Fatih Sultan Mehmet Annesinin Memleketi Kastamonu'da Anildi
Fatih Sultan Mehmet’in annesi Hatice Alime Hüma Hatun’un dogdugu Kastamonu’nun Devrekani ilçesinde Istanbul’un fethinin 569. yil dönümü kutlandi.
Fatih Sultan Mehmet Han ile annesi Hatice Alime Hüma Hatun’un da anildigi sölene katilim yogun oldu. Saygi durusu ve Istiklal Marsi’nin okunmasiyla baslayan etkinlikte Kastamonu Atabeygazi Mehteran Dernegi takimi birbirinden güzel marslari çalarak etkinlige renk katti. At üzerinde akrobasi gösterisinin büyük alkis topladigi sölende halk oyunlari, ögrencilerin ok atma gösterisi ile yagli güres müsabakasi da yapildi. Türkiye’nin çesitli illerinden gelen güresçiler, birinci olabilmek için kiyasiya mücadele etti. Etkinlikte katilimcilara çesitli ikramlarda da bulunuldu.
“Istanbul’u fetheden Sultan Mehmet’in annesinin bu topraklardan çikmasi bizleri gururlandiriyor”
Pandemi öncesi her yil geleneksel olarak düzenledikleri Fatih Sultan Mehmet Han ile annesi Hatice Alime Hüma Hatun’u anma ve Istanbul’un fethinin 569. yil dönümü kutlama programi düzenlediklerini belirten Devrekani Belediye Baskani Engin Altikulaç, “Osmanli padisahlarindan Çelebi Mehmet’in 1421 yilinda ölmesinden sonra Osmanli Devleti’nin tahtina hedefi bütün Anadolu’yu Osmanli topraklarina katmak isteyen 2. Murat geçiyor. 1422 yilinda Bolu yakinlarinda Osmanli-Candarogullari savasindan Isfendiyarbey yenik ayriliyor ve Sinop’a çekiliyor. Osmanli ordusuna karsi gelmekten pismanlik duyan Isfendiyarbey, Sultan 2. Murat’tan affini isteyerek oglu Tacettin Bey’in güzelligi ile ünlü kizi Hatice Alime Huma Hatun’un nikahla kabulünü rica ediyor. Bunun üzerine 2. Murat, Isfendiyarbey’den gelen mektup ve hediyelerini kabul ederek dügün hazirliklarini baslatir ve 1423 yilinda Kastamonu’ya bir heyet gönderir. Ilçemiz Çayircik Mahallesi’ne gelen heyet, Hatice Alime Huma Hatun’un dügün merasimini burada yaparlar. Hatice Alime Huma Hatun, Çayircik Mahallemizde bulunan ve restorasyonu 2008 yilinda Vakiflar Bölge Müdürlügü tarafindan yapilan Gelin Hamami ismiyle anilan bu hamamda o yillarda adet oldugu üzere gelin banyosu yaparak Bursa’ya gelin gönderilir. Yine Çayircik Mahallemizde bulunan o döneme ait Ismailbey Camii’nin restorasyonu ise 2006 yilinda Vakiflar bölge Müdürlügü tarafindan tamamlanmistir. Ayrica ilçemiz merkezinde bulunan Ismailbey Camii’nin restorasyonu bitmis, Ismailbey Hamami’nin ise projesi tamamlanmis, yatirim programina alinmis, önümüzdeki günlerde restorasyonuna baslanilacaktir. Büyük Fatih’in annesinin buradan çikmasi bizim için büyük bir övünç kaynagidir. Hüma Hatun’un Konstantiniye dünyanin gögsünde parildayan bir elmas gibi hayallerini süslüyordu. Osmanli Devleti’nin tüm hanim sultanlari gibi Hüma Hatun da surlari asacak bir evlat dogurmayi ümit ediyordu. Bizans surlarini sarsacak bir ulu sultanin dogmasini yalnizca Ümmet-i Muhammed degil, kardinal sapkasindan sikilan halk ve onlarin basindaki ruhani zümre de bekliyordu. Hanedanin en serefli fethini gerçeklestirecek olan büyük Fatih, Hüma Hatun’un kollarinda yetisecekti. Milattan önce 29 defa kusatilan fakat kapilari bir türlü açilamayan Istanbul’un fethi, Hüma Hatun’un evladi Sultan Mehmet’e nasip olacaktir. Ilçemizden gelin giden Hatice Alime Hüma Hatun’un yetistirdigi o büyük Fatih, Istanbul’u fethedecek, o kutlu müjdeye eren komutan olacaktir. Bu güzel yurdu bizlere emanet eden sehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz” dedi.
“Ismailbey’in mezarini Bulgaristan’da bulamadik, halen ariyoruz”
Ismailbey’in Osmanli Imparatorlugu’nun himayesini kabul etmesiyle Bulgaristan’in Filibe sehrine gittigini anlatan AK Parti Kastamonu Milletvekili Hakki Köylü ise, “1887 yilinda Osmanli-Rus savasi basladiginda Ismailbey tarafindan yaptirilan ve 52 caminin bulundugu Bulgaristan’in Filibe sehrinde Bulgarlar, iki cami hariç tüm camileri yikiyor ve iki cami kaliyor. Filibe’de oglu Kasim tarafindan yaptirilan Kasimiye Camii’nde türbesi bulunuyordu. 1914 yilinda Bulgarlar, yol geçirme bahanesiyle bu camiyi de yikiyor. Bundan sonra Ismailbey’in türbesinin nereye gittigi bilinemiyor. Ben, 5-6 yildir bunu arastiriyordum. Filibe’deki din adamlariyla, tarihçilerle görüstük. Bizim tarihçilerimizde de görüstük, 1914 yilindan sonra Ismailbey’in türbesi talan edildikten sonra mezarin nereye gittigini bilen yok. Keske bulabilseydik, Kastamonu’ya getirip Ismailbey Camii’nde avludaki yerine defnedecektir. Ama basarili olamadik bunda, hala daha aramaya devam edecegiz. Mademki Alparslan’in torunu, onun soyundan geliyor. Mademki bizim Kastamonu, Alparslan’in yol arkadaslarindan mütesekkir bir sehir ve insan toplulugu, o halde onun gösterdigi yoldan, idealinden bizim sapmamamiz lazim. Bunu hiçbir zaman aklimizdan çikarmamamiz lazim. Nasil ki Alparslan millet için, devlet için, din için neler yaptiysa bin yildir basimiza çöreklenen devletlere de ayni sekilde direnecegiz. Burasini ebedi yurt, ebedi vatan olarak koruyacagiz. Bunun baska hiçbir yolu yoktur” ifadelerini kullandi.
Vali Avni Çakir ise, “Kastamonu, Istanbul’un fethinde de her zaman için devletin birligi ve beraberligi, bütünlügü noktasinda her zaman tarihte mutlaka görev aliyorlardi, burada da cihan padisahi doguran anayi yetistiren topraklar olmasi hasebiyle bu kutlu günü ve bu fethi yasatma ve kutlamakta en fazla hakka sahip olan bölgelerden bir tanesidir. Hem Osmanli’da hem de Türkiye Cumhuriyeti’nde her zaman devletinin, milletinin yaninda olmus insanlarin toplugudur. Ben de böylesine güzel insanlarla görev yapmaktan son derece onur ve gurur duyuyorum” diye konustu.
Devrekani Kaymakami Ahmet Coskun da, “Tarihi san ve serefle dolu asil Türk milletinin büyük zaferi Istanbul’un fethinin 569. yilinda birlikte olmanin hakli gururu içerisindeyiz. Rabbim, zaferimizi kutlu, asil milletimizi ebediyete kadar muzaffer eylesin” dedi.