MHP Genel Baskani Bahçeli, Düzensiz Göç Ile Ilgili Açiklamalarda Bulundu Açiklamasi

'Düzensiz göç, adi konmamis bir istiladir, demografik yapimiza kumpastir. Küresel ve bölgesel güçlerin bu düzensiz göçteki parmak izlerini iyi arastirmak gerekmektedir' 'Yakin gelecekte 1,2 milyon Afgan'in Iran'a, 1,2 milyon Afgan'in ise Pakistan'a geçmesi bekleniyor. Asil üzerinde durulmasi gereken risk ve tehdit ise bu göç hareketliliginin nihai duraginin Türkiye olacagi yönündeki yorum ve tahminlerdir' 'Türk milleti aranan, beklenen, özlenen, merhamet ve hosgörüsüne ihtiyaç duyulan bir millettir. Biz ilkesel olarak ülkemizde geçici statüde bulunan yabanci ülke vatandaslarinin, güvenli ve huzurlu sekilde tekrar kendi ülkelerine gönderilmesinden yanayiz' 'Ancak öncelikle göçe kaynaklik teskil eden sicak ortamin sogumasi, sertliklerin yumusamasi, gergin atmosferin zayiflamasi lazimdir. Bu vasat ortaya çikmadan, bize siginanlari nasil atese atariz? Nasil ölüme terk ederiz?'

MHP Genel Baskani Devlet Bahçeli, "Düzensiz göç, adi konmamis bir istiladir, demografik yapimiza kumpastir. Küresel ve bölgesel güçlerin bu düzensiz göçteki parmak izlerini iyi arastirmak gerekmektedir." ifadesini kullandi.

Bahçeli, Türkgün gazetesine verdigi röportajda insanligin var olusundan beri göç meselesinin varligini koruduguna dikkati çekerek Türkiye'nin göç güzergahinda ve ayni zamanda kitalarin kavsak ve kaynasma noktasinda bulundugunu hatirlatti. Suriyelilerin ülkelerindeki zulüm, terör ve iç karisikliklardan dolayi Türkiye basta olmak üzere pek çok ülkeye sigindigini animsatan Devlet Bahçeli, "Onlar bize misafirdir. Geçici koruma statüsüyle ülkemizde bulunuyorlar. Göçlerine neden olan vahim olaylar durulmadan, siddet sahneleri durmadan bunlari kapi disari etmek insanlikla izah edilemez, inançlarimizla örtüsmez." degerlendirmesinde bulundu.

"Türk milletinin, aranan, beklenen, özlenen, merhamet ve hosgörüsüne ihtiyaç duyulan bir millet" olduguna vurgu yapan Bahçeli, söyle konustu:

"Biz ilkesel olarak ülkemizde geçici statüde bulunan yabanci ülke vatandaslarinin, güvenli ve huzurlu sekilde tekrar kendi ülkelerine gönderilmesinden yanayiz. Ancak öncelikle göçe kaynaklik teskil eden sicak ortamin sogumasi, sertliklerin yumusamasi, gergin atmosferin zayiflamasi lazimdir. Bu vasat ortaya çikmadan, bize siginanlari nasil atese atariz? Nasil ölüme terk ederiz? Su da var ki bayram münasebetiyle kendi ülkelerine gidebilenlerin, bu gidislerinde sorun yasamayanlarin geri dönüslerine de lüzum yoktur. Ülke olarak demografik istikbalimizi düsünmek zorundayiz. Nüfus istiklalimizi korumak mecburiyetindeyiz. Önümüzdeki 50 yil, 100 yil için demografik bir projeksiyon hazirlanmalidir. Gelecekte nüfusun bilesenleri nasil olacak? Anadolu cografyasindaki demografik dagilimin içerigi nasil sekillenecek? Suriyeliler bize emanettir. Buna diyecegim bir sey yoktur. Ama ilanihaye burada kalmalari mümkün degildir."

- "Bu çeliski, tepki toplamaktadir"

Vatandaslarin sorun ve sikayetlerinden birisinin de bu olduguna dikkati çeken Bahçeli, gettolasmaya, siddet ve asayissizlik olaylarinin yayilmasina, huzursuzlugun genislemesine müsaade edilmemesi gerektiginin altini çizdi.

Bir yanda ülkesi için canini ortaya koyanlar varken, diger yanda sigindigi ülkenin plajlarinda keyif sürenlerin dogal olarak maseri vicdanda sorgulandigini belirten Bahçeli, bu çeliskinin de tepki topladigina vurgu yapti.

Sinir asan göçler konusunda MHP'nin en hazirlikli parti oldugunu degerlendiren Devlet Bahçeli, bu konuda çok degerli ilim ve fikir insanlariyla çalistiklarini, 2018'de ise kapsamli bir rapor hazirladiklarini bildirdi. Partinin, Arastirma ve Strateji Gelistirmeden Sorumlu Genel Baskan Yardimciliginin koordinasyonunda çok önemli bir çalismanin hayata geçirildigini aktaran Bahçeli, "Ne yapacagimizi biliyoruz, neyin olmasi gerektiginin farkindayiz." dedi.

Milletin taleplerini gördüklerini vurgulayan Bahçeli, söyle devam etti:

"Unutmayalim ki bizi umut görüp, güvence görüp, siginak görüp, ülkemize gelen hiç kimseyi de gelmelerine sebep olan hadiseler bitmeden geri gönderemeyiz. Siginmacilarin kontrol ve denetimden uzak sekilde istedikleri yerlere gidip yerlesmelerine de bir sinir getirmeliyiz. Istanbul'da sikinti vardir, Kilis ve Gaziantep basta olmak üzere sinir il ve ilçelerimizde sikayetler üst düzeydedir. Bunlari görmek, vatandaslarimizin sesine kulak vermek durumundayiz. Ülkemizde 500 bine yakin Afgan mülteci oldugu tahmin ediliyor. Elbette önümüzdeki riskli ve tehlikeli süreçte göç dalgasinin sinirlarimiza iyice dayanacagi, ülkemizi zorlayacagi görülüyor. Buna karsi tedbirli olmaliyiz. Teyakkuz halinde olmaliyiz. Bir dervis sabriyla kozamizi örmeliyiz."

- "Afganistan'daki çatisma ortami kizismis halde"

Afganistan'daki gelismelere de deginen Bahçeli, bu ülkedeki çatisma ortaminin kizistigini ve belirsizliklerin arttigini söyledi. Afganistan'da kirilgan bir devlet yapisinin gittikçe derinlestigine dikkati çeken Bahçeli, Taliban'in son haftalarda bilhassa ülkenin kuzeyindeki vilayetlerde kontrol alanlarini genislettigini bildirdi. Bahçeli, "Ilk aldigim bilgiler çerçevesinde söylersem, su anda Afganistan'daki toplam 398 ilçenin yarisindan fazlasinda Taliban hakimiyet kurmustur. Digerlerini ele geçirme mücadelesi de kanli sekilde sürmektedir. Taliban hiçbir vilayet merkezinde egemen degildir." açiklamasini yapti.

Eylül ayiyla sehir merkezlerine saldirilarin yogunlasacaginin ileri sürüldügünü de belirten Bahçeli, Türkmenistan, Iran ve Tacikistan sinir kapilarinin Taliban'in elinde oldugunu hatirlatti.

Özbekistan sinir kapisinin düsmesinin an meselesi olduguna isaret eden Bahçeli, Afganistan'da son zamanlarda özellikle sivilleri ve okul ögrencilerini hedef alan ve çok sayida can kaybina yol açan terör eylemlerinin gerçeklestigini dile getirdi.

- "Altinda bir bit yenigi var"

ABD'nin, 13 Nisan 2021 tarihinde Afganistan'dan çekilme sürecini 11 Eylül'e kadar tamamlayacagini açikladigini hatirlatan Bahçeli, ancak çekilme sürecinin de 1 Mayis'ta basladigini hatirlatti. Ayni ABD'nin simdi de Irak'tan çekilecegini açikladigini ifade eden Bahçeli, "Biden, Irak Basbakani ile Beyaz Saray'da görüstü, ABD'nin savas misyonunun 2021 yilinin sonunda resmen bitecegini söyledi, elbette altinda bir bit yenigi var. Aslinda çekilmiyorlar, böyle bir niyetleri yok, cografyamizdaki kusatmayi daha da sinsi ve sert sekilde yogunlastiriyorlar." degerlendirmesinde bulundu.

Afganistan'da, NATO müttefiklerinin Kararli Destek Misyonu çerçevesinde ülkedeki birliklerini çektiklerini animsatan Bahçeli, söyle devam etti:

"Anlasilan, ABD ve NATO'nun çekilme islemi büyük oranda tamamlanmistir. Afganistan'da giderek kötülesen güvenlik durumu, salgin, ekonomik zorluklar ve kuraklik gibi nedenlerden dolayi insanligin karsisina yeni bir göç dalgasi çikti. Son dönemde ülkelerini terk eden Afgan sayisi yüzde 50 artmistir. Bana ulasan bilgiler dahilinde su verileri paylasmak isterim, 2015'te Afganistan kaynakli düzensiz göç sayisi 35 bin 921 iken bu rakam 2016'da 31 bin 360'a gerilemis, 2017'de 45 bin 259'a çikmis, 2018'de 100 bin 841'e siçramis, 2019 yilinda da 201 bin 437'ye ulasmistir. Salginin da etkisiyle 2020 yilinda Afgan düzensiz göçmen sayisi 50 bin 161 olmustur. Bu yilin Temmuz ayi ilk haftasi itibariyle de, yakalanan Afgan düzensiz göçmen sayisi 25 bin 643’tür. Düzensiz göç, adi konmamis bir istiladir, demografik yapimiza kumpastir. Küresel ve bölgesel güçlerin bu düzensiz göçteki parmak izlerini iyi arastirmak gerekmektedir. Tehlike alarm verici düzeydedir. Yapilan tahminler kapsaminda ifade edersem, yakin gelecekte 1,25 milyon Afgan’in Iran’a, 1,2 milyon Afgan’in ise Pakistan’a geçmesi bekleniyor. Asil üzerinde durulmasi gereken risk ve tehdit ise bu göç hareketliliginin nihai duraginin Türkiye olacagi yönündeki yorum ve tahminlerdir."
Kaynak: AA