Türkiye'de Son Yillarda Dil Ve Konusma Problemi Yasayan Çocuk Sayisinda Artis Yasaniyor
Ülkemizde son yillarda çocuklarda dil ve konusma problemleri konusunda farkindalik artmasina ragmen hasta sayisinin artmasi ebeveynleri endiselendiriyor.

Konusma probleminin nörolojik problemlerle görüldügü gibi bazen çevresel faktörlerle de görülebilecegine dikkat çeken Trabzon Mavi Özel Egitim ve Rehabilitasyon Merkezi Uzman Dil ve Konusma Terapisti Melda Nisan Sahin, “Dil ve konusma problemleri genelde genetik yatkinlikla olur. Nörolojik problemlerle görüldügü gibi bazen çevresel faktörler de sorunlara sebebiyet verebilir. Böyle durumlarda ailelerin gecikmeden dil konusma terapisine basvurmalarini tavsiye ederiz. Ne kadar erken baslanirsa o kadar iyi. Bazi bozukluklar, belirtiler erkenden olabiliyor. Bu belirtiler görüldügünde geç kalmadan dil ve konusma terapistine basvurulmali” dedi.
Ailede varsa hemen harekete geçin
Konusma probleminin genelde genetik yatkinlikla olduguna dikkat çeken Sahin, “Ailede konusma problemleriyle alakali genetik yatkinlik varsa, örnegin babasi, amcasi geç konusmussa veya kekemelik öyküsü ya da ailede nörojenik problemler varsa risk grubu tasir ve çocuklarda olma ihtimali yüksek olur. Böyle durumlarda çocuk küçükken gelisimini takip etmek çok önemli” diye konustu.
Son 10 yilda yayginlasti
Türkiye’de on yil öncesine kadar iki üniversitede olan Dil ve Konusma Terapisi bölümünün bugün 24 üniversitede oldugunu kaydeden Sahin, “2013 yilinda Anadolu Üniversitesi’nde lisans egitimime basladim. O dönemde sadece iki üniversitede Dil ve Konusma Terapisi bölümü vardi su anda 24 üniversitede Dil ve Konusma Terapisi bölümü var. Dolayisiyla aradan geçen zaman içerisinde çok yayginlasti” seklinde konustu.
Ailenin sürece katilimi çok önemli
Evlatlarinin anne babalar için çok kiymetli oldugunu bu yüzden de kaygili velilerin oldugunu dile getiren Sahin, "Terapistler ile ailelerin isbirligi çok önemli. Velinin bizim için sürece katilimi degerli oldugu için onu rahatlatmak ve bu sürece dahil etmek bizim için önem arz ediyor. Bu baglamda diger uzmanlarla da beraber çalisiyoruz" ifadelerini kullandi.
Ayni bozukluk olsa da her çocukta farkli seyredebiliyor
Her çocukta durum ayni bozuklukta olsa da farkli seyrettigini belirten Sahin, “Çocuk ailesiyle bize geldiginde önce degerlendirme seansi yapiyoruz. Sorunu birlikte degerlendiriyoruz, sonrasinda da ne yapacagimizi asama asama aileyle konusarak planliyoruz. Terapi planlari bireye özgü oluyor. Her çocukta durum ayni bozukluk olsa da farkli seyredebiliyor. O yüzden çocugun neye ihtiyaci varsa ona göre bireysel terapi plani yapiliyor. Aileyle isbirligi içerisinde terapi planini uygulamaya basliyoruz. Çocuklar buraya ilk geldiginde burasini hastane ortami zannedip korkabiliyor. O yüzden aileler çocuklarini degerlendirme seansina getirirken önerimiz ‘bir ablaya gidiyoruz, konusma problemleri olan çocuklara yardim ediyor. Onunla birlikte konusacagiz, birlikte oynayacagiz. Ben de yaninda olacagim’ diyerek rahatlatmalarini öneririz. Çocuklarin bilmedigi yabanci bir ortam yabanci bir kisi. Dolayisiyla çocuklarin bize alismasi gerekiyor. Daha sonrasinda terapi plani içerisinde neye ihtiyaci varsa oyun içerisinde çalisiyoruz” diye konustu.
Bazi konusma problemlerinde yüzde yüze yakin çözüm söz konusu
Ileri yaslarda da çözümün olabilecegini ifade eden Sahin, “Bazi sesletim problemlerinde bunu görebiliyoruz. Hatta yetiskinlerde de bazi sesletim problemleri devam edebiliyor. Dolayisiyla hayatin ilerleyen akisinda bu durum bireyi rahatsiz etmeye devam ediyorsa uygun bir degerlendirme yaparak planlamasini sagliyoruz. Sesletim problemlerinde yüzde yüze yakin bir oranda çözüm söz konusu. Otizm ve zihin engeli gibi durumlarin eslik ettigi ikincil dil bozukluklarinda uzun bir egitim plani planliyoruz. Gecikmis dil konusmada ise ek bir engel eslik etmemesi halinde, bozukluk büyük oranda çözülüyor” dedi.
Türkiye genelinde gün geçtikçe hasta sayisi artiyor ama farkindalik da çok artti
Hasta sayisiyla birlikte farkindaligin da arttigina dikkat çeken Sahin, “Türkiye genelinde gün geçtikçe hasta sayisi artiyor ancak farkindalik da çok artti. Ögretmenlerin, velilerin farkindaligi çok arttigi için herhangi bir gelisim probleminde erkenden fark edip Dil ve Konusma Terapisti’ne ulasabiliyorlar. O yüzden bu artisla beraber Dil ve Konusma Terapisti sayisinda da bir artis oldu. Su anda Trabzon dahil Türkiye genelinde dil ve konusmaya ihtiyaci olan birey sayisinda artis söz konusu” diye konustu.