Orta Asya Ve Anadolu'nun Müziği Müziksev'de

Müziksev'de sergilenen 300 çalgı, Anadolu ve Orta Asya Türk dünyasının müziğini geçmişten günümüze ulaştırıyor Dünyadaki nadir müzik müzeleri arasında yer alan Müziksev'de kanunun atası yatuğandan kaplumbağa kabuğundan curaya, kartalın kanat kemiğinden yapılmış çığırtmaya kadar birçok değerli çalgı, her yaştan ziyaretçiye geniş bir arşiv sunuyor Müziksev Sorumlusu Ekşi: 'Daha önce kullanılmış ve kullanılmakta olan çalgıları görebilir, iPodlarla seslerini dinleyebilir, nasıl çalındığını anlayabilir ya da bazı usta sanatçıların çıkardığı sesleri duyabilirsiniz'.

EFSUN YILMAZ - Müziksev'de sergilenen 300 çalgı, Anadolu ve Orta Asya Türk dünyasının müziğini geçmişten günümüze ulaştırıyor.

İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı'nın (İKSEV) 10 yıllık çalışma ve hazırlık döneminin ardından hizmete açtığı Türkiye'nin ilk müzik müzesi Müziksev, 160 yıl önceye uzanan müzik aletleri ile ziyaretçilerine renkli bir dünyanın kapılarını aralıyor.

Müzede Anadolu ve Orta Asya Türk dünyasında kullanılan çalgılar sergileniyor. Kanunun atası sayılan yatuğan, kaplumbağa kabuğundan cura, kartalın kanat kemiğinden yapılmış çığırtma, günümüzde hala kullanılan dombra, ut gibi çok sayıda çalgının çıkardığı seslere de ulaşılabiliyor.

- 'Usta sanatçıların seslerini duyarsınız'

Müziksev Müdürü Sirel Ekşi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İKSEV'in İzmir'e kalıcı bir armağan sunmak istediğini ve 2011 yılında Anadolu ile Orta Asya Türk dünyasında daha önce kullanılmış ve halen kullanılan çalgılardan oluşan 300 parçadan oluşan bir serginin ortaya çıktığını belirtti.

Çalgıların dört taraftan görülebilecek şekilde sergilendiğini anlatan Ekşi, 'iPodlarla seslerini dinleyebilir, nasıl çalındığını anlayabilir ya da bazı usta sanatçıların çıkardığı sesleri duyabilirsiniz. 3 yaşından 100 yaşına kadar ziyaretçimiz var.' dedi.

Sergilenen çalgıların önemli bölümünü İzmir Devlet Klasik Türk Müziği Korosu eski Müdürü ve koleksiyoner Güner Özkan'ın bağışladığını dile getiren Sirel Ekşi, şu bilgileri verdi:

'Bağışçımızın en büyük arzusu müzik müzesinin kurulmasıydı. Türk çalgılarının tanıtılmasını istiyordu, biz de bunu birlikte gerçekleştirdik. Çalgıların en iyi şekilde sergilenmesini sağladık. Güner Özkan bu çalgıları herhangi bir konsept çerçevesinde toplamamış. Boynu bükük bulduğu tüm çalgıları almış. Müzedeki çalgıları üç sınıfa ayırabiliyorduk. İyi çalgı yapımcılarının elinden çıkan çalgılar, çok iyi icracıların çaldığı müzik aletleri var. Bir de halkın kullandığı çalgılar var ama bu gruptakiler etnografik değeri olan çalgılar. Halk kendisi için yapıyor bu çalgıyı, mesela kaplumbağa kabuğundan curalar.'

- Müziği duymak mümkün

Kentin kültürel ve sanatsal hayatına katkı sağlamayı ve Anadolu'nun zengin müzik geçmişini yansıtmayı amaçladıklarını aktaran Ekşi, özgün Türk çalgılarının sergilendiği Müziksev'de ziyaretçilerin bu çalgıların seslerini gelişmiş teknoloji ürünü aygıtlarla, en iyi yorumcularının icralarından dinleyebileceğine de dikkati çekti.

Geleneksel Türk sazları koleksiyonun yanı sıra çok değerli müzik eserlerinin, plakların, kaset ve CD'lerin, çağdaş Türk bestecilerine ait değerli notaların ve müzik kitaplarının korunabileceği müzenin kapılarını her yaştan ziyaretçilere açtığını belirten Ekşi, şöyle dedi:

'Çocuklar tüm çalgıları görmek istiyorlar. Çalgı yapımcılarını da ağırlıyoruz, ustaların yaptığı çalgıları görmek istiyorlar. Örneğin teke başlı yatık saz yatuğan kanunun atası kabul ediliyor. O çalgı çok ilgi çekiyor. Osmanlı döneminde çalınan udlar, tambur var. Saraylarda çalınan çalgılar var. Halkın çaldığı bağlamalar, kavalları sergiliyoruz. Nefesli sazlar koleksiyonumuz da çok geniş. Bugün bu çalgıların bazılarını hala kullanıyoruz. Ama sesini hiç bilmediğimiz kartal kanadı çığırtmayı da görme fırsatı sunuyoruz.'

Çocukların da derviş düdüğü veya pan flütü sevdiğini söyleyen Ekşi, 'Dombra da çocukların ilgisini çekiyor. Aslına bakarsanız pek çoğu hiçbir çalgıyı bilmeden, sesini tanımadan geliyorlar. Çok eğlenceli bir okul gezi alanı oluyor, atölyede oynayabiliyorlar.' değerlendirmesinde bulundu.

Sirel Ekşi, Müziksev'i yurt dışından araştırmacıların da Türk çalgılarını tanımak üzere ziyaret ettiğini de sözlerine ekledi.

Kaynak: AA