Canan Kaftancıoğlu neden 'Atatürk' demiyor?

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, internet ortamında yapılan Taksim Toplantıları'nın onur konuğuydu. 9 Eylül'de gerçekleştirilen Toplantıda "Türk Siyasetinde Örgütün Yeri ve Seçim Güvenliği" başlıklı bir sunum yaparak katılımcıların sorularını yanıtlayan Kaftancıoğlu, yaklaşık 1,5 saat süren konuşmasında Atatürk'e atfen üç kez "Gazi Mustafa Kemal" ismini kullanmasıyla dikkatleri çekti. Konuyla ilgili sorulan soruya verdiği yanıtla gazeteci Serpil Yılmaz'ın köşe yazısına konu oldu.

Canan Kaftancıoğlu neden 'Atatürk' demiyor?
Canan Kaftancıoğlu neden 'Atatürk' demiyor?
Katıldığı toplantıda sözleriyle dikkat çeken Kaftancıoğlu, Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi, Mustafa Kemal Gençlik Vakfı kurucu üyesi ve 1995-1999 TBMM Başkan Vekili olan Uluç Gürkan'ın 'Atatürk adını kullanmamak tercihiniz mi?' sorusuna Kişilerin isimlerinden söz ederken, belirli alışkanlıklarla bunların özel atıflarla kategorize edilmesine karşıyım. Yıllardır kullandığım gibi bu şekilde ifade etmek, kendimi ait hissettiğim bir ifade olduğu için tercih ediyorum.” yanıtını verdi.

Konuyla ilgili gazeteci Serpil Yılmaz'ın yazısı ise şöyle:

CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, internet ortamında yapılan Taksim Toplantıları'nın onur konuğuydu. Toplantı CHP'nin 97. kuruluş yıldönümüne denk gelen 9 Eylül günü oluyordu.

“Türk Siyasetinde Örgütün Yeri ve Seçim Güvenliği” başlıklı bir sunum yaptı, katılımcıların sorularını yanıtladı.

Yaklaşık 1.5 saatlik konuşmasında Atatürk'e atfen üç kez “Gazi Mustafa Kemal” ismini kullandı.

Bu ifade biçimi, katılımcılar arasında yer alan sosyal demokrat siyasetçi-akademisyen-gazeteci Uluç Gürkan'ın gözünden kaçmayacak bir vurguydu…

Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi, Mustafa Kemal Gençlik Vakfı kurucu üyesi ve 1995-1999 TBMM Başkan Vekili olan Gürkan, Kaftancıoğlu'na “Atatürk adını kullanmamak tercihiniz mi” diye sordu…

Kaftancıoğlu'nun muhtemelen beklediği bir soruydu.

Kaftancıoğlu'nun yanıtı şu oldu: Kişilerin isimlerinden söz ederken, belirli alışkanlıklarla bunların özel atıflarla kategorize edilmesine karşıyım. Yıllardır kullandığım gibi bu şekilde ifade etmek, kendimi ait hissettiğim bir ifade olduğu için tercih ediyorum.”

Bu yaklaşım; “Mustafa Kemal'in askerleriyiz” sloganını “militer” bulan Kaftancıoğlu'nun, “Mustafa Kemal'in yoldaşlarıyız” demeyi tercih ettiği açıklamasını hatırlattı.

Gazi Mustafa Kemal'e “Atatürk” soyadı TBMM'de 24 Kasım 1934 tarih ve 2587 sayılı kanunla verildi. Nüfus cüzdanının “Adı” hanesinde “Kemal”, “Soyadı” hanesinde ise “Atatürk” yazıyor.

Atatürk “Mustafa” adını da Türk dili hassasiyetinden dolayı, Arapça kökenli olduğu için kullanmamıştı.

Tarihçiler, “K. Atatürk” imzasına da gönderme yaparak “Atatürk, Mustafa adını kullanmayı sevmezdi” yorumları yaparlar.

★★★

Kaftancıoğlu'nun yanıtını paylaştığım Sözcü yazarı tarihçi Sinan Meydan, “Atatürk” adı üzerinde yapılan tartışmaları iki cephede ele alıyor.

Birincisi siyasal İslamcılar, ikincisi Atatürk'ü “burjuva milliyetçisi” olarak tanımlayan sosyalistler…

Meydan “Gazi Mustafa Kemal Paşa ifadesini yeğleyen siyasal İslamcılar, karşı oldukları Cumhuriyet devrimlerini simgeleyen Atatürk adını kullanmıyorlar. Atatürk'ü yalnızca askeri bir komutan olarak anıyorlar. Onlar Türklerin atası olarak Atatürk'ü değil, Fatih Sultan Mehmet'i görüyorlar” diyor.

★★★

Sosyalistler arasında “Atatürk” yorumunda farklılıklar yok değil. Tarih yazarı Meydan, bu cephede emperyalizme karşı ulusal bağımsızlık savaşı veren ve laik, demokratik, hukuk devleti Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk kimliğini savunanlar arasında; “68 kuşağının” liderlerini, Deniz Gezmiş'leri anıyor.

★★★

Ülkeyi 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'ne götüren eli kanlı güçler, Kaftancıoğlu'nun kayınpederi yazar-derlemeci-radyo programcısı Ümit Kaftancıoğlu'nu 11 Nisan 1980'de katletmişlerdi.

★★★

Sağcı-solcu demeden dilden dile dolaşan “Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar” türküsünü derleyen Ümit Kaftancıoğlu bugün yaşıyor olsaydı; gelini ile arasında “Atatürk” ifadesine ilişkin fikir birliği olur muydu? Kehanette bulunmak istemem.

9-10 Mart 2018 tarihli 19. Olağanüstü CHP Kurultayı'nda kabul edilen Parti Tüzüğü
Madde-1

(1) Cumhuriyet Halk Partisi; MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün liderliğinde, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin ve Kuvayımilliye'nin devamı olarak 9 Eylül 1923 tarihinde kabul edilen “parti tüzüğü” ile kurulmuştur.

(2) Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurucusu, ilk Genel Başkanı ve değişmez önderi MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'tür.

(3) Cumhuriyet Halk Partisi, programındaki anlamlarıyla Atatürkçülüğün “Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik, Devrimcilik” ilkelerine bağlıdır.

(4) Cumhuriyet Halk Partisi, başta Kurtuluş Savaşı'mız olmak üzere aydınlanma ideallerini, emek mücadelelerini, sosyal demokrasinin özgürlük, eşitlik ve dayanışma ilkelerini benimseyen çağdaş demokratik sol bir siyasal partidir.

(5) Cumhuriyet Halk Partisi, hukukun üstünlüğünü, insan hak ve özgürlüklerini, laikliği, çoğulcu ve katılımcı demokrasiyi, cinsiyet eşitliğini, sosyal devleti, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümeyi ve insan onuruna uygun barışçıl ve hakça bir dünya düzeninin kurulmasını vazgeçilmez temel ilkeleri olarak kabul eder.

Uluç Gürkan: CHP'ye üye bile olmaması gerekir
CHP'nin yasaklı olduğu 1991 yılında SODEP'ten Meclis'e giren, 2002 yılına kadar DSP ve CHP saflarında milletvekilliğini sürdüren Gürkan'dan, Kaftancıoğlu'nun sorusuna verdiği yanıtını yorumlamasını istiyorum.

“Cevap hiç anlamlı değil. Kasıtlı kullandığını da itiraf ediyor. Bu tutumdan ‘Kurtuluş Savaşı'nın lideri tamam; Cumhuriyet devrimlerine hayır' anlamı çıkar. Atatürk ifadesine kendini ait hissetmeyen birisinin bırakın parti kademelerinde yönetici olmayı, CHP'ye üye bile olmaması gerekir. CHP Tüzüğü'nün birinci maddesi Atatürk'ü ebedi kurucu başkanı kabul eder” diyor.