Suriye Sınırında Kaçırılan Lübnan Askerleri
Lübnan'da Nusra Cephesi tarafından kaçırılan askerlerin yakınları, Hizbullah'ın Suriye ve Yemen'de yaptıkları ile çocuklarının bir ilgisinin olmadığını belirtti.
Nusra Cephesi'nin söz konusu askerlere ait bir videoyu internet üzerinden yayınlamasının ardından, başkent Beyrut'ta ortak basın toplantısı düzenleyen aileler, Hizbullah'ın Suriye ve Yemen'de yaptıkları ile evlatlarının ilgisi olmadığını vurguladı ve evlatlarının serbest bırakılması için ilgili tarafların tüm güçleri ile çaba harcamasını istedi.
Kaçırılan askerlerden birinin babası olan El-Muhtar Talal Talib isimli Lübnanlı, Nusra Cephesi'ne çağrıda bulunarak, "Evlatlarımız Lübnan devletinin bir parçasıydı, herhangi bir partiyle ilgileri yok" dedi.
Talib, Lübnan Emniyet Genel Müdürü Tümgeneral Abbas İbrahim ve Sağlık Bakanı Vail Ebu Faur, Adalet Bakanı Eşref Rifi ve İlerici Sosyalist Partisi lideri Velid Canbolat'tan meselenin çözümü için bütün güçleri ile çalışmalarını istedi.
Kaçırılan askerlerden birinin kız kardeşi olan Leyla ed-Dirani, "Biz Şii halkı olarak Hizbullah'ın Suriye ve Yemen'de yaptıklarının sorumluluğunu yüklenmek istemiyoruz" ifadelerini kullandı. Askerlerden birinin eşi olduğunu söyleyen Zehra Meşik ise "Lübnan devletini yalancılıkla" suçlayarak, devletin yetkililerinin kaçırılan askerlerin serbest bırakılmasını gerçekten istemediklerini ileri sürdü.
Nusra Cephesi'nin bu sabah yayınladığı videoda Lübnanlı askerler, serbest bırakılmalarının sağlanması için "dürüst müzakereciler seçilmesi" talebinde bulunmuştu.
Lübnan'daki Hizbullah, 2013 yılı başından bu yana Suriye'nin özellikle Lübnan sınırındaki bölgelerinde Esed rejimine bağlı güçlerin yanında savaşıyor.
Lübnan'ın Suriye sınırındaki Arsal kasabasında geçen yıl ağustos ayında ordu birlikleri ve "Suriye'den gelen silahlı gruplar" arasında çıkan çatışmaların ardından, Nusra Cephesi ve DAEŞ militanları, 40'tan fazla askeri rehin almıştı. Bu askerlerin bir kısmı daha sonra serbest bırakılmış, 2'si DAEŞ, 2'si de Nusra Cephesi tarafından öldürülmüştü. Kaçırılan askerlerden bazıları hala bu örgütlerin elinde bulunuyor.
Kaynak: AA
Kaçırılan askerlerden birinin babası olan El-Muhtar Talal Talib isimli Lübnanlı, Nusra Cephesi'ne çağrıda bulunarak, "Evlatlarımız Lübnan devletinin bir parçasıydı, herhangi bir partiyle ilgileri yok" dedi.
Talib, Lübnan Emniyet Genel Müdürü Tümgeneral Abbas İbrahim ve Sağlık Bakanı Vail Ebu Faur, Adalet Bakanı Eşref Rifi ve İlerici Sosyalist Partisi lideri Velid Canbolat'tan meselenin çözümü için bütün güçleri ile çalışmalarını istedi.
Kaçırılan askerlerden birinin kız kardeşi olan Leyla ed-Dirani, "Biz Şii halkı olarak Hizbullah'ın Suriye ve Yemen'de yaptıklarının sorumluluğunu yüklenmek istemiyoruz" ifadelerini kullandı. Askerlerden birinin eşi olduğunu söyleyen Zehra Meşik ise "Lübnan devletini yalancılıkla" suçlayarak, devletin yetkililerinin kaçırılan askerlerin serbest bırakılmasını gerçekten istemediklerini ileri sürdü.
Nusra Cephesi'nin bu sabah yayınladığı videoda Lübnanlı askerler, serbest bırakılmalarının sağlanması için "dürüst müzakereciler seçilmesi" talebinde bulunmuştu.
Lübnan'daki Hizbullah, 2013 yılı başından bu yana Suriye'nin özellikle Lübnan sınırındaki bölgelerinde Esed rejimine bağlı güçlerin yanında savaşıyor.
Lübnan'ın Suriye sınırındaki Arsal kasabasında geçen yıl ağustos ayında ordu birlikleri ve "Suriye'den gelen silahlı gruplar" arasında çıkan çatışmaların ardından, Nusra Cephesi ve DAEŞ militanları, 40'tan fazla askeri rehin almıştı. Bu askerlerin bir kısmı daha sonra serbest bırakılmış, 2'si DAEŞ, 2'si de Nusra Cephesi tarafından öldürülmüştü. Kaçırılan askerlerden bazıları hala bu örgütlerin elinde bulunuyor.