıklı bu virüs Serap’ın tüm vücudunu kapladı ve genç kızın durumu gittikçe ağırlaştı. Hareketleri yavaşlayan ve ateşi bir türlü düşürülemeyen Serap, halisünasyonlar görmeye başladı. Zaman zaman normal servise çıkarılan Serap bayramın 4. günü yeniden yoğun bakım ünitesine alındı.

ANNESİNDEN DERİ NAKLEDİLDİ

Yoğun bakıma kaldırıldığı Kurban Bayramı’nın 4. gününün akşamında bir ameliyat geçirdi Serap ve mikrop kapan yaraların enfeksiyondan temizlenmesi için daha derinden kazındı. Bu ameliyat ile Serap’ın vücudunda yanıklar nedeniyle bir iz kalmaması ihtimali de ortadan kalktı. Ancak bu ameliyat da enfeksiyonun temizlenmesine yetmedi. Genç kıza zaman kazandırmak amacıyla annesinin diz kapaklarından alınan deri parçacıkları nakledildi.

YAŞAM ŞANSI AZALIYOR


Yoğun bakımda zaman zaman tansiyonu düşen ve ateşi sürekli yüksek olan Serap Eser’in hayati tehlikesi hala devam ediyor. Doktorlarının yüzde 50’den daha az yaşama şansı verdiği Serap Eser, solunum makinesine bağlı ve sürekli uyutularak yaşatılıyor. Doktorları, ağır yanıklarda 1 ve 3’üncü haftanın kritik olduğunu belirterek, “Serap’ın vücudunun yüzde 35’inde yanık var. Yüzde 20’si ise derin. Enfeksiyonu yenmek için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

AİLESİ PERİŞAN

Hayatta kalma mücadelesi veren Serap’ın ailesi ise bir an olsun hastaneden ayrılmadan yoğun bakım ünitesinin kapısında gece gündüz nöbet tutuyor. Serap’ın iyileşmesi için sürekli dua ettiklerini söyleyen aile, genç kızın iyileşmesi için her yolu denediklerini söylüyor. Serap’ın başından bir an olsun ayrılmayan ağabeyi Ümit Eser ise “Hepimiz kardeşim için dua ediyoruz. Serap’ın yaralarının enfeksiyon kapmasında hastanenin bir ihmali olduğunu düşünmüyorum. Doktorlar Serap’ın üzerine titriyor. Ellerinden geleni yapıyorlar. Kardeşimin iyileşmesi için hangi yol varsa denemeye hazırız” diye konuşuyor.

ARIYOR AMA GELMİYORLAR


Serap’ın ailesi birçok siyasetçi ve bürokratın telefonla aradığı halde hastaneye gelip kendilerini ziyaret etmediğini söylüyor. Önceki günkü konuşmasında Serap’ın yaşadıklarını örnek gösteren Başbakan’ın da kendilerini aramadığını belirten ağabeyi, “Kardeşim için ne yapılması gerekiyorsa biz hazırız. Yeter ki o iyi olsun. Yetkililerin bize yardımcı olmasını yol göstermesini bekliyoruz” şeklinde konuşuyor. Ağabey Ümit Eser, “Şu anda kanuni süreci düşünecek halimiz yok, tek düşündüğümüz Serap’ın hayatta kalması” dedi. Saldırıdan 15 gün sonra yakalanan yedi zanlının PKK’nın gençlik örgütünden oldukları belirlenmişti. Serap’ı attıkları molotofla yakan O.K., R.S. ve S.A. adlı saldırganlar, ifadelerinde olay gecesi sabaha kadar uyuyamadıklarını söylemişlerdi.

BAŞBAKAN TEPKİ GÖSTERDİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan önceki gün Serap’a saldıranlara şöyle tepki gistermişti: “AB standartlarının üzerinde bir F tipi cezaevi yapılmış. Buna rağmen prokovatif eylemlerle bundan nemalanmak isteyen siyasi partiler var. Sokaklarda çocuklara molotof attıran kim? 18 yaşındaki Serap yavrumuzu otobüste molotofla yakanlar kim? O çocukları mazlum göstereceksin, peki o molotofla yanan yavruyu ne göstereceksin? Adil olun, adil. Milletimiz bu tahriklere alet olmayacak” demişti. Başbakan’ın bahsettiği genç kız yoğun bakımda ve solunum cihazına bağlı olarak hayata tutunmaya çalışıyor.