Derin Ven Trombozu Tedavisinde Yeni Dönem Açiklamasi Viper Ultrasonik Farmakomekanik Tromboliz Sistemi
Derin Ven Trombozunun en ölümcül komplikasyonu olan Pulmoner Emboli, yilda 50 binden fazla insani etkileyerek dünya genelinde kardiyovasküler hastaliklara bagli olarak gelisen ölümlerin üçüncü siradaki patolojisi oldugunu bildiren uzmanlar, derin toplar damarda meydana gelen kan pihtisinin bulundugu yerden koparak akciger atardamarlarina ulasmasi, yavas yavas gelisen nefes darligindan ani ve ciddi solunum yetmezligine kadar degiskenlik gösterebilen komplikasyonlara yol açtigi gibi bazi ciddi emboliler ani ölünle sonuçlandigini bildiriyorlar.

Konuyla ilgili Invamed RD Global ‘den yapilan açiklamada geleneksel tedavi yöntemleri uygulama sonrasi komplikasyon olusum oranlarini azaltmakta yetersiz kalirken, Viper Ultrasonik Farmakomekanik Tromboliz Sistemi, DVT tedavisinde ve olusabilecek uzun dönem komplikasyonlarinin gelisimini önlemede sagladigi yüksek basari orani ile öne çiktigini bildirdiler.
Akut masif pulmoner embolide etkili çözüm
Invamed DR Global üretim kampüsünde gelistirilen Viper Ultrasonik Farmakomekanik Tromboliz Sistemi, DVT tedavisinde en yaygin kullanilan minimal invaziv yöntemlerden biri oldugu açiklanirken uygulamasi, lokal anestezi altinda tikali damara kateterin yerlestirilmesi ve yüksek frekansli, düsük güçte ultrasound kullanilarak doku plazminojen aktivatörü ilacin kontrollü infüzyonu esasina dayandigi bildirildi.
Uygulama ile ilgili verilen bilgide, Viper tedavisinde, trombolitik ilaç infüzyonunun dogrudan toplardamardaki pihti içine verilmesi, organize olmus pihti liflerini ayirarak plasminojen reseptör bölgelerinin ortaya çikartmasina ve toplardamardaki dolasimin yeniden baslamasina yardimci olugu, Viper uygulamasinda kullanilan ilaç dozu standart kateter yönlendirmeli ilaç tedavisine kiyasla yüzde 70’e kadar azalttigi ifade edildi. Viper Ultrasonik Farmakomekanik Tromboliz Sistemi, özellikle akut dönemde tedavi edilen hastalarin kontrol ultrasonografilerinde lümende venöz akimin tamamen normal oldugu, trombüs artigi kalmadigi ve çap farkinin olmadiginin gözlemlenmesi ile diger kateter yollu trombolitik tedavi yöntemlerine kiyasla yüksek etkinlikli üstün bir çözüm sundugunu belirtildi.
