Türkiye, Kültür Olarak Amerika'ya En Çok Benzeyen Bir Ülke
Birçok alanda çok özel çalismalari bulunan girisimci ve melek yatirimci Burkay Kaplan, Türkiye’de olan ilgisini, “Türkiye, kültür olarak Amerika’ya en çok benzeyen ülke. Bu nedenle Türkiye’yi çok seviyoruz” sözleriyle ifade etti.
32 ülkeden fazla ülkede is yapan, Türkiye’ye tasinan ve çalismalarini Türkiye’de sürdüren Kaplan, Türkiye ile ilgili önemli degerlendirmelerde bulundu. Girisimci ve melek yatirimci Burkay Kaplan “Türkiye’nin her sehri çok özel ve çok ilgi çekici. Sonuçta asirlardir devam eden bir kültüre sahibiz. Ayrica cografik olarak da özel bir konumda yer aldigimizi söyleyebilirim. Ülkemizin birçok sehri dikkatleri üzerine çekse de Istanbul’un ayri bir yeri oldugunu düsünüyorum. Istanbul, kültür olarak Amerika’ya en fazla benzeyen sehir. Türkiye halki; nasil yasamalari gerektigini, nasil mutlu olacaklarini çok iyi biliyor” ifadeleriyle Türkiye’deki yasam ile Amerika’daki yasamin benzerliklerini vurguladi.
Türkiye’de yasayan insanlarin davranisindaki rahatliga da deginen Burkay Kaplan, “Biliyorsunuz, Amerika’da da insanlar çok rahat. Istedikleri yasam tarzinizi sürdürme konusunda herhangi bir sorunla karsilasmiyor. Istanbul’da egede Akdeniz’in halki da öyle. Insanlar kendi memleketin ’de kendilerini hem rahat hissediyor hem de burada istedikleri gibi bir yasantiya sahip olma sansi elde ediyor. Bu nedenle özellikle, Türkiye’de yasayan kisilerin memnun olduklarini söyleyebilirim” sözleriyle burada yasayanlarin, yasamlarindan memnun olduklarinin altini özellikle çizdi.
“Türkiye hem kendim hem ailem için her anlamda çok özel bir ülke”
Türkiye’nin her zaman kendisi ve ailesinin ilgisini çeken bir ülke oldugunu ifade eden Kaplan, Türkiye’ye konusundaki degerlendirmelerini “Açikçasi Türk halki, örf ve adetlerine sadik olmalari her zaman hem ailemin hem de benim ilgimi çekiyordu. Biz de Türkiye’nin kültürel yapisinin Amerika’nin kültürüne benzedigini düsünüyoruz. Iki tarafta da ilgi çeken bir rahatlik var.
Bu rahatlik, insanlarin kendilerini çok daha keyifli hissetmesini sagliyor. Kim nasil yasamak istiyorsa o sekilde yasiyor. Insanlar mutlu olacaklari konulari belirleyebilir, böylelikle yasantilarini istedikleri sekilde yönlendiriyor. Bunlarin her biri benim için çok önemli. Çünkü istiyorum ki herkes istedigi yasam tarzina uygun bir yasanti içerisinde olsun. Ailemin de Türkiye’nin bu çok özel sehrini begenmesinin de temel sebebinin rahatlik oldugunu söyleyebilirim. Abim bile bu nedenle Izmir’de yasiyor” ifadeleriyle sonlandirdi.