Prof. Dr. Hasan Basri Yalçin, Atatürk Üniversitesinde
Atatürk Üniversitesi tarafindan düzenlenen, Ilim ve Mühendislik Kulübünün organize ettigi Dünya Düzeni ve Türkiye Programina katilmak üzere Erzurum’da bulunan AK Parti Genel Baskan Yardimcisi Prof. Dr. Hasan Basri Yalçin, Rektör Prof. Dr. Ömer Çomakli’nin misafiri oldu.
Konuklarini Rektörlük makaminda agirlayan Prof. Dr. Çomakli, Dünya Düzeni ve Türkiye Programinin Atatürk Üniversitesinde yapilmasindan duydugu memnuniyeti dile getirirken, Prof. Dr. Yalçin’a üniversite hakkinda bilgi verdi. Göreve geldigi ilk günden bu yana hem Erzurum hem de ülke yüksekögretimi için yogun bir mesai harcadiklarini aktaran Rektör Çomakli, kalite süreçlerini basarili bir sekilde gerçeklestirip üniversitenin egitim kalitesini yükselttiklerini ve en nihayetinde de Arastirma Üniversitesi unvanini kazandiklarini ifade etti.
Kaliteli egitimi ve alaninda uzman akademik kadrosu ile gelecege emin adimla ilerlediklerini belirten Prof. Dr. Çomakli, bundan sonraki süreçte de atilan adimlar ve tasarlanan projelerle bu kadim üniversiteyi tüm paydaslariyla daha ileriye tasiyacaklarini dile getirdi. Akademisyen olmasi hasebiyle Atatürk Üniversitesinin çalismalarini yakindan takip ettigini belirten Yalçin, elde edilen basarilar sayesinde üniversitenin dünya ile rekabet edecek düzeye geldigini söyledi.
Bölgesi ve ülkesi için önemli bir sorumluluga sahip olan Atatürk Üniversitesinin gerçeklestirdigi dönüsüm ile bu misyonu basarili bir sekilde yerine getirdigini aktaran Prof. Dr. Yalçin, Rektör Çomakli nezdinde tüm üniversite ailesine basari ve kolayliklar diledi. Ziyaretin ardindan Kültür Merkezi Mavi Salonda düzenlenen Dünya Düzeni ve Türkiye Programinda konusmaci olarak ögrencilere seslenen Yalçin, dünya sistemi ve dünya sisteminde Türkiye’nin yeri ve önemi hakkinda bilgiler verdi.
Uluslararasi düzenin istikrarsizlik içerisinde oldugunu söyleyen Yalçin: “Dünya düzeni zaman zaman kirilmalar yasar. Önemli olan bu kirilmalarda ayakta kalabilmek. Iste buna nasil hazirlanilir sorusuna yönelmek lazim. Türkiye son yillarda çevresindeki çesitli olaylar karsisinda savas sanayine agirlik verdi ve bu konuda önemli bir basari elde etti. Türkiye’nin askeri ve ekonomik alanda güçlenmesi, uluslararasi alanda da güçlenmesi anlamina geliyor. Kisacasi kendi ayaklari üzerinde duran bir ülke konumuna gelmek üzereyiz. 1991’de Karabag’a yardim yapamadigimiz için kardes dedigimiz insanlar katliama ugradi. Simdi ise Azerbaycan, 44 günde Türkiye’nin verdigi önemli derecedeki destekle topraklarini geri kazandi. Güçlü ve söz sahibi ülke olmak bunu gerektirir” ifadelerini kullandi.
Program ögrenciler tarafindan yöneltilen sorularin ardindan sona erdi.