Tunus'ta Askeri Yargidan 'Onur Koalisyonu'nun 4 Milletvekili Için Gözalti Karari
Tunus askeri yargisi, Mecliste 18 milletvekili bulunan Onur Koalisyonu milletvekillerinden 4'ü hakkinda gözalti karari verdi.
Onur Koalisyonu Milletvekili el-Habib bin Siydhum, sosyal medyadan yaptigi açiklamada, askeri yarginin, "havalimani olayi" olarak bilinen davayla baglantili olarak 4 milletvekili hakkinda gözalti karari çikardigini belirtti.
Bin Siydhum, "Yozlasmislar nerede? Gerçek suçlular nerede? Issizler ve devlet güvenligine karsi gerçek komplocular nerede?" sorulariyla, verilen karara tepki gösterdi.
Partiye yakin avukat Hüsnü el-Baci de Facebook sayfasindan yaptigi paylasimda, haklarinda gözalti karari verilen milletvekillerinin Onur Koalisyonu Baskani Seyfeddin Mahluf, Abdullatif el-Alevi, Muhammed Affas ve Mahir Zeyd oldugunu bildirdi.
- Mahluf hakkinda sorusturma baslatilmisti
Seyfeddin Mahluf hakkinda 27 Temmuz'da "havalimani olayi" ile ilgili sorusturma baslatilmisti.
Mahluf, 25 Mayis'ta, Cumhurbaskani Kays Said'in danismanlarinin kurguladigi öne sürülen darbe planinin mimarlari hakkinda sorusturma talebinde bulunmustu.
Tunus medyasinda Mahluf'un 15 Mart'ta Kartaca Havalimani'nda bir kadinin seyahat etmesine engel oldugu ve havalimaninda kargasa çikardigi yönünde haberler yer almisti.
- Tunus'ta ne olmustu?
Tunus'ta 25 Temmuz'da hükümet ve muhalefet partilerine yönelik yüzlerce kisinin katilimiyla protestolar gerçeklestirilmis, çikan olaylarda basta Nahda Hareketi olmak üzere parti merkezlerine saldirilar düzenlenmisti.
Tunus Cumhurbaskani Said de Meclisin tüm yetkilerini dondurdugunu, milletvekillerinin dokunulmazligini askiya aldigini, mevcut Basbakan Hisam el-Mesisi'yi azlettigini ve kendi atayacagi bir basbakanla yürütmeyi devralacagini duyurmustu.
Said, kendisini bassavci ilan ederek yarginin alanina da müdahale etmisti.
Hükümete yönelik bu darbe girisiminin ardindan askerler Tunus Meclis Baskani ve Nahda Hareketi lideri Rasid el-Gannusi ile beraberindeki milletvekillerini meclise almamisti.
Cumhurbaskani Kays Said'in kararlari üzerine halki barisçil mücadeleye çagiran Gannusi, yasal bir dayanagi bulunmayan bu adimin bir "darbe" oldugunu vurgulamisti.
Said ise tarihi bir sorumluluk üstlendigini, aldigi kararlarin anayasaya uygun oldugunu ifade ederek, bunu "darbe" olarak nitelendirenlerden "hukuk derslerini gözden geçirmelerini" istemisti.
Kaynak: AA
Bin Siydhum, "Yozlasmislar nerede? Gerçek suçlular nerede? Issizler ve devlet güvenligine karsi gerçek komplocular nerede?" sorulariyla, verilen karara tepki gösterdi.
Partiye yakin avukat Hüsnü el-Baci de Facebook sayfasindan yaptigi paylasimda, haklarinda gözalti karari verilen milletvekillerinin Onur Koalisyonu Baskani Seyfeddin Mahluf, Abdullatif el-Alevi, Muhammed Affas ve Mahir Zeyd oldugunu bildirdi.
- Mahluf hakkinda sorusturma baslatilmisti
Seyfeddin Mahluf hakkinda 27 Temmuz'da "havalimani olayi" ile ilgili sorusturma baslatilmisti.
Mahluf, 25 Mayis'ta, Cumhurbaskani Kays Said'in danismanlarinin kurguladigi öne sürülen darbe planinin mimarlari hakkinda sorusturma talebinde bulunmustu.
Tunus medyasinda Mahluf'un 15 Mart'ta Kartaca Havalimani'nda bir kadinin seyahat etmesine engel oldugu ve havalimaninda kargasa çikardigi yönünde haberler yer almisti.
- Tunus'ta ne olmustu?
Tunus'ta 25 Temmuz'da hükümet ve muhalefet partilerine yönelik yüzlerce kisinin katilimiyla protestolar gerçeklestirilmis, çikan olaylarda basta Nahda Hareketi olmak üzere parti merkezlerine saldirilar düzenlenmisti.
Tunus Cumhurbaskani Said de Meclisin tüm yetkilerini dondurdugunu, milletvekillerinin dokunulmazligini askiya aldigini, mevcut Basbakan Hisam el-Mesisi'yi azlettigini ve kendi atayacagi bir basbakanla yürütmeyi devralacagini duyurmustu.
Said, kendisini bassavci ilan ederek yarginin alanina da müdahale etmisti.
Hükümete yönelik bu darbe girisiminin ardindan askerler Tunus Meclis Baskani ve Nahda Hareketi lideri Rasid el-Gannusi ile beraberindeki milletvekillerini meclise almamisti.
Cumhurbaskani Kays Said'in kararlari üzerine halki barisçil mücadeleye çagiran Gannusi, yasal bir dayanagi bulunmayan bu adimin bir "darbe" oldugunu vurgulamisti.
Said ise tarihi bir sorumluluk üstlendigini, aldigi kararlarin anayasaya uygun oldugunu ifade ederek, bunu "darbe" olarak nitelendirenlerden "hukuk derslerini gözden geçirmelerini" istemisti.