Bakan Akar Açiklamasi 'Biz Türkiye Olarak Kimseye Tehdit Degiliz, Kimsenin Topraginda, Hakkinda, Hukukunda Gözümüz Yok'
Milli Savunma Bakani Hulusi Akar, "Biz Türkiye olarak kimseye tehdit degiliz. Kimsenin topraginda, hakkinda, hukukunda gözümüz yok. Türkiye dostlari için güvenilir, güçlü ve etkin bir müttefiktir. Karamalarla bir yere varilamaz" dedi.
Milli Savunma Bakani Hulusi Akar, basin yayin kuruluslarinin Ankara temsilcileri ile Bakanlikta bir araya geldigi toplantida, gündeme iliskin açiklamalarda bulundu. Yunanistan’in göçmenlere yönelik uygulamalarini anlatan Bakan Akar, "Inanilmaz seyler var. Denizin ortasinda yapilanlar Göçmenlere ates ediyorlar, botu zipkinla deliyorlar. Hangi medeniyet, hangi insanlik anlamasi çok güç. Bu yapilanlar gerçekten canilik. Uluslararasi anlasmalar, insan haklari, hukuk hiçe sayiliyor" diye konustu.
Yunanistan’in AB üyesi olmayi bir araç olarak kullandigini dile getiren Bakan Akar, AB ülkelerinin de AB dayanismasindan dolayi mesele Yunanistan oldugu zaman hakki, hukuku bir kenara biraktigini belirtti.
Akar, AB’nin, insan haklari ve uluslararasi hukuk konusunda çifte standartligi birakmasi gerektigini söyledi.
Bati Trakya’da Türk kimliginin inkar edildigini animsatan Akar, bu bölgedeki mantigin Kibris için de geçerli oldugunu ifade etti.
“Kibris’taki çözümsüzlügün temel sebebi, oradaki Rumlarin, kendilerini efendi, Türkleri yok saymasi”
Bakan Akar, "Kibris’taki çözümsüzlügün temel sebebi, oradaki Rumlarin, kendilerini efendi, Türkleri yok saymasi. Bunu da AB, görmezlikten geliyor." diye konustu.
Bütün bu uygulamalara ragmen Türkiye-Yunanistan arasindaki diyalog kanallarinin açik olmasini arzuladiklarini dile getiren Bakan Akar, olaylara siyasal ve barisçil yol ve yöntemlerle çözümler bulmayi istediklerini belirtti.
Bakan Akar, Türkiye’nin, bölgesinde baris ve istikrarin teminati olmaya devam edecegini belirterek, sunlari kaydetti:
"Biz Türkiye olarak kimseye tehdit degiliz. Kimsenin topraginda, hakkinda, hukukunda gözümüz yok. Türkiye dostlari için güvenilir, güçlü ve etkin bir müttefiktir. Karamalarla bir yere varilamaz. Bütün bu iyi niyetimizi ortaya koyduktan sonra da yanlis anlasilmasin diyoruz. Biz bu kadar iyi niyetliyiz ama ayni zamanda ülkemizin, Kuzey Kibris Türk Cumhuriyeti’ndeki kardeslerimizin hak, alaka ve menfaatlerini korumakta azimliyiz, kararliyiz ve muktediriz."
Akar, Kibris’ta barisin ve huzurun hakim olmasini istediklerini dile getirerek, "Türkiye garantördür. Garantörlük hakkimizi bugüne kadar yerine getirdik, getirmeye devam edecegiz."
F-16 Blok Viper alimi ve modernizasyonu
F-16 Blok Viper alimi ve modernizasyonu konusunda bir sürecin isledigini ve bunu takip ettiklerini dile getiren Akar, ayni zamanda ABD ile F-35 konusunda da bir görüsmenin sürdügünü dile getirdi. Bakan Akar, F-35 konusunda, gelecek günlerde ABD’de bir toplanti yapilacagini ve bunun hazirliklarinin devam ettigini belirtti.
Türkiye’ye karsi, bazi dost ve müttefik olarak bilinen ülkelerden yedek parça, bir sistem, bir malzeme, silah, mühimmat alisverisinde açik-kapali bir gecikmenin bulundugunu belirten Akar, su ifadelere yer verdi:
"Adina ambargo denilmiyor fakat gecikmeler var. Biz bunu muhataplarimiza hatirlatiyoruz. Sunu söylüyoruz: TSK’nin bu sekilde zafiyeti, zayiflatilmasi, isteklerini alamamasindan dolayi ayni zamanda NATO’nun zayiflatilmasi demek. 2021 yilinda hazir kuvvet olarak NATO’nun nöbetini tuttuk. Herhangi bir kriz olsaydi birliklerimiz gidecekti. Bu tür örtülü-kapali ambargolardan dolayi, herhangi bir sekilde istenilen malzemeyi temin edemiyorsak bu zafiyet doguracak. Bunu anlatmaya çalisiyoruz. NATO’ya karsi 70 yildan beri sorumluluklarimizi eksiksiz yerine getirmis bir orduyuz, ülkeyiz. Hal böyleyken siz simdi NATO’da müttefikiz diyorsunuz fakat diger yandan da ihtiyaçlarimizi parasi mukabilinde vermiyorsunuz."
"S400 konusu bir tercih degil, zorunluluk"
S400 konusunun bir tercih degil, zorunluluk olarak ortaya çikan bir tedarik çalismasi oldugunu ifade eden Milli Savunma Bakani Akar, "Herhangi bir saldiri, tehdit olmazsa kimseye zarari olmayan bir sistem bu. Önceligimiz ülkemizin, 84 milyon güvenligi. Müttefiklerimizin vermedigini Rusya’dan temin ettigimiz bir sistem" seklinde konustu.
Akar, S400 konusunda makul ve mantikli çözümler bulunabilecegini, Türkiye’nin bu konuda hakli oldugunu sözlerine ekledi.
"ABD’li müttefiklerimizin bir an önce dogru karar vermelerini bekliyoruz"
Türkiye’nin ABD ile en önemli probleminin YPG/PKK oldugunu dile getiren Bakan Akar, "Bu artik açik ve net, PKK’nin sözde elebaslari tarafindan da ifade edilmistir ki, YPG’nin PKK’dan farki yoktur; YPG, PKK’nin Suriye’deki teröristleridir. Hal böyleyken ABD gibi bir müttefikimizin bunlari desteklemesi, müttefiklik ruhuna son derece aykiri. Bu konuda ABD’li müttefiklerimizin bir an önce dogru karar vermelerini bekliyoruz" dedi.
2021’de 94 tatbikat
Operasyonlarin yaninda tatbikatlari da sürdürdüklerini vurgulayan Bakan Akar, "2021’de 94 tatbikat yaptik. Bunun 17’sini kendi içimizde yaptik. Tatbikatlarin 25’i özel, 29’u davet üzerine yapildi, 23’ü de NATO tatbikatlari" ifadesine yer verdi.
Deniz Kuvvetlerinin yillik ortalama seyir süresinin 200 bin saat oldugunu belirten Akar, bunun yüksek bir performans oldugunu kaydetti.
Geçmise nazaran yüzde 94 oraninda seyir süresinin arttigini ifade eden Akar, “Bu çok önemli bir sey. 182 gün karaya çikmadan, fedakarlik yaparak görevlerini yerine getiren arkadaslarimiz" diye konustu.
Milli Savunma Bakani Akar, Hava Kuvvetleri Komutanliginda da 2021’de operasyonel anlamda hiçbir sikintinin yasanmadigini vurguladi.
"Savunma sanayide yüzde 80’lere varan millilik ve yerlilik orani saglandi"
Savunma sanayinde Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in tesvik ve destegiyle yogun bir sanayilesme çalismasinin oldugunu dile getiren Akar, söyle devam etti:
"Savunma sanayiinde çok ciddi mesafeler kat ettik. Bu mesafeler için de kamu, vakif ve özel sirketlerimizle üniversitelerimiz birbirleriyle uyumlu bir sekilde ellerinden gelen destegi sagladilar. Yüzde 80’lere varan bir millilik ve yerlilik orani saglandi."
Makine ve Kimya Endüstrisi’nin yillarca yavasladigi konusunda elestirildigini söyleyen Akar, kurumun daha dinamik, daha güçlü ve rekabetçi olabilmesi için anonim sirket haline dönüstügünü animsatti. Akar, savunma sanayii alaninda yürütülen çalismalarla hayata geçirilen projelere iliskin de bilgi vererek, sunlari kaydetti:
"Savunma sanayii ile genel sanayi alanindaki çalismalarimiz, is adamlarimizin, kurumlarimizin çalismalari insallah çok önemli noktalara gelecek. Büyük bir heyecan ve inanç var. Bu konuda Sayin Cumhurbaskanimizin liderligi, destegi ve tesvikiyle büyük bir hizla bu konuda ilerliyoruz. Insallah, artik bizim temel savunma ve güvenlik ihtiyaçlarimizi karsilayacak silah, araç gereçleri kendimiz yapabilecek noktaya gelecegiz."
"15 Temmuz’dan bugüne kadar 24 bin 230 kisi ihraç edilmistir"
FETÖ ile mücadele konusunda da degerlendirmede bulunan Bakan Akar, söyle konustu:
"Bütüncül bir yaklasimla, yasalar ve mevzuat çerçevesinde yeni bilgi, belge geldikçe istihbarat kurumlarimizla, savciliklarimizla, komutan arkadaslarimizin kendi komutanlik bilgileriyle yakindan takip edilmekte, yerinde ve zamaninda gerekli islemler yapilmaktadir. 15 Temmuz’dan bugüne kadar 24 bin 230 kisi ihraç edilmistir."
Personel temini
Personel temin çalismalarinin da devam ettigini bildiren Akar, "Birtakim elestiriler sonunda mülakatlarda, ilanda, seçimde; bunlarin hepsinin giderilmesi için her türlü çabayi gösterdik, tedbiri aldik. Hala herhangi bir sekilde bilgi, elestiri varsa bunlari da memnuniyetle almaya haziriz. Personel ve askeri ögrenci alimiyla ilgili bazi gerçekler bilinmiyor. Kusura bakmayin, bazi elestiriler çok afaki oluyor. Çünkü bu isçilerin alimi ISKUR, ÖSYM tarafindan yapiliyor. Dolayisiyla buradaki somut bilgilere aykiri maalesef bazi ifadeler kullaniliyor, dogru degil" açiklamasini yapti.
Türk Silahli Kuvvetleri mensuplarinin yogun bir mesai içerisinde oldugunu belirten Akar, "Bu arkadaslarimizin özlük haklarinin istenilen düzeyde olmasi için ne lazimsa her türlü girisimde bulunduk, bulunmaya devam ediyoruz" dedi.
Bedelli askerlik
26 Haziran 2019’da baslayan yeni askerlik sistemi konusunda da degerlendirme yapan Akar, bu sistemde erlerin de general olabildigini animsatti. Yeni askerlik sisteminin, 1927’den itibaren 2019’a kadar degisen ve gelisen sartlar, ihtiyaçlar çerçevesinde düzenlemeler yapilarak geldigini ve sistematiginin bozuldugunu anlatan Akar, yeni sisteminin yogun çalismalarin ardindan belli oldugunu ve bir sistem haline geldigini kaydetti.
Bedelli askerlik ücretinin nasil belirlendigini de anlatan Akar, 6 astegmen maasinin kistas alindigini, bu maas yükseldiginde bedelli askerlik ücretinin de yükselecegini ifade etti.
Söz konusu sistemle, hem silahli kuvvetlerin hem de gençlerin ihtiyacinin karsilandigini belirten Akar, yoklama kaçagi konusunda da ciddi azalmalarin oldugunu ifade etti.
Akar, "Bedelli askerligin sürekli hale gelmesi belirsizligin ortadan kalkmasinda gerçekten çok önemli. Bedelli askerlik basvurularinda 2021 yilinda yüzde 57 artis oldu. Bedelli askerlik ücreti de son belirlemelere göre 55 bin 194 lira. Niye? Astegmen maasi yükseldi" dedi.
Bakan Akar, 6 aylik askerlik hizmetini tamamladiktan sonra, bu hizmetini 12 ay olarak gerçeklestirmek isteyen bir Mehmetçik’in maasinin 4 bin 250 lira, yedek astsubayinin maasinin 8 bin 500 lira, astsubayin maasinin da 9 bin lira oldugunu kaydetti.
Bakan Akar, modern ordularda da uygulanan bu sistem kapsaminda er olarak girenlerden 6’sinin subay, 41’inin astsubay, 480’inin uzman erbas ve 1845’inin sözlesmeli er oldugunu da açikladi.
Kaynak: İHA
Yunanistan’in AB üyesi olmayi bir araç olarak kullandigini dile getiren Bakan Akar, AB ülkelerinin de AB dayanismasindan dolayi mesele Yunanistan oldugu zaman hakki, hukuku bir kenara biraktigini belirtti.
Akar, AB’nin, insan haklari ve uluslararasi hukuk konusunda çifte standartligi birakmasi gerektigini söyledi.
Bati Trakya’da Türk kimliginin inkar edildigini animsatan Akar, bu bölgedeki mantigin Kibris için de geçerli oldugunu ifade etti.
“Kibris’taki çözümsüzlügün temel sebebi, oradaki Rumlarin, kendilerini efendi, Türkleri yok saymasi”
Bakan Akar, "Kibris’taki çözümsüzlügün temel sebebi, oradaki Rumlarin, kendilerini efendi, Türkleri yok saymasi. Bunu da AB, görmezlikten geliyor." diye konustu.
Bütün bu uygulamalara ragmen Türkiye-Yunanistan arasindaki diyalog kanallarinin açik olmasini arzuladiklarini dile getiren Bakan Akar, olaylara siyasal ve barisçil yol ve yöntemlerle çözümler bulmayi istediklerini belirtti.
Bakan Akar, Türkiye’nin, bölgesinde baris ve istikrarin teminati olmaya devam edecegini belirterek, sunlari kaydetti:
"Biz Türkiye olarak kimseye tehdit degiliz. Kimsenin topraginda, hakkinda, hukukunda gözümüz yok. Türkiye dostlari için güvenilir, güçlü ve etkin bir müttefiktir. Karamalarla bir yere varilamaz. Bütün bu iyi niyetimizi ortaya koyduktan sonra da yanlis anlasilmasin diyoruz. Biz bu kadar iyi niyetliyiz ama ayni zamanda ülkemizin, Kuzey Kibris Türk Cumhuriyeti’ndeki kardeslerimizin hak, alaka ve menfaatlerini korumakta azimliyiz, kararliyiz ve muktediriz."
Akar, Kibris’ta barisin ve huzurun hakim olmasini istediklerini dile getirerek, "Türkiye garantördür. Garantörlük hakkimizi bugüne kadar yerine getirdik, getirmeye devam edecegiz."
F-16 Blok Viper alimi ve modernizasyonu
F-16 Blok Viper alimi ve modernizasyonu konusunda bir sürecin isledigini ve bunu takip ettiklerini dile getiren Akar, ayni zamanda ABD ile F-35 konusunda da bir görüsmenin sürdügünü dile getirdi. Bakan Akar, F-35 konusunda, gelecek günlerde ABD’de bir toplanti yapilacagini ve bunun hazirliklarinin devam ettigini belirtti.
Türkiye’ye karsi, bazi dost ve müttefik olarak bilinen ülkelerden yedek parça, bir sistem, bir malzeme, silah, mühimmat alisverisinde açik-kapali bir gecikmenin bulundugunu belirten Akar, su ifadelere yer verdi:
"Adina ambargo denilmiyor fakat gecikmeler var. Biz bunu muhataplarimiza hatirlatiyoruz. Sunu söylüyoruz: TSK’nin bu sekilde zafiyeti, zayiflatilmasi, isteklerini alamamasindan dolayi ayni zamanda NATO’nun zayiflatilmasi demek. 2021 yilinda hazir kuvvet olarak NATO’nun nöbetini tuttuk. Herhangi bir kriz olsaydi birliklerimiz gidecekti. Bu tür örtülü-kapali ambargolardan dolayi, herhangi bir sekilde istenilen malzemeyi temin edemiyorsak bu zafiyet doguracak. Bunu anlatmaya çalisiyoruz. NATO’ya karsi 70 yildan beri sorumluluklarimizi eksiksiz yerine getirmis bir orduyuz, ülkeyiz. Hal böyleyken siz simdi NATO’da müttefikiz diyorsunuz fakat diger yandan da ihtiyaçlarimizi parasi mukabilinde vermiyorsunuz."
"S400 konusu bir tercih degil, zorunluluk"
S400 konusunun bir tercih degil, zorunluluk olarak ortaya çikan bir tedarik çalismasi oldugunu ifade eden Milli Savunma Bakani Akar, "Herhangi bir saldiri, tehdit olmazsa kimseye zarari olmayan bir sistem bu. Önceligimiz ülkemizin, 84 milyon güvenligi. Müttefiklerimizin vermedigini Rusya’dan temin ettigimiz bir sistem" seklinde konustu.
Akar, S400 konusunda makul ve mantikli çözümler bulunabilecegini, Türkiye’nin bu konuda hakli oldugunu sözlerine ekledi.
"ABD’li müttefiklerimizin bir an önce dogru karar vermelerini bekliyoruz"
Türkiye’nin ABD ile en önemli probleminin YPG/PKK oldugunu dile getiren Bakan Akar, "Bu artik açik ve net, PKK’nin sözde elebaslari tarafindan da ifade edilmistir ki, YPG’nin PKK’dan farki yoktur; YPG, PKK’nin Suriye’deki teröristleridir. Hal böyleyken ABD gibi bir müttefikimizin bunlari desteklemesi, müttefiklik ruhuna son derece aykiri. Bu konuda ABD’li müttefiklerimizin bir an önce dogru karar vermelerini bekliyoruz" dedi.
2021’de 94 tatbikat
Operasyonlarin yaninda tatbikatlari da sürdürdüklerini vurgulayan Bakan Akar, "2021’de 94 tatbikat yaptik. Bunun 17’sini kendi içimizde yaptik. Tatbikatlarin 25’i özel, 29’u davet üzerine yapildi, 23’ü de NATO tatbikatlari" ifadesine yer verdi.
Deniz Kuvvetlerinin yillik ortalama seyir süresinin 200 bin saat oldugunu belirten Akar, bunun yüksek bir performans oldugunu kaydetti.
Geçmise nazaran yüzde 94 oraninda seyir süresinin arttigini ifade eden Akar, “Bu çok önemli bir sey. 182 gün karaya çikmadan, fedakarlik yaparak görevlerini yerine getiren arkadaslarimiz" diye konustu.
Milli Savunma Bakani Akar, Hava Kuvvetleri Komutanliginda da 2021’de operasyonel anlamda hiçbir sikintinin yasanmadigini vurguladi.
"Savunma sanayide yüzde 80’lere varan millilik ve yerlilik orani saglandi"
Savunma sanayinde Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in tesvik ve destegiyle yogun bir sanayilesme çalismasinin oldugunu dile getiren Akar, söyle devam etti:
"Savunma sanayiinde çok ciddi mesafeler kat ettik. Bu mesafeler için de kamu, vakif ve özel sirketlerimizle üniversitelerimiz birbirleriyle uyumlu bir sekilde ellerinden gelen destegi sagladilar. Yüzde 80’lere varan bir millilik ve yerlilik orani saglandi."
Makine ve Kimya Endüstrisi’nin yillarca yavasladigi konusunda elestirildigini söyleyen Akar, kurumun daha dinamik, daha güçlü ve rekabetçi olabilmesi için anonim sirket haline dönüstügünü animsatti. Akar, savunma sanayii alaninda yürütülen çalismalarla hayata geçirilen projelere iliskin de bilgi vererek, sunlari kaydetti:
"Savunma sanayii ile genel sanayi alanindaki çalismalarimiz, is adamlarimizin, kurumlarimizin çalismalari insallah çok önemli noktalara gelecek. Büyük bir heyecan ve inanç var. Bu konuda Sayin Cumhurbaskanimizin liderligi, destegi ve tesvikiyle büyük bir hizla bu konuda ilerliyoruz. Insallah, artik bizim temel savunma ve güvenlik ihtiyaçlarimizi karsilayacak silah, araç gereçleri kendimiz yapabilecek noktaya gelecegiz."
"15 Temmuz’dan bugüne kadar 24 bin 230 kisi ihraç edilmistir"
FETÖ ile mücadele konusunda da degerlendirmede bulunan Bakan Akar, söyle konustu:
"Bütüncül bir yaklasimla, yasalar ve mevzuat çerçevesinde yeni bilgi, belge geldikçe istihbarat kurumlarimizla, savciliklarimizla, komutan arkadaslarimizin kendi komutanlik bilgileriyle yakindan takip edilmekte, yerinde ve zamaninda gerekli islemler yapilmaktadir. 15 Temmuz’dan bugüne kadar 24 bin 230 kisi ihraç edilmistir."
Personel temini
Personel temin çalismalarinin da devam ettigini bildiren Akar, "Birtakim elestiriler sonunda mülakatlarda, ilanda, seçimde; bunlarin hepsinin giderilmesi için her türlü çabayi gösterdik, tedbiri aldik. Hala herhangi bir sekilde bilgi, elestiri varsa bunlari da memnuniyetle almaya haziriz. Personel ve askeri ögrenci alimiyla ilgili bazi gerçekler bilinmiyor. Kusura bakmayin, bazi elestiriler çok afaki oluyor. Çünkü bu isçilerin alimi ISKUR, ÖSYM tarafindan yapiliyor. Dolayisiyla buradaki somut bilgilere aykiri maalesef bazi ifadeler kullaniliyor, dogru degil" açiklamasini yapti.
Türk Silahli Kuvvetleri mensuplarinin yogun bir mesai içerisinde oldugunu belirten Akar, "Bu arkadaslarimizin özlük haklarinin istenilen düzeyde olmasi için ne lazimsa her türlü girisimde bulunduk, bulunmaya devam ediyoruz" dedi.
Bedelli askerlik
26 Haziran 2019’da baslayan yeni askerlik sistemi konusunda da degerlendirme yapan Akar, bu sistemde erlerin de general olabildigini animsatti. Yeni askerlik sisteminin, 1927’den itibaren 2019’a kadar degisen ve gelisen sartlar, ihtiyaçlar çerçevesinde düzenlemeler yapilarak geldigini ve sistematiginin bozuldugunu anlatan Akar, yeni sisteminin yogun çalismalarin ardindan belli oldugunu ve bir sistem haline geldigini kaydetti.
Bedelli askerlik ücretinin nasil belirlendigini de anlatan Akar, 6 astegmen maasinin kistas alindigini, bu maas yükseldiginde bedelli askerlik ücretinin de yükselecegini ifade etti.
Söz konusu sistemle, hem silahli kuvvetlerin hem de gençlerin ihtiyacinin karsilandigini belirten Akar, yoklama kaçagi konusunda da ciddi azalmalarin oldugunu ifade etti.
Akar, "Bedelli askerligin sürekli hale gelmesi belirsizligin ortadan kalkmasinda gerçekten çok önemli. Bedelli askerlik basvurularinda 2021 yilinda yüzde 57 artis oldu. Bedelli askerlik ücreti de son belirlemelere göre 55 bin 194 lira. Niye? Astegmen maasi yükseldi" dedi.
Bakan Akar, 6 aylik askerlik hizmetini tamamladiktan sonra, bu hizmetini 12 ay olarak gerçeklestirmek isteyen bir Mehmetçik’in maasinin 4 bin 250 lira, yedek astsubayinin maasinin 8 bin 500 lira, astsubayin maasinin da 9 bin lira oldugunu kaydetti.
Bakan Akar, modern ordularda da uygulanan bu sistem kapsaminda er olarak girenlerden 6’sinin subay, 41’inin astsubay, 480’inin uzman erbas ve 1845’inin sözlesmeli er oldugunu da açikladi.