Merhum Basbakan Menderes Gazetecilerle Anildi

27 Mayis Darbesi’nin 62. yilinda Cumhurbaskanligi Iletisim Baskanligi Mugla Bölge Müdürlügü organizasyonunda Aydin, Denizli ve Mugla’dan gelen 62 gazetecinin katilimi ile merhum Basbakan Adnan Menderes, “62. Yilinda 62 gazeteci Demokrasi Müzesinde’ isimli programda anildi. Programa Eski Devlet Bakani ADÜ Ögretim Üyesi Prof.Dr.Yüksel Yalova, Koçarli Kaymakami Ersin Tepeli, Koçarli Belediye Baskani Nedim Kaplan, Cumhurbaskanligi Iletisim Baskanligi Mugla Bölge Müdürü Sezgin Sagun, BIK Denizli Sube Müdürü Abdullah Güler, BIK Aydin Sube Müdürü Nuri Gülen, Müze Müdürü Özay Özhan, Müze Uzmani Bircan Kayacan, Ege Gazeteciler Federasyonu Baskani Cem Kaytan, Mugla Gazeteciler Cemiyeti Baskani Süleyman Akbulut, Aydin Büyüksehir Gazeteciler Cemiyeti Baskani Cem Ulucan, Aydin Gazeteciler Cemiyeti Baskani Ferdi Uzun, Nazilli Gazeteciler Cemiyeti Baskani Ümit Özmen, Didim Çalisan Gazeteciler Cemiyeti Baskani Bahri Yaba, Dijital Medya Ve Yayincilar Dernegi Baskani Serap Ülkü Özdemir, Denizli Gazeteciler Cemiyet Baskan Yardimcisi Mesut Güler, Aydin, Mugla ve Denizli’de görev yapan gazeteciler katildi.

Birlikte yenen ögle yemeginin ardindan yapilan konusmalarda Adnan Menderes Müzesi, 1960 darbe süreci ve etkileri anlatildi. Menderes’i taniyanlar Orhan Demir, Mustafa Sevket Tari, Münevver Çikrik, Asim Civan da anilarini anlatti.

Cumhurbaskanligi Iletisim Baskanligi Mugla Bölge Müdürü Sezgin Sagun, yaptigi açilis konusmasinda, “15 Ocak 2022 tarihinde Cumhurbaskanimiz Recep Tayyip Erdogan’in tesrifleriyle açilan Adnan Menderes Müzemiz, demokrasi vurgusu yapan, demokrasiye müdahalenin ne kadar aci sonuçlar dogurdugunu bilgi ve belgelerle ortaya koyan bir müzedir. Baskanligimizin Pozitif Iletisim Kampanyasina katki sunacak ve medya mensuplarina haber kaynagi saglayacak bu etkinlik Adnan Menderes Müzesinin tanitilmasina ve Merhum Basvekil Adnan Menderes ile ilgili farkindalik olusturulmasina vesile olacaktir. Ayrica etkinlik Merhum Basvekil Adnan Menderes ile ilgili olgularin, hakikatlerin bilinirligini de arttiracaktir” dedi.



Yönetmen ve Senarist Yüksel Aksu, konusmasinda dünya siyaset tarihinde Menderes’in ki gibi bir sinematografik öykünün olmasi gerektigini ifade ederek, “En büyük hayalim O’nun sinemasini yapmak. O dönemde yasanan ve siyasi cinayet olarak düsündügüm olaylari hatta bir filme bile sigamayacak kadar büyük hikayeleri yasatmak istiyorum” dedi.



Koçarli Belediye Baskani Nedim Kaplan ve Koçarli Kaymakami Ersin Tepeli, konusmalarinda müzenin çok muazzam bir eser olarak bölgeye kazandirildigini ifade ederek programin düzenlenmesinden dolayi duyduklari mutlulugu dile getirdi.

27 Mayis 1960 darbesinin tüm demokrasi tarihinin kirilma noktalarindan biri oldugunu ifade eden Müze Uzmani Doktorant Bircan Kayacan, “Türk demokrasi tarihinin en önemli kirilma noktalarindan biri 27 Mayis 1960 darbesidir. Bu mesum günler emperyalistler ve sermaye odaklarinca Türkiye’de darbeci gelenegin melanet tohumlarinin atilmasina ve uzun yillar boyunca kök salarak sonrasindaki darbe girisimleriyle milli iradenin üzerini bogan bir tahakküm merciinin olusmasina neden olmustur. Bu dönemde kitle iletisim araçlari arasinda dikkat çeken darbeci zihniyetin dergisi Time dergisidir. 1958’te Adnan Menderes “Türkiye’nin Basbakani” basligiyla Time’a kapak ve konu olmustur. Dergi, daha darbe sonuçlanmadan 15 Temmuz’un uygulayicilarini övüyor, sütunlarinda darbe güzellemeleri yapiyordu. Darbe girisimi bastirilinca Time’in ilk çikan sayisi darbeye karsi direnen halk fotografi ve “Türkiye’nin En Uzun Gecesi” basligiyla yayinladi. Basligin alt tarafina ise, “Türkiye darbeye direndi ama simdi daha kötüsü olabilir” “amatör bir darbe girisimi” ifadesi kullanildi. Amerika temelli Time Dergisinin Türkiye’deki karsiligi da FETÖ’nün elden ele dolasan Zaman Gazetesi oldu. Time, esittir Zaman” dedi.



Müze Müdürü Özay Özhan, Adnan Menderes Müzesi’nin demokrasi vurgusu yapan, demokrasiye müdahalenin ne kadar aci sonuçlar dogurdugunu bilgi ve belgelerle göstermeyi hedefleyen bir müze oldugunu ifade ederek, “Müzemiz, bu vurguyu öncelikle gerçek Adnan Menderes’i tanimak ve tanitmak süreci ile gerçeklestirmeye çalismaktadir. Demokrasinin önemi ve Adnan Menderes’in sahsiyeti demokratik yöntemlerle seçilmis olan iktidarin darbe ile sonlandirilan mücadelesini, olaylar ve olgular üzerinden objektif bir tutumla yeniden ortaya koymaktadir. Bilindigi üzere her müze bir okuldur, her ziyaret kisa bir egitimdir. Aydin’in yetistirdigi yigit evlat Adnan Menderes ve dava arkadaslarinin demokrasi mücadelesi, müzemizde ilkesel olarak yasatilmaya devam edecek ve gelecek nesillere aktarilacaktir. Müzemiz 90 dönüm arazi üzerine konumlandirilmis, çevre düzenlemesi yapilmis alanidir. Içerisinde uygulama restorani, Adnan Menderes Camii, restorasyonu yaptirilan roma dönemine ait tarihi bir köprü, iki adet tescilli yel degirmeni, Aydin yöresel ürünlerinin tanitilip satisinin yapilacagi 8 adet ofis bulunmaktadir. Müzemiz 3 kattan olusmaktadir. Bodrum katinda çok amaçli salon ve kütüphane, zemin katta Adnan Menderes’in biyografisi ve siyasi hayati, 1. katinda da demokrat parti ve icraatlar dönemi yer almaktadir” dedi.



Programin son konusmacisi Devlet eski Bakani ADÜ Ögretim Üyesi Prof. Dr. Yüksel Yalova, 27 mayisin bir darbe mi, devrim mi, yoksa ihtilal mi oldugunun aydinlatilmasi gereken bir soru oldugunu ifade ederek, “Askeri cuntalar 50’li yillarda sürekli kurularak eylem içinde olmuslardir. Herkesin mevcut yasalarda adil bir sekilde yargilanma hakki bu cuntalara göre uyarlanmistir. Olmayan bir mahkemeyi olmayan bir dava ile yapmaktadirlar. Yassi Ada’da yasanan uydurulmus bir mahkemeyle yargilama yapmadan sonuca gitmistir. Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüstü Zorlu’yu bir an önce idam ederek kurtulmalari da engellenmistir. En kötü olay ise halkimizin bu olaya karsi duyarsiz davranmasidir. Kamu vicdanini 62 yil da olsa 162 yilda olsa bin 62 yil da olsa bu idam olayinda siyasal cinayet sözcügü bile hafif kalir. Sagligi yerinde olmadan bir an önce asabilmek için saglam raporu verdiler. Asanlar aslinda kendilerini asti. Asanlar aslinda adalet kavramini asti. Asanlar aslinda kendi haysiyetlerini asti. Ve günümüze geldigimizde biz seçimle gelenin seçimle gitmesi esasina karsi bunu degistirmenin kaynaklarini arama arzusundaysak o zaman ülke olarak iyi düsünmemiz lazim” dedi.



Konusmalarin ardindan Menderes’i taniyanlar Orhan Demir, Mustafa Sevket Tari, Münevver Çikrik, Asim Civan da anilarini anlatti. Son olarak müze gezildi.