Övdüğü Kentte Tahta Kaşık Hediye Edildi

Aydın’ın Buharkent ilçesinde aşure etkinliğine katılan ünlü Profesör Dr. Mustafa Karataş, Kur’an’da da övgüyle söz edilen İncirin başkenti sayılan ilçeyi övdü.

Övdüğü Kentte Tahta Kaşık Hediye Edildi
İlçede bu yıl 6.’sı düzenlenen geleneksel aşure hayrına küçük kaşığı ile gelen Karataş’a Belediye Başkanı Erol daha büyük bir tahta kaşık hediye etti. İncir başta olmak üzere 40 çeşit malzemenin karışımından elde edilen aşureden yiyen Karataş, Buharkent ve aşureyi övdü. Karataş, “Yüce Allahın binbir türlü nimetlerle donattığı Buharkent, bu sayede uzun ve sağlıklı yaşayanların da merkezlerinden biri olmuş. Aşurede buluşan bu nimetler aynı zamanda birlik, beraberlik, barış, paylaşma ve dayanışmanın simgesi olmuştur” dedi.

Buharkent Toplumeli Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin geleneksel olarak altıncısını düzenlediği aşure hayrı, vatandaşların katkılarıyla gerçekleşti. Aşure hayrına konuk olan İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Karataş, Buharkentlilere aşure ve haram ayları anlattı. Aşure programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Ardından, Çarşı Camii İmam Hatibi Cemil Duymaz’dan Kur’an-ı Kerim tilaveti dinlendi. Ardından Buharkent Toplumeli Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Özkan Çetin, İlçe Müftüsü Ömer Bozkurt ve Belediye Başkanı Mehmet Erol birer konuşma yaptı. Bine yakın Buharkentlinin katıldığı aşure etkinliğinde ilk konuşmayı yapan Buharkent Toplumeli Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Özkan Çetin, konuşmasında, "Bugün burada aşure yapmamız için kiminiz sevgisini verdi. Kiminiz güler yüz ve tatlı tebessüm verdi. Kiminiz bir yetim, kiminiz bir öksüz verdi. Kiminiz Allah’a olan inancını, kiminiz peygamber efendimizin yolunu verdi. Kiminiz paylaşmayı ve dayanışmayı verdi. Biz de bunların hepsini bir kazana koyup aşure yaptık. Burada inancımızı, kardeşliğimizi, dostluğumuzu, insanlığımızı paylaşıyoruz. Mevlam bizlere alan el değil, veren el olmayı nasip etsin" diye konuştu.

Başkandan birlik-beraberlik mesajı

Belediye Başkanı Mehmet Erol da, Toplumeli Derneği’nin çalışmalarına her zaman belediye olarak destek sağlandığını belirterek, herkesin severek izlediği Prof. Dr. Mustafa Karataş’ı davet ettikleri için derneğe teşekkür etti. Erol konuşmasında, “Birlik ve beraberliğimizin sembolü aşure gibi artık, ülkemizin doğusu-batısı, her tarafı kaynaşmış, birliktelik, birlik-beraberlik, huzur içerisinde olmayı yüce rabbim bizlere nasip etsin” dedi.

Dernek Başkanı Özkan Çetin’i tebrik etti

Prof. Dr. Mustafa Karataş, Buharkentlileri selamlayarak, “Haram aylarda mala, kana, cana, namusa dokunmak günahtır. Bu aylarda günahların daha büyük olmasından dolayı müşrikler bile bu aylarda kötülüklerden kaçınırmış. Yapacak olsalar bile ayların yerlerini değiştirirmiş. Alemlere örnek olan, mükemmel ahlak sahibi bir peygamberin ümmetiyken neden bataklık içerisinde çırpınıp duruyoruz? Neden arzu ettiğimiz hedefi yakalayamıyoruz? İşte bunun acısını çekiyoruz. İslamın derdiyle dertlenen bu toplum, ne yiğitler çıkarıyor. Onlardan biri de burada. Alnından öpülecek bir adam, Toplumeli Dernek Başkanı Özkan Çetin kardeşimi tebrik ediyorum" dedi.

"İmandan başka süper güç yoktur"

Karataş, sözlerine şöyle devam etti: "Mümin mümini sevmek zorundadır. Biz birbirimizi iman cevheri etrafında kardeş biliyoruz. Bu milletin mayası da imandır. Onu ne zaman küllendirdiler, biz o zaman sendeledik. Ama sonra silkelenip kendimize geldik. Şimdi dünya bizden çekinir hale geldi. ‘Türkler yeniden uyanıyor’ diyorlar. Büyüdükçe, uyandıkça düşmanımız artıyor. Giderek büyüyen düşmanla mücadeleye hazır olmamız lazım. İman sayesinde bunu yeneceğiz inşallah. İmandan başka süper güç yoktur."

“Aşurenin mutlaka tanıtılması gerek”

Buharkent’in Kur’an’da övülen ve yemin edilen 2 ana meyvenin yetiştiği ender yerlerden biri olduğunu ifade eden Profesör Karataş, “Allaha hamd olsun. Bizi insan olarak, Eşref-i Mahlukat olarak yaratmış ve binbir türlü nimetlerle donatmış. Bunlardan en güzeli de Kur’an-ı Kerim’de övdüğü yiyecekler var. Rızkımız anne sütü ile dünyada ayağımıza gelmiş. Memleketimizde de rabbimizin sunduğu binbir türlü meyveler var. Aydın-Buharkent’te bu meyvelerin anayurtlarından birisi. İnciriyle, zeytiniyle, kestanesiyle, narıyla Allahın bize verdiği nimetlerin en güzel sunulduğu beldelerimizden biri. Ve burada bu nimetlerin paylaşıldığı, samimiyet ve yardımlaşmanın adı olan Aşure etkinliği için bulunuyorum. Cenneti tasvirle niteleyen Rabbimizin yemin ettiği iki meyve olan incir ve zeytin de burada mevcut. Bu yöre insanının bunun kıymetini iyi bilmesi ve dünya insanına tanıtması lazım. Aşure ise bu tanıtım için bir fırsat. Aşure, Nuh Aleyhisselam’dan bu yana geldiği söylenen güzel bir gelenektir. Hz. Hüseyin’in Kerbela şehadetinden önce de vardı. Aşure günü ne kadar mukaddes, mükerremse, Muharrem ne kadar mübarekse orada o anda bulunan müminler de o kadar mükerremdir. Bu vesileyle bugün burada binlerce insana yetecek şekilde kazanlar kaynatılıp aşureler yapıldı. Aslında Arapçada ‘Aşura’ adı verilen on anlamına gelen 10 ayrı meyvenin bir araya geldiği bir yiyecektir. Ama burada Türkiye coğrafyasında yetişen 40 çeşit meyve ve sebze aşurenin içine girmiş. Birbirinden değerli ve lezzetli meyvelerinden oluşan bu aşureyi mutlaka tanıtmamız lazım.”

“Aşureden yiyenler, uzun ve sağlıklı yaşıyor”

Karataş, bu yören insanlarının doğal ve sağlıklı beslendikleri için uzun yaşadıklarını ifade ederek, “Çünkü aşurede bulunan incirden, cevizden, nardan beslenen insanlar doğal ve tabii olarak beslendikleri için sağlıklı oluyorlar, hafızaları güçlü oluyor, kalpleri güçlü oluyor, enerjik oluyorlar, zeki oluyorlar. Ve bundan dolayı uzun yaşama imkanları ortaya çıkıyor. Yaşa ortalamasına bakıldığı zaman ise Türkiye yaş ortalamasının çok üstünde, dünyada da belli bir oranda söz sahibi olacak yaş ortalamasına sahip. Gerçekten burası insanların emekli olduktan sonra dönüp-dolaşıp yaşamak istedikleri yerlerden biri. Bunun için rabbimize ne kadar şükretsek azdır. Bu nedenle aşureyi hem tanıtmak hem de bu değerli yerde pişirilen aşureden tatmak için, bu nimetleri hatırlamak, hatırlatmak, değerini tekrar ortaya koymak ve memleketimizin kıymetini anlatmak için geldim. Emeği geçenlere şükranlarımız sunuyor ve tüm Türkiye halkını bu nimetlerden tatmaları için Buharkent’e davet ediyorum” dedi.

Profesör Karataş ve Başkan Erol halka aşure dağıttı

Konuşmaların akabinde Sakarya Geyve Müftüsü Ali Erhun ve Mustafa Karataş, terörle mücadele eden emniyet güçleri için dua etti. Karataş, aşure programına yanında getirdiği kaşıkla katıldığını ifade edip dinleyicilere kaşığını gösterdi. Bunun üzerine Başkan Erol, kendisine daha büyük bir kaşık hediye ederek, Buharkent’in temsili kuru incir ve çiçeği Karataş’a sundu. Ardından Toplumeli Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Özkan Çetin’e emeklerinden dolayı teşekkür edip plaket verdi. Derneğin bağışladığı 9. akülü arabanın anahtarı, Karataş tarafından bedensel engelli Hikmet Küçük’e teslim edildi.

Tahta kaşık hediye edildi

Program, Profesör Dr. Mustafa Karataş ve Belediye Başkanı Mehmet Erol’un halka aşure ikramıyla devam eden programda yanında getirdiği tahta aşure kaşığını küçük bulan Başkan Erol, daha büyük bir tahta kaşık getirterek Karataş’a hediye etti. Karataş, kendisine hediye edilen tahta kaşıkla dağıttığı aşureden yedikten sonra basın mensuplarına da elleri ile aşure yedirdi. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği aşure dağıtımı sırasında birçok Buharkentli ise ünlü Profesör Karataş ile fotoğraf çekilebilmek için adeta birbiriyle yarıştı. Alçakgönüllü tavırları ve sergilediği hoşgörü ile Karataş Hoca, Buharkentlilerin gönlünde taht kurdu. Buharkentlilere önümüzdeki yılda da aşure etkinliğine katılma sözü verdi.
Kaynak: İHA