Bir Kurs Hayatini Degistirdi

Kocaeli’de 1998 yilinda babasini, 17 Agustos 1999 depreminde 27 yakinini, 2004 yilinda ise oglunu topraga veren Yasemin Yazicioglu Demircan, yasadigi acilari el sanatlari kursu ile hafifletti. Pes pese yasadigi kayiplarla sarsilan ancak pes etmeyen Demircan, 2005 yilinda kursiyer olarak basladigi el sanatlari alaninda simdilerde usta ögretici olarak görev yapiyor.

Bir Kurs Hayatini Degistirdi
Gölcük Belediyesi’nin Meslek Edindirme El Beceri ve Hobi Kurslari (GÖLMEK) ve Gölcük Halk Egitim Merkezi is birliginde düzenlenen sergi, Kazikli Kervansarayi Kültür Yapisinda gerçeklestirildi.

Sergide, 17 kurs merkezinde bin 432 kursiyerin ürettigi el emegi ürünler görücüye çikti. 5 Haziran’da baslayan etkinlik, 8 Haziran’a kadar sürdü. Kursiyerler, gelistirdikleri el becerilerini sergileme imkani buldu.

Sergide, el sanatlari kursunun usta ögreticisi Yasemin Yazicioglu Demircan da eserleriyle birlikte yer aldi. Demircan, 1998’de babasini, 1999 depreminde annesi de dahil olmak üzere 27 birinci dereceden akrabasini ve 2004 yilinda 19 yasindaki oglunu kaybetti. Acilarini bir nebze de olsa hafifletmek için 2005 yilinda el sanatlari kursuna baslayan ve yillar içinde kendini gelistiren Demircan, simdilerde el sanatlari usta ögreticisi olarak egitmenlik yapiyor.

Sergide, Demircan ve kursiyerlerin is birliginde hazirlanan Kraliçe Tamar’in gelinligi de büyük ilgi gördü. 1184-1213 yillar arasinda Gürcistan Kralligi’ni yöneten Tamar’in gelinliginde ve seferlerde giydigi kostümünde için; kristal taslar, ipek monaral ve Abraham ipekli kumas kullanildi.

"Oglumu kaybettikten sonra dünyayla ilgili aidiyetim kalmamisti"

Hikayesini anlatan Yasemin Yazicioglu Demircan, "1998 yilinda babami kaybettim. 13 ay sonra depremde 27 birinci derece akrabami ve annemi kaybettim. 17 Agustos 1999 depreminde tam toparlaniyorum derken 2004 yili kasim ayinda 19 yasinda oglumu kaybettim. Oglumun kaybiyla birlikte bu kurslara ilgim basladi.

2005 yilinda 28 kursiyer olarak basladigim bu yolculuga 2018 yilinda usta ögretici olarak kulvar degistirerek devam ediyorum. Oglumu kaybettikten sonra hiçbir sekilde dünyayla ilgili aidiyetim kalmamisti ama sonra desenlerin ve renklerin ahengini kesfettim, kirkyamayi kesfettim ve kursiyer olarak basladim. 13 yil kursiyerlik yaptiktan sonra bütün sinavlara girerek ustaligimi aldim. Sonra usta ögreticiligimi aldim. Su anda el sanatlari bölümünde 3 dalda usta ögreticiligim var" dedi.



"Bizi birlestiren aciyi güzelliklere ve bu sergiye dönüstürdük"

Kurslarin psikolojisinin düzelmesinde büyük etkisi oldugunu ifade eden Demircan, "Bu bölgede o dönemde çok fazla kadin depremden etkilenmisti. Herkesin bir kaybi vardi. Kimi evini kaybetmisti kimi yakinlarini kaybetmisti. O nedenle hepimizin bir ortak acisi vardi. Bizi birlestiren aciyi güzelliklere ve bugün gördügünüz bu sergiye dönüstürdük. Muhtesem kadinlarla çalisiyorum" diye konustu.



"Müracaat etsinler, rehabilite edilmelerine ve meslek sahibi olmalarina yardimci olalim"

Diger kadinlara çagrida bulunan Yasemin Yazicioglu Demircan, "Çalistigim mahallede çok fazla egitim alamamis, egitimi yarida kalmis kadinlar var. Hatta 2000’li olup okuma yazma bilmeyen kursiyerim bile oldu. Onlar için Halk Egitim Merkezimizde okuma yazma kursu açtik. Çocuklari spora yönlendirecek etkinlikler de yaptik. Belediye Baskanimiz da bu konularda çok hassas. Siddet yasayan kadinlar belediyenin veya devletin kurumlarina müracaat etsinler. Biz de onlarin rehabilite edilmesine ve meslek sahibi olmalarina yardimci olalim" seklinde konustu.

Kaynak: İHA