Cumhurbaskani Erdogan, Darülaceze'deki Açilis Ve Tanitim Töreninde Konustu Açiklamasi (2)
'Türkiye'nin sosyal yardim bütçesi biz göreve geldigimizde yillik 2 milyar liraydi. Geçtigimiz yil bu rakam, lütfen buna dikkat edelim, 69 milyar lirayi buldu' 'Son 19 yilda verdigimiz sosyal desteklerin toplam tutari 434 milyar liraya ulasti. Sosyal yardimlarin milli gelirimize oranini yüzde 0,38 seviyesinden yüzde 1,37 seviyesine çikardik. Daha önce önemli bir bölümü ayni olan yardimlari yüzde 96 oraninda nakdiye çevirerek çok daha etkin hale getirdik' 'Çalismak isteyene ve çalisabilecek durumda olana is imkani saglarken, bunun disinda kalan herkesi de gözetip korumak boynumuzun borcudur. Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginlestikçe vatandaslarina sagladigi refah seviyesi ona göre artmaktadir, artmayi da sürdürecektir'
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, göreve geldiklerinde Türkiye'nin sosyal yardim bütçesinin yillik 2 milyar lira oldugunu, geçen yil ise bu rakamin 69 milyar lirayi buldugunu söyledi.
Erdogan, Darülaceze Yurt ve Kültürel Tesis Açilisi ve Darülaceze Sosyal Hizmet Sehri Tanitim Töreni'nde yaptigi konusmada, Büyüksehir Belediye Baskanligindan Basbakanliga, oradan Cumhurbaskanligina kadar sorumluluk üstlendigi her yerde "Insani yasat ki devlet yasasin" düsturuyla hareket ettiklerini dile getirdi.
Türkiye'nin en yaygin ve etkin sosyal destek politikalarini hayata geçirmek suretiyle hiç kimsenin kendisini sahipsiz hissetmeyecegi bir sistem kurduklarini vurgulayan Erdogan, "Sayin Baskan'in özellikle yataga bagimli olan vatandaslarimizla ilgili ifade ettigi o tespit, siradan tespitler degil. Yani günde 3 kez bir yataga bagimli olan buradaki emanete bakacaksin, onunla ilgileneceksin, onu bir kenara birakmayacaksin. Ecdat böyle bir ecdat. Simdi bizler de bu ecdadin varisleri olarak bu emanetlerimize sahip çikiyorsak, onlara gereken her türlü bakimi yapiyorsak, ben cumhurbaskani olarak elhamdülillah derim." diye konustu.
Çocuklardan yaslilara, engellilerden kadinlara her kesimi ve sagliktan egitime, konuttan istihdama her alani kapsayan destek politikalariyla Türkiye'yi bu bakimdan gipta edilen bir yer haline getirdiklerini belirten Erdogan, sözlerini söyle sürdürdü:
"Diger pek çok ülkeden farkli olarak biz bu destekleri, insanlarimizi kendi tabii hayat alanlarinin içinde tutarak, aile birligini koruyarak veriyoruz. Mesela bu anlayisla 60 yasin üzerindeki 170 binden fazla ve 65 yasin üstündeki 150 bine yakin büyügümüzü aylik 865 liralik bir meblagla kendi ailesi yaninda destekliyoruz. Yasli Destek Programi ile 40 farkli ilimizdeki 67 bine yakin yaslimiza evlerinde bakim, psikososyal destek ve kültürel faaliyet hizmeti veriyoruz. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanligimiza bagli 163 huzurevimizde 16 bin 566 yaslimiz kaliyor. Kamu ve özel sektör kapasitesiyle birlikte bu rakam 37 bini geçiyor."
Cumhurbaskani Erdogan, engellilerin toplum ve is hayatina aktif katilimi hususunda da en büyük atilimlarin kendi dönemlerinde gerçeklestigine isaret ederek, evde bakim uygulamasiyla ülke genelinde 536 bine yakin engelliye aylik ortalama 1798 lira destek verdiklerini bildirdi.
Hayatlarini engellilerin bakimina adayan aile bireylerini de unutmadiklarini dile getiren Erdogan, "Bu kardeslerimizin kendilerine de zaman ayirabilmelerini temin için 76 sehrimizde 127 Engelsiz Gündüz Bakimevi'ni faaliyete geçirdik. Yine engelli bireylere hizmet veren bakim merkezlerinin sayisini 104'e yükseltirken, yararlanici sayisini da 7 bine çikarttik. Ücretini devletin ödedigi özel engelli bakimevlerinin sayisi 294'ü, yararlanici sayisi 24 bini buldu. Engellilerin kamudaki istihdami da 60 bini asti." bilgisini verdi.
- "Türkiye'nin sosyal yardim bütçesi geçtigimiz yil 69 milyar lirayi buldu"
Devlet korumasindaki çocuklarla ilgili sistemi ise bastan sona degistirdiklerine dikkati çeken Erdogan, sunlari kaydetti:
"Kogus tipi yurt ve yuvalari tamamen ortadan kaldirarak, aile ortamini saglayan ev tipi bakim hizmetine geçtik. Halihazirda 13 bin 341 çocugumuz, ev tipi bakim merkezlerinde devlet korumasinda bulunuyor. Daha önemlisi 139 bine yakin çocugumuzun sagladigimiz sosyal ve ekonomik destekle kendi aileleri veya yakinlari yaninda hayatlarini sürdürmesini temin ediyoruz. Koruyucu aile hizmet modelini de genisleterek 8 bin 214 çocugumuzun bu sekilde hayata hazirlanmasini sagliyoruz. Ayni sekilde 18 binin üzerinde çocugumuz da evlat edinilmek suretiyle bir aileye kavustu. Devlet korumasindaki çocuklarimizin kamuda istihdami kapsaminda bugüne kadar 56 bine yakin gencimizi kamuda ise yerlestirdik. Risk Grubundaki Çocuklarin ve Ailelerin Izlenmesi Programi çerçevesinde 67 bine yakin evladimizi yakindan takip ettik. Kadina siddetle mücadele amaciyla faaliyete geçirdigimiz konukevlerinde bugüne kadar 285 bine yakin kadinimiza ve beraberindeki 170 bin çocuga hizmet verdik."
Sadece yasli, çocuk, engelli ve kadinlarla kalmadiklarini, her kesimi koruyan özellikle de gözeten, destekleyen, hayata tutunmasini, gelecegine güvenle bakmasini saglayan politikalar gelistirdiklerini, bunlari kararlilikla uyguladiklarini belirten Erdogan, "Türkiye'nin sosyal yardim bütçesi biz göreve geldigimizde yillik 2 milyar liraydi. Geçtigimiz yil bu rakam, lütfen buna dikkat edelim, 69 milyar lirayi buldu. Son 19 yilda verdigimiz sosyal desteklerin toplam tutari, 434 milyar liraya ulasti. Sosyal yardimlarin milli gelirimize oranini yüzde 0,38 seviyesinden yüzde 1,37 seviyesine çikardik. Daha önce önemli bir bölümü ayni olan yardimlari yüzde 96 oraninda nakdiye çevirerek çok daha etkin hale getirdik." ifadelerini kullandi.
- "Türkiye büyüdükçe vatandaslarina sagladigi refah seviyesi ona göre artmaktadir"
Cumhurbaskani Erdogan, yaklasik 2 milyon vatandasin kendilerine devlet tarafindan verilen sosyal yardim kartlari ile ihtiyaçlarini karsiladigini aktararak, söyle devam etti:
"Görüldügü gibi ülkemizde hiç kimseyi sahipsiz birakmayacak bir sosyal destek sistemi kurduk ve bunu isletiyoruz. Elbette gönlümüz her bir vatandasimizin destege ihtiyaç duymadan hayatini sürdürebilecegi, isini yapabilecegi, ekmegini kazanabilecegi, egitimini, saglik hizmetini alabilecegi seviyeye ulasmayi istiyor. Ancak dünyanin hiçbir yerinde böyle bir ideal ekonomik ve sosyal hayatin olmadigi da ortadadir. Çalismak isteyene ve çalisabilecek durumda olana is imkani saglarken, bunun disinda kalan herkesi de gözetip korumak boynumuzun borcudur. Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginlestikçe vatandaslarina sagladigi refah seviyesi ona göre artmaktadir, artmayi da sürdürecektir. Akil ve vicdan sahibi hiç kimse, bugünkü Türkiye'nin demokrasiden kalkinmaya, sosyal ve ekonomik imkanlara kadar tüm alanlarda geçmisin herhangi bir döneminin fersah fersah ilerisinde oldugunu inkar edemez."
Kendi kusaklarinin, 1960 darbesinin yasandigi dönemde çocuk oldugunu ifade eden Erdogan, "Ama darbenin yol açtigi acilarin, haksizliklarin, hukuksuzlarin etkisini o çocuk halimizle bile hissediyorduk. Türkiye'nin karanlik dönemlerinden biri olan 1970'ler, gençlik yillarimiza denk geldi. Ülkemizin ideolojik, etnik ve mezhebi temelde nasil bölünmeye, milletimizin nasil birbirine düsürülmeye çalisildigini, darbe taslarinin nasil adim adim dösendigini bizzat yasadik, gördük. 1980 darbesi iste böyle bir dönemin ardindan ülkemizin tekrar saf disina itildigi, pek çok seye adeta sifirdan baslamak zorunda birakildigi bir felaketti. Darbenin ardindan yeniden toparlanmaya çalisan Türkiye, bu defa da bölücü örgütün eylemleri ve koalisyonlar dönemlerinin yol açtigi patinajla karsilasti." diye konustu.
(Sürecek)
Kaynak: AA
Erdogan, Darülaceze Yurt ve Kültürel Tesis Açilisi ve Darülaceze Sosyal Hizmet Sehri Tanitim Töreni'nde yaptigi konusmada, Büyüksehir Belediye Baskanligindan Basbakanliga, oradan Cumhurbaskanligina kadar sorumluluk üstlendigi her yerde "Insani yasat ki devlet yasasin" düsturuyla hareket ettiklerini dile getirdi.
Türkiye'nin en yaygin ve etkin sosyal destek politikalarini hayata geçirmek suretiyle hiç kimsenin kendisini sahipsiz hissetmeyecegi bir sistem kurduklarini vurgulayan Erdogan, "Sayin Baskan'in özellikle yataga bagimli olan vatandaslarimizla ilgili ifade ettigi o tespit, siradan tespitler degil. Yani günde 3 kez bir yataga bagimli olan buradaki emanete bakacaksin, onunla ilgileneceksin, onu bir kenara birakmayacaksin. Ecdat böyle bir ecdat. Simdi bizler de bu ecdadin varisleri olarak bu emanetlerimize sahip çikiyorsak, onlara gereken her türlü bakimi yapiyorsak, ben cumhurbaskani olarak elhamdülillah derim." diye konustu.
Çocuklardan yaslilara, engellilerden kadinlara her kesimi ve sagliktan egitime, konuttan istihdama her alani kapsayan destek politikalariyla Türkiye'yi bu bakimdan gipta edilen bir yer haline getirdiklerini belirten Erdogan, sözlerini söyle sürdürdü:
"Diger pek çok ülkeden farkli olarak biz bu destekleri, insanlarimizi kendi tabii hayat alanlarinin içinde tutarak, aile birligini koruyarak veriyoruz. Mesela bu anlayisla 60 yasin üzerindeki 170 binden fazla ve 65 yasin üstündeki 150 bine yakin büyügümüzü aylik 865 liralik bir meblagla kendi ailesi yaninda destekliyoruz. Yasli Destek Programi ile 40 farkli ilimizdeki 67 bine yakin yaslimiza evlerinde bakim, psikososyal destek ve kültürel faaliyet hizmeti veriyoruz. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanligimiza bagli 163 huzurevimizde 16 bin 566 yaslimiz kaliyor. Kamu ve özel sektör kapasitesiyle birlikte bu rakam 37 bini geçiyor."
Cumhurbaskani Erdogan, engellilerin toplum ve is hayatina aktif katilimi hususunda da en büyük atilimlarin kendi dönemlerinde gerçeklestigine isaret ederek, evde bakim uygulamasiyla ülke genelinde 536 bine yakin engelliye aylik ortalama 1798 lira destek verdiklerini bildirdi.
Hayatlarini engellilerin bakimina adayan aile bireylerini de unutmadiklarini dile getiren Erdogan, "Bu kardeslerimizin kendilerine de zaman ayirabilmelerini temin için 76 sehrimizde 127 Engelsiz Gündüz Bakimevi'ni faaliyete geçirdik. Yine engelli bireylere hizmet veren bakim merkezlerinin sayisini 104'e yükseltirken, yararlanici sayisini da 7 bine çikarttik. Ücretini devletin ödedigi özel engelli bakimevlerinin sayisi 294'ü, yararlanici sayisi 24 bini buldu. Engellilerin kamudaki istihdami da 60 bini asti." bilgisini verdi.
- "Türkiye'nin sosyal yardim bütçesi geçtigimiz yil 69 milyar lirayi buldu"
Devlet korumasindaki çocuklarla ilgili sistemi ise bastan sona degistirdiklerine dikkati çeken Erdogan, sunlari kaydetti:
"Kogus tipi yurt ve yuvalari tamamen ortadan kaldirarak, aile ortamini saglayan ev tipi bakim hizmetine geçtik. Halihazirda 13 bin 341 çocugumuz, ev tipi bakim merkezlerinde devlet korumasinda bulunuyor. Daha önemlisi 139 bine yakin çocugumuzun sagladigimiz sosyal ve ekonomik destekle kendi aileleri veya yakinlari yaninda hayatlarini sürdürmesini temin ediyoruz. Koruyucu aile hizmet modelini de genisleterek 8 bin 214 çocugumuzun bu sekilde hayata hazirlanmasini sagliyoruz. Ayni sekilde 18 binin üzerinde çocugumuz da evlat edinilmek suretiyle bir aileye kavustu. Devlet korumasindaki çocuklarimizin kamuda istihdami kapsaminda bugüne kadar 56 bine yakin gencimizi kamuda ise yerlestirdik. Risk Grubundaki Çocuklarin ve Ailelerin Izlenmesi Programi çerçevesinde 67 bine yakin evladimizi yakindan takip ettik. Kadina siddetle mücadele amaciyla faaliyete geçirdigimiz konukevlerinde bugüne kadar 285 bine yakin kadinimiza ve beraberindeki 170 bin çocuga hizmet verdik."
Sadece yasli, çocuk, engelli ve kadinlarla kalmadiklarini, her kesimi koruyan özellikle de gözeten, destekleyen, hayata tutunmasini, gelecegine güvenle bakmasini saglayan politikalar gelistirdiklerini, bunlari kararlilikla uyguladiklarini belirten Erdogan, "Türkiye'nin sosyal yardim bütçesi biz göreve geldigimizde yillik 2 milyar liraydi. Geçtigimiz yil bu rakam, lütfen buna dikkat edelim, 69 milyar lirayi buldu. Son 19 yilda verdigimiz sosyal desteklerin toplam tutari, 434 milyar liraya ulasti. Sosyal yardimlarin milli gelirimize oranini yüzde 0,38 seviyesinden yüzde 1,37 seviyesine çikardik. Daha önce önemli bir bölümü ayni olan yardimlari yüzde 96 oraninda nakdiye çevirerek çok daha etkin hale getirdik." ifadelerini kullandi.
- "Türkiye büyüdükçe vatandaslarina sagladigi refah seviyesi ona göre artmaktadir"
Cumhurbaskani Erdogan, yaklasik 2 milyon vatandasin kendilerine devlet tarafindan verilen sosyal yardim kartlari ile ihtiyaçlarini karsiladigini aktararak, söyle devam etti:
"Görüldügü gibi ülkemizde hiç kimseyi sahipsiz birakmayacak bir sosyal destek sistemi kurduk ve bunu isletiyoruz. Elbette gönlümüz her bir vatandasimizin destege ihtiyaç duymadan hayatini sürdürebilecegi, isini yapabilecegi, ekmegini kazanabilecegi, egitimini, saglik hizmetini alabilecegi seviyeye ulasmayi istiyor. Ancak dünyanin hiçbir yerinde böyle bir ideal ekonomik ve sosyal hayatin olmadigi da ortadadir. Çalismak isteyene ve çalisabilecek durumda olana is imkani saglarken, bunun disinda kalan herkesi de gözetip korumak boynumuzun borcudur. Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginlestikçe vatandaslarina sagladigi refah seviyesi ona göre artmaktadir, artmayi da sürdürecektir. Akil ve vicdan sahibi hiç kimse, bugünkü Türkiye'nin demokrasiden kalkinmaya, sosyal ve ekonomik imkanlara kadar tüm alanlarda geçmisin herhangi bir döneminin fersah fersah ilerisinde oldugunu inkar edemez."
Kendi kusaklarinin, 1960 darbesinin yasandigi dönemde çocuk oldugunu ifade eden Erdogan, "Ama darbenin yol açtigi acilarin, haksizliklarin, hukuksuzlarin etkisini o çocuk halimizle bile hissediyorduk. Türkiye'nin karanlik dönemlerinden biri olan 1970'ler, gençlik yillarimiza denk geldi. Ülkemizin ideolojik, etnik ve mezhebi temelde nasil bölünmeye, milletimizin nasil birbirine düsürülmeye çalisildigini, darbe taslarinin nasil adim adim dösendigini bizzat yasadik, gördük. 1980 darbesi iste böyle bir dönemin ardindan ülkemizin tekrar saf disina itildigi, pek çok seye adeta sifirdan baslamak zorunda birakildigi bir felaketti. Darbenin ardindan yeniden toparlanmaya çalisan Türkiye, bu defa da bölücü örgütün eylemleri ve koalisyonlar dönemlerinin yol açtigi patinajla karsilasti." diye konustu.
(Sürecek)