Diyanet Isleri Baskani Erbas, Rusya'da Hutbe Irad Etti

Diyanet Isleri Baskani Prof. Dr. Ali Erbas, Rusya’nin baskenti Moskova’da bulunan Moskova Merkez Camii’nde hutbe irad etti, ardindan Cuma namazi kildirdi.

Diyanet Isleri Baskani Erbas, Rusya'da Hutbe Irad Etti
Diyanet Isleri Baskani Prof. Dr. Ali Erbas, Rusya ziyaretini sürdürüyor. Diyanet Isleri Baskani Prof. Dr. Ali Erbas, Rusya’nin baskenti Moskova’da bulunan Moskova Merkez Camii’nde hutbe irad etti, daha sonra Cuma namazi kildirdi. Baskan Erbas hutbede, “Bu mübarek Cuma gününde Kazan’dan, Grozni’den, Sibirya’dan, Mohaçkale’den, Bakü’den, Buhara’dan, Biskek’ten, Dusanbe’den ve birçok diger sehirden Moskova’nin kalbinde, Moskova Merkez Camii’nde bizleri bulusturan Rabbimize sonsuz hamd-ü ve senalar olsun. Elhamdülillah. Hazreti Adem’den Hazreti Ibrahim’e, Hazreti Musa’dan Hazreti Isa’ya Allah’in tüm kutlu elçilerine ve âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa’ya sonsuz salat ve selam olsun. Allah’in selami, rahmeti, bereketi, sefkat ve inayeti hepinizin üzerinize olsun. Esselamü aleyküm ve rahmetullahi ve berekatühü" dedi.



Erbas hutbeyi su sekilde sürdürdü:

Aziz Kardeslerim. Sizlere Istanbul’dan, Ankara’dan, Türkiye’deki tüm kardeslerinizden sevgi ve muhabbet yüklü selamlar getirdim. Yüce Allah dostlugumuzu, kardesligimizi güçlü ve baki eylesin. Muhterem Müslümanlar. Bundan bin 100 yil önceydi. Idil Bulgar Devleti hükümdari Almis Han, Abbasi Halifesi Muktedir-Billah’a elçi gönderip, kendilerine Islam’i ögretecek hocalar ve cami yapacak mimarlar talep etmisti. Heyetin Bulgar’a ulasmasiyla bu cografya Islam’la kucaklasti. Idil Bulgar Devleti, kendi hür iradesi ile Islam’i devlet dini olarak kabul eden ilk Türk devleti oldu. Sahabe Efendilerimizin medfun oldugu Derbent’te tutusan Islam mesalesi tüm kitayi aydinlatti. O tarihten günümüze bu cografya, ilimden sanata, Islam medeniyetinin her alanda en güzel örneklerine ev sahipligi yapmistir elhamdülillah. Bu topraklarda nice âlimler, nice arifler, gönül erleri yetismis, nice eserler yazilmis, insanligin ufkunu aydinlatan ilmi çalismalar yapilmistir. Bugün de bu cografyanin, sayilari 25 milyonu asan mümin yürekleri, samimiyeti, asaleti, iyilik mücadelesi, sabri ve fedakarligi ile insanliga örnek olmakta, Islam ümmeti için önemini korumaktadir. Rabbimiz her daim yardimciniz olsun ve sizlere nice hayirlar lütfeylesin. Aziz Müslümanlar. Yüce dinimiz Islam, gittigi her yeri güzellestiren bir dindir. Hak ve hakikat, fitrat ve hayat dinidir. Adalet ve rahmet, sefkat ve merhamet dinidir. Islam; esenlik ve selamet, huzur ve güven dinidir. Ilim ve hikmet, irfan ve medeniyet dinidir. Islam, insanlari karanliklardan aydinliga çikaran, onlara iyilik yollarini gösteren dosdogru yoldur, sirat-i müstakimdir. Ayet-i kerimede Rabbimiz, ’Allah’a çagiran, salih amel isleyen yani dine ve dünyaya yararli is yapan ve ben Müslümanlardanim diyenden daha güzel sözlü kim vardir?’ buyurmaktadir. Müslümanlar, en güzel sözün, en güzel ahlakin, güven ve huzurun temsilcileridir. Nitekim Sevgili Peygamberimiz aleyhissalatü vesselam Efendimiz; “Mü’min, insanlarin can ve mal hususunda güvendigi kisidir. Müslüman; elinden ve dilinden insanlara zarar gelmeyendir,” beyaniyla mümin ve Müslümanin en temel özelligini tanitmaktadir. Aziz Kardeslerim. Alemlerin Rabbi olan Allah’a yürekten iman eden müminler olarak bizim, içinde yasadigimiz topluma, tabiata, ailemize, çocuklarimiza kasi sorumluluklarimiz vardir, mesuliyetimiz vardir. Dinimiz bizlere yasadigimiz toplumun bütün fertleriyle iyilik ve adalet esasina dayali iliskiler kurmamizi emreder. Baris ve esenlik içinde yasamamizi tavsiye eder. Bizim anlayisimiza göre Hazreti Ali’nin dedigi gibi ’insanlar ya dinde kardesimiz ya da yaratilista esimizdir’. Yani hepimiz dünya denen ortak hanede yasayan büyük bir aile gibiyiz. Hazreti Ali radiyallahu anh bu hususu veciz bir sekilde dile getirmistir. Bu baglamda her birimizin komsularimiza karsi sorumluluklarimiz vardir. Peygamber Efendimiz aleyhissalatü vesselam, ’komsusu açken tok yatan kimse, mü’min-i kamil degildir’ buyuruyor. Tabiata ve çevreye karsi duyarli olmak, onu temiz tutmak ve korumak bizim en büyük vazifelerimizdendir. Çevreye karsi sorumluluklarin, mesuliyetlerin ihmali topyekûn insanliga zarar verecek ve büyük bir kul hakkina dönüsecektir. Yüce Rabbimiz bu hususta bizleri, ’gögü Allah yükseltti ve mizani O koydu, sakin dengeyi bozmayiniz!’ ayetiyle ikaz etmektedir. Muhterem Müslümanlar. Süphesiz en önemli sorumluluk alanlarimizdan biri de ailemizdir. Zira aile, insanin fitratinin, serefinin ve neslinin korunmasi noktasinda vazgeçilmez bir kurumdur. Bir hayat ve ahlak mektebidir. Ferdi ve içtimai huzurun gerçeklesmesi, ancak saglam temellere dayanan bir aile kurumuyla mümkündür."

Erbas su sekilde konustu:

"Ne var ki aile müessesesi bugün küresel düzeyde ciddi tehdit ve tehlikelerle karsi karsiyadir. Algi operasyonlariyla insanin selim fitratina aykiri durum ve tutumlarin propagandasi yapilmakta; ailevi degerleri örseleyen ve aile kurumunu sarsan pek çok yikici etken zihinleri kusatmaktadir. Bu itibarla, aileyi tehdit eden her türlü anlayis, düsünce, akim ve sapkinliklar karsisinda saglam bir durus sergilemek, aile yapimizi tehdit eden zararli akimlara karsi beraberce tedbirler almak, inancimizin bizlere yükledigi hayati bir mesuliyettir. Diger yandan Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve sellem, ’sizin en hayirliniz, ailesine karsi en hayirli olaninizdir.’ hadis-i serifini esas alarak ailelerimizi, sefkat ve merhametin yuvasi yapmaliyiz. Özellikle nesillerimize aile olma bilincini asilamali, ailenin güzelligini ve sorumlulugunu ögretmeliyiz. ’Hiçbir anne-baba, çocuguna güzel terbiyeden daha kiymetli bir bagista bulunmamistir’ nasihati dogrultusunda çocuklarimiza, gençlerimize dinimizin güzelliklerini anlatmaliyiz. Onlara yasantimizla, davranislarimizla örnek olmaliyiz. Din egitiminin yani sira, bilim, sanat ve edebiyati da merkeze alan bir anlayisla kendilerinin girisimlerine katki saglamaliyiz. Aziz Müminler. Bize düsen, Islam’in emirlerine riayet etmek, tavsiyelerine hakkiyla uymaktir. Inancimizin yüce degerlerini ve güzelliklerini hayatimiza aktarmak, böylelikle Islam’i en güzel sekilde temsil etmektir. Tüm imkanlarimizla iyilik yolunda çalismak, bulundugumuz her yerde güven ve huzura katkida bulunmaktir. Insanin beden ve ruh sagligini bozacak kötülüklerle, kötü aliskanliklarla mücadele etmektir. Elbette alemlerin rabbi olan Allah, iyilik yolunda gayret eden kullarini yalniz birakmayacak, onlari her daim destekleyecek ve muvaffak kilacaktir. Muhterem Kardeslerim. Hutbemin sonunda ifade etmek isterim ki, Moskova Merkez Camii yalnizca Rusya’da yasayan Müslümanlar için degil bizler için de ayri bir degere sahiptir. Diyanet Isleri Baskanligi olarak Türkiye’deki kardeslerinizle birlikte bu kutsal mabedin bu hale gelmesinde katki sunmaya gayret gösterdik. Rusya Federasyonu Müslümanlari Dini Idaresi basta olmak üzere bu camiye emegi geçen herkese çok tesekkür ediyorum. Bu vesile ile sizlere, bu caminin açilisina bizzat tesrif eden Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaskanimizin selamlarini iletiyorum. Yüce Rabbimiz sizleri bu cografyada, huzur ve güvenlik içinde, inançla ve özgürce ilelebet payidar eylesin.”
Kaynak: İHA