Cumhurbaskani Erdogan Açiklamasi 'Biz Bitti Demeden Hiçbir Sey Bitmez'

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, "Biz bitti demeden hiçbir sey bitmez. Kimse sevinmesin, kimse umutlanmasin, kimse farkli hevesler pesinde kosmasin. Biz buradayiz, sapasaglam, dimdik, en güçlü halimizle, elhamdülillah ayaktayiz" dedi.

Cumhurbaskani Erdogan Açiklamasi 'Biz Bitti Demeden Hiçbir Sey Bitmez'
Cumhurbaskani ve AK Parti Genel Baskani Recep Tayyip Erdogan, AK Parti TBMM Grup Toplantisi’nda konustu.

Grup toplantisinin hayirlara vesile olmasini dileyen Cumhurbaskani Erdogan, "Bereket, rahmet, magfiret ayi olan Ramazan-i Serif’i ve bayrami, milletçe hep birlikte huzur içinde idrak ettik. Sözlerime baslarken; milletimin, Islam âleminin ve tüm insanligin geride biraktigimiz Ramazan Bayrami’ni bir kez daha tebrik ediyorum. Bayramin bereketini aileleri, komsulari ve dostlariyla paylasarak, bu mübarek günleri ihya eden tüm kardeslerimizden Allah razi olsun diyorum" dedi.

Bayram boyunca 18 ayri devlet-hükümet baskaniyla görüstügünü belirten Erdogan, "Hem milletimiz adina onlarin bayramlarini tebrik ettik, hem de Gazze basta olmak üzere gündemimizdeki meseleleri ele aldik. Rabbimden millet olarak hepimizi hayirla, saglikla, huzurla, esenlikle daha nice bayramlara ulastirmasini niyaz ediyorum. Biliyorsunuz, bayramdan önce 31 Mart Pazar günü, bir demokrasi bayrami olan mahalli idareler seçimlerini gerçeklestirdik. Seçimlerin ülkemiz genelinde, huzur ve sükûnet içinde icra edilmesinden duydugum memnuniyeti burada öncelikle ifade etmek istiyorum" açiklamasini yapti.

Alinan güvenlik tedbirleri sayesinde, birkaç müessif hadise disinda seçimlerde herhangi bir asayis sorunu yasanmadigina dikkat çeken Cumhurbaskani Erdogan, sunlari söyledi:

"Dogudan batiya, güneyden kuzeye yurdumuzun dört bir kösesinde vatandaslarimiz sandiga giderek, iradelerini özgürce ortaya koydu. Bölücü örgüt yandaslarinin seçmeni baski altina almaya yönelik fasizan tesebbüsleri de amacina ulasamadi. Rekabet seviyesi yüksek bir kampanya döneminden sonra seçim günü milletimizin sergiledigi demokratik olgunluk, gerçekten takdire sayandi. Ülkemiz aleyhine yürütülen onca kampanyaya ragmen demokrasimizin, bir sandik sinavindan daha basariyla çikmasini sagladik. 85 milyon olarak ’birlikte var’ oldugumuzu, ’hep birlikte Türkiye’ oldugumuzu tüm dünyaya yeniden gösterdik."

31 Mart mahalli idareler seçimlerinin hayirli olmasi temennisinde bulunan Erdogan, "Seçimlerin demokrasimize yakisir sekilde gerçeklestirilmesini temin eden seçim kurullarimiza, kolluk kuvvetlerimize, saglik personelimize ve sandik görevlilerine buradan tesekkürlerimi iletiyorum. Hiç süphesiz burada en büyük takdiri yol ve dava arkadaslarim hak ediyor. AK Parti teskilatlari hem kampanya dönemi boyunca, hem de sandik günü olaganüstü bir fedakârlikla çalisti, mücadele etti, emek verdi. Teskilat mensuplarimiz Ramazan ayinda iftar programlariyla, ev ve esnaf bulusmalariyla, çarsi-pazar ziyaretleriyle, sokak sokak, mahalle mahalle, köy köy dolasarak halkimizla birlikte oldular. Ezcümle; partimize, davamiza ve mücadelemize güçlü destek veren her bir kardesime buradan en kalbi sükranlarimi sunuyorum. Rabbime, sahsima böyle vefali, böyle gayretli ve samimi yol arkadaslari bahsettigi için bir kez daha hamd ediyorum. AK Parti teskilatlariyla birlikte, 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü alçaklara karsi meydanlarda kurdugumuz Cumhur Ittifaki da son seçimlerden alninin akiyla çikmistir. Ittifakimizin; devletimizin güvenligi, milletimizin birligi ve demokrasimizin gelecegi için ne kadar önemli oldugu bir kez daha anlasilmistir. Buradan, Cumhur Ittifaki olarak birlikte hareket ettigimiz, omuz omuza beraber mücadele verdigimiz Milliyetçi Hareket Partisi’nin Genel Baskani Sayin Devlet Bahçeli’ye ve Ülkücü kardeslerimize de tesekkür ediyorum" diye konustu.

"Bir sandik sinavini daha basariyla veren Ittifakimiz, Türkiye’nin bekasinin teminati olmayi sürdürecektir" diyen Erdogan, "Bizim siyasetimizin temel vasfi, demokrasinin mihenk tasi olan sandigin itibarinin korunmasi ve güçlendirilmesidir. Sonuçlardan azade olarak sandigin gücüne güç katan her seçim, Türkiye ve Türk milleti için tarihi bir kazanim demektir. Ülkemiz, son 21 yildir maruz kaldigi tüm vesayet girisimlerinin üstesinden bu anlayisla hareket ettigi için gelebilmistir. Daha önce de ifade ettigim gibi; sandiktan çikan takdir hangi yönde olursa olsun saygindir, makbuldür, basimizin üstünde yeri vardir. Siyasetçinin, milletin iradesini küçümseme, yok sayma, görmezden gelme hakki yoktur ve olamaz. Bize oy versin veya vermesin, sandiga giderek iradesini ortaya koyan tüm vatandaslarimiza mütesekkiriz, minnettariz. Milletimizin takdiriyle göreve gelen belediye baskanlarini da ayrica tebrik ediyor; kendilerine sehirlerimize hizmet yolunda basarilar diliyorum. Iktidar olarak milletimizin hayrina yaptiklari islerde, bugüne kadar oldugu gibi belediye baskanlarimiza destek olmaya devam edecegiz" degerlendirmesinde bulundu.

"31 Mart seçimleri, son 20 yildaki en düsük katilimli yerel seçim olarak kayitlara geçmistir"

Yüksek Seçim Kurulu’nun kesin sonuçlari açiklamasinin ardindan 31 Mart mahalli idareler seçim maratonunun tamamlanacagini ifade eden Erdogan, Yüksek Seçim Kurulu’nun simdiye kadar 3 ilçe ve 4 belde olmak üzere 7 yerde seçimlerin yenilenmesine karar verdigini aktardi. Erdogan, "Insallah bu yerlesim yerlerinde vatandaslarimiz 2 Haziran Pazar günü bir kez daha sandik basina gidecek, tercihlerini yapacaklardir. AK Parti ve Cumhur Ittifaki olarak simdiden bu seçimlere hazirlanacagiz. 31 Mart seçim sonuçlari birçok zaviyeden kapsamli degerlendirmeyi hak ediyor. Bu seçimlerin ilk göze çarpan özelligi katilim seviyesinin düsüklügüdür. Yüzde 78 katilim oraniyla 31 Mart seçimleri, son 20 yildaki en düsük katilimli yerel seçim olarak kayitlara geçmistir. Bunun sebepleri üzerinde hassasiyetle duruyoruz ve duracagiz" dedi.

Erdogan, 2019 yerel seçimlerine kiyasla yaklasik 7 puanlik gerilemenin üzerinde diger siyasi partilerin de durmasi gerektigine inandiklarini belirterek, "Geçersiz oylar da eklendiginde 15-16 milyon seçmenin iradesi sandiga yansimamistir. Katilim oraninin düsüklügü, partimizin oylarini da olumsuz etkilemistir. Henüz 10 ay önce yapilan seçimlerde bize ve ittifakimiza büyük teveccüh gösteren, yüzde 52,2 ile bizlere güçlü destek veren insanlarimizin önemli bir kisminin sandiga gitmekten imtina ettigini görüyoruz. Bunun altinda yatan nedenleri de en ince detayina kadar analiz ediyoruz. 31 Mart seçimleri yüzde 40,5 oy oraniyla Cumhur Ittifaki’nin üstünlügüyle sonuçlanmistir. Bu seçimlerde milletimiz; 12 büyüksehir, 12 il, 346 ilçe ve 169 belde olmak üzere toplam 539 belediyenin emanetini AK Parti’ye vermistir. Cumhur Ittifaki’ndaki ortagimiz Milliyetçi Hareket Partisi de 8 il, 113 ilçe ve 96 belde belediyesi kazanmistir. Böylece Cumhur Ittifaki; 12’si büyüksehir, 20’si il, 459’u ilçe, 265’i belde olmak üzere toplam 756 belediyeyi yönetme sorumlulugunu üstlenmistir. Türkiye’deki bin 400 belediyenin yaridan fazlasi, yüzde 54,3’ü önümüzdeki 5 yil süresince Cumhur Ittifaki tarafindan yönetilecektir" ifadelerini kullandi.

"Hatay üzerinden sosyal fay hatlarimizla oynamaya kalktilar"

"Cumhur Ittifaki’nin ’gerçek belediyecilik’ vizyonunu tercih eden tüm kardeslerime sükranlarimi sunuyorum" diyen Erdogan, "Tabii burada Hatay’a özel bir parantez açmak durumundayim. Biliyorsunuz Hatay, 6 Subat depremlerinden beri en çok örselenen, sürekli siyasi tartismalara meze edilen sehrimiz oldu. Hatay’la aramizi bozmak için çok ugrastilar, pek çok iftira attilar. Hatay üzerinden sosyal fay hatlarimizla oynamaya kalktilar. 31 Mart seçimleriyle Hatay, kendi üzerinden oynanan bu kirli senaryolara karsi tavrini çok net bir sekilde ortaya koymustur. Cumhur Ittifaki’na ve AK Parti’ye duyduklari güven dolayisiyla Hatay’imiza ve Hatayli vatandaslarima özellikle tesekkür ediyorum. Ancak, ana muhalefet partisinin, Hatay’in iradesini gasp etme girisimleri son dakikaya kadar devam etmistir. Yüksek Seçim Kurulu’nun baski altina alinmasi dâhil her yol denenmis, ’ölülere oy kullandirildigi’ gibi akla ziyan pek çok yalan söylenmistir. CHP’nin milli idare hazimsizligi ayyuka çiksa da, Yüksek Seçim Kurulu, bu hezeyanlara karsi son noktayi koymustur" açiklamasini yapti.

Erdogan, önümüzdeki dönemde Hatay’i ziyaret ederek, Hatayli vatandaslara tesekkürlerini ifade edeceklerini belirterek, "Bunun yaninda bize güvenen diger sehirlerimize layik olabilmek için her zamankinden daha fazla çalisacagiz. Elini vicdanina koyan herkesin kabul edecegi gerçek sudur; AK Parti olarak 21 yillik iktidarlarimiz boyunca yatirim yaparken, eser üretirken, insanimizin yasadigi yerlere hizmet götürürken, bugüne kadar seçim sonuçlarini önümüze almadik, almayiz. Insallah bundan sonra da farkimizi yine eserlerimizle, icraatimizla ve hayata geçirdigimiz projelerimizle gösterecegiz" dedi.

Özellikle depremzede sehirlerin süratle yeniden ayaga kaldirilmasinin, gündemlerinin ilk sirasinda yer almayi sürdüreceginin altini çizen Erdogan, "6 Subat sonrasinda artik bir beka meselesi olarak gördügümüz depreme hazirlik çalismalarini da yakindan takip edecegiz. Milletimiz bize sadece sehirlerini yönetme degil, ayni zamanda pek çok yerde kendi adina baskalarini denetleme görevi de tevdi etmistir. Milletimizin, Belediye Meclislerinde bize denetim yetkisi verdigi illerimizde insallah bu görevimizi en güzel sekilde yerine getirecegiz. Sehirlerimizin kaynaklarinin terör örgütlerine, reklam ajanslarina, açgözlü firsatçilara, tufeylilere degil, orada yasayan insanlarimiza harcanmasini temin için gereken her seyi yapacagiz" seklinde konustu.



"Bölücü terör örgütünün sehirlerimize ve vatandaslarimiza tekrar musallat olmasina kesinlikle firsat vermeyecegiz"

Bölücü terör örgütünün sehirlere ve vatandaslara tekrar musallat olmasina kesinlikle firsat vermeyeceklerini ifade eden Erdogan, "Sandik günü, siyasetçinin ve siyasi partilerin karne günüdür. 31 Mart tarihinde milletimiz, tüm siyasi partilerin mahalli idarelerdeki son 5 yillik karnesini kendilerine takdim etmistir. Seçim sonuçlarindan herkes kendisine göre dersler çikaracak, elbette kendi iç muhasebesini yapacaktir. Sonuçlara bakarak, bunun bir yerel seçim oldugunu unutup simaranlar, pervasizlasanlar, hatta farkli heveslere kapilanlar oldugunu görüyoruz. Birileri kendilerince, ’yerel iktidar’, ’merkezi iktidar’ diye Türkiye’de ikili bir yapi ihdas etmeye çalisiyor. Bu tarz söylemler, DEM’lendikleri ittifak ortaklarina diyet borcu ödeme hamleleri degilse, ham bir hayalden ibarettir. 81 ilimizde tek bir iktidar vardir, o da 14-28 Mayis seçimleriyle milletin ülkeyi yönetme vazifesi verdigi Cumhurbaskani ve kabinesidir" dedi.

Erdogan, Cumhurbaskanligi Kabinesi’nin görevi basinda oldugunun altini çizerek, "Sapla samani karistirmaya çalisanlari, daha fazla vakit kaybetmeden bu gerçekle yüzlesmeye davet ediyorum. Siyasetin ve ülkenin gündeminin içi bos tartismalarla mesgul edilmesini dogru bulmuyoruz. Biz Türkiye’ye ve milletimize daha iyi hizmet edebilmek adina ne yapilmasi gerekiyorsa, onu yapmanin derdindeyiz. Burada evvelemirde su hususun altini çizmek isterim. Demokrasi, öncelikle halkin iradesini kabullenmek, milletin takdirine boyun egmek, milletin tercihiyle zitlasmamak demektir. Muhalefet gibi rakamlari egip bükerek, tabir yerindeyse kirk dereden su getirerek analizler kasmak bize yakismaz. Milletin sandikta verdigi mesajlari herkesten önce bizim dogru okumamiz, tüm boyutlariyla objektif olarak bizim degerlendirmemiz gerekiyor. Hiçbir komplekse kapilmadan bu muhasebeyi yapmak, gerektiginde cani pahasina bizim yanimizda duran aziz milletimize karsi görevimizdir. Surasi tartismasiz bir gerçektir ki; milletimiz, bizden kapsamli, samimi ve cesur bir özelestiri yapmamizi istemistir" degerlendirmesini yapti.

Karsilarindaki tablonun tevile gerek duymayacak kadar net oldugunu söyleyen Erdogan, "AK Parti olarak biz de bu tablonun çok iyi farkindayiz. Milletimizin mesajlarini bas taci ederken, sadece bununla kalmayacak, bu mesajlarin geregini de mutlaka yerine getirecegiz. AK Parti’nin ayirici vasfi kendi dogru ve yanlislarini analiz edebilen, kendi yaptiklarini ve yapamadiklarini dogru degerlendirebilen bir parti olmasidir. Milletin talepleri ve tenkitleri dogrultusunda kendi bünyemizde gerekli degisimi gerçeklestirecek, daha da güçlenmis, kuvvet ve enerji toplamis bir sekilde yolumuza devam edecegiz. Aslimiza, köklerimize, iradesiyle ve destegiyle bizi bu makamlara tasiyan aziz milletimize, bizi var eden ilkelerimize çok daha siki sarilacagiz. Sunun da bilinmesini isterim: Bizim lügatimizde böbürlenme yoktur; millete tepeden bakma, milletle arasina duvarlar örme, mesafe koyma asla ve asla yoktur. Her zaman söylüyorum, biz bu milletin ta kendisiyiz" diye konustu.



"Partimizin tökezlemesini bekleyen rakiplerimizi asla sevindirmeyecegiz"

Siyaseti birilerine imtiyaz saglamak, makam, mansip, koltuk ve unvan dagitmak için de yapmadiklarini kaydeden Cumhurbaskani Erdogan, "Hangi konumda olursak olalim hepimiz, bu makamlarda milletimize ve Türkiye’ye askla hizmet etmek için bulunuyoruz. Bu konuda olusan zafiyetleri süratle gidermek boynumuzun borcudur. Bakilmadik, incelenmedik, üstü açilmadik hiçbir nokta birakmadan, muhasebe ve murakabe sürecimizi neticelendirecegiz. Bize destek olanlarla birlikte sandiga gitmeyenlerin, gidip farkli tercihte bulunan vatandaslarimizin da mesajlarini, en dogru biçimde okuyacak, degerlendirecek, gelecek dönemdeki yol haritamizi belirlerken bunlardan muhakkak istifade edecegiz. Ama bu süreci, partimizin geleneklerine, hareketimizin kurucu esaslarina ve davamizin prensiplerine uygun sekilde yönetecegiz. Partimizin tökezlemesini bekleyen rakiplerimizi asla sevindirmeyecegiz. Küçük hesaplar ve küçük tuzaklar pesinde kosanlarin sinsi oyunlarina gelmeyecegiz. Basarimizi basarimiz, üzüntümüzü üzüntümüz gören dünyanin dört bir yanindaki mazlumlari hayal kirikligina asla ugratmayacagiz" dedi.

"Büyük bir davanin temsilcileri oldugumuzun suuruyla önümüzdeki dönemi yeni bir sahlanisin dönüm noktasi haline getirecegiz" diyen Cumhurbaskani Erdogan, "Kim ne derse desin, AK Parti, bu ülkenin, bu milletin partisi olmayi, kendi insanimizla birlikte gönül cografyamizdaki yüz milyonlarin umudu olmayi sürdürecektir. Allah’in izni, aziz milletimizin takdiriyle daha nice yillar boyunca Türkiye için çalismaya, eser ve hizmet üretmeye, evlatlarimizin hayallerini gerçeklestirmeye devam edecegiz. Bundan hiçbir yol ve dava arkadasimin, partimize gönül veren hiçbir teskilat mensubumuzun süphe duymamasini istiyorum" ifadelerini kullandi.

"Biz bugünlere bir anda gelmedik. Biz bu noktaya yenilgi yenilgi büyüyerek geldik"

Erdogan, partililere hitap ettigi konusmasinda, "AK Parti’yi degerlendirirken, nereden geldigini ve hangi istikamete ilerledigini bir an olsun aklimizdan çikarmayacagiz. Kutlu bir hareket, uzun bir yürüyüs, sabirli bir mücadele, 14 Agustos 2001’de, AK Parti olarak görünmüstür. Biz nevzuhur bir hareket degiliz. Biz partilerden bir parti degiliz. Biz bugünlere bir anda gelmedik. Bu hareketin, bu partinin temelinde, ismi bilinen ya da bilinmeyen yüzlerce, binlerce fedakarin, cefakarin, kahramanin emegi var, alin teri vardir. Biz dikensiz bir gül bahçesinde de yürümedik, yürümüyoruz. Bu geldigimiz noktaya düse kalka geldik. Biz bu noktaya yenilgi yenilgi büyüyerek geldik. Baskilar gördük, zulümlere maruz kaldik, iskencelerden geçtik, hapislerde yattik, darbeler yedik; partilerimiz kapatildi, yasaklandik, kovulduk, ötelendik, haksizliga, hukuksuzluga, zorbaliga ugradik. Ancak hiçbir zaman umudumuzu yitirmedik, sabrimizi kaybetmedik, asla ve asla yilginliga kapilmadik. Iman varsa imkân var dedik, Allah büyüktür dedik, en hüzünlü anlarimizda, ’Allah’in yardimi yakindir’ dedik, her seferinde düstügümüz yerden dogrulduk, kalktik ve yolumuza kararlilikla devam ettik. Simdi bakiyorum, AK Parti’nin son yerel seçimde aldigi oy oranlari üzerinden bir taraf sevinç çigliklari atiyor, bir taraf olumsuz, karamsar bir tablo çiziyor" diye konustu.

Teskilatlarin moralini bozmaya yönelik bir kampanya yürütüldügünü dile getiren Cumhurbaskani Erdogan, "Sunu çok net ifade etmek isterim. Bunlar, AK Parti’nin nasil bir parti oldugunu anlamamislar. Bunlar, nereden nasil geldigimizi, nereye yürüdügümüzü anlamamislar. Bu hareketin, kökleri çok derinde ve ufku çok genis bir hareket oldugunu kavrayamamislar. Beyler, bayanlar! Sunu herkes görsün ve bilsin: Biz bitti demeden hiçbir sey bitmez. Biz bu ülkenin en dinamik partisiyiz. Heyecanimiz ilk günkü gibi dipdiri. Biz, üye sayisi itibariyla Türkiye’nin en büyük partisiyiz. Her anlamda muazzam bilgi birikimine, tecrübeye sahibiz. Biz seçmenin mesajini okuruz, dogru okuruz, gerekeni yapariz, arizalari düzeltir, eksikleri giderir, tekrar yola koyuluruz. Kimse sevinmesin, kimse umutlanmasin, kimse farkli hevesler pesinde kosmasin. Biz buradayiz, sapasaglam, dimdik, en güçlü halimizle, elhamdülillah ayaktayiz" seklinde konustu.



"Milletimiz disinda hiç kimsenin yönlendirmesine ihtiyacimiz yok"

Bu seçim sonuçlarini firsat bilerek, AK Parti’yi yipratmaya, AK Parti’nin dengelerini bozmaya kalkisanlari da gayet iyi bildiklerini söyleyen Cumhurbaskani Erdogan, "Elestiri, tamam. Özelestiri, tamam. Ama, AK Parti’yi, özellikle de fedakârlik abidesi olan AK Parti teskilatini, elestiri ya da özelestiri maskesi altinda hirpalamaya kalkisanlara da asla müsaade etmeyiz. Medyadan, sosyal medyadan, televizyon ekranlarindan AK Parti’ye ayar vermeye çalisanlara kesinlikle riza göstermeyiz. Milletimiz disinda hiç kimsenin yönlendirmesine ihtiyacimiz yok. Partimizin ilgili kurullari her türlü detayi degerlendiriyor. Buradan muhalefete de ekmek çikmaz; AK Parti üzerinden kendilerine sahsi ikbal devsirme emelleri olanlara da ekmek çikmaz. Bakanlarimiz, siz degerli milletvekillerimiz, bütün teskilatimiz, bugünden itibaren hep birlikte halkimizin içine girecegiz, basimiz dik, özgüvenimiz yüksek, umudumuz tam bir biçimde milletimize hizmeti sürdürecegiz. Baskalari ne yaparsa yapsin, biz isimize bakacagiz, önümüze bakacagiz, Türkiye Yüzyili vizyonumuzu nasil gerçeklestiririz, buna bakacagiz. Menzile kilitlenmis ok misali hedeflerimize odaklanacagiz. Çok açik söylüyorum, bu harekette simariklik olamaz. Bu harekette milletten, milletin degerlerinden, milletin ahvalinden, milletin gündeminden kopma asla olamaz. Ayni zamanda; bu harekette yeise yer yoktur. Bu harekette umutsuzluga asla yer yoktur. Bu hareket, korkaklarin omuzlayacagi bir hareket degildir. Muhasebemizi yapar, hatalarla aramiza mesafeyi koyar, nerede kalmistik der ve kaldigimiz yerden yolumuza daha güçlü bir sekilde revan oluruz" dedi.

Sandiktan çikan mesajlar ve yaptiklari degerlendirmeler isiginda gerekli adimlari atmaya basladiklarini vurgulayan Cumhurbaskani Erdogan, "Bundan sadece 10 ay önce, 28 Mayis’ta milletimiz bize yetki verdi. Önümüzdeki 4 yil boyunca milletin verdigi bu yetkiyi, milletin emanetini, milletin yükledigi mesuliyeti omuzlarimizda dirayetle tasiyacagiz. Milletimizin bizden ve hükümetimizden beklentilerini çok iyi biliyoruz. Artik seçimin de olmadigi önümüzdeki 4 yil içinde enflasyonla mücadelemizi insallah zaferle sonuçlandiracagiz. Geçmiste yaptik, yine yapacagiz. Terörle mücadeleden asla taviz vermeyecek, içerde ve disarda ülkemizin, milletimizin güvenligini daha korunakli hale getirecegiz. Türkiye’nin güvenligini ilgilendiren meselelerde geri adim atmadan haklarimizin pesinde olacagiz. Bununla kalmayacak, geçmiste oldugu gibi, bugün de, yarin da, bölgemizin, dünyanin barisi için katki sunmayi sürdürecegiz" diye konustu.

Cumhurbaskani Erdogan, Israil - Filistin konusundaki elestirilere de sert tepki gösterdi. Erdogan, "Terör devleti Israil, 7 Ekim’den bu yana, hem Gazze’de, hem Bati Seria’da insanlik disi bir soykirimi icra ediyor. Israil, Bati’dan aldigi kosulsuz destekle, büyük bir simariklik, büyük bir pervasizlik içinde, insanlik tarihine simdiden utançla yazilmis bir katliam yürütüyor. Simdi, seçim sürecinde de, seçim sonrasinda da, bir takim merkezlerden, sahsima ve partimize yönelik bazi insafsiz, izansiz ithamlarda bulunuldu. Bu ithamlarin, bu alçak iftiralarin, üzülerek söylemeliyim ki, bazi çevrelerde karsilik buldugunu, hatta bize karsi kullanildigini da gördük. Birileri, yalan oldugunu bal gibi bildikleri iddialar üzerinden bizi, partimizi, hükümetimizi ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini töhmet altinda birakti. Hatta bazi sözde partiler bizim bu konuda nasil tavir takindigimizi bildikleri halde bizi elestiri yagmuruna tuttular. Bakiniz bunu gerçekten söylemek istemezdim. Bunu söylemeye gerek duymazdim ama mecbur kaldim. Hiç kimse, ne sahsimin, ne de bu kutlu kadronun Filistin meselesindeki hassasiyetini sorgulayacak kalibrede, kapasitede degildir. Bizim hayatimiz Filistin mücadelesiyle geçmis, bizim hayatimiz Filistin davasiyla anlam bulmustur. Biz, birileri gibi Filistin’in yerini, Gazze’de yasanan zulmü, Filistinli kardeslerimize yönelik isgal ve katliam politikasini 7 Ekim’de ögrenmedik. Yarim asri bulan siyasi hayatimizin her bir safhasinda Filistin’i kutlu bir emanet gibi daima yüregimizde tasidik. Bu hareket, bu parti, diger birçok ilkenin yaninda, Filistin davasini sorgusuz, sualsiz, sartsiz omuzlama ilkesi üzerinde yükselmistir. Sunu da belirtmek durumundayim. Biz, Filistin davasini sadece savunmus degil, bu ugurda çok agir bedeller de ödemis bir hareketiz, böyle bir kadroyuz. Hafta sonu Filistin davasinin lideri misafirim olacak. Beraber dertlesecegiz, konusacagiz. Unutmayin! 12 Eylül darbesi, Konya’daki Kudüs mitinginin ardindan geldi. Unutmayin! 28 Subat darbesi, Sincan’daki Kudüs Gecesi’nin ardindan geldi. Unutmayin! MIT’e yapilan operasyon, 17-25 Aralik darbe girisimi, 15 Temmuz ihaneti, Siyonizm’in usagi, vatan haini FETÖ tarafindan, bizim Filistin hassasiyetimizi kirmak için yapildi. Bakiniz, biz bundan 15 yil önce hiç kimse cesaret edemezken, Davos’ta katillerin yüzüne açik yüreklikle ’one minute’ dedik. Dünyada hiç kimse konusamazken, biz çiktik ’Hamas bir terör örgütü degil, bir direnis gurubudur’ dedik. Birlesmis Milletler kürsüsünden son 70 yilda Israil’in Filistin’in topraklarini nasil adim adim isgal ettigini haritalariyla ortaya koyduk. En zor zamanlarinda Filistinli kardeslerimizin yaninda olduk. Elimizdeki tüm imkanlari Filistin için, Gazzeli mazlumlar için seferber ettik. Burada çok açik ve net söylüyorum Millî Mücadele sirasinda Türkiye’deki Kuvâ-yi Milliye ne ise, Hamas da iste aynen odur" dedi.

Israil’in katliamina tepkisini bir kez daha ifade eden Cumhurbaskani Erdogan, "Bunu söylemenin de bir bedeli oldugunun elbette farkindayiz. Böyle bir dönemde hakki ve hakikati haykirmanin zor oldugunu biliyoruz. Ama bütün dünya bilsin, anlasin, idrak etsin. Ne suikast girisimlerinize, ne darbe girisimlerinize, ne ekonomik saldirilariniza, ne de algi operasyonlariniza boyun egmeyecegiz. Tayyip Erdogan olarak tek basima kalsam dahi, Allah ömür verdikçe Filistin mücadelesini savunmaya, mazlum Filistin halkinin sesi olmaya devam edecegim, devam edecegiz. 14 bin çocugu öldürdüler, 14 bin çocuk! Bunlar Hitler’i çoktan geçtiler. 14 bin masum çocugun ölümünü görmeyip, ’Hamas terör örgütüdür’ diyerek Israil’in gözüne girmeye, Israil’e yaranmaya çalisanlara inat, biz Filistin’in bagimsizlik mücadelesini her sartta, her kosulda cesaretle savunacagiz. Arkadaslar, biz sirtimizda yumurta küfesi tasiyoruz. Biz devlet yönetiyor, 85 milyonun emanetini tasiyoruz. Bazi adimlarimiz görünmüyor olabilir. Bazi yaptiklarimizi anlatamiyor olabiliriz. Ancak, çikip da bizim Filistin hassasiyetimizi sorgulayanlar, er ya da geç mahcup olacaklar, rezil olacak, tarih önünde nasil bir haksizlik yaptiklarini göreceklerdir. Bu vesileyle bir kez daha buradan Gazze’yi, tüm Filistin’i, Filistin’in sanli istiklal direnisini gönülden selamliyorum" diye konustu.

7 Ekim’den beri sehit düsen Filistinlilere rahmet, yaralilara acil sifalar dileyen Cumhurbaskani Erdogan, bugün Türkiye’nin 8’inci Cumhurbaskani Turgut Özal’in vefatinin 31’inci yil dönümü oldugunu belirterek, "Vefatinin seneyi devriyesinde rahmetli Özal’i bir kez daha minnetle, sükranla, özlemle yad ediyorum. Rahmetli Özal’in ’çag atlayan Türkiye’ diyerek açtigi yoldan giderek, ülkemize ve milletimize tarihi basarilari yasatmanin gururunu yasiyoruz. Rabbim kendisini cennetiyle, cemaliyle müserref eylesin diyorum" dedi.

Kaynak: İHA