Ahmet Türk : Hak ve özgürlükler nerede?
Demokratik Toplum Partisi Genel Başakanı Ahmet Türk, TBMM grup toplantısında DTP'li partililere ve milletvekillerine seslendi. 'Başbakanın reformcu tavrını devam ettirmediğini söyleyerek 'Kürt Kardeşim' diyerek çözüm bulunmuyor' dedi.
Demokratik Toplum Partisi Genel Başakanı Ahmet Türk, TBMM grup toplantısında partililere ve millet vekillerine seslendi.
Ahmet Türk'ün açıklamaları şöyle:
Başbakan Erdoğan Ceylan'ın ailesine neden başsağlığı mesajı göndermeyi çok gördü. 9 Ekimde gösterilerinde protestoculara polis müdahale etti. Yüksekova'da bir çocuğun beline kurşun sıkılıyor. Çocuğumuz şiimdi yoğun bakımda.
Bu manzaraları Türkiye'nin duyması gerekiyor. Açılım çalışmalarını değerlen direlim. Bilinçli bir şekilde Kürt Sorunundan uzaklaştırılıyor. Hükümet çevreleri öyle açıklamalar yapıyorlar ki sanki DTP karşı çıkıyor. Hem DTP ye misyon biçeceksiniz hem de muhatap almıyorsunuz.
Objektif olmaya çağırıyoruz. Şimdi kamuoyununda gerçekleri daha doğru okuması için bazı gerçeklere açıklık getirmek istiyorum.
Başlangıçta ne dediysek aynen devam ediyoruz.
Elbette Kürt sorununun hemen çözülmesini beklemiyoruz. Çözümü konusunda bir zihniyet değişimi gerekiyor. Bu tür süreçler sancılı süreçlerdir.
Bugün bir türlü içinde ne olduğu bilinmeyen bir açılım vardır. Partimizin açılım için çalışmaları en doğru mücadele eden bizleriz. Bu tavrımızı gerçekleri dile getirmeye devam edececeğiz.
Yapıcı muhalefet yapıyoruz. Hükümeti çözüme zorladığımız için eleştiriliyoruz. Çözüme katkı sağlıyoruz. Kim çözümden yana kim değil halkımız görebilmeli.
DTP farklı adresleri gösteriyor deniliyor. Aslında yapılmak istenen DTP'yi muhataplıktan çıkarmaktır. DTP' ile hangi muhataplık geliştirildi. Ne zaman kapımız çalındı bir defadan başka.
Bunlara rağmen hedef haline getiriliyoruz.
Gerçekten demokratik zemin olgunlaşmıştır ama aynı haassiyet hükümette yok. Yıl sonuna kadar adımlar atılacak diyen Başbakanın sözlerini sıorgulamak zorundayız.
Hükümet herkesle görüştümü herkesin düşüncesini alarak mı bu sürece bakıyor. Çözümü olabildiğince zamana yaymak oyalama tattiği midir? Bu konuda herkesin kafası krışık yapılmak istenen nedir?
Açılım zamana yayıldıkça çözümü tıkamak isteyenler neler yapacak? Hükümet gevşeme eğilimine girmiştir.
Kamuoyu bilinçli olarak töhmet altında bırakılıyor. Hükümetin bu yaklaşımını kamuoyuna sunmak istiyorum.
DTP olarak bizim söylediklerimiz açıktır. Biz gerçeği ifade ediyoruz.
Doğru formülü ortaya koyuyoruz ama suçlanıyoruz. Sorunu yok sayanlar sorunludur. DTP, PKK'yı hangi argümanlarla tatmin edebilir.
Projeyi getiren hükümet herkesi sürece dahil etmeli. Hükümet başlangıçta herkesi sürece katacağız demişti. O halde sorunun bir tarafı neden reddediliyor. Bir taraf sürecin dışında tutulursa süreç işlemez. Toplumsal uzlaşı gerçekleştirilmeli. Buz dağının görünmeyen tarafı görülmeli.
Bu sorun Türkiye'nin sorunu, bu sorun yüzyılların sorunu otuz yıllık mücadelenin sorunu...
Ama suskun kalabiliriz. Hükümet açılım yapabilir. Kürt Açılımı yapacağız deniliyorsa yapılsın.
Hükümetin bir deneyimi yok. Korkuyoruz ki çözüm çıkmaz. Türkiye kargaşa içine sürüklenir bundan korkuyoruz.
Anayasayla ilgili Diyarbakır'da bir çalıştay yapıldı. Akademisyenler, hukukçular katıldı. Demokratik açılımı ortaya koyanlar ise gelmediler. Samimiyetlerine kimse inanmaz. Ak Parti bu süreçten kaçıyor. Tamda bu nokta Başbakan çözümsüzlükle yoluna devam edemez.
Bizde aynı şeyleri diyoruz. Başbakanın gerçekleri görmesi önemli bir aşama anayasa değişikliği sözleri de işitmek istiyoruz. Tüm sorunların kaynağı 82 anayasasadır.
Tek millet ve tek dil söyleminin kaynağı da bu anayasadır. Çözümsüzlüğün kaynağıdır bu anayasa.
Başbakan yeni bir anayasaya ihityaç var ama neden değiştirmiyor. 338 Ak parti 22 DTP milletvekili... Bu ülkede çoğulculuğu ortadan kaldıran yüzde 10 barajını kaldıralım.
Mevcut sistemi ömrü tamamlanan sistemi yeniden devreye koymaya çalışılıyor. Ak Parti eliyle bu yapılıyor. Nerde kaldı reformcu söylemleriniz. Sadece benim Kürt kardeşlerim diyerek yapılmıyor. Peki hak ve özgürlükler nerede?
Kürtler bir halktır, eşit ve özgür yaşamak istiyoruz. Ötekileştirme, eşitsizlik, inkar ve ihmalin getirdiği nokta ortadadır. Sistemi onarma ve koruma mantığı var. Ama bu sistemi koruyamayacaksınız. Toplumun beklentileri çağımızın gerekleridir. Siz hangi adımları atıyorsunuz. Adımların muhasebesini yapmak zorundasınız. Bunu görün istiyoruz.
Toplumdaki beklentilerin gerisinde kalıyorsunuz. Siyasi geçmişe bakıldığında örneği çoktur. Kimse arabayı atın önüne konmasın. 20 milyonun ortadan kaldırılması inkar edilen bir halkın sorunudur bu sorun. Eşitçe bir arada yaşamanın çözümü ve formülü bulunmalıdır. Statükocular çözüm önünde engel olanlar bilsinler ki taviz vermeyiz taviz de istemeyiz.. Savaştan beslenenler kaybeder halk kazanır.
Bu yaraya neşter atılmalı bu yara düzelmez yoksa. Baykal'ı korku siyesetini bırakmasını istiyoruz terketsin istiyoruz.
Başbakanla Baykal görüşecek bu görüşmede doğru bir tartışma yürütülsün istiyoruz.
Ahmet Türk'ün açıklamaları şöyle:
Başbakan Erdoğan Ceylan'ın ailesine neden başsağlığı mesajı göndermeyi çok gördü. 9 Ekimde gösterilerinde protestoculara polis müdahale etti. Yüksekova'da bir çocuğun beline kurşun sıkılıyor. Çocuğumuz şiimdi yoğun bakımda.
Bu manzaraları Türkiye'nin duyması gerekiyor. Açılım çalışmalarını değerlen direlim. Bilinçli bir şekilde Kürt Sorunundan uzaklaştırılıyor. Hükümet çevreleri öyle açıklamalar yapıyorlar ki sanki DTP karşı çıkıyor. Hem DTP ye misyon biçeceksiniz hem de muhatap almıyorsunuz.
Objektif olmaya çağırıyoruz. Şimdi kamuoyununda gerçekleri daha doğru okuması için bazı gerçeklere açıklık getirmek istiyorum.
Başlangıçta ne dediysek aynen devam ediyoruz.
Elbette Kürt sorununun hemen çözülmesini beklemiyoruz. Çözümü konusunda bir zihniyet değişimi gerekiyor. Bu tür süreçler sancılı süreçlerdir.
Bugün bir türlü içinde ne olduğu bilinmeyen bir açılım vardır. Partimizin açılım için çalışmaları en doğru mücadele eden bizleriz. Bu tavrımızı gerçekleri dile getirmeye devam edececeğiz.
Yapıcı muhalefet yapıyoruz. Hükümeti çözüme zorladığımız için eleştiriliyoruz. Çözüme katkı sağlıyoruz. Kim çözümden yana kim değil halkımız görebilmeli.
DTP farklı adresleri gösteriyor deniliyor. Aslında yapılmak istenen DTP'yi muhataplıktan çıkarmaktır. DTP' ile hangi muhataplık geliştirildi. Ne zaman kapımız çalındı bir defadan başka.
Bunlara rağmen hedef haline getiriliyoruz.
Gerçekten demokratik zemin olgunlaşmıştır ama aynı haassiyet hükümette yok. Yıl sonuna kadar adımlar atılacak diyen Başbakanın sözlerini sıorgulamak zorundayız.
Hükümet herkesle görüştümü herkesin düşüncesini alarak mı bu sürece bakıyor. Çözümü olabildiğince zamana yaymak oyalama tattiği midir? Bu konuda herkesin kafası krışık yapılmak istenen nedir?
Açılım zamana yayıldıkça çözümü tıkamak isteyenler neler yapacak? Hükümet gevşeme eğilimine girmiştir.
Kamuoyu bilinçli olarak töhmet altında bırakılıyor. Hükümetin bu yaklaşımını kamuoyuna sunmak istiyorum.
DTP olarak bizim söylediklerimiz açıktır. Biz gerçeği ifade ediyoruz.
Doğru formülü ortaya koyuyoruz ama suçlanıyoruz. Sorunu yok sayanlar sorunludur. DTP, PKK'yı hangi argümanlarla tatmin edebilir.
Projeyi getiren hükümet herkesi sürece dahil etmeli. Hükümet başlangıçta herkesi sürece katacağız demişti. O halde sorunun bir tarafı neden reddediliyor. Bir taraf sürecin dışında tutulursa süreç işlemez. Toplumsal uzlaşı gerçekleştirilmeli. Buz dağının görünmeyen tarafı görülmeli.
Bu sorun Türkiye'nin sorunu, bu sorun yüzyılların sorunu otuz yıllık mücadelenin sorunu...
Ama suskun kalabiliriz. Hükümet açılım yapabilir. Kürt Açılımı yapacağız deniliyorsa yapılsın.
Hükümetin bir deneyimi yok. Korkuyoruz ki çözüm çıkmaz. Türkiye kargaşa içine sürüklenir bundan korkuyoruz.
Anayasayla ilgili Diyarbakır'da bir çalıştay yapıldı. Akademisyenler, hukukçular katıldı. Demokratik açılımı ortaya koyanlar ise gelmediler. Samimiyetlerine kimse inanmaz. Ak Parti bu süreçten kaçıyor. Tamda bu nokta Başbakan çözümsüzlükle yoluna devam edemez.
Bizde aynı şeyleri diyoruz. Başbakanın gerçekleri görmesi önemli bir aşama anayasa değişikliği sözleri de işitmek istiyoruz. Tüm sorunların kaynağı 82 anayasasadır.
Tek millet ve tek dil söyleminin kaynağı da bu anayasadır. Çözümsüzlüğün kaynağıdır bu anayasa.
Başbakan yeni bir anayasaya ihityaç var ama neden değiştirmiyor. 338 Ak parti 22 DTP milletvekili... Bu ülkede çoğulculuğu ortadan kaldıran yüzde 10 barajını kaldıralım.
Mevcut sistemi ömrü tamamlanan sistemi yeniden devreye koymaya çalışılıyor. Ak Parti eliyle bu yapılıyor. Nerde kaldı reformcu söylemleriniz. Sadece benim Kürt kardeşlerim diyerek yapılmıyor. Peki hak ve özgürlükler nerede?
Kürtler bir halktır, eşit ve özgür yaşamak istiyoruz. Ötekileştirme, eşitsizlik, inkar ve ihmalin getirdiği nokta ortadadır. Sistemi onarma ve koruma mantığı var. Ama bu sistemi koruyamayacaksınız. Toplumun beklentileri çağımızın gerekleridir. Siz hangi adımları atıyorsunuz. Adımların muhasebesini yapmak zorundasınız. Bunu görün istiyoruz.
Toplumdaki beklentilerin gerisinde kalıyorsunuz. Siyasi geçmişe bakıldığında örneği çoktur. Kimse arabayı atın önüne konmasın. 20 milyonun ortadan kaldırılması inkar edilen bir halkın sorunudur bu sorun. Eşitçe bir arada yaşamanın çözümü ve formülü bulunmalıdır. Statükocular çözüm önünde engel olanlar bilsinler ki taviz vermeyiz taviz de istemeyiz.. Savaştan beslenenler kaybeder halk kazanır.
Bu yaraya neşter atılmalı bu yara düzelmez yoksa. Baykal'ı korku siyesetini bırakmasını istiyoruz terketsin istiyoruz.
Başbakanla Baykal görüşecek bu görüşmede doğru bir tartışma yürütülsün istiyoruz.