Merkez Bankasi Faizi Düsürdü

Merkez Bankasi, politika faizini 50 baz puan düsürecek yüzde 8,50’e çekti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasi (TCMB), PPK toplantisi sonrasi faiz kararini açikladi.

Para Politikasi Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oraninin yüzde 9’dan yüzde 8,50’ye indirilmesine karar verdi. Metinde depremin yakin vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede Türkiye ekonomisinin performansi üzerinde kalici bir etkide bulunmayacaginin öngörüldügü bildirildi.

Ayrica depremin 2023 yilinin ilk yarisindaki etkilerinin yakindan takip edilecegi vurgulandi.

Karar metninde yakin dönemde iktisadi faaliyete iliskin açiklanan veriler tahmin edilenden daha olumlu seviyelerde gerçeklesmesine ragmen, jeopolitik risklerin ve faiz artislarinin da etkisi ile gelismis ülke ekonomilerinde resesyon endiselerinin sürdügü belirtildi.

Metinde su ifadelere yer verildi: “Türkiye’nin gelistirdigi stratejik nitelikte çözüm araçlari sayesinde temel gida basta olmak üzere bazi sektörlerdeki arz kisitlarinin olumsuz etkileri azaltilmis olsa da uluslararasi ölçekte üretici ve tüketici enflasyonu yüksek seviyelerini sürdürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararasi finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakindan izlenmektedir. Ülkeler arasinda farklilasan iktisadi görünüme bagli olarak gelismis ülke merkez bankalarinin para politikasi adim ve iletisimlerindeki ayrisma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankalari tarafindan gelistirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdügü gözlenmektedir. Ayrica finansal piyasalar, durgunluk risklerine karsi faiz artisi yapan merkez bankalarinin faiz artirim döngülerini yakinda sonlandiracagini beklentilerine yansitmaktadir.

Asrin felaketi öncesindeki öncü göstergeler 2023 yilinin ilk çeyreginde iç talebin dis talebe kiyasla daha canli olduguna ve büyüme egiliminde artisa isaret etmekteydi. Depremin üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üzerindeki etkileri kapsamli bir sekilde degerlendirilmektedir. Depremin yakin vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede Türkiye ekonomisinin performansi üzerinde kalici bir etkide bulunmayacagi öngörülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bilesenlerin payi artarken, turizmin cari islemler dengesine beklentileri asan güçlü katkisi yilin tüm aylarina yayilarak devam etmektedir. Bunun yaninda, iç tüketim talebi, enerji fiyatlarindaki yüksek seviye ve ana ihracat pazarlarindaki zayif iktisadi faaliyet cari denge üzerindeki riskleri canli tutmaktadir. Cari islemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalici hale gelmesi, fiyat istikrari için önem arz etmektedir. Kredilerin büyüme hizi ve erisilen finansman kaynaklarinin amacina uygun sekilde iktisadi faaliyet ile bulusmasi yakindan takip edilmektedir.

Kurul, 2023 Yili Para Politikasi ve Liralasma metninde belirttigi üzere, parasal aktarim mekanizmasinin etkinligini destekleyecek araçlarini kararlilikla kullanmaya devam edecek ve fonlama kanallari basta olmak üzere tüm politika araç setini liralasma hedefleriyle uyumlu hale getirecektir. Kurul, yasanan felaketin etkilerinin en düsük seviyelere indirilmesi ve gerekli dönüsümün desteklenmesi amaciyla uygun finansal kosullarin olusmasini önceliklendirecektir.

Depremin 2023 yilinin ilk yarisindaki etkileri yakindan takip edilecek

Uygulanan bütüncül politikalarin destegiyle enflasyonun seviyesinde ve egiliminde iyilesmeler görülmeye baslanmakla birlikte depremin yol açtigi arz-talep dengesizliklerinin enflasyon üzerindeki etkileri yakindan izlenmektedir. Sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artis trendinin sürdürülmesi açisindan finansal kosullarin destekleyici olmasi daha da önemli hale gelmistir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 50 baz puan düsürülmesine karar vermistir. Kurul, bu ölçülü indirim sonrasi para politikasi durusunun fiyat istikrari ve finansal istikrari koruyarak deprem sonrasi gerekli toparlanmayi desteklemek için yeterli oldugu görüsündedir. Depremin 2023 yilinin ilk yarisindaki etkileri yakindan takip edilecektir.

TCMB, fiyat istikrari temel amaci dogrultusunda enflasyonda kalici düsüse isaret eden güçlü göstergeler olusana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulasincaya kadar elindeki tüm araçlari kararlilikla kullanmaya devam edecektir. TCMB, fiyat istikrarinin kalici ve sürdürülebilir bir sekilde kurumsallasmasi için Liralasma Stratejisi’ni tüm unsurlariyla uygulayacaktir. Fiyatlar genel düzeyinde saglanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düsüs, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artis egiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalici olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrari ve finansal istikrari olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatirim, üretim ve istihdam artisinin saglikli ve sürdürülebilir bir sekilde devami için uygun zemin olusacaktir. Kurul, kararlarini seffaf, öngörülebilir ve veri odakli bir çerçevede almaya devam edecektir."
Kaynak: İHA