'Gögüs Büyüklügü Bazi Saglik Problemlerine Yol Açabilir'

Gögüslerin büyük olmasinin bireye etkilerinden bahseden Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmani Opr. Dr. Kagan Bekircan, “Gögüs büyüklügü genellikle hastalarimizda boyun agrisi, boyunda düzlesme, gögüs altlarinda pisik, sütyen baglarinin omuzlarda çukurluk yapmasi gibi sikâyetlere neden olmaktadir. Özellikle bu grup hastalarimiza gögüs küçültme ameliyatini önermekteyiz” dedi.

'Gögüs Büyüklügü Bazi Saglik Problemlerine Yol Açabilir'
Liv Hospital Samsun Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Klinigi’nden Opr. Dr. Kagan Bekircan, meme estetigi hakkinda bilgilendirmelerde bulundu.

“Meme estetigi öncesi her hastada tarama yapiyoruz”

Kadinda vücut estetik görseli olusturan yapilardan birinin gögüslerinin oldugunu dile getiren Opr. Dr. Bekircan, “Özellikle kadinlarda özgüven yokluguna neden olmaktadir ve bu durum sosyal hayatlarina yansimaktadir. Gögüslerin çesitli estetik bozukluklari mevcuttur ve bunlar estetik ameliyatlar ile çözülebilmektedir. Gögüs yapisinin büyüklügü, küçüklügü veya sarkmasina yönelik estetik cerrahiler günümüzde sikça yapilmaktadir. Gögüs ameliyatlarindan önce her hastalarimiza meme taramasi yapiyoruz. Estetik ameliyatindan önce memede herhangi bir kitle olup olmadigini yaptigimiz görüntüleme yöntemleri ile tariyoruz. Kitle olmasi durumunda ilgili bölüme yönlendiriyoruz” diye konustu.



“Gögüs büyüklügünü problemlere neden olabilir”

Gögüslerin büyük olmasinin bireye etkilerine dikkat çeken Opr. Dr. Bekircan, “Gögüs büyüklügü genellikle hastalarimizda boyun agrisi, boyunda düzlesme, gögüs altlarinda pisik, sütyen baglarinin omuzlarda çukurluk yapmasi gibi sikâyetlere neden olmaktadir. Özellikle bu grup hastalarimiza gögüs küçültme ameliyatini önermekteyiz. Bu ameliyattan önce hastamiza detayli çizimler ile ameliyat plani yapmaktayiz ve fazla olan cilt ve meme dokusunu çikarmaktayiz. Ameliyattan sonra gögsün altindan baslayip yukari uzanan ters T seklinde bir ameliyat izi kalabilmektedir. Bu iz basta kirmizi renkte olur ve ameliyattan sonra altinci aya dogru solarak ince çizgi haline dönmektedir. Bu izin azalmasi için çesitli iz giderici tedavileri hastalarimiza öneriyoruz” dedi.



“Gögsün küçük ya da büyük olmasi genetik olabilir”

Gögüslerde küçüklük olmasi veya gögüslerin hiç büyümemesinin, genetik ve çesitli hormonal dengesizlik durumlarina bagli gelisebildigini söyleyen Opr. Dr. Bekircan, su bilgileri paylasti:

“Bu hastalarimizin gögüs hacmini kazandirmak için gögüs protezi önermekteyiz. Çesitli sekillerde, hacimlerde ve yüksekliklerde protezle bulunmaktadir. Hastanin gögüs yapisina ve istegine göre bu protezlerden en uygun olanini seçiyoruz. Bu ameliyatta gögüs altinda yapilan kisa bir kesi yardimiyla girilerek uygun olan gögüs protezini yerlestiriyoruz. Bu ameliyatta yaptigimiz iz kisa ve gögüs altindaki katlantida gizleneceginden dolayi belirgin bir iz kalmamaktadir. Bu iz ilk alti ay kirmizi renkte olup sonrasinda solarak normal cilt rengine dönmektedir. Protezler ömür boyu kullanilabilmektedir ve degismesi gerekmemektedir. Gögüs büyütme ameliyatindan sonra gebelik durumunda hasta emzirebilmektedir. Bu ameliyatla süt gelmesinde azalma görülmemektedir.”

“Gebelik sonrasinda gögüs sarkmasi olabilir”

Gögüslerde sarkmanin genellikle kilo verme ve gebelik sonrasinda olusabildigini söyleyen Opr. Dr. Bekircan, “Gögüs ucunun gögüs katlanti hattindan asagida olmasi olarak tariflenebilir. Bu durumdan sikâyeti olan hastalarimiza yeterli dokusu olmasi durumunda meme diklestirme ameliyatini önermekteyiz. Meme dokusu yetersiz olan hastalarimizda protez ile birlikte meme diklestirme ameliyatini önermekteyiz. Bu ameliyatta meme küçültme ameliyatindan daha kisa olan ters T seklinde bir iz kalabilmektedir. Bu iz ameliyattan sonraki altinci aya dogru solarak normal cilt rengine yaklasmaktadir. Bu ameliyattan sonra gebelik durumunda hasta emzirmesi durumunda süt gelmesinde azalma olabilmektedir” diye konustu.



“Ameliyat sonrasi 2 gün misafir ediyoruz”

Ameliyat sonrasi dikkat edilmesi gerekenlere deginen Opr. Dr. Bekircan, “Gögüs ameliyatlarindan sonra hastalarimizi ortalama olarak 2 gün kadar hastanemizde misafir etmekteyiz. Hastalarimiza taburculuk sonrasinda 2 aya kadar korse dedigimiz ayarlanabilir sütyen kullanmasini öneriyoruz. Bu süre zarfinda hastamizin agir islerden kaçinmasini öneriyoruz. Hastalarimiz gündelik hayatlarina bir hafta içerisinde dönebilmektedirler. Bu ameliyatlar ile hastalarimiza daha estetik ve dogal bir görünüm kazandirmaktayiz. Bununla birlikte hastalarimizin özgüvenleri artmaktadir ve bu durumda hastalarimizin sosyal hayatina yansimaktadir” ifadelerini kullandi.
Kaynak: İHA