Gülsoy'dan Artan Vakalar Sonrasinda Asi Çagrisi

KTO’nun Agustos ayi Meclis Toplantisi gerçeklestirildi.

Gündemde ki maddelerin görüsülüp karara baglanmasinin ardindan konusma yapan KTO Baskani Ömer Gülsoy, gündeme iliskin degerlendirmelerde bulundu. Artan korona virüs vakalarina dikkat çeken Gülsoy, vatandaslara asi çagrisinda bulunarak, "Dünyanin Çin kaynakli geçtigimiz yilsonunda, ülkemizin ise martin ortalarinda tanistigi Kovid 19 adli virüs maalesef insanligin basina bela olmaya devam ediyor. Su anki geldigimiz noktada maalesef yine vaka sayilarinda ciddi bir artis görülüyor. Salgin henüz bitmedi. Asi haritasindaki rengimiz mavi Ancak; Kayseri’de halen 275 bin kisi asi olmamis. Ikinci doz asisi geçmis 52 bin kisi bulunuyor. Iki doz Sinovac olana ise 3’ncü doz asi gerekiyor. Günlük vaka sayilarimiz artiyor. Yogun bakimda yatan asisizlarin orani yüzde 91. Bu verilere göre bu dalga asisizlarin dalgasi. Unutmayalim ki; asi olmak toplumsal sorumluluktur. Vaka sayilarinin en çok arttigi iller arasinda maalesef 3’ncü siradayiz. Özellikle asi olduk diye maske takmayan vatandaslarimizi görüyorum. Maske, mesafe ve temizlik kurallarini unutmayalim. Karsimizdaki her insani korona virüslü gibi davranmamiz gerekiyor. Lütfen kurallara uyalim. Korona virüse yakalanarak hastanelerde yatan gençlerimiz maalesef bazi sosyal medya paylasimlarindan etkilendikleri ve baskalarindan duyduklari olumsuz sonuçlardan etkilendikleri yönünde bilgiler aliyorum. Keske dememek için asinizi lütfen olun. Asi çok önemli. Bu illetle mücadelede elimizdeki tek silah asi. Bilmeliyiz ki, normal yasantimiza dönmek bizlerin alacagi tedbirlerle mümkün olacaktir. Bu arada yüz yüze egitim 6 Eylül’de basliyor. Asi yaptirmayan ögretmenlerimizi, egitim çalisanlarimizi, kantin ve servis araçlarinda görevli arkadaslarimizi kendi sagliklari, ögrencilerimizin korunmasi ve gelecegi için asi olmaya davet ediyoruz. Tekrar söylüyorum, kisitlama günlerine geri dönmek istemiyoruz" ifadelerini kullandi.

Yerel esnafa sahip çikilmasi gerektigini kaydeden Gülsoy, "Esnaf demisken buradan birde çagri yapmak istiyorum. Malum 6 Eylül’de okullarimiz açiliyor. Yerel isletmelerimize sahip çikalim. Alisverislerimizde lütfen yerel isletmelerimizi tercih edelim. Yükümüzü çeken sektörlerden alisveris yapalim. Ekmegi bile firincidan alin. Önce kentimiz sonra ülkemiz kazansin. Sezonluk çesit düzerek yillardir o isin kahrini çeken sektörlere destek olmaliyiz" dedi.



"Yüksek faizle hiçbir yere varamayiz"

"Türkiye’de dikkat etmemiz en önemli konu ise enflasyon" diyen Gülsoy, "Bütün dünyada yükselen enflasyon, Türkiye’nin de enflasyonunu olumsuz sekilde etkiliyor. Sirket tarafinda ise belirleyici olan süphesiz tüketici talebi olacak gibi. Bu nedenle talebi yakindan takip etmek gerekiyor. Tedarik zincirindeki bozulma, artan maliyetler ve rekabetçilik, degisen tüketici ihtiyaçlari ve sanayinin is modellerindeki degisimde dikkatli olmamiz gereken konular arasinda yer aliyor. Gelismekte olan piyasalar ve ekonomilerdeki önceki dönemlerden gelen kirilganliklarin olumsuz etkileri daha sarsici olacak. Yüksek faizle hiçbir yere varamayiz. YÜKSEK FAIZLE HIÇBIR YERE VARAMAYIZ. Bu kadar yüksek faizle is dünyasi olarak nasil yatirim ve üretim yapacagiz. Istihdam nasil artacagiz. Finansa ihtiyaç duyan bir mütesebbis veya üyemiz finans maliyeti bu kadar yüksekken nasil rekabet edebilecek. Birakin rekabeti, nasil ayakta kalacak? Döviz ve enflasyon ayagini topal etmeden faizleri düsürmemiz lazim. Enflasyonumuz da yüksek. Büyüme ve istikrar hedeflerini yakalayabilmek için ekonominin üç temel ayagi olan kur, faiz ve enflasyonun dengede tutulmasi gerek" diye konustu.