'En Güzel Hediyem Oğlumun Gülüşü'
ALS teşhisi konan oğluna 'hastalığı beraber yeneceğiz' sözü veren Zeynep Doğan, sadece küçük parmağını kullanabilen oğlunu hayata bağlayabilmek için büyük fedakarlık gösteriyor Anne Doğan:'Onun yüzünden o gülümseme eksik olmasın bize yeter. Bütün annelere söyleyeceğim, sakın evlatlarını bırakmasınlar'
TEZCAN EKİZLER - İzmir'de, oğluna ALS hastalığı teşhisi konması üzerine hayatını çocuğuna adayan Zeynep Doğan, sadece küçük parmağını kullanabilen oğluna adeta kol kanat geriyor.
Menemen ilçesinin Koyundere Mahallesi'nde yaşayan 5 çocuk annesi 58 yaşındaki Doğan'ın hayatı, yeni evlenen 26 yaşındaki oğlu Ümit Doğan'a ALS teşhisi konulmasıyla bir anda değişti.
Anne, önce eşinden boşanan ardından da çalıştığı fabrikadan ayrılan oğlununun sağlığıyla ilgilenmeye başladı.
Zamanla sol el işaret parmağı dışında vücudunun tüm fonksiyonlarını yitiren oğlunu hayata bağlayabilmek için insan üstü gayret gösteren Zeynep Doğan, gösterdiği cefakarlık ve fedakarlıkla anneliğin ne kadar kutsal olduğunu bir kez daha gösterdi.
Son 3 yıldır solunum cihazına bağlı yaşam mücadelesi veren oğlunun yaşaması için gerekli tıbbı cihazları kullanmayı da öğrenen anneyle oğlu, bilgisayar ekranı sayesinde iletişim kurabiliyor.
Zeynep Doğan, ilk zamanlar çok üzüldüğünü ama oğlunun tedavisi ve ilacı olmayan bu hastalığı karşısında her zaman güçlü olduğunu söyledi.
Oğlunun bir kendisine bir de tuttuğu takım Fenerbahçe'ye çok düşkün olduğunu kaydeden Doğan, 'Bizim aramızdaki bağ biraz daha fazla. Biz bu hastalığı beraber öğrendik. Hastaneye gitmiştik. Doktor bana 'senin çocuğunu ciddi bir hastalığı var, Araştırmaya götür' dedi. Araştırma hastanesine gitti. Babası öğrenmiş, eve geldiklerinde söylediler. Mücadele edeceğiz dedik ve ediyoruz. Bir yılda çöker, 3 yıl sonra vefat eder dediler, 10 yıldır yaşıyor.' diye konuştu.
Anne Doğan, oğlunun tedavisi için gerekli ilacın bulunmasını istediğini, oğlunu tekrar yürürken görmeyi hayal ettiğini belirterek, 'Onun sevgisi bizi yaşatıyor, bizim sevgimiz de onu yaşatıyor. Onun yüzünden o gülümseme eksik olmasın bize yeterli. Bütün annelere söyleyeceğim, sakın evlatlarını bırakmasınlar. Bu bize Allah'tan gelmiş, ölünceye kadar, gücüm yettiği yere kadar ben bakarım. Kimseye ihtiyacım yok.' ifadelerini kullandı.
Annesinin gösterdiği sevgiye duyarsız kalmayan 36 yaşındaki Ümit Doğan ise ona olan sevgisini bilgisayar ekranına yazdığı kelimelerle gösteriyor.
Sık sık 'Anne seni çok seviyorum' diye yazan genç adamın, 'Her şeye rağmen sevmek güzeldir. Hayat şu halimle bile zevk alıyorum' yazması annesini çok mutlu ediyor.
- 'Gözleriyle anlaşıyorlar'
Ümit Doğan'ın 60 yaşındaki inşaat işçisi babası Kenan Doğan ise eşinin eşine az rastlanır bir insan olduğunu, hem kendisiyle hem de oğluyla ilgilendiğini ifade etti.
'Oğlum bu kadar yıldır hayata tutunduysa annesi sayesindedir' diyen Doğan, şunları kaydetti:
'24 saatini oğlumla beraber geçiriyor. Oğlunun yanında yatar, orada kalkar. Oğlum, annesinin çabasını görüyor 'ben de bunu yeneceğim' diyor, inşallah yeneceğiz. Eşimle gözleriyle anlaşıyorlar, benden daha çok anlıyor. Gülüş şekliyle bile ne demek istediğini anlıyor. Ben bile o anlaşmaya hayran kalıyorum. Eşimin hakkını ödeyemem.'
Kaynak: AA
Menemen ilçesinin Koyundere Mahallesi'nde yaşayan 5 çocuk annesi 58 yaşındaki Doğan'ın hayatı, yeni evlenen 26 yaşındaki oğlu Ümit Doğan'a ALS teşhisi konulmasıyla bir anda değişti.
Anne, önce eşinden boşanan ardından da çalıştığı fabrikadan ayrılan oğlununun sağlığıyla ilgilenmeye başladı.
Zamanla sol el işaret parmağı dışında vücudunun tüm fonksiyonlarını yitiren oğlunu hayata bağlayabilmek için insan üstü gayret gösteren Zeynep Doğan, gösterdiği cefakarlık ve fedakarlıkla anneliğin ne kadar kutsal olduğunu bir kez daha gösterdi.
Son 3 yıldır solunum cihazına bağlı yaşam mücadelesi veren oğlunun yaşaması için gerekli tıbbı cihazları kullanmayı da öğrenen anneyle oğlu, bilgisayar ekranı sayesinde iletişim kurabiliyor.
Zeynep Doğan, ilk zamanlar çok üzüldüğünü ama oğlunun tedavisi ve ilacı olmayan bu hastalığı karşısında her zaman güçlü olduğunu söyledi.
Oğlunun bir kendisine bir de tuttuğu takım Fenerbahçe'ye çok düşkün olduğunu kaydeden Doğan, 'Bizim aramızdaki bağ biraz daha fazla. Biz bu hastalığı beraber öğrendik. Hastaneye gitmiştik. Doktor bana 'senin çocuğunu ciddi bir hastalığı var, Araştırmaya götür' dedi. Araştırma hastanesine gitti. Babası öğrenmiş, eve geldiklerinde söylediler. Mücadele edeceğiz dedik ve ediyoruz. Bir yılda çöker, 3 yıl sonra vefat eder dediler, 10 yıldır yaşıyor.' diye konuştu.
Anne Doğan, oğlunun tedavisi için gerekli ilacın bulunmasını istediğini, oğlunu tekrar yürürken görmeyi hayal ettiğini belirterek, 'Onun sevgisi bizi yaşatıyor, bizim sevgimiz de onu yaşatıyor. Onun yüzünden o gülümseme eksik olmasın bize yeterli. Bütün annelere söyleyeceğim, sakın evlatlarını bırakmasınlar. Bu bize Allah'tan gelmiş, ölünceye kadar, gücüm yettiği yere kadar ben bakarım. Kimseye ihtiyacım yok.' ifadelerini kullandı.
Annesinin gösterdiği sevgiye duyarsız kalmayan 36 yaşındaki Ümit Doğan ise ona olan sevgisini bilgisayar ekranına yazdığı kelimelerle gösteriyor.
Sık sık 'Anne seni çok seviyorum' diye yazan genç adamın, 'Her şeye rağmen sevmek güzeldir. Hayat şu halimle bile zevk alıyorum' yazması annesini çok mutlu ediyor.
- 'Gözleriyle anlaşıyorlar'
Ümit Doğan'ın 60 yaşındaki inşaat işçisi babası Kenan Doğan ise eşinin eşine az rastlanır bir insan olduğunu, hem kendisiyle hem de oğluyla ilgilendiğini ifade etti.
'Oğlum bu kadar yıldır hayata tutunduysa annesi sayesindedir' diyen Doğan, şunları kaydetti:
'24 saatini oğlumla beraber geçiriyor. Oğlunun yanında yatar, orada kalkar. Oğlum, annesinin çabasını görüyor 'ben de bunu yeneceğim' diyor, inşallah yeneceğiz. Eşimle gözleriyle anlaşıyorlar, benden daha çok anlıyor. Gülüş şekliyle bile ne demek istediğini anlıyor. Ben bile o anlaşmaya hayran kalıyorum. Eşimin hakkını ödeyemem.'