Osman Gökçek'ten operasyonlara karşı çıkanlara çok sert sözler: Siz hangi vatanın, hangi milletin insanlarısınız?

Beyaz TV Genel Yayın Koordinatörü Osman Gökçek, Beyaz TV ekranlarında canlı yayınlanan Sürmanşet programında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Osman Gökçek'in açıklamalarından satır başları şu şekilde;

MUHALEFETİN PENÇE-KILIÇ OPERASYONUNA DESTEK VERMEMESİ

CHP'ye gönül verenlerin daha fazla dikkatli izlemesini rica edeceğim. Çok fazla dezenformasyon var. Ve bunu yapan CHP ile birlikte HDP'ye destek veren HDP'nin vekilleri. Bunun bir kısmı yurtdışında bir kısmı yurt içinde yapıyor. Bu akşam tüm vatandaşlarımıza dikkat etmeleri gereken bir hususu söyleyeceğim. TSK özellikle yapmış olduğu bu operasyona girdiği günden beri Kemal Kılıçdaroğlu bir tane tweet atmadı TSK'ya destek veren. Ekrem İmamoğlu bir tane tweet atmadı. CHP Grup Başkanvekillerinin hiçbirinin desteği yok. Yani bunlar TSK'nın yapmış olduğu operasyonu desteklemiyorlar. CHP'nin HDP'den oy alabilmek ve HDP'nin maşası olarak devam edeceği bu süreçte nasıl bir hale evrildiğinin aslında en büyük göstergelerinden bir tanesi. Sayın Akşener ve Davutoğlu destek verdi. Ben Ali Babacan'ı da göremedim, Kılıçdaroğlu'nu göremedim. Bunlar katiyen destek vermiyorlar. Mehmetçiğimiz ciddi bir mücadelenin içine giriyor. Havadan operasyon devam ederken bir tane tweet atıp 'Ayağınıza taş değmesin' temennesinde bulunan hiçbir CHP'li yok. CHP'ye oy veren seçmeni dışarıda tutarak söylüyorum; CHP yönetiminin HDP'den hiçbir farkı kalmamıştır. 

'CHP'liler HDP'nin maşası olmuş durumda'

Bir takım bu operasyonlara karşı çıkan STK'lar oldu. Onlar gibi tıpkı CHP'nin de bu operasyonlara karşı çıkan metinlerini beklemeliyiz. Çünkü süreç buraya doğru gidiyor. CHP-HDP işbirliği ayyuka çıkmış durumda. Maalesef İstaklal'de yapılan hain saldırıdan sonra bu yapılan operasyonu tam tersine destekleyip bundan dolayı gurur duyması gereken CHP'liler, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran bir partinin mensupları olan CHP'liler HDP'nin maşası olmuş durumda. 

'Başarılı bir operasyonla bu oyun suya düştü'

Şöyle bir dezenformasyonla karşı karşıyayız... Sezai Temelli ve onun türevleri özellikle İstiklal'deki terör eylemiyle alakalı olarak şöyle bir şey söylüyorlar; 'Karkamış'ta atılan hedefsiz roketler İstiklal senaryosunu tamamlamaya yönelik. O bölge Cihatçıların kontrolünde. Maalesef yine çocuklarımız, insanlarımız yaşamını yitirdi. Toplum olarak bu kadar büyük acılara son vermek için savaşa ve bu iktidara karşı çıkmalıyız'. Şimdi uzun bir süre özellikle HDP 'TSK kimyasal silah kullanıyor' yalanıyla ortaya çıkmıştı. Şimdiki yeni yalanları ise; İstiklal'deki hain saldırının bir senaryo olduğu yönünde. Allah aşkına. Bir hükümet, bir devlet sokaktan geçen kendi insanına böyle bir şey yapmak durumunda olabilmesi mümkün mü? Sayın Süleyman Soylu açıkladı. Eğer bu kişi yakalanmamış olsaydı; bu kişi Yunanistan'a geçirilecek ve infaz edilecekti. Daha sonrasında Türkiye'nin üzerine bu iş bir karanlık olarak bırakılacak ve bu iftirayla Türkiye baş başa bırakılacaktı. Özellikle Ak Parti ve Cumhur İttifakı. Ama başarılı bir operasyonla bu oyun suya düştü. 

Ülkeler içerisinde sürekli olarak hükümeti, AK Parti'yi, Cumhur İttifakı'nı düzenli olarak bir yıpratma politikası izleniyor. Bunu sebebi şu; PKK terör örgütü, YPG terör örgütü artık bitme noktasına doğru gelmek üzere. Ve bu sürecin içerisinde vakit kazanmak adına bu tür yöntemlere başvuruyor. 

Aslında PKK ve YPG terör örgütünü kimlerin desteklediğini görmek adına çok verimli bir süreç yaşıyoruz. Özellikle Ermeni lobilerinin desteklediği tweetler gelmeye başladı. 



'Siz hangi vatanın, hangi milletin insanlarısınız?'

Ermeni lobilerinin PKK'yı desteklemesinin sebebi ne? Çünkü temel kuruluşunda Kürtlerin değil, Ermenilerin oluşturduğu bir topluluk PKK terör örgütü. Ermenilerin de çok ciddi anlamda içerisinde olduğu bir örgüt olduğu için hemen o lobiler de onlara sahip çıkmaya çalışıyorlar. 

CHP'lilerle ben yıllardır TV'lerde konuşurum. Hatalarını söyleriz, onları eleştiririz. Kabul ederler, etmezler... Ama bu vatan millet konusu söz konusu olduğu zaman CHP'ye oy veren seçmenler de inanıyorum ki benim gibi düşünüyorlar. TSK'nın yapmış olduğu bu operasyona destek vermemek ne demek? Siz hangi vatanın, hangi milletin insanlarısınız? Sizin gibi düşünenler şuanda HDP yönetimi, PKK'lı ve YPG'li teröristler, Yunanlar ve Ermesitan'da yaşayan insanlardı. Bunlar gibi düşünür vaziyete nasıl geliyorsunuz? Sayın Akşener'e teşekkür ediyorum destek verdiği için. Sayın Davutoğlu bugün destek verdi yarın ne yapar bilinmez ama hiç olmazsa bir destek tweeti attı. Neden Kılıçdaroğlu sustu? Orada terör örgütünün yuvası darmadağın oldu. Bunun da tek sebebi var; beraber yönetmek istiyorlar HDP'yle bu yüzden bu operasyonlara destek vermiyorlar operasyonlara. Ben bu operasyona karşı tweet atanların bizim insanımız olduğunu düşünmüyorum. 

AYŞE HÜR'E SERT TEPKİ

Ayşe Hür yine söyleyeceğini söylemiş. 'Taksim bombalaması için yazılan senaryo tel tel dökülürken...' demiş. Bakın hepsi aynı ağız. Sezai Temelli de öyleydi. Ayşe Hür'e buradan seslenmek istiyorum. Sende şeref, haysiyet varsa Taksim'de yaşanan patlamanın senaryo olduğunu kanıtlarsın. Bu ne demek ya sürekli devlete iftira atıyorlar. Kimyasal silah kullanılıyor diyorlar. Bir tanesi kalkar Taksim saldırısı üzerinden iftira atar. Bunu bir ispatlayın. Ellerinde hiçbir ispat olmadığı halde bu ve bunun gibi kişiler Türkiye Cumhuriyeti'ne iftira atıyorlar. Artık bizim de ülke olarak özellikle 2023 seçiminden sonra bunun olmasını çok umut ediyorum. Çok sert kanunların çıkması lazım. Bakın bu eleştiri değil. Siz Tayyip Erdoğan'ı eleştirin. Ama kalkıp da devletle alakalı kalkıp bu iftiralar attığınızda anında cevabının verilmesi lazım. Artık bıktık bunlardan. Bunlar artık inasanları zehirleyen ve insanların aklına Taksim'deki hain terör eylemiyle ilgili olarak bunun devlet saenryosu olduğunu sokmaya çalışan aşağılık insanlardır. 





'Bunlar nasıl ceza almıyorlar?'

Taksim'de yapılan hain saldırıda neden sesiniz çıkmadı? PKK kundaktaki çocuklara ateş edip öldürürken, köy okullarını yakarken, camileirimizi kurşunlarken niye hiç sesiniz çıkmıyordu? Şimdi kalkmışsınız oradaki teröristlerin savunucusu haline gelmişsiniz. Size esas olarak Sivil Toplum Örgütleri'nin yaptıklarını göstereyim. TMMOB bakın ne diyor. Bir de başında Türkiye var. 'Ülkemiz kanlı ve kirli savaş politikalarıyla bu karanlık günlere geldi.' demişler. Hangi savaş ve kanlı politikalar? Başında Türkiye olan Mühendisler ve Mimarlar Odası Birliği bugün kalkıp Türkiye Cumhuriyeti'ni kanlı ve kirli politika yapmakla suçluyor. Bunlar nasıl ceza almıyorlar. İnanın insan isyan ediyor. 




(KESK'in açıklamaları) Bu bir rezalettir, skandaldır. Bu kurumlara acilen Savcılıklar tarafından inceleme başlatılmalı. Bunların ceza alması gerekiyor. Bizim Mehmetçiğimiz bizim için canını dişine takacak mücadele edecek yeri geldiğinde şehit olacak bunlar kalkacaklar bizim aziz Mehmetçiğimize hakaret etmeye ve bu operasyona gölge düşürmeye çalışacaklar. Bunların ceza alması lazım. Bunlar ceza almadığı sürece daha fazla cesaret alacaklar. Bunun görülmesi şarttır. Her şartta işi seçime getiriyorlar. Aslında bu yapılan operasyonları kendilerine seçimde oy olarak devşirmeye çalışan bu zihniyettir. CHP ve HDP zihniyetidir. 

HDP VE CHP'NİN GİZLİ PAZARLIĞI BEYAZ TV'DE ORTAYA ÇIKTI

Şu anda HDP ve CHP arasında bir görüşme olduğu yönünde ciddi haberler var. Ve bunlar pazarlık aşamasına gelmiş durumdalar. Hatta HDP ve CHP kendi arasında 3 Bakanlık konusunda anlaşmışlar. Dördüncü bakanlık konusunda HDP'nin ciddi baskıları olduğu söyleniyor. Özellikle İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı konusunda HDP'ye verilmesi durumunda Türkiye'nin daha buna hazır olmadığı konusunda CHP'liler HDP'liler ile bir görüşme yapıyorlar. HDP'liler de diyor ki; 'Tamam bu Bakanlıkları bize vermiyorsanız, bu Bakanlıkların hepsini CHP yönetecek. İyi Partililerin hiçbiri gelmeyecek'. Birinci şartları bu. İkinci şartları; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Çevre Şehir ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın HDP'ye verilmesini istiyorlar. En büyük isteklerinden biri de HDP'nin Diyanet ile alakalı. HDP eğer Millet İttifakı iktidar olursa Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kendilerine verilmesini ve aynı HDP'de olduğu gibi eşbaşkanlık sisteminin kurulmasını istiyorlar. Ve Diyanet İşlerinde bir kadın bir erkek olarak oranın yönetilmesini istiyorlar. Bu kişileri belirleyecek kişilerin de HDP'liler olmasını bekliyorlar. 

Çok önemli bir kulis daha veriyorum. HDP'nin Selahattin Demirtaş'ı cezaevinden çıkarttırırken - ki iktidara gelirlerse gelir gelmez bunu deneyecekler- temel şartı HDP'nin Demirtaş'a görev verilmemesi. Bu da ayrı bir kulis. Cezaevinde olan Selahattin Demirtaş'ın altını oyan bir HDP olduğunun da bir göstergesi. Bunlar zaten Demirtaş'ı kendi aralarında bir mağdur durumuna düşürüp oradan da oy devşirme peşindeler. 

Çok önemli bir bilgi saha veriyorum. CHP ve HDP'lilerin yaptığı toplantı neticesinde bize gelen bir bilgi bu. Milli İstihbarat Teşkilatı, Anayasa Mahkemesi, YÖK ve TUBİTAK, Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı ve Cumhurbaşkanı'nın Özel Kalem'inin kim olacağı konusunda da konuşmalar yapılıyor. Çok enterasan gelebilir seyircilerimize ama Özel Kalem Müdürü'nü HDP onaylamadan Cumhurbaşkanı olurlar ise kesinlikle atamayacaklar. O kişinin kilit olacağını düşünüyorlar. 

Türkiye'de Diyanet üstünden dine müdahale etmeye çalışacak HDP. İşte HDP'nin Türkiye'nin üstünde planladığı planlar ve Kılıçdaroğlu'na aktarıldığı bize söylenen bilgiler bunlar. İyi Partililer bunları iyi dinleyin. Arkanızdan neler dönüyor görün.