Üç Gün Enkaz Altinda Kaldi, 4 Ay Tedavi Gördü, Simdi Hukuk Fakültesine Hazirlaniyor

6 Subat’ta yasanan ve 11 ili etkileyen depremde, Kahramanmaras’ta oturdugu evin çökmesi sonucu göçük altinda kalan 19 yasindaki Büsra Sarigüzel, o dönem tedavisi yapilmak üzere Izmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Egitim ve Arastirma Hastanesine sevk edildi. Uzun süre enkaz altinda kalmasi sebebiyle her iki kolunda ve bacaginda yaralanmalari olan genç kiz, ilk olarak yogun bakim servisine alindi. Bir süre yogun bakimda kaldiktan sonra, doktorlarin da iknasiyla tedavisine baslanildi. Sarigüzel, yaklasik 4 aylik tedavi sürecinin ardindan sagligina kavusarak memleketi Kahramanmaras’a geri döndü. Genç kiz memleketine döndükten sonra da Izmir’de tedavisini gerçeklestiren doktorlar tarafindan yalniz birakilmadi ve iyilesme süreci belirli araliklarla uzaktan takip edildi. Doktorlar, Büsra Sarigüzel’i telefonla görüntülü arayarak, hem kontrollerini yapiyor hem de onun saglikli oldugunu görmenin mutlulugunu yasiyor. Sagligina kavusan genç kiz simdi ise hayali olan hukuk bölümünü kazanmak için üniversite sinavina hazirlaniyor.

Asrin felaketinde annesi ve ablasini kaybeden depremzede Büsra Sarigüzel, “6 Subat’ta meydana gelen depreme, Kahramanmaras’ta ailemle yasadigim evde yakalandim. Depremde annemi ve ablami kaybettim. Ben ise yarali olarak kurtarildim. Enkazdan çikarildiktan sonra Izmir Egitim ve Arastirma Hastanesi’ne sevk edilerek tedavi altina alindim. Sag kolum ampute edildi. Sag bacagimda hasar var ama yürüyebiliyorum” diye konustu.



5 ameliyat oldu sonra fizik tedaviye gönderildi

Birçok hastayi tedavi etmek için gönüllü olduklarini belirten Izmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Egitim ve Arastirma Hastanesi Ortopedi Uzmani Dr. Kemal Kayaokay, “Büsra bize 9 Subat’ta gelen hastalarimizdan. Büsra, depremde uzun süre enkaz altinda kalmasindan dolayi her iki kol ve her iki bacaginda, bizim tibbi olarak crush yaralanma dedigimiz yaralanmalar vardi. Ancak sag ön kol, dirsek alti dedigimiz ve sag kruris, bacak dedigimiz yerde çok daha ciddi yaralanmalar vardi. Bunlara ilk müdahale olarak fasyotomi denilen bir operasyon yapilip kaslarin ölmesi engellenmeye çalisiliyor. Bu nedenle de ilk önce hayat kurtarma daha sonra da ekstremite kurtarma yapiliyor. Hastamizin hayati tehlikesi atlatildiktan sonra ekstremite kurtarma amaciyla birkaç dizi ameliyat yapildi. Yaklasik 5 ameliyattan sonra Büsra’yi fizik tedavinin testine devrettik” dedi.



“Onun yürüdügünü görmek bizleri mutlu ediyor”

Büsra’yla uzaktan da görüsmeye devam ederek onun durumunu takip ettiklerini belirten Kayaokay, “Büsra ilk geldiginde depremin psikolojik etkilerinden dolayi tedavi alirken, çok travmatik bir süreç yasadi. Fakat su anda bu travmatik süreci, bu dönemki tedaviler ve Büsra’nin gayretiyle atlattik. Daha sonra da hastanenin fizik tedavi ekibinin büyük gayretleriyle bugün onun yürüdügünü ve hayatina adapte oldugunu görmek bizleri mutlu ediyor. Biz sadece bütün hastalarimizla arkadas olmanin disinda kardes, aile gibi olduk. Telefon üzerinden de görüsüyoruz. Büsra, bize yürüyüs videolarini da gönderiyor” diye konustu.



“Tekerlekli sandalyeyle transferi saglaniyordu, simdi bagimsiz yürüyebiliyor”

Büsra’nin tedavi sürecini anlatan Fizyoterapist Dr. Aylin Altun ise “Büsra ilk geldigi zaman yapilan agir ameliyatlar sonrasinda yaralari vardi. Kolu çok güçsüzdü ve yürüyemiyordu. Tekerlekli sandalyeyle transfer saglaniyordu. Sonrasinda egzersizlerini planladik. Tecrübeli fizyoterapist arkadaslarimizla birlikte hastamizi yogun bir egzersiz programini aldik. Egzersizleriyle, yaptigimiz ortezleriyle, planladigimiz proteziyle yavas yavas tedavide ilerledik. Burada önce paralel barda yürüttük ve daha sonrasinda güçlendirme egzersizleriyle birlikte hastamiz simdi bagimsiz bir sekilde yürüyebiliyor. Kendisiyle hala biz telefonla da konusuyoruz, görüsüyoruz. Yürüyebilmesi, günlük yasamina devam edebiliyor olmasi bizim için çok büyük bir mutluluk etkeni” ifadelerini kullandi.

Tedavi sürecindeki mutlulugu

Büsra’ya ayakta durma ve yürüme egitiminin verildigini aktaran Fizyoterapist Dr. Zafer Uçurum, “Büsra’ya tedavisinin sonucunda buradan yürüyerek çikacagini söyledim. Depremde yasadigi travmadan dolayi çok rahatsizdi. Daha sonra yavas yavas kaybettigi kolunu kuvvetlendirme, ayakta dik durma dengesini saglama, gerekli ayakla ilgili aparatlarini yaparak paralel barda yürüme egitimi verdik. Ayakta dik durma dengesini sagladik. Hasta da ayaga kalktikça, kullanilabilecegi cihazlari da ögrendikçe, yürüdükçe daha da mutlu oldu. Tekrar yeniden dünyaya gelmis gibi hayatina devam ediyor. Proteziyle beraber kolunu da kullanabiliyor” ifadelerine yer verdi.