Kleopatra Dönemine Dayanan Saray Sanati Için Türkiye'de Ilk Kez Kurs Açildi
Kökeni eski Misir dönemlerine dayanip, Selçuklu ve Osmanli mimarisinde de görülen, bugünlerde ise unutulmaya yüz tutan marküteri sanatinin yeniden canlanmasi için Türkiye’de ilk kez Kocaeli’de kurs açildi. Sokak kedisine yuva yaptirmak için görüsülen kisinin 35 yillik marküteri sanatçisi çikmasiyla baslayan serüvende, kursiyerler aralik ayindan beri egitim aliyor.

Körfez ilçesinde bulunan Kocaeli Büyüksehir Belediyesi Meslek ve Sanat Edindirme Kursu (Ilimtepe KO-MEK) yöneticisi Aysegül Turan, sokakta rastladigi ve Sansli ismini koydugu kedinin tedavisi için yuva yaptirmak istedi. Marangoz bulabilmek için Ilimtepe Merkez Camii’ndeki atölyeye giden Turan, içeri girdiginde ise unutulmaya yüz tutmus marküteri sanatina dair eserlerle karsilasti. Atölyeyi kullanan ve Ilimtepe Merkez Camii’nin sütunlarinda Islami motiflerle marküteri sanatini uygulayan 35 yillik marküteri sanatçisi Turgaç’a marküteri kursunda usta ögreticilik yapip çiraklar yetistirmesi ve bu sanatin tanitimina katki sunmasi adina teklif götürüldü. Teklifin kabul edilmesi üzerine Türkiye’de ilk kez marküteri kursu açildi. Ilimtepe KO-MEK’te 3 Aralik 2022’den beri Adil Fikret Turgaç tarafindan kursiyerlere egitim veriliyor. Ahsap ve ahsap kaplamalarin kesilip, iç içe monte edilmesiyle saglanan marküteri sanatinda hiçbir katki maddesi ve boya kullanilmiyor. Kursiyerler, genellikle mobilyalarda, kapilarda, rahlelerde, tavan süslemelerinde kullanilan el emegi islemelerle geleneksel sanat için emek veriyor. Öte yandan, Kocaeli Il Kültür Müdürlügü ile yapilan görüsmeler neticesinde Adil Fikret Turgaç için devlet sanatçisi kimlik karti basvurusu yapilacagi ögrenildi.
“Yapanlar çok azaldigi için daha iyi tanitmak adina bu ise kalkistik”
Marküteri sanatçisi Adil Fikret Turgaç, “Marküteri, saray sanatidir. Eski Misir zamanindan beri gelen, saray içerisindeki mobilyalarda, kapilarda, yerlerde kullanilan, islenilen bir süsleme sanatidir. Osmanli devrinde de kullanilmistir. Saraylarda, rahlelerde, kapilarda, yerlerde, tavan süslemelerinde islendi. Günümüze kadar da süregeldi. Fakat bu isi yapanlar çok azaldigi için biz de bu isi daha iyi tanitmak için böyle bir ise kalkistik. Bu meslek, Kleopatra döneminden beri var olan bir meslektir. Rönesans devrinde tavan yapmistir. Bütün saray süslemelerinde ve ibadethanelerde her milletin kendi deseni uygulanarak yapilmistir. Osmanli ve Selçuklu’da kendi motiflerimiz, süslemelerimiz kullanilmis. Bunun farkli yöntemleri de vardi. Mesela kündekari dedigimiz kaplama, agaçlardan da yapildi. Bizim su anda yapmis oldugumuz agaç kaplamalardan yapilan çok azdir. Ancak Topkapi Sarayi’nda, rahlelerde, saraylarda geçismistir” seklinde konustu.
“Bilgisayar çizimine karsi el sanatinin ölmemesi için buranin yasamasi lazim”
Kaybolmus sanatin yeniden hayat bulmasi için mücadele verdiklerini söyleyen kursiyer Halit Yilmaz, “Fikret hocayi camide yaptigi eserden biliyoruz. Böyle bir kurs açmasini çok arzu ettik. Bizler de bundan faydalanmak istedik. Sag olsun önayak oldu. Belediyemiz de yardimci oldu ve basladik. Baba kiz geldik. Zamanimizi degerlendirme degil aslinda kaybolmus bir sanati yasatma adina geldik. Insallah çok güzel seyler olacak. Bilgisayar çizimine karsi el sanatinin ölmemesi için buranin yasamasi lazim” dedi.
“Hepimiz canlandirmaya çalisiyoruz”
Dumlupinar Üniversitesi Grafik Tasari Bölümü mezunu olan kursiyer Halit Yilmaz’in kizi Ceren Su Yilmaz ise, “Marküteriyle tanisikligim biraz babamla oldu. Fikret hocamizi görüyorduk zaten. Küçük bir atölyede böyle isleri icra ediyordu. Merak edip bir gün yanina gitmistik ve yaptigi seyleri görmüstük. Benim de okudugum bölüm dolayisiyla biraz merak alanim. Eski bir sanat oldugu için daha küçükken çocuklarin baslamasi gerekiyor. Buradaki çogu insanin yasi büyük. Hepimiz
canlandirmaya çalisiyoruz, etrafimizdakiler de yardimci oluyor. Bir çocugun daha küçükken çirakliktan yetismesi daha iyi olur diye düsünüyorum” seklinde konustu.
“En önemlisi unutulmaya yüz tutmus geleneksel sanati yeni kusaga aktarmak”
Kocaeli Büyüksehir Belediyesi Ilimtepe KO-MEK sorumlusu ve ayni zamanda sosyoloji ögretmeni olan Aysegül Turan, “Sosyolog olarak birçok alanda unutulmaya yüz tutmus eserlerle ilgili arastirmalar yapiyorum. Küçük bir sokak hayvanina rast geldik. Onun tedavisi için yuvaya ihtiyacimiz oldu. Marangoz oldugunu tahmin ettigimden dolayi caminin altinda bulunan atölyeye gidip yuva talebinde bulundugumda Fikret Usta ile tanistik. Içeriye baktigimda gördügüm eserler bana yabanci degildi. Daha öncesinde marküteriyi kendi evimde de dösetmis oldugumdan dolayi bu konuda bilgim vardi. Oradaki çalismalarin kime ait oldugunu sordum. ‘Benim çalismalarim’ dedi.
Caminin içerisini görmeyi talep ettim. Gezdik, çok muhtesem eserleri gördük. Bunu hemen Kocaeli Büyüksehir Belediyesi Yaygin Egitim Sube Müdürlügü ile paylastik. Bu konuda Fikret hocanin kurs açip yetenekli, bu eserleri tanitacak elemanlar yetistirmesi, yeni ustalar yetistirmesi konusunda bir konusma yaptik. Fikret hoca da ilk basta sasirdi. Kendi çapinda çiraklar yetistirmis ama bunu bir usta ögretici olarak egitim seklinde vermesi konusu kendisine de uygun geldi. 3 Aralik 2022’de egitime, Türkiye’de ilk olarak Kocaeli Büyüksehir Belediyesi Ilimtepe KO-MEK’te basladik. En önemlisi de unutulmaya yüz tutmus bu geleneksel sanati yeni kusaga, genç nesile tanitmak, aktarmak. Benim için en degerli olani bu. Kocaeli Il Kültür Müdürlügü ile Fikret hocamiza devlet sanatçi kartini çikarmak için görüstük. Insallah hocamiz da eserleriyle basvurusunu yapacak ve Kocaeli’mizden devlet sanatçisi kimlik kartina sahip olacaktir” ifadelerini kullandi.
