Birlesik Krallik-Türkiye Sifir Karbon Yarisi Zirvesi
Birlesik Krallik Ticaret Bakani Graham Stuart: '2021 yili iklim için belirleyici bir yil. Türkiye'nin iklim degisikligiyle mücadelede Birlesik Krallik için önemli bir ortak olacagini biliyoruz.' 'Kisa bir süre önce Türkiye'nin düsük karbonlu projeler gelistirmesine ve Londra dahil uluslararasi merkezlerden finansman saglamasina destek olacak bir proje baslattik' 'Tüm sirketlerden ve yatirimcilardan BM tarafindan yürütülen sifira yaris kampanyasina katilarak en geç 2050 yilina kadar net sifir emisyona ulasmak için saglam bir taahhütte bulunmalarini istiyoruz'
Birlesik Krallik Ticaret Bakani Graham Stuart, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgininin sonrasinda ülkelerin ekonomilerini daha güçlü bir sekilde yeniden insa etmeye çalistigini belirterek, "2021 yili iklim için belirleyici bir yil. Türkiye'nin iklim degisikligiyle mücadelede Birlesik Krallik için önemli bir ortak olacagini biliyoruz." dedi.
Stuart, çevrimiçi düzenlenen Birlesmis Milletler 26. Iklim Degisikligi Taraflar Konferansi (COP26) Öncesi Birlesik Krallik-Türkiye Sifir Karbon Yarisi Zirvesi'nde yaptigi konusmada, iklim degisikligine yönelik ticari ve ekonomik gelismelerin hizlandigini söyledi.
Yenilenebilir enerjide fiyatlarin beklenenden daha hizli düstügüne isaret eden Stuart, "Kömür artik dünyanin büyük bölümünde günes ve rüzgardan daha pahali. Ekonomik kalkinma veya temiz enerji kullanimi arasinda bir seçim yapmak zorunda degiliz. Son 30 yilda Ingiltere sera gazi emisyonlarini yüzde 44 azaltti. Ekonomimiz ayni zamanda yüzde 78 büyüdü. Bu nedenle yesil ekonomiye geçisin ülkeler için dogru olduguna inaniyoruz." degerlendirmesinde bulundu.
Stuart, küresel is birliginin karbon emisyonlarini azaltmak ve ekonomilerin büyümesini desteklemek için çok önemli olacagini belirterek, sunlari kaydetti:
"2021 yili iklim için belirleyici bir yil. Türkiye'nin iklim degisikligiyle mücadelede Birlesik Krallik için önemli bir ortak olacagini biliyoruz. Temiz büyüme gündeminin ekonomik degerini en üst düzeye çikarmak için Birlesik Krallik ve Türkiye tarafindan yapilmasi gereken isler var. Kisa bir süre önce Türkiye'nin düsük karbonlu projeler gelistirmesine ve Londra dahil uluslararasi merkezlerden finansman saglamasina destek olacak bir proje baslattik. Tüm sirketlerden ve yatirimcilardan BM tarafindan yürütülen sifira yaris kampanyasina katilarak en geç 2050 yilina kadar net sifir emisyona ulasmak için saglam bir taahhütte bulunmalarini istiyoruz."
- Yesil dönüsüm Türkiye için seçenek degil, gereklilik
Türk Sanayicileri ve Is Insanlari Dernegi (TÜSIAD) Baskani Simone Kaslowski da Türkiye'nin iklim degisikligi ve küresel isinmanin yaratacagi sorunlardan en fazla etkilenecek ülkelerden oldugunu ifade ederek, "Iklim degisikligiyle mücadelede yesil dönüsüm Türkiye için seçenek degil, gerekliliktir." diye konustu.
Son dönemde iklim degisikligiyle mücadelede artan sosyal farkindaligin hükümetleri bu alanda daha etkin rol almalari için degisime zorladigini dile getiren Kaslowksi, "Sera gazi emisyonlarinin gelecek 10 yilda azaltilmasi yönünde atilacak etkili adimlar, çevre sistemlerinin iklim degisikligine bagli geri dönülemez sorunlarini önleme noktasina önemli hale geldi. TÜSIAD olarak biz de bu noktada çalismalarimizi ciddi bir sekilde yürütüyoruz." ifadelerini kullandi.
TÜSIAD olarak Türkiye'nin iklim degisikligine yönelik planlarinin destekleyicisi olduklarina isaret eden Kaslowksi, söyle devam etti:
"TÜSIAD'ta farkli sektörleri temsil ediyoruz, elimizde olan kaynaklari kullanarak yeni is olanaklarini olusturma gayreti içindeyiz. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgininin yaralarini sardigimiz bu yolda yeni istihdam olanaklari yaratmak önemli hale geldi. Kaynaklarimizi buraya kanalize etmeliyiz. Türkiye, iklim degisikligi ve küresel isinmanin yaratacagi sorunlardan en fazla etkilenecek ülkelerden biri. Iklim degisikligiyle mücadelede yesil dönüsüm Türkiye için seçenek degil, gerekliliktir."
Kaynak: AA
Stuart, çevrimiçi düzenlenen Birlesmis Milletler 26. Iklim Degisikligi Taraflar Konferansi (COP26) Öncesi Birlesik Krallik-Türkiye Sifir Karbon Yarisi Zirvesi'nde yaptigi konusmada, iklim degisikligine yönelik ticari ve ekonomik gelismelerin hizlandigini söyledi.
Yenilenebilir enerjide fiyatlarin beklenenden daha hizli düstügüne isaret eden Stuart, "Kömür artik dünyanin büyük bölümünde günes ve rüzgardan daha pahali. Ekonomik kalkinma veya temiz enerji kullanimi arasinda bir seçim yapmak zorunda degiliz. Son 30 yilda Ingiltere sera gazi emisyonlarini yüzde 44 azaltti. Ekonomimiz ayni zamanda yüzde 78 büyüdü. Bu nedenle yesil ekonomiye geçisin ülkeler için dogru olduguna inaniyoruz." degerlendirmesinde bulundu.
Stuart, küresel is birliginin karbon emisyonlarini azaltmak ve ekonomilerin büyümesini desteklemek için çok önemli olacagini belirterek, sunlari kaydetti:
"2021 yili iklim için belirleyici bir yil. Türkiye'nin iklim degisikligiyle mücadelede Birlesik Krallik için önemli bir ortak olacagini biliyoruz. Temiz büyüme gündeminin ekonomik degerini en üst düzeye çikarmak için Birlesik Krallik ve Türkiye tarafindan yapilmasi gereken isler var. Kisa bir süre önce Türkiye'nin düsük karbonlu projeler gelistirmesine ve Londra dahil uluslararasi merkezlerden finansman saglamasina destek olacak bir proje baslattik. Tüm sirketlerden ve yatirimcilardan BM tarafindan yürütülen sifira yaris kampanyasina katilarak en geç 2050 yilina kadar net sifir emisyona ulasmak için saglam bir taahhütte bulunmalarini istiyoruz."
- Yesil dönüsüm Türkiye için seçenek degil, gereklilik
Türk Sanayicileri ve Is Insanlari Dernegi (TÜSIAD) Baskani Simone Kaslowski da Türkiye'nin iklim degisikligi ve küresel isinmanin yaratacagi sorunlardan en fazla etkilenecek ülkelerden oldugunu ifade ederek, "Iklim degisikligiyle mücadelede yesil dönüsüm Türkiye için seçenek degil, gerekliliktir." diye konustu.
Son dönemde iklim degisikligiyle mücadelede artan sosyal farkindaligin hükümetleri bu alanda daha etkin rol almalari için degisime zorladigini dile getiren Kaslowksi, "Sera gazi emisyonlarinin gelecek 10 yilda azaltilmasi yönünde atilacak etkili adimlar, çevre sistemlerinin iklim degisikligine bagli geri dönülemez sorunlarini önleme noktasina önemli hale geldi. TÜSIAD olarak biz de bu noktada çalismalarimizi ciddi bir sekilde yürütüyoruz." ifadelerini kullandi.
TÜSIAD olarak Türkiye'nin iklim degisikligine yönelik planlarinin destekleyicisi olduklarina isaret eden Kaslowksi, söyle devam etti:
"TÜSIAD'ta farkli sektörleri temsil ediyoruz, elimizde olan kaynaklari kullanarak yeni is olanaklarini olusturma gayreti içindeyiz. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgininin yaralarini sardigimiz bu yolda yeni istihdam olanaklari yaratmak önemli hale geldi. Kaynaklarimizi buraya kanalize etmeliyiz. Türkiye, iklim degisikligi ve küresel isinmanin yaratacagi sorunlardan en fazla etkilenecek ülkelerden biri. Iklim degisikligiyle mücadelede yesil dönüsüm Türkiye için seçenek degil, gerekliliktir."