Savastan Kaçip Bursaya Gelen Çift Canli Yayinda Dehseti Yasadi
Bir aylik bebekleri ile birlikte Ukrayna’daki savastan kaçip Bursaya gelen Aydin, çifti 50 saat süren korku dolu kaçis yolculuklarini anlatti.
Telefonda anne ve babasinin yasadigi ölüm tehlikesine taniklik eden Ukrayna’li gelin Alesya Aydin, "Ne olur savas dursun. Anne babalarimiz ölmesin. Putin halkina yalan söylüyor. Ukrayna’dan ne istedigini bilmiyoruz" dedi.
Rusya’nin saldirisi üzerine 1 aylik bebekleri ile birlikte Ukrayna’dan ayrilarak Türkiye’ye gelen Bursali Murat Aydin ile Ukrayna’li esi Alesya Aydin, yasadiklari korku dolu anlari anlatti. Kaldiklari Harkov’daki evlerinin çevresinde bombalar patladigini ifade eden Aydin, 50 saat süren otobüs yolculugunun ardindan ilk önce Istanbul’a oradan da Bursa’ya geldiklerini söyledi.
Üniversite egitimi için 2007 yilinda Ukrayna’ya giden ve orada ticarete atilan Murat Aydin, 2018 yilinda çalismak için ise aldigi Ukrayna vatandasi olan Alesya ile dünya evine girdi. Ukrayna’nin Harkov kentinde yasayan çiftin 26 Ocak 2022’de Asya ismini verdikleri kizlari dünyaya geldi. Anne-baba olmanin mutlulugunu doyasiya yasayamayan Aydin çifti, bebek henüz 26 günlükken, kendilerini savasin ortasinda buldu. Disisleri Bakanligi’nin girisimleri ile Romanya’nin baskenti Bükres’ten Türk Hava Yollari uçaklariyla tahliye edilen kafileler arasinda yer alan Aydin ailesi ilk önce Istanbul’a, oradan da ailesinin yasadigi Bursa’ya geldi.
Yasadiklari korku dolu anlari ve 50 saatlik yolculugu o anlari tekrar yasayarak anlatan Murat Aydin, söyle konustu;
"Rus askerlerinin sinira yiginak yapma olayini biz televizyondan izliyorduk. Ama bu sekilde Ukrayna’nin her yerini bombalayacaklarini sanmiyorduk. Gece yarisi bomba sesleriyle gözümüzü açtik. 4-5 saat kendime gelemedim. Esim benden daha tecrübeliydi. 2014 yilinda ayni seyi yasamisti. O beni sakinlestirdi. Aklimiza ilk gelen sey buradan biran önce kurtulmakti. Ertesi gün evimizi bosaltip, 2 kilometre daha bati bölgesinde olan arkadasimizin evine sigindik. Çünkü biz Rusya sinirina 15 kilometre Belgrad otoyolu girisinde kaliyorduk. Bombalamalar sürekli devam etti. Disisleri Bakanligi çagri merkezini aradik. Tren oldugu söylenince biz hemen birkaç arkadasimizi alarak, onlarin arabasiyla, esya, bebek bezi, bebek mamasi alamadan, kendimize bile elbise alamadan ayrildik. Oradan bomba sesleri altinda hizli bir sekilde tren garina geçtik."
Harkov’dan kaçtiktan sadece birkaç saat sonra evlerinin bulundugu bölgenin bombardimana tutuldugunu belirten Aydin, "Biz kendi canimizdan çok bebegimizin canini düsündük. Onu nasil oradan kurtarabiliriz diye düsündük. Oradaki ögrenci arkadaslarimiz için çok endiselendik. Yeni gelenler vardi, ne yapacaklarini bilmiyorlardi. Bizim çiktigimiz gün Harkov darmaduman edildi. Bombalar Valilik binasi, evimizin çevresindeki binalara, normal vatandaslara da isabet etmeye basladi.
Insanlar ölmeye basladi.
Rusya lideri, ’Bu halka zarar vermeyecek bir operasyon’ demisti. Ama tamamen halk zarar görüyordu. 7 vagonluk trenle 500’e yakin Türk vatandasi Ukrayna’dan tahliye edildi. Biz Çernovitsi’yi son durak olarak biliyorduk. Fakat yol güzergahi sürekli degisti. Isiklar kapatildi, telefonlarin isiklarini kapatmamiz söylendi. 14 saatlik yolculuk 28 saat sürdü. Polis eskortu esliginde Romanya sinirina geçtik. AFAD çadirindan ihtiyaçlarimizi giderdik. Bükres Havalimani’na gitmemiz de 12 saat sürdü. 1 saat içerisinde, uçagimiz sikintisiz bir sekilde havalimanina indi" dedi.
Esimin ailesi halen orada onlar için çok endiseliyiz
Geride kalan esinin ailesi için endiselendiklerini belirten Aydin, "Esimin annesi, babaannesi, anneannesi, erkek kardesi ve onunu esi ile 2 kizi var. Hiçbir sekilde yardim ulastiramiyoruz. Onlar su an Lugansk bölgesi Lisicanka ilinde kaliyorlar. Hatta esimin orada bir dairesi vardi. Bugün dairesinin bulundugu binaya roket isabet etti. Bu insanlar ne yapacak? Bu savas daha ne kadar gidecek? Bir koridor olusturulsun, oradaki insanlar tahliye edilsin. Ukrayna halki böyle yalniz birakilamaz. Böyle bir sey olamaz. 21’inci yüzyilda yasiyoruz. Insanlar açliktan ölecek. Ya bomba ile öleceksin ya açliktan öleceksin" diye konustu.
Yasadigi korku dolu anlari anlatan Alesya Aydin ise, "Biz kurtulduk. Ama orada kalan çok insan var. Ailemiz, dostlarimiz orada. Savas istemiyoruz. Savasin durmasi lazim. Baris istiyoruz. Çocugum için çok korktum. Su anda Ukrayna halkina soykirim uygulaniyor. Çünkü sadece askeri bölgeler degil, su anda bombalar direkt halki hedef almaya basladi.
Su anda insan cesetleri sokaklarda. Putin halkina yalan söylüyor. Ukrayna’dan ne istedigini bilmiyoruz. Ne olur anne babalarimiz ölmesin savas biran önce dursun" diye konustu.
Canli yayinda bombardimana tutuldular
Alesya Aydin geride bombalar altindaki Ukrayna’nin Harkov kentinde geride biraktigi anne ve babasiyla, Türk esinin Bursa’daki baba ocagindan canli telefon görüsmesi yapti. 1 Aylik kizlari Asya’yi Ukrayna’da kalan dedesi ve anneannesine gösteren Alesya Aydin’in telefonun diger ucundaki anne ve babasinin birden bire panik olmasiyla hayatinin sokunu yasadi. Harkov’daki anne ve baba kizlarina yeniden bombardimanin basladigini belirtirken yasadiklari panik anlari o sirada kameralara yansidi. Ukraynadaki anne ve babasinin hayatindan endise eden genç kadin onlari Türkiye’ye çagirdi. Anne ve babasinin gelecek durumda olmadiklarini söylemesi üzerine bu sefer telefonu ilk kez görüstükleri Murat Aydin’in annesi aldi. Anne Aydin’da Ukraynali dünürlerini Türkiye’ye gelmeleri için ikna etmeye çalissada, Ukraynali dede kendisinin ve oglunun savasacak yasta oldugunu ülkesini terk etmeyecegini söylemesi dikkat çekti.