Bakan Bolat Açiklamasi ''Bu Yil Ihracat Hedefimiz 265 Milyar Dolar''

Istanbul Sanayi Odasi (ISO) Meclisi’nin Agustos Ayi Olagan Toplantisi, “Ekonomiyi Yeniden Yapilandirmaya Yönelik Istisareler ve OVP Öncesi Süreçte Sanayi/Ihracat Dünyamizin Sorunlari ve Çözüm Önerilerini Degerlendirmek” ana gündemiyle gerçeklesti. Ticaret Bakani Ömer Bolat toplantiya katilarak gündeme iliskin degerlendirmelerde bulundu Bolat, yil sonu için 265 milyar dolar ihracat hedefi oldugunu hatirlatti. Bakan Bolat, ’’Türkiye, küresel düzeydeki yasanan tüm olumsuzluklara ragmen son 11 çeyreklik kesintisiz büyüme performansini sürdürmüstür’’ dedi.



’’Bu yil ihracat hedefimiz 265 milyar dolar’’

Ihracat hedeflerinden bahseden Bakan Bolat, “2028 Ihracat Tanitim ve Pazarlama Vizyonumuz ile yepyeni proje ve faaliyetleri sizlerle birlikte hayata geçirmek arzusundayiz. Bu çerçevede mal ihracatimizi 400 milyar dolara, hizmetler ihracatimizi 200 milyar dolara çikarmayi hedefliyoruz. Bu yil için ise hep beraber 265 milyar dolarlik ihracat hedefimize ulasacagimiza ve yeni rekorlar kirmaya devam edecegimize inancim tamdir. Ülkemizin küresel mal ihracatindan aldigi payi yüzde 1,2’ye, küresel hizmet ihracatindan aldigi payi yüzde 2,1’e yükseltecegiz. Yüksek ve orta-yüksek teknolojili ürün ihracatimizin payini yüzde 50’ye yükseltecegiz. KOBI’lerin ihracattaki payini yüzde 40’a çikaracagiz. Türkiye e-ihracat platformu ve e-kolay ihracat platformu gibi kanallarla e-ihracatin toplam ihracattaki payini yüzde 10’a çikaracagiz. Ihracati 1 milyar dolarin üzerinde gerçeklestiren il sayimizi 40’a, 5 milyar dolarin üzerinde ihracat gerçeklestiren il sayimizi 15’e, 10 milyar dolarin üzerinde ihracat gerçeklestiren il sayimizi 10’a yükseltmeyi hedefliyoruz’’ dedi.



’’Serbest bölgelerimizin sayisini 25’e çikaracagiz’’

Serbest bölgelerin sayisinin artacagini da ifade eden Bakan Bolat, ’’Serbest bölgelerimizin sayisini 25’e çikaracak ve bölgelerin yüksek teknolojili ürün ihracatini artiracagiz. Üreticimizi, sanayicimizi, çiftçimizi ithalat baskisina ve haksiz rekabete karsi daha etkin bir sekilde koruyacagiz. Ticaretteki paydaslarimiz olan sanayi, ticaret ve deniz ticaret odalari, ticaret borsalari, esnaf-sanatkar odalari ve kooperatiflerle yakin irtibat ve is birligi ile mesleki düzenlemeleri gelistirecegiz. ‘Islam Ülkeleri Ihracat Gelistirme Stratejisi’ dogrultusunda da ihracat pazarimizi çesitlendirmeyi hedefliyoruz” diye konustu.



’’Türkiye son 11 çeyrekte kesintisiz büyüme performansini sürdürmüstür’’

Tüm olumsuzluklara ragmen Türkiye’nin büyümede pozitif yönde ayristigini belirten Bakan Bolat, Dünyayla rekabet edebilecek bir güce ulasmak, ancak ve ancak üretime dayali bir ekonomiyle mümkündür. Bu dogrultuda, Hükümet olarak bugüne kadar oldugu gibi bundan sonra da firmalarimizin, sektörümüzün ve en nihayetinde Türkiyemizin kalkinmasi için var gücümüzle çalismaya devam edecegiz. gelismis ülkelerin sikilastirici para politikalari, yüksek enflasyon ile birlikte düsen talep, jeopolitik gerilimlerin gida basta olmak üzere emtia fiyatlarini tetiklemesi küresel resesyon endiselerini artirmaktadir. Ülkemiz ekonomisi ise küresel düzeyde yasanan tüm bu olumsuzluklara ve millet olarak yasadigimiz büyük deprem felaketine ragmen, 2023 yilinin ilk çeyreginde de yüzde 4,0 büyüyerek, son 11 çeyreklik kesintisiz büyüme performansini sürdürmüstür’’ seklinde konustu.



ISO Yönetim Kurulu Baskani Erdal Bahçivan ise yaptigi konusmada eylülde açiklanacak Orta Vadeli Planin (OVP) yeni ekonomi yönetimi tarafindan kapsamli bir yol haritasinin paylasilmamis olmasinin is dünyasinda olusturdugu belirsizligi ortadan kaldiracagini vurguladi. Bahçivan, “Çok önemsedigimiz OVP’den beklentimiz, makro-finansal istikrarimizi güçlendirmek için bir yol haritasi ortaya koymasi, finansmana erisim gibi kisa vadeli sorunlarimizda gerçekçi çözümlere zemin hazirlamasi ve belki de en önemlisi, mevcut küresel rekabet ortaminda sanayici ve ihracatçimizin ihtiyaç duydugu yapisal reformlari içermesidir. Diger önemli husus da programin bu kez kararlilikla uygulanmasi gerektigidir. Türkiye’nin uzun vadeli gelecegini güçlü bir sekilde dizayn edebilmek için mutlaka ve mutlaka farkli ve güçlü yatirimlara ihtiyaci var. Kaynaklar dogru ve verimli kullanilmali. Içinde bulundugumuz dönem, kaynak sikintilarinin herkes tarafindan kabul edildigi bir dönemdir. Iste bu noktada önemle vurgulamak isterim ki bizler ülke olarak en önemli kaynak aktarimini, Türkiye’nin yarinlarini olusturacak, katma degerler verecek, döviz yaratacak, nitelikli istihdam olusturacak olan sanayi yatirimlarina yogunlastirmaliyiz” dedi.



’’OVP’yi sabirsizlikla bekliyoruz’’

Konusmasinda “OVP olusturulurken sanayinin yatirim motivasyonunu ve yatirim enerjisini kaynak yetersizliginden dolayi sekteye ugratmamaliyiz” vurgusu da yapan Bahçivan “Türkiye’deki özel bankaciligin böyle bir imkan dogurmasinin mümkün olmadigi hepimizin malumu. Bu konuda kullanilacak olan yöntemler ne olacak? Bunu uygulayacak olan mekanizmalarin, bunu uygulayacak olan kurumlarin hangi kaynaklarla beslenecegi noktasinda geldigimizde; iste OVP’yi sabirsizlikla beklememizin nedeni budur” diye konustu.



Yeni ekonomi yönetiminin dis temaslarinin olumlu sonuçlarini CDS primindeki gerilemeden de kismen görüldügünü belirten Bahçivan, “Fakat 400’lü CDS seviyelerinin bizim arzu ettigimiz kaliteli ve uzun vadeli kaynak akisi için yeterli olmadigini da kabul etmeliyiz. Onun için bizim sabirla bu güveni olusturacak ve bu güveni asla ve asla soru isaretlerine dönüstüremeyecek istikrarli bir tutum içinde olmamiz gerekmektedir” seklinde konustu.