İstanbul'da 'Birinci Dünya Savaşı'nın 100. Yılında Savaş Ve Toplum Açıklaması Eve Dönen Asker' Kongresi

Türk Dil Kurumu ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi iş birliğiyle düzenlenen “Birinci Dünya Savaşı’nın 100. Yılında Savaş ve Toplum: Eve Dönen Asker” konulu Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi sürüyor.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde “Birinci Dünya Savaşı’nın 100. Yılında Savaş ve Toplum: Eve Dönen Asker” konulu kongre, dün Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hayati Develi, Bağcılar Belediyesi Başkanı Lokman Çağırıcı ve İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat’ın açış konuşmaları ile başladı.

Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin, konuşmasında tarihin kalemle kılıcın mücadelesine sahne olduğunu, bu mücadeleden bazen kalemin bazen de kılıcın galip çıktığını belirtti.

Bu mücadelede ayrıca siyasi ve ekonomik güç dengelerinin de rol oynadığını ifade eden Gülsevin, barışı korumak için savaşa hazırlıklı olmanın öneminden bahsetti. Savaşı engellemede dilin mühim bir araç olduğunu vurgulayan Gülsevin, Yunus Emre’nin “Söz ola kese savaşı/ Söz ola bitire başı/ Söz ola ağulı aşı/ Bal ile yağ ede bir söz” dizelerini örnek gösterdi. Gülsevin, savaş sırasında ve savaşların ardından kaçınılmaz bir şekilde dil politikalarında değişmelerin yaşandığını söyledi.

Gülsevin, bunlardan Türkçe’yle ilgili olanlardan birinin Osmanlı Devleti’nin ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti’ndeki dil değişmelerinin olduğunu, öbürünün ise Sovyetler Birliği’nin kurulmasının ardından Türk halklarının dillerinde yaşanan değişmeler olduğunu belirtti.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hayati Develi ise, savaşın ölümcül ve yıkıcı bir olgu olduğundan bahsederek, insanlık tarihinin bir nevi savaşlar tarihi olduğunu söyledi.

Edebiyatın bir yandan savaşların sebep olduğu acı tabloları ortaya koyduğunu, bir yandan da kahramanlıklardan ve zaferlerden bahsettiğini söyleyen Develi, kongrenin amacının savaşın etkilerini çeşitli açılardan ortaya koymak ve savaş konusunda toplumda bir şuur oluşturmak olduğunu ifade etti.

Bağcılar Belediyesi Başkanı Lokman Çağırıcı, Türk toplumunun birçok savaşa girdiğini, bu savaşlarda tarihe geçen kahramanlık ve zaferlere imza attığını ve Türk milletinin geçmişten bugüne dek bir duruş sergileyerek varlığını devam ettirdiğini ifade ederek bunun en son örneğinin 15 Temmuz’da yaşandığını dile getirdi. Çağırıcı, belediye olarak kültür ve bilim faaliyetlerine her zaman destek verdiklerini ve bu faaliyetleri medeniyet inşası açısından kıymetli bulduklarını söyledi.



İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, başta Birinci Dünya Savaşı olmak üzere savaşların toplumlar üzerinde yıkıcı etkiler bıraktığını, kongrenin savaşın etkilerini geniş bir bakış açısıyla ele almayı amaçladığını belirtti.

Murat, Birinci Dünya Savaşı’nın başladığı yıllarda söz konusu savaşın bu kadar büyük ve yıkıcı etkilere sahip olabileceğinin öngörülemediğinin altını çizerek, savaşın sebep olduğu acı tablo üzerinde durdu. Birinci Dünya Savaşı’nın en önemli cephelerinden biri olan Çanakkale cephesinden ve burada yazılan kahramanlık destanından bahseden Murat, Çanakkale cephesinin gelecekteki Türk devletinin de habercisi olduğunu belirtti.

3 gün devam edecek kongrede yurt içinden ve yurt dışından 100’ün üzerinde bilim adamı bildiri sunacak.
Kaynak: İHA